Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/581 E. 2022/469 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/581 Esas
KARAR NO : 2022/469

DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2021
KARAR TARİHİ : 08/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı icra takibinin başlatılmış ise de davalının haksız ve mesnetsiz itirazı üzerine durduruğunu, takibin dayanağının 27.229,93 TL bedelli ve davalının….Emlak Geliştirme ve Yatırım Ltd. Şti.’ye olan birikmiş kira borcunun davalı adına ödenmesine dair dekont olduğunu, davalı tarafın takibe kötü niyetli olarak itiraz etmiş olduğunu bildirerek, icra takibinin devamına ve davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkemenin görevli olması Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 114/1-c maddeye göre dava şartıdır. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır.
Tüm bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; dava, davacı tarafından davalının dava dışı şirkete olan kira borcunun davalı adına ödenmesine rağmen davacıya iade edilmemesi dolayısıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali isteminden ibaret olup TTK’nın 4. maddesinde bu nitelikteki davaların mutlak ticari dava niteliğinde olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. O halde tarafların tacir olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Davalının tacir niteliğini haiz olduğuna şüphe bulunmamakta ise de mahkememizce davacı yönünden tacir araştırması yapılmış olup Ankara Ticaret Odası’nın 24/02/2022 tarihli, Kırşehir Vergi Dairesi Başkanlığının 28/02/2022 tarihli yazılarından davacının tacir niteliğini haiz olduğuna dair herhangibir kaydın bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda davanın mutlak ticari nitelikte bulunmamasına ve davanın her iki tarafının birlikte tacir sıfatını haiz olmadığından nispi ticari davanın varlığından bahsedilmesine de olanak bulunmamasına göre uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin HMK 114/1-c, 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin HMK 114/1-c,115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal 2 haftalık sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022