Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/53 E. 2022/385 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/53 Esas – 2022/385
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/53 Esas
KARAR NO : 2022/385

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/01/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı borçlu arasında müvekkili şirkete ait yayın organlarına reklam verilmesi hususunda anlaşıldığını, bu anlaşmaya istinaden de 16/11/2013 ve 30/11/2013 tarihlerinde … Ankara ekinde davalı borçlunun kendisine ve reklam ve tanıtım işlerini takip ettiği firmalara ait reklamların yayınlandığını, alacakların ödenmesi için davalı borçlu ile defalarca yapılan görüşmelere rağmen müvekkili şirket alacaklarının ödenmemesi üzerine Ankara …İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu şirket tarafından haksız ve mesnetsiz olarak dosya borcuna ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalıya ait reklamların yayınlandığının gazete eklerinden belli olup davalının fatura konusu hizmetleri almış olduğunu bildirerek; davalının haksız ve yersiz itirazının iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekilinin mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; herhangi bir reklam yayınlama çalışması yapılmadığını, sehven kesilen faturalardan dolayı taraflarına icra işlemi yapıldığını, yapılan işlemleri kabul etmediklerini, bu hususta davacının Ankara reklam pazarlama departmanlarındaki …’ın şahit olduğunu, davanın reddi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, cari hesap alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkememizce taraflarca dayanılan deliller dosyaya kazandırılmış, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası celp edilmiş, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, talimatın dönüşünü takiben dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek taraflarca sunulan ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davanın dayanağı olan Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının yapılan incelemesinde özetle; davacı tarafından cari hesap ve fatura suretleri açıklaması ile 3.540,00 TL asıl alacak üzerinden başlatılan ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nden talimat ile alınan 25/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defterlerinin TTK’nın 64 vd. maddelerine göre kanuni şartları taşıdığı, davacı tarafın takip ve dava konusu faturasının usulüne uygun, bedeli tahsil edilmemiş, açık fatura olduğu, davacı tarafın BS formlarını süresinde vergi dairelerine verdiği, takip konusu faturanın beyan edildiği, dava konusu faturanın tebliğ ediliğ edilmediğinin izaha muhtaç olduğu, davacı tarafın incelenen ticari defterlerine davalı taraftan icra takip tarihi itibariyle 3.540,00 TL alacaklı olduğu yönünde görüş bildirmiş olup takiben mahkememizce tüm dosya kapsamı bakımından ve davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için alınan bilirkişi raporunda da davalının kendi ticari defter ve kayıtları nezdinde 3.540,00 TL alacaklığı olduğu yönünde kanaat bildirildiği anlaşılmıştır. Bilirkişi raporu usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiş; taraflarca bilirkişi raporuna süresinde itirazda bulunulmamıştır. HMK’nın 281/I. fıkrasında belirtilen bilirkişi raporuna itiraz süresi, hak düşürücü süre olup hak düşürücü süre içinde rapora itiraz edilmezse diğer taraf için usuli kazanılmış hak doğacaktır (Emsal: Yargıtay 22. HD., 28/03/2018 tarih ve 2015-2018/8095 sayılı ilamı). Buna göre, bilirkişi raporunda yapılan tespitler davacı ile birlikte davalı yönünden de kesinleşmiş olmakla, gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davacının cari hesap bakiyesi dolayısıyla davalıdan 3.540,00 TL alacağının bulunduğu ve davalı şirket tarafından ödenmediği sonucuna varılarak; davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin aynı koşullarda devamına karar vermek gerekmiştir. Davacının icra inkar tazminatı istemine gelince; itirazın iptâli davasında İcra İflas Kanunu’nun 67/II maddesi hükmünce borçlunun icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için alacağın likit ve borçlunun itirazının da haksız olması gerekir. Mevcut hukuki durum karşısında davalının takibe itirazının haklı olmadığı ve takibe konu alacağın muayyen ve likit nitelikte bulunduğu değerlendirilmekle davacı lehine asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 708,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, son tahlilde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe itirazının iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
2Asıl alacağın %20’si olan 708,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 241,82 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 182,52‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 3.540,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan toplam 59,30 TL başvuru harcı, 59,30 TL peşin harç, 166,5‬ TL tebligat ve müzekkere gideri ve 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.085,1‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
10/05/2022