Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/9 E. 2021/97 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/9 Esas
KARAR NO : 2021/97

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2021
KARAR TARİHİ : 18/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacı aleyhine … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü takip başlattığını, takibe yapılan itirazın reddedildiğini, davacının davalıya borcunun bulunmadığını, takibe konu senet borcunun 17/03/2015 tarihinde davalıya ödendiğini belirterek öncelikle davacı hakkında başlatılan takibin durdurulması, davanın kabulü ile davalıya borçlu olmadıklarının tespitine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usul ekonomisi ilkesi gereği davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir.
Dava, takibe konu kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa 7155 sayılı kanunla eklenen 5/A maddesinde ”Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.(…)” düzenlemesi ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa 7155 sayılı kanunla eklenen 18/A maddesinde ise ”(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokuluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir (…)” düzenlemesi bulunmaktadır.
Menfi tespit davasında davacının borçlu olup olmadığının tespiti ile birlikte davalının da alacaklı olup olmadığının tespiti yapılacağından ve keza istirdat davasına dönüşme ihtimali bulunduğundan menfi tespit davasının bu niteliğe göre dava konusunun bir miktar alacağa ilişkin olduğu açık olup 7155 sayılı Yasa’nın 20. maddesi ile TTK’nin 5. maddesine eklenen 5/A maddesi kapsamında menfi tespit davasında da arabulucuya başvurmanın dava şartı olduğu mahkememizce kabul edilmiş dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son tutanağı sunulmadığı, davacı vekiline usulüne uygun ihtaratı içerir meşruhatlı tebligatın tebliğ edildiği ve davacı vekilinin 30.01.2021 tarihli dilekçesinde menfi tespit davalarında arabulucuya gidilmiş olmasının bir dava şartı olmadığını beyan ettiğinden dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmamış olduğu anlaşılmakla Ankara BAM 22. Hukuk Dairesinin 2020/959 esas 2020/1483 karar sayılı 26.11.2020 tarihli, 2020/940 esas 2020/1484 karar sayılı 26.11.2020 tarihli, 2020/758 esas 2020/1353 karar sayılı 06.11.2020 tarihli emsal kararları da nazara alınarak işbu davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşadığıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 sayılı kanunla eklenen 6102 sayılı TTK 5/A maddesi gereğince davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Harç alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının işbu dava nedeniyle yaptığı yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı yana iadesine,
4-Gerekçeli karar tebliği sayılmamak ve yasal süreleri etkilememek kaydıyla HMK 27/2-a maddesi kapsamında hüküm özünün derhal davacı yana bildirilmesine,
Dair tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/02/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.