Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/444 E. 2022/764 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/444 Esas
KARAR NO : 2022/764

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/08/2021
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı yanca Ankara …İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile müvekkili …’e karşı icra takibi başlattığını, müvekkilinin adına kayıtlı banka hesaplarına, maaşına, taşınır ve taşınmazlara haciz konulduğunu, davacı müvekkilinin Dr. … doktor olduğunu, halen … Hastanesinde görevini yerine getirdiğini, müvekkilinin alacaklı yana takibe konu senetler nedeniyle hiç bir borcu bulunmadığını, iş bu senetler davacı müvekkilinden teminat senedi olarak alınmış olduğunu, davalı tarafından kötü niyetli icraya konulduğunu, müvekkili Dr. … …’ün o dönem sahibi ve yetkilisi olduğu … İlaç Sağlık Hizmetleri ve Medikal Paz. Tic. Ltd. Şti.’nin borçları nedeniyle paraya ihtiyaç duyduğunu ve müvekkili Dr. …’en arkadaşı …, Avukat …’ın faiz karşılığında borç para verdiğini ve onun yardımcı olabileceğini söylediğini, yapılan bu konuşma sonrasında müvekkil …’ün Avukat …’ı iş yerine çağırdığını, müvekkilinin daha önceden … ile hiç bir tanışıklığı bulunmadığını sadece bu konudan sonra kendisiyle görüştüğünü, müvekkilinin 2002 yıllarında şirketinin dar boğazda olması nedeniyle Avukat …’dan 15.000 TL borç para aldığını, bunun karşılığında da Avukat …’a 20.000 TL’lik çek vermek durumunda kaldığını, Avukat …’ın %33’lük bir komisyon belirlediğini, %33’lük komisyon ile müvekkilden alınan çek aradan 13 yıl gibi bir zaman geçtikten sonra Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasına konu edildiğini, çek karşılığı ödendiği halde müvekkilinin 2018 yılında borcunu tekrar ödeyerek bu icra takibini infazen kapattığını, ancak daha sonra davacı müvekkilin çek borcuna teminat olarak verdiği senetler kötü niyetli olarak kendisine iade edilmediğini, … tarafından müvekkilden çek bedeline teminat olarak alınan bu senetlerden 5 tanesi …’a ciro edilerek icra konulduğunu belirterek taleplerinin kabulü ile davalı ile müvekkil arasında mevcut ve geçerli bir borç ilişkisinin bulunmadığının ve müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, bu dava sebebiyle uğramış oldukları zararların yasa gereği alacağın yüzde yirmisinden az olmamak kaydıyla kötü niyetli davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı davasında haksız olduğunu, şirketlerinin ihtiyacı için almış olduğu paraya bunca zaman ödemeyen yalancı birisi olduğunu, iddialarının tamamı asılsız ve gerçek dışı iddialar olduğunu, davacı senet bedellerini ödemediği için icraya konulduğunu, teminat senedi olmadığı gibi ödeme iddiası da yalan bir beyan olduğunu, iddialarını yazılı belgeyle kanıtlayamayan davacı tanık beyanıyla amacına ulaşmaya çalıştığını, yazılı belgeye karşı iddialarında yazılı belgeyle kanıtlanması gerektiğini, bu nedenle yazılı belge dışında bir delili kabul etmediklerini, tanık dinletilmesine de muvafakatları olmadığını belirterek her türlü şahsi hakları saklı kalmak kaydı ile haksız ve dayanaktan yoksun davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE:
Dava; takibe konu senetlerden borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir .
Davacı vekili,davacının doktor olduğunu, dava konusu senetlerin teminat olarak alındığını, 2002 yılında şirketinin darboğazda olması nedeniyle Avukat … ‘dan 15.000, 00 TL ( o dönem için 15 milyar) para alıp 20.000,00 TL lik çek verdiğini,elden 15.00,00 TL ödemesine rağmen ödemelerin faize sayılıp teminat olarak 10 tane 20.000,00 TL lik senet imzalatıldığını, Ankara …İcra müdürlüğü 2015/ 27063 sayılı dosyasında 13 yıl sonra takibe konduğunu, çek karşılığını ödediği halde yeniden ödeme yapmak durumunda kaldığını, teminat olarak alınan senetlerin iade edilmeyerek 5 tanesinin davalıya ciro edilerek takibe konduğunu , bunların teminat senedi olduğunu ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti için eldeki davayı açmıştır. Davalı vekili, senetlere konu bonoların şirket ihtiyacı için alındığını ve ödenmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.. Ankara ..İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası celp edilmiş, 30.3.2003 tanzim. 30.1.2016, 28.2.2016, 30.3.2016,30.4.2016,30.5.2016 vadeli 20.000,00 TL lik 5 adet bono için takip yapıldığı,keşidecinin davacı, lehtarın … İlaç sağlık Hİzmetleri… Ltd. Şti olup,… Medikel .. Ltd. Şti. tarafından ciro edildiği görülmüştür. Senette her ne kadar malen kaydı var ise de davacı borç para için teminat olarak verildiğini,davalı senedin ciro yolu ile geçmesi nedeni ile asıl alacakla ilgili bilgilerinin olmadığını bildirmişlerdir. Ankara Cumhuriyet savcılığının…. sayılı soruşturma dosyasında … aleyhine Tefecilik yapmak suçlaması ile davacı tarafça şikayette bulunulumuş ise de, zamanaşımı nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür. Davacı senedin zorla alındığını ve teminat sendi olduğunu ileri sürmüş ise de bu iddiasını yasal delillerle ispatlayamamıştır. Dava dilekçesinde yemin deliline dayanılmış olması nedeni ile yemin teklifi hatırlatılmış, süresinde yemin teklifinde bulunulmadığı görülmüştür. Takibe konu senetlerin teminat senedi olduğuna ilişkin senetlerde ibare olmayıp, davalı tarafça da kabul edilmediğinden ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekmiş olup, tedbir kararının infaza konmadığı, davacının davayı kötü niyetle açtığı kanaatinin mahkemeizde hasıl olmadığı gözetilerek kötü niyet tazminatına hükmedilmemiştir.

HÜKÜM:
Davanın reddine, davacının davayı kötü niyetli açtığı kanaati hasıl olmadığından ve ara karara rağmen tedbirin infaza konulmadığı gözetilerek kötü niyet tazminat talebinin reddine,
Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alınan 2.226,58 TL harçtan mahsubu ile fazla kalan 2.217,20 TL harcın davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan başvurma harcının üzerinde bırakılmasına,
6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 20.557,09 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan masraf olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Talep halinde artan avansın iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 02/11/2022

Katip …

Hakim …