Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/133 E. 2023/157 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/133 Esas – 2023/157
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.

13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/133 Esas
KARAR NO : 2023/157

HAKİM : …

KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : ….
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/02/2022
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07/07/2021 tarihinde davalı şirket nezdinde sigortalı olan … plaka sayılı aracın dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeyken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde devrildiğini, söz konusu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, takiben davacının … ve .. tedavi gördüğünü, davacının bu yaralanma nedeniyle haftalarca kendi ihtiyaçlarını dahi göremediğini, bakıma muhtaç hale geldiğini, kaza neticesinde …nca 2021/1539 sayılı soruşturma başlatıldığını, davacının hiçbir kusuru olmadığı halde ve hiç beklenmedik bir şekilde yaralandığını ve çok zor durumda kaldığını, bu olay nedeniyle, davacının maddi ve manevi destekten yoksun kaldığı gibi, çok büyük üzüntü ve elem içerisinde kaldığını, işine devam edemediğini, davalıdan da hiçbir yardım göremediğini belirterek, belirsiz alacak davası olarak şimdilik 150,00 TL maddi tazminatın (50,00 TL geçici, 50,00 TL daimi maluliyet ve 50,00 TL bakıcı giderleri karşılığı ) davalı … A.Ş.’den poliçe limiti dâhilinde kalmak kaydı ile temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinden özetle; davanın öncelikle dava şartı yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, … Mahkemesi’nin iptal kararının davaya konu uyuşmazlıkta uygulanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere kusur oranlarının tespiti için …’dan rapor alınması gerektiğini, dosyaya sunulan raporun rapor tarihindeki yönetmeliğe uygun olmadığını, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olması gerektiğini, hesaplamada … ve teknik faiz uygulanması gerektiğini, …’dan davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini, tedavi giderleri ile geçici iş göremezlik tazminatından müvekkilinin sorumlu olmadığını, müterafik kusur ve hatır taşıması yönünden de değerlendirme yapılması gerektiğini, faizin dava tarihinden yasal faiz olması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Deliller toplanmış, davacının sosyal ekonomik durumuna ilişkin araştırma yaptırılmış, poliçe ve hasar dosyası, … kayıtları, trafik kazası tespit tutanakları, ilgili hastanelerden celbedilmiş tedavi evrakları dosya kapsamına alınmış, ….’nın 2021/1539 sayılı dosya sureti getirtilmiş, davacının maluliyet durumuna yönelik olarak … Bşk.’dan rapor alınmış, adli trafik uzmanı bilirkişi eliyle kusur durumuna, aktüer hesap uzmanı bilirkişi eliyle de tazminatın hesaplanmasına yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davacının maluliyetinin bulunup bulunmadığı ve var ise geçici ve daimi iş göremez kalınan sürenin ve bakıcı ihtiyacının bulunup bulunmadığının tespitine dair kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre düzenlenen …’nın 15/08/2022 tarihli raporunda özetle; “… 07/07/2021 tarihli trafik kazasına bağlı kişinin toplam vücut engel oranının %18 (yüzde onsekiz) olduğu, sekel halini aldığı ve sürekli olduğu, … kaza nedeniyle kişinin tedavisine başlanmasından itibaren tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı ihtiyacının 1 (bir) ay olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 6 (altı) aya kadar uzayabileceği” yönünde kanaat belirtilmiştir. Bilirkişi raporunda kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri esas alınarak davacının maluliyet durumunun belirlendiği, rapordaki tespitlere göre kaza ile maluliyet durumu arasında illiyet bağının kurulabildiği ve raporun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla alınan maluliyet raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Trafik kazası nedeniyle tarafların kusurlarının varlığı ile oranı bakımından; adli trafik uzmanı bilirkişi tarafından 06/12/2022 tarihli raporda, davalı … A.Ş. poliçesiyle olay tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortalı bulunan … plakalı … marka özel aracın maliki, işleteni ve sürücüsü olan dava dışı …’ın dava konusu ve dava dışı birden fazla yaralanmalı ve tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda tamamen % 100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, davacının emniyet kemeri takmadığına dair herhangi bir resmi tespitin olmaması yanında aracın takla atması sırasında araç içerisinde bulunan yolcuların fırladığına ilişkin bir tespitin de bulunmaması karşısında davacıya müterafik kusur izafesinin yapılamadığı yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür. 6098 sayılı TBK’nın 74. maddesinde haksız eylemin “kusur” öğesi konusunda hukuk hakimine tanınan yetkiler iki bölüm olup, birincisi “kusur bulunup bulunmadığına”, öteki “kusurun derecesini ve zararın tutarını belirlemeye” ilişkindir. Maddenin ilk cümlesine göre “kusurun varlığını” araştırmada yetkileri sınırlı olan hukuk hakimi, maddenin ikinci cümlesine göre “kusurun derecesini ve zarar tutarını belirlemede” tam bağımsız kılınmıştır. 6100 sayılı HMK 266 madde hükmüne göre kusur oranlarının belirlenmesi teknik değil hukuki bir konudur. Eldeki teknik bulgulara göre hakim, kusur oranını kendisi belirleyebilir (Emsal: …. HD.’nin 15/02/2021 tarih ve 2020/1185 Esas, 2021/1340 Karar sayılı ilamı). Bu açıklamalar ışığında; tüm dosya kapsamı, ceza soruşturması, kaza tespit tutanağında yer alan tespitler ile mahkememizce alınan bilirkişi raporunda yapılan tespitler kapsamında dosyaya mübrez teknik bulgular, olayın örgüsü ile birlikte bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davalıya sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğuna yönelik tespitin mahkememizce de benimsenmesine ve hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Tazminat hesabı yönünden dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 02/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “… 2023 yılı güncel asgari ücret ve … (%10 arttırım ve %10 eksiltim) yöntemine göre yapılan hesaplama sonucunda davacı …’ın; geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat tutarının 15.684,76 TL olduğu (…), sürekli işgücü kaybından kaynaklanan tazminat tutarının 775.533,56 TL olduğu, ancak kaza tarihinde (07/07/2021) …poliçesi ölüm ve sakatlanma teminat limit tutarının 430.000,00 TL olduğu, sürekli iş gücü kaybından kaynaklı davalı sigorta şirketinden talep edilebilecek tazminat tutarının poliçe teminat limit tutarı olan 430.000,00 TL ile (ölüm-sakatlanma klozu) sınırlı olduğu, geçici bakıcı giderinden kaynaklanan tazminat tutarının 3.577,00 TL olduğu, (tedavi-sağlık giderleri klozu), davacı tarafın; sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası(başvuru/ihbar tebliğ tarihi dosyada mevcut olmadığından) temerrüde düşme tarihinden itibaren yasal faiz (talep gibi) yürütülerek tazminat talebinde bulunabileceği” yönünde kanaat bildirilmiştir. Mezkur raporda bilirkişi tarafından …. yaşam tablosu ile progresif rant sistemi esas alınarak yapılan hesaplamanın … içtihatlarında öngörülen kriterlere uygun olduğu, raporun gerekçeli ve denetime elverişli bulunduğu da anlaşılmakla hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Dava; davalı sigorta şirketine … poliçesi kapsamında sigortalı olan ve davacının yolcu olarak bulunduğu aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası neticesinde davacının yaralanması nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, deliller, adli tıp ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; 07/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının yaralandığı, zarara neden olarak davalıya sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir olduğu kabul edilen 02/01/2023 tarihli aktüer hesap bilirkişi raporu da nazara alınarak, davacının geçici iş göremezlik dolayısıyla 15.684,76 TL, sürekli işgöremezlik dolayısıyla 775.533,56 TL olduğu, geçici bakıcı ihtiyacı dolayısıyla 3.577,00 TL maddi zararının olduğu anlaşılmış olup davacının … poliçesindeki sakatlık teminatına göre sunulan talep artırım dilekçesi de nazara alınarak 430.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı talebinde haklı olduğu; davacının dava dilekçesinde 50,00 TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL de bakıcı gideri talep ettiği, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan iyileşme sürecindeki geçici işgöremezlik ve geçici bakıcı giderine ilişkin zarardan sorumluluk, zarara neden olanlar ile bu kişilerin sorumluluğunu poliçe ile üstlenen sigorta şirketine (poliçedeki tedavi klozu gereği) ait olduğundan (Emsal: … HD’nin 21/03/2022 tarih ve 2021-26005/5356 sayılı ilamı, … HD.’nin 10/02/2015 tarih ve 2013-15416/2380 sayılı ilamı), davacının talebi ile bağlı kalınarak 50,00 TL geçici işgöremezlik ve 50,00 TL bakıcı gideri tazminatının da hüküm altına alınması gerekmiş, son tahlilde davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmasına karar verilmiştir. Davalı vekilince zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de, 07/07/2021 kaza tarihine göre 21/02/2022 tarihli eldeki davada zamanşımının dolmadığı sabit olup davalının bu yöndeki itirazının reddi gerekmiştir. Müterafik kusur ve hatır taşıması itirazları bakımından ise, davaya konu trafik kazasında davacının emniyet kemeri takmadığı veya kaza sırasında araçtan fırladığı konusunda bir tespitin bulunmaması karşısında davacıya müterafik kusur izafesine olanak bulunmadığı; dava dışı araç sürücüsü …’ın davacının kayınpederi olduğunun anlaşılması karşısında hatır taşıması koşullarının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla toplam zarardan müterafik kusur veya hatır taşıması indirimi yapılmamasına karar verilmiştir. Kezalik, toplam zarar miktarına göre bu indirimlerin yapılması halinde dahi poliçe teminat limitine ve davacının talebine göre de bu değerlendirmenin sonuca etkili olmadığı görülmüştür. Temerrüt tarihinin, …’nın 99. maddesi uyarınca davalıya başvuru tarihine göre 05/01/2022 tarihi olarak tespiti ile hükmolunan maddi tazminatın, belirlenen bu temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz üzerinden davalıdan tahsiline yönelik olarak son tahlilde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; 430.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 50,00 TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 430.100,00 TL’nin 05/01/2022 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 29.380,13 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL, talep artırım dilekçesi ile yatırılan 1.4690,00 TL’nin toplamı olan 1.549,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 27.830,43 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç, 1.469,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.630,4‬0TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 159,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 2.056,00 TL adli tıp rapor ücreti olmak üzere toplam 4.215,50 TL olan yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 63.214,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği … tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.560,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
14/03/2023

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı