Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/648 E. 2022/946 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2021/648 Esas
KARAR NO : 2022/946

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Vekâlet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/11/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Vekâlet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının … Grup İnşaat Danışmanlık Enerji Tekstil Gıda Dış Ticaret Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin yasal hissedarı olduğunu, … Grup İnşaat Danışmanlık Enerji Tekstil Gıda Dış Ticaret Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin yapılan olağan genel kurulunda davacının bilgisi ve izni dışında davacı yerine davacı tarafından daha önce davalıya verilen 08.08.2007 tarihli vekaletname kullanılmak sureti ile davacıya ait şirket hisselerinin devri gerçekleştirildiğini, devir nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının …. Hazırlık numaralı dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, Davacıya ait şirket hisselerinin usul ve yasaya aykırı olarak devir tarihine kadar ki dönemde dahil davacı adı geçen şirketin işleyişi ve faaliyetleri dahilinde kar payı ya da herhangi bir isim altında ödeme yapılmadığını, Davalı taraf hisse devrine ilişkin olarak ve hisse bedeline karşılık olmak üzere davacıya hiç bir surette nakten, elden ya da başka bir ödeme aracı ile ödeme yapmadığını, Davacı ile davalı kardeş olduğunu davacı şirketteki tüm işleyişi ve faaliyetleri siyaset ile uğraşması nedeniyle ağırlıklı olarak abisine bıraktığını, Davacı, davalının abisi olması sebebiyle bazı işlemlerin yürütülmesi nedeniyle değişik tarihlerde davalıya vekaletnameler dahi verdiğini, Ancak davalı kardeşinin bu iyi niyetini açıkca suistimal ederek hatta ve hatta onun adına sahte imzalar atmak suretiyle davacı kardeşinin aleyhine suç işlediği gibi zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, Davacı aleyhine gerçekleştirlen bu işlemleri öğrendikten sonra 05.05.2021 tarihinde ….yevmiye numarası ile davalı abisine ihtarname gönderdiğini, ihtarname ile mağduriyetinden ötürü doğan zararının giderilmesini talep ettiğini, ancak ihtarnamesine olumlu bir yanıt alamadığını, Bunun üzerine şirket hisselerinin bedeline karşılık olmak üzere …. esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra dosyası başlatıldığını, Davalı tarafça başlatılan ilamsız takibe itiraz edilmiş ve icra müdürlüğünce takip durdurulduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının 28.04.2016 tarihinde şirket ortaklığından ayrıldığını Hisse devri kanuna ve yasal hükümlere uygun şekilde gerçekleştirildiğini ayrıca Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde tescili gerçekleştirildiğini, Davacının 03.06.2011 tarihinde şirkette 44.000 adet paya karşılık 44.000.00 TL hisseye sahip olduğunu, Hisse sahibi olduğu tarihten hisseleri devrettiği tarihe kadar şirketin hiç bir sorumluluğunu yerine getirmediğini, Yükümlülüklerinin tamamı davalı tarafından yerine getirildiğini, sermaye borcu da davalı tarafından ödendiğini, devir için gerçekleştirilen işlemlerin tamamında davacının bizzat bulunduğunu, evrakların tamamını bizzat kendisi imzaladığını, 20.03.2016 tarihli 1 numaralı kararda 2015 yılı Olağan Genel Kurul toplantısına ilişkin gündem belirlendiğini, Olağan kurula ilişkin davet tebligatı elden teslim edildiğini, davacının bu tebligatta ıslak imzası bulunduğunu, Şirket hisselerini bizzat kendi iradesi ile, toplantı ve genel kurulda hazır bulunarak, belgeleri kendisi imzalayarak davalıya devrettiğini, davalının davacıya hiç bir borcu bulunmadığını, Hisse devir bedeline ilişkin ödeme yasal yollardan yapılmış olduğundan herhangi bir hak talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, Yıllık olarak tüm ortakların katılımıyla gerçekleştirilen Genel Kurul toplantılarında Yönetim Kurulu tarafından okunarak tüm ortaklarca tasdik edilen bilanço ve gelir-gider tabloları ile özet olarak sunulan yıllık Yönetim Kurulu Faaliyet ve Denetim Kurul raporları müzakere edilerek ortakların tamamı tarafından ibra edildiğini, davacının bizatihi kendisi davalıyı zarara uğrattığını, davalının davacının kötü niyetli tüm davranışlarına rağmen, kardeşine her zaman destek olduğunu, davacının halen Bağ-kur primlerinin davalı tarafından ödendiğini, geçmişteki aidat borçlarını, banka borçları, el borçları, şikayetçinin oğlunun okul taksitlerine kadar ve sair pek çok borçlarını davalı tarafından ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizce bilirkişi heyetinden alınan raporda özetle; “Davacı …’ın 18/04/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul kararında 44.000 paya karşılık 44.000,00 Tl lik hissesinin tamamını …’a devrederek şirket ortaklığından ayrılmasına karar verildiği, Dosya içerisinde banka kayıtları ve dekontlar içerisinde yapılan incelemede bu bedelin ödendiğine ilişkin bir belge bulunmadığı,
Davacı …’ın Pay Devir Ve Temlikinin Şirkete Bildirimi’nde, 44.000
adet hissenin 44.000 TL bedeli mukabilinde tüm hak ve vecibeleri ile …
…’a devir edildiği ve hisseler üzerinde hiçbir hakkım ve alacağım kalmadığını
beyanının takdirinin Sayın Mahkemede olduğu, Davacının hisse bedellerinin ödenmediği yönünde kanaat oluşması halinde Ankara 18.
İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında 44.000 TL. alacak talebinde
bulunabileceği, Davacının taleple bağlılık ilkesi çerçevesinde yasal faiz talep edebileceği” şeklinde görüş bildirmiştir.
Dava; vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle anonim şirket hisse devirlerinin davacıdan habersiz yapıldığı ve hisse devir bedellerinin ödenmediğine dayalı olarak hisse devir bedellerinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptaline yöneliktir.
Davacı, dava dışı … Grup Yapı İnşaat Danışmanlık Enerji Tekstil Gıda Dış Ticaret Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nin yasal hissedarı iken davacının bilgisi ve rızası dışında davacı tarafından verilen 08.08.2007 tarihli vekaletname kullanılarak hisse devirlerinin gerçekleştirildiğini, pay bedellerinin de ödenmediğini beyanla takibe vaki itirazın iptalini talep etmiş, davalı ise davacının dava dışı anonim şirkette herhangi bir ortaklığının bulunmadığını hissenin bizzat devredildiğini, herhangi bir borcun da olmadığını beyanla davanın reddi ile davacıdan kötü niyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Ankara …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında, davacı …’ın davalı aleyhine anonim şirket hisse devir bedelinin ödenmemesi nedeniyle 44.000,00 TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, davalının süresinde borcun bulunmadığı yöndeki itirazı nedeniyle takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün halinde incelendiğinde; eldeki davanın vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle davacıya ait dava dışı … Grup Yapı Danışmanlık Enerji İnşaat Gayrimenkul Gıda Dış Ticaret Sanayi Anonim Şirketi’nin hisselerinin davalıya devredilmesi ve devir bedelini tahsil edemediği iddiasına dayanmaktadır. Dava dışı şirketin paylarının senede bağlandığına dair dosya kapsamında herhangi bir iddia ve tespit bulunmamakta olup, çıplak payın devri alacağın temliki hükümlerine göre ancak devralana geçecektir. Dosya kapsamına celp edilen dava dışı şirketin evraklardan pay devrinin vekaletname ile yapıldığı iddiası sübut bulmamış olup, davacı pay devrinin geçersizliği nedeniyle devrin iptalini de talep etmemiş, devri kabullenmiş ve alacak talebinde bulunmaktadır. Dosyada mevcut Pay Devir ve Temlikinin Şirkete Bildirimi’ne ilişkin senette de devir bedelinin davacı tarafından alındığı belirtilmiştir, dava dilekçesinde bu senetteki imzanın davacıya ait olmadığı ve imzanın sahte olarak atıldığına dair herhangi bir iddia da bulunmamaktadır, kaldı ki dava dilekçesinde dayanılan ceza soruşturması da kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ile sonuçlanmıştır, hisse devrini kabul eden davacı yönünden ayı anda ifa kuralı da nazara alınarak ve bu belgenin aksine olarak devir bedelinin ödenmediği iddiası yasal deliller ile ispatlayamadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alınan toplam 531,41 TL harçtan mahsubu ile bakiye 450,71 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 23/12/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.