Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/428 E. 2022/457 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/428 Esas – 2022/457
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/428 Esas
KARAR NO : 2022/457

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/07/2021
KARAR TARİHİ : 03/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesine İlişkin 2016/8540 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazetede, buna ilişkin tebliğ de (Tebliğ No: 2016/16) 05.04.2016 tarih ve 29675 sayılı Resmi Gazetede yayımlandığını, projenin uygulanmasına ilişkin Uygulama Rehberi de Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün web sayfasında ilan edildiğini, Tebliğin 24/2. maddesinde, hayvan alımı sözleşmesi kapsamında büyükbaş ve küçükbaş hayvanların temininde davacının görevlendirildiğini, Genç Çiftçi Projesi kapsamında; Genel Müdürlük ile … Hayvancılık ve Tarım Tic. Ltd. Şti. Firması arasında 1.415 baş etçi kombine ve bu ırkların melezleri dişi sığır alımı için 09.07.2018 tarihinde 4.950 TL/Baş birim fiyat üzerinden Yurt İçi Hayvan Alım Sözleşmesi imzalandığını, … Hayvancılık ve Tarım Tic. Ltd. Şti. firmasının Şanlıurfa ili Ceylanpınar ilçesinde 22.10.2018 tarihinde hak sahibi genç çiftçilere teslim edilen 18 baş sığır cinsi hayvanların kulak küpelerinin sahte olduğunu, bu hayvanların Muş ili Bulanık ilçesinden seçildiğini, ayıplı mal olarak kabul edilmesinden dolayı Tarım ve Orman Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı müfettişlerinden … tarafından tanzim edilen 06.02.2020 tarihli ve 103-2020/1 sayılı İnceleme Raporu sonuç bölümünde tazmin yönünden başlığı altında “İdaremiz tarafından söz konusu hayvanlara ödenen tutarın kayıtlardan çıkartılarak yasal faiziyle birlikte ilgili firmadan tazmin edilmesi gerektiği” belirtildiğini. Bahse konu Bakanlık raporuna binaen İdarece yapılan hesaplamada 18 baş dişi sığıra “21.01.2019 tarihinde ödenen 89.991,00 TL’ye 02.04.2021 tarihine kadar işlemiş yasal faiziyle birlikte toplam 107.787,03 TL tutarındaki meblağ mezkûr firmadan talep edildiğini, Davalı şirketin İdarenin zarar ziyan bedeli taleplerini dikkate almadığını. Son olarak davalı firmaya gönderilen 08.04.2021 tarih ve 1579495 barkod numaralı ile 03.05.2021 tarih ve 1608935 barkod numaralı yazılarına talep edilen zarar ziyan bedeline karşılık ödeme yapılmayarak İdarenin mağdur edildiğini belirterek davanın kabulüne, Tarım ve Orman Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının 06.02.2020 tarihli ve 103-2020/1 sayılı Soruşturma Raporu neticesinde Hayvan Alım Sözleşmesine istinaden yapılan hesaplamalar doğrultusunda fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla 89.991,00 TL zarar ziyan bedelinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun yapılan tebligata rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizce bilirkişi heyetinden alınan 16/02/2022 tarihli raporda özetle; “Davaya konu 18 baş sığır cinsi hayvanların kulak küpelerinin sahte olduğu, dolayısıyla AYIPLI MAL OLDUĞU, ancak bu ayıbın teslim/tesellüm öncesinde tespitinin mümkün ve teslimattan önce kolaylıkla anlaşılabilir olduğu, davacının basit kontrolleri yapmayarak kusurlu olduğu, bu tür ayıplı olan hayvanların da tespiti durumunda; sözleşme gereği davalı firma tarafından değiştirilmesinin mümkün olduğu, Aradan geçen üç yıl gibi bir süre sonunda, şayet davacı kurum tarafından kulak küpeleri sahte olan 18 baş sığır cinsi hayvanların iadesi sağlanabilirse, davalı firma tarafından verilen yazılı beyana istinaden “21.01.2019 tarihinde ödenen 89.991,00-TL’ye 02.04.2021 tarihine kadar işlemiş yasal faiziyle birlikte toplam 107.787,03TL tutarındaki meblağın” ödenmesinin mümkün olabileceği” şeklinde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 11/05/2022 tarihli ek raporda özetle; “Teslim tarihi itibari ile, satılık (küpe) aşamasındaki aynı özellikteki hayvanlar ile sözleşme kapsamında teslim edilmesi gereken hayvanlar arasında herhangi bir fiyat farkının bulunmadığı, Dava tarihindeki değer farkının ise ortalama olarak (11.576,00 – 4.950,00) 6.626,00 TL olduğu” şeklinde görüş bildirmiştir.
Dava canlı hayvan satım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
Taraflar arasında 09.07.2018 tarihli Yurtiçi Hayvan Alım Sözleşmesi akdedildiği, sözleşme gereğince davalının Genç Çiftçi Projesi kapsamında 1.415 baş canlı hayvanı hayvan başına 4.950,00 TL’den olmak üzere toplamda 7.004.250.00 TL üzerinden satımını üstlendiği, sözleşme eki teknik şartnamede A-3 maddesinde hayvanlarda bireysel tanımayı sağlayan kulak küpesinin bulunacağının kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Satın alınan hayvanlardan Şanlıurfa İli Ceylanpınar İlçesinde 22.10.2018 tarihinde teslim edilen 18 baş sığır cinsi hayvanın kulak küpelerinin sahte olduğunun tespit edildiği, davalıdan ve bu nedenle davalıdan bu hayvanların bedelinin tazmininin talep edildiği anlaşılmakla, uyuşmazlık kulak küpeleri sahte olduğu anlaşılan 18 baş hayvana ilişkin olarak bedelin davalıdan tazmin edilip edilemeyeceğine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 227. Maddesinde: “…Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” şeklinde olup, ayıp gerekçesi ile bedelden indirilecek miktarın tespitinde, nispi metodun uygulanması gerekmektedir. Buna göre satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline göre miktarı belirlenmektedir, yani satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır.
Buna göre davacı tarafından satışa konu edinilen 1.415 baş canlı hayvan içerisinden 18 adedinin küpe numaralarının sahte çıktığı gerekçesiyle davalıdan tahsili istenilmiş ise de, teslim edilen 18 baş hayvanın gizli ayıplı olduğu kabul edilmekle birlikte bu hayvanların -hastalık vs sebep ile de itlaf edildiklerine dair bir iddianında olmadığı nazara alındığında- kesildiği ve davacıya yarar sağladığı, ek raporda belirtildiği üzere teslim edilen 18 baş hayvanın teslim tarihi itibariyle küpe aşamasındaki aynı özellikteki hayvanlar ile sözleşme kapsamında teslim edilmesi gereken hayvanlar arasında fiyat farkının olmadığı dolayısıyla davalıdan ayıptan dolayı tazmini gerekli bir zararın mevcut bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alınan toplam 1.536,83 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 1.456,13 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 03/06/2022