Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/462 Esas
KARAR NO : 2023/22
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2021
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafından lisanssız güneş enerjisi üretim tesisinin kurulduğunu ve işletilmekte olduğunu, tesisle ilgili taraflar arasında dağıtım sistem kullanım anlaşması imzalandığını, anlaşmanın 4. Maddesinde bahsedilen sistem kullanım dağıtım bedelinin davalıya ait tarifelerde belirlenmekte olduğunu, dağıtım hizmeti alan elektrik üreticileri arasında sitem kullanım/dağıtım bedelleri bakımından üretici ve lisanssız üretici şeklinde bir ayrım yapılmakta olduğunu, davacıdan 21,1497 kuruş sistem kullanım/dağıtım bedeli alınırken aynı hizmeti alan diğer üreticilerden sadece 2,7220 kuruş alınmakta olduğunu, 2016 yılı sonuna kadar üreticiler arasında herhangi bir ayrım yapılmadığını, 01/01/2017 tarihi itibariyle lisanssız üreticilerden daha fazla sistem kullanım/dağıtım bedeli alınmaya başlandığını, buna dayanak olacak herhangi bir teknik veya hukuki sebep olmadığını, elektrik piyasası kanununun 14. Maddesine göre bu tesislerin diğer lisanslı üreticilerle aynı hukuki statüye tabii kılındığını, dağıtım bedellerinin nasıl belirleneceğinin 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 17/6-Ç maddesinde açıkça düzen altına alındığını, madde hükmüne göre davalı tarafından belirlenecek sistem kullanım/dağıtım bedelinin tüm üreticiler yönünden eşit şekilde uygulanması gerektiğini, tüm üreticilerin dağıtım şirketinden aldığı hizmet tamamen aynı olduğu halde diğerlerine nazaran davacıdan daha fazla sistem kullanım/dağıtım bedeli alınmasının herhangi bir teknik veya mali sebebi bulunmadığını, davacının diğer üreticilere nazaran dağıtım sistemi üzerinde ek maliyet oluşturduğu ve bu sebeple de fazladan sistem kullanım/dağıtım bedeli alındığının iddia edilemeyeceğini, taraflar arasındaki sözleşmenin genel işlem koşullarını ihtiva ettiğini, uyuşmazlık konusu bedelin fazladan tahsilinin açıkça dürüstlük kuralına aykırı olduğunu belirterek şimdilik 1.000,00 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren banka mevduatına uygulanan azami faiz veya en yüksek ticari faiz/değişen oranda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Uyuşmazlığın çözümünde idari yargının görevli olduğunu, dağıtım şirketlerinin lisanslı ve lisanssız elektrik üreticilerine uyguladığı tarifelerin EPDK tarafından belirlendiğini, EPDK’nin düzenleyici nitelikteki bu tarifelerin dağıtım şirketleri tarafından değiştirilmesi veya uygulanmamasının mümkün olmadığını, davaya konu alacağım zamanaşımına uğradığını, EPDK’nun 5999-3 sayılı kararının 2.maddesine göre dağıtım sistemi kullanıcısı üreticiler hakkında ait olduğu yıla ait kurul onaylı tarifelerin uygulanacağını, 3.maddenin 6.fıkrasındaki düzenleme ile lisanssız elektrik üreticilerin farklı abone grubuna dahil edildiğini ve bu karardan sonra onaylanan tarifelerde bu gruplar dikkate alınarak hazırlanıp onaylandığını, EPDK’nun lisanslı-lisanssız elektrik üreticilerinin farklı abone gruplarına dahil edilmesinin nedeninin lisanssız elektrik üreticilerinin YEKDEM kapsamında almış oldukları bedel ve şebekenin yükünü arttırmaları olduğunu, lisanssız üretim yapar gerçek ve tüzel kişilerin kendi ihtiyaçlarını karşılamak için üretim yapmalarının esas olduğunu, iptal davasına konu edilmeyen tarifelerin düzenleyici işlem olarak geçerliliğini sürdürdüğü için bu tarifelere bağlı olarak belirlenen bedellerin hukuka aykırı olamayacağını, düzenlenen faturalara itiraz etmeyen davacının fatura içeriğini kabul etmiş olduğu, dağıtım bedellerinin iadesini talep edemeyeceği, eşitlik ilkesinden kastedilenin tüm üreticilerin aynı düzenlemeye tabi tutulması olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava fazla tahsil edildiği iddia edilen sistem kullanım/dağıtım bedelinin tahsili talebine ilişkin olup uyuşmazlığın niteliğine göre adli yargıda çözümlenmesi gerektiğinden davalı yanın idari yargının görevli olduğuna ilişkin yargı yolu itirazının reddine ve keza uyuşmazlık yanlar arasındaki dağıtım sistem kullanım anlaşmasından kaynaklanmış olmakla dava 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmış olduğundan davalı yanın zamanaşımı def’inin reddine karar verilmiştir.
Taraf delilleri toplanmış, EPDK cevabi yazısı dosya kapsamına alınmış, tüm dosya kapsamı üzerinde nitelikli hesaplamalar uzmanı, elektrik yüksek mühendisi ile mali müşavir bilirkişilerden oluşan heyet tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen 12/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Taraflar arasında akdedilen Lisanssız Elektrik Üreticileri İçin Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması’nda dağıtm sistem kullanım birim fiyatı ile ilgili bir düzenleme bulunmadığı ve anlaşma ile mevzuatın ve mevzuat değişikliklerinin geçerli kılındığı, lisanslı ve lisanssız elektrik üreticilerinin teknik olarak dağıtım sistemini kullanmalarında birbirlerine göre bir farklılık bulunmadığı ve lisansız üreticilerin dağıtım sistemine ilave maliyet ve külfet oluşturmadığı, yasal mevzuat gereğince lisansız elektrik üreticilerine uygulanacak dağıtım sistem kullanım tarifelerinin düzenleyici kurum olan EPDK kurul kararları ile yürürlüğe konan dönem tarifeleri ile belirlendiği, davalı … Elektrik A.Ş’nin EPDK kurul kararlarına ve tarifelere uymak zorunda olduğu, 6719 sayılı yasa ile değişik 6446 sayılı yasanın geçici 20. Maddesine göre EPDK kararlarının geçerli ve bağlayıcı olduğu, davalı … Elektrik A.Ş’nin tarafından EPDK kurul kararları ile yürürlüğe konan dönem tarifelerinde yer alan dağıtım sistem kullanım tarifelerini davacılara doğru şekilde uyguladığı ve faturaların fazladan bir bedel içermediği, 6446 sayılı yasanın değişik geçici 20. maddesi ile EPDK’nın lisanssız elektrik üreticileri için uygulamaya koyduğu tarifelerin dayanağı kurul kararlarının halen yürürlükte olduğu, davalı … Elektrik A.Ş’nin EPDK kurul kararı ile uygulamaya konulan dönem tarife tablolarında yer alan lisansız üreticiler için geçerli birim fiyatları doğru şeklide alarak faturaları düzenlemiş olmasına bağlı olarak, davacı şirketin davalı … Elektrik A.Ş’den uyuşmazlığa konu taleplere ilişkin bir alacağının bulunmadığı, davaya konu lisanssız güneş enerjisi üretim tesisi için 31/12/2017 tarihinden önce geçici kabul alan tesisler için uygulanan “üreticiler için veriş yönünde tek terimli dağıtım tarifesinin” uygulandığı ve lisanslı elektrik üreticilerine göre 31.040,35 TL daha fazla dağıtım sistemi kullanım bedeli alındığı” yönünde, 11/11/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda ise; “davacının itirazlarının tamamiyle hukuki nitelikte olduğu, davacının temel itirazının davalının uygulamadaki her hangi bir hatası olmadığı, davalı dağıtım şirketinin EPDK kararlarını birebir uyguladığı, davacının itirazının EPDK kararının üst normlara aykırı olup olmadığı noktasında toplandığı, davacının EPDK kararlarının üst normlara aykırı olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirine bırakıldığı, dosyada örnek fatura dışında başkaca fatura
bulunmadığı, diğer faturaların celbi halinde ayrıca hesaplama yapılabileceği” yönünde görüş bildirilmiş olup dosya kapsamı çerçevesinde varılan kanaate göre usul ekonomisi gözetilerek yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek duyulmamıştır.
Taraflar arasında 12/09/2019 tarihli Lisanssız Elektrik Üreticileri İçin Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması imzalanmış olup sözleşme içeriğinde dağıtım sistem kullanım birim fiyatına ilişkin bir düzenleme yapılmaksızın ilgili mevzuatın ve mevzuat değişikliğinin tarafları bağlayacağının ifade edildiği anlaşılmış olup davacı taraf, 01/01/2017 tarihinden itibaren lisanslı ve lisanssız üreticiler arasında ayrıma gidilerek lisanssız üreticilerden daha fazla sistem kullanım/dağıtım bedeli alınmasının haksız olduğu iddiasıyla fazla tahsil edilen bedelin iadesi talebinde bulunmuştur. Dolayısıyla uyuşmazlık, davacı gibi lisanssız üreticilerden lisanslı üreticilere nazaran farklı tarife uygulanmak suretiyle daha fazla kullanım/dağıtım bedeli alınmasının yerinde olup olmadığı ile bu bağlamda davacıya iadesi gereken bir bedelin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Lisanssız elektrik üreticilerine uygulanacak dağıtım sistem kullanım tarifeleri, düzenleyici kurum olan EPDK kurul kararları ile belirlenmekte olup 6719 yasa ile değişik 6449 sayılı yasanın geçici 20. maddesi ile 17/4 maddesi uyarınca EPDK kararları geçerli ve bağlayıcı olduğundan, davalı BEDAŞ’ın EPDK kurul kararları ile belirlenen tarifelere uymak zorunda olduğu, yapılan bilirkişi incelemesinde davalı BEDAŞ’ın lisanssız üretici olan davacıya uyguladığı birim fiyat tarifesi nedeniyle lisanslı üreticilere nazaran daha fazla dağıtım bedeli aldığı anlaşılmakta ise de davalı BEDAŞ tarafından EPDK kurul kararı ile uygulamaya konulan dönem tarife tablolarında yer alan lisanssız üreticiler için geçerli birim fiyatları uygulanarak dağıtım bedellerinin tahakkuk ve tahsil edildiği de sabittir. Bunun yanında bilirkişilerce, dağıtım ve iletim hattının kullanımı yönünden lisanslı ve lisanssız elektrik üreticileri arasında bir maliyet farklılığı oluşmadığı, lisanssız üretimin dağıtım ve iletim sistemine farklı bir maliyet getirmediği ifade edilmiş ise de dava dışı bir sistem kullanıcısı tarafından EPDK hakkında açılan ilgili kurul kararlarının lisanssız üreticiler ile ilgili kısmının iptali talepli Danıştay 13. Dairenin 2018/880 esas 2020/2228 karar sayılı 23/09/2020 tarihli ilamında “6446 sayılı kanunun 14.maddesinin 1.fıkrasının b bendi kapsamındaki lisanssız üreticilere uygulanan dağıtım sisteminin kullanımına ilişkin bedellerin üretim tesislerinin sistem üzerinde oluşturdukları ek maliyetler dikkate alınarak farklılaştırılmasında ve söz konusu farklılaşmaya istinaden dağıtım bedelinin belirlendiği üreticiler için veriş yönünde tek terimli dağıtım tarifesine yönelik dava konusu kurul kararlarında hukuka aykırılık bulunmamaktadır” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olduğu, kaldı ki dava konusu uyuşmazlık yönünden Elektrik Piyasası Kanununun 17. maddesinin 4. fıkrası kapsamında ilgili faaliyete ilişkin tüm maliyet ve hizmet bedellerini içeren kurul onaylı tarifelerin hüküm ve şartlarının bu tarifelere tabi olan tüm gerçek ve tüzel kişileri bağlayacağı hüküm altına alındığından davacının tabi olduğu tarifeye göre davalı BEDAŞ tarafından düzenlenmiş olan dağıtım sistemi kullanım bedellerini ödemekle yükümlü olduğu ve her iki yan tacir olduğundan yanlar arasında imzalanan lisanssız elektrik üreticileri için dağıtım sistem kullanım anlaşması hükümlerinin genel işlem şartı niteliğinde olduğuna ilişkin davacı iddiasının yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla haklılığı kanıtlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan toplam 59,30 TL harçtan mahsubu ile 120,60 harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Talep halinde davacının ve davalının artan avansının iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 17/01/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır