Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/579 E. 2022/15 K. 14.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/579 Esas
KARAR NO : 2022/15

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/09/2020
KARAR TARİHİ : 14/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili Ankara … Hukuk Mahkemesine sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında Çorum ili VI Grup Kadastro Harita ve Bilgilerinin Güncellenmesi Poligon tesis, röper, ölçü hesapları ve parsellerin ölçü, hesap, tersimat vb. işlerinin yapılması için 04.09.2018 ve 01.01.2019 tarihli sözleşmeler imzalandığını, bahse konu sözleşmelerin “sözleşme bedeli ve ödeme planı” başlıklı 7. Maddesi uyarınca “taşeron sözleşme kapsamındaki iş ve hizmetleri parsel başı 13 TL (ON ÜÇ Türk Lirası) bedel karşılığında bu sözleşme ve eklerine uygun olarak yapmayı kabul ve taahhüt etmiştir, ‘”şeklinde olduğunu, müvekkilinin taşeron sıfatıyla sözleşmede üzerine düşen yükümlülüklerini eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, buna karşın davalı şirket yükümlülüklerini yerine getirmekten imtina ettiğini, davalı tarafın, müvekkiline davaya konu 01.01.2019 tarihli sözleşme uyarınca 27.898,00 TL ve 04.09.2018 tarihli sözleşme uyarınca ise 123.058,00 TL ödeme yapmayı kabul ve taahhüt ettiğini, 04.09.2018 tarihli sözleşmede işin 10.09.2018 tarihinde başlayıp 01.12.2018 tarihinde eksiksiz bitirileceğinin kararlaştırıldığını, aynı şekilde 01.01.2019 tarihli sözleşmede işin 01.01.2019 tarihinde başlayıp 15.03.2019 tarihinde sonlandırılacağının kararlaştırıldığını, davacı müvekkili tarafından yapılması gereken işler kararlaştırılan süre içerisinde davalıya eksiksiz bir şekilde yapılarak teslim edildiğni, bu durumun kadastro kayıtları ile de sabit olduğunu, buna karşın davalının yükümlülüklerine aykırı hareket ettiğini ve yükümlülüklerini eksiksiz bir şekilde yerine getiren müvekkiline sözleşmede kararlaştırılan ödemelerin 56.000,00 TL ve 24.000,00 TL toplamda 80.000,00 TL’lik kısmına ilişkin ödemeyi yapmadığını, bunun üzerine 22.07.2019 tarihinde Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, iş bu icra dosyasına davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak 18.09.2020 tarihinde itiraz edildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının tebliğ edilmediğini ve söz konusu itirazdan haricen haberdar olunduğunu, davalı tarafından itirazlarını muhtevi dilekçenin öğrenilmesinin hemen akabinde yasal süresi içerisinde Arabuluculuk Bürosuna …. arabuluculuk numarası ile başvuruda bulunulduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde anlaşma sağlanamadığını, davalı tarafından davacı müvekkiline ödenmesi gereken 150.956,00 TL den 20.10.2018 tarihinde 5.000,00 TL, 14.12.2018 tarihinde 5.000,00 TL, 28.12.2018 tarihinde 5.000,00 TL, 04.01.2019 tarihinde 3.000,00 TL, 20.03.2019 tarihinde 17.800,00 TL, 17.05.2019 tarihinde 20.000,00 TL, 14.06.2019 tarihinde 14.940,00 TL, 02.08.2019 tarihinde 14.940,00 TL (takipten sonra) (bir kısmı davalı tarafından bir kısmı da Çorum kadastro müdürlüğü tarafından) ödeme yapıldığını, ancak kalan miktarın müvekkilinin talepte bulunmasına rağmen bugüne kadar kendisine ödenmediğini, ödenmeyen kısma ilişkin olarak başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmesinin hali hazırda mağduriyet yaşayan davacı müvekkilinin mağduriyetinin daha da artmasına neden olduğunu, bu sebeplerle davanın kabulüne, davalının Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın, 65.276,00 TL asıl alacak ve hesaplanacak işlemiş faiz oranında, iptali ile takibin devamına; davalının, alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itiraza ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 4.maddesinde, bir davanın ticari dava sayılması için ya tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması, yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünden düzenleme olması gerekmektedir, yine aynı kanunun 5.maddesinde ise, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunun şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olup, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir.
Davacının tacir olup 0olmadığı yönünde mahkememizce resen yapılan araştırmada, Çorum Vergi Dairesi Müdürlüğü yazı cevabında 2001 yılından itibaren herhangi bir mükellefiyet kaydının olmadığı Çorum Ticaret ve Sanayi Odası yazı cevabından ise oda kaydının olmadığı bildirilmiştir.
Eldeki davada uyuşmazlık, bulunan 6098 sayılı TBK’nun 470. vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Anılan bu tür uyuşmazlık 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan mutlak ticari davalardan olmadığı gibi, davacınında tacir sıfatında olmaması nedeniyle davanın her iki tarafınında tacir olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenler ile mahkememizin görevsizliğine, süresi içerisinde talep halinde dosyanın genel yetkili asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniye dava dilekçesinin HMK 114/1-c,115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal 2 haftalık sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 14/01/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.