Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/644 E. 2021/628 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2021/644 Esas
KARAR NO : 2021/628
DAVA : Yönetici Sorumluluğuna dayalı tazminat
DAVA TARİHİ : 09/11/2021
KARAR TARİHİ : 22/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan yönetici sorumluluğuna dayalı tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde eşinin ortak olduğu şirkete maliyetine satış yaparak davacıyı zarara uğrattığında sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, davalı yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde %100 hisse sahibi olduğu şirketine veresiye olarak yaptığı satışlarla şirkete borçlanma yasağını ihlal ettiğini, davalı yönetim kurulu üyeliği sona erdikten sonra henüz fiili yöneticiliği devam ederken … A.Ş unvanlı bir şirket kurduğunu, kurduğu bu şirkete davacı distribütörlük yaptığı … firmasının distribütörlük aldığı davacı elimine ettiğini belirterek davalı yan şirket yönetim kurulu üyeliğinden doğan sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışları nedeniyle davacı zararının tazmini için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107 maddesi uyarınca belirsiz alacak talebi olarak şimdilik 100.000,00 TL’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin 12.11.2021 tarihli dilekçesi ile işbu dosyaya arabuluculuk son tutanağının sunulmayacağını beyan ettiği görülmüştür.
Dava; yönetici sorumluluğuna dayalı tazminat talebine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa 7155 sayılı kanunla eklenen 5/A maddesinde ”Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (…)” düzenlenmesi 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa 7155 sayılı kanunla eklenen 18/A maddesinde ise ”(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokuluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir (…)” düzenlemesi bulunmaktadır.
7155 sayılı Yasa’nın 20. maddesi ile TTK’nin 5. maddesine eklenen 5/A maddesi kapsamında tazminat davasında arabulucuya başvurmanın dava şartı olduğu dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son tutanağının sunulmadığı ve davacı vekilinin 12.11.2021 tarihli dilekçesinde arabuluculuk son tutanağının sunulmayacağını beyan ettiğinden dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmamış olduğu anlaşılmakla işbu davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşadığıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6102 sayılı TTK 5/A-1 maddesi ile 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 1.707,75 TL harçtan mahsubu ile 1.648,45‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Gerekçeli karar tebliği sayılmamak ve yasa süreleri etkilememek kaydıyla HMK 27/1, 2-a maddesi kapsamında hüküm özünün derhal taraflara tebliğine,
Dair gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile karar verildi.
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 22.11.2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …