Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/41 E. 2022/663 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/41 Esas
KARAR NO : 2022/663

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2021
KARAR TARİHİ : 27/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında reklamcılık hizmetinin yerine getirilmesi konusunda sözleşme yapıldığını, bu sözleme doğrultusunda müvekkili şirket tarafından sözleşme gereği reklamcılık hizmeti sözleşmeye uygun olarak yerine getirildiğini, hizmet karşılığında davalıya 10/12/2018 tarihli 28.615,57 TL tutarlı A seri 010496 sıra numaralı fatura gönderildiğini, davalı tarafından ödeme yapılmaması üzerine 30.572,40 TL tutarında toplam alacağın fazlaya dair ve faiz oranlarındaki artıştan doğan talep hakkı saklı tutularak, icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %19,5 ticari faiz ile tahsili istemiyle Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının ise borca ve ferilerine itiraz ettiğini, bunun üzerine takibin durdurulduğunu bildirerek; borca ve ferilerine itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun yapılan tebligata rağmen, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce taraflarca dayanılan deliller dosyaya kazandırılmış, davanın dayanağı olan Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası celp edilmiş, uyuşmazlık dönemine ilişkin BA/BS formları celp edilmiş, dosya mahkememizce mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek taraflarca sunulan ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması bakımından ticari defter ve kayıtlarını mahkememize sunmak üzere taraflara verilen süreyi takiben davacı tarafından gerekli bildirimler yapılmış ise de, usulüne uygun olarak verilen süreye ve gönderilen davetiyeye rağmen davalı tarafından ticari defter ve kayıtlar mahkememize sunulmamış, bulunduğu yer de bildirilmemiştir. Mevcut hukuki durum karşısında; davalı tarafından ticari defter ve kayıtlarının ibrazından kaçınılmakla HMK’nın 222/3. maddesi gereği davacının usulüne uygun tutulan ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil teşkil edebileceği hukuki sonucuna ulaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen bila tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … Medya Tanıtım Reklam Org. Ltd. Şti.’nin 2018 yılına ait yasal defterlere ilişkin incelemelerin asıl defterler üzerinden yapılmış olup, davacı şirkete ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK’nın 64. maddesinin 3. fıkrası gereğince açılış ve kapanış tasdikleri usulünce ve zamanında yapılmış olup, 6102 sayılı TTK’nın 64. maddesinde belirtilen sürelerde yasaya uygun olarak yapıldığının tespit edildiği, davacı Erbabı Medya Tanıtım Reklam Org. Ltd. Şti.’nin ticari defterleri üzerinde davalı … Uluslararası Yatırım ve Danışmanlık A.Ş. adına 2018 yılında 2 adet belge karşılığı 73.514,57 TL tutarında fatura düzenlenmiş olup, davalı tarafından davacıya toplamda 44.899,00 TL tutarında banka havale/eft’si suretiyle yapıldığı, yapılan ödemeler sonrasında davacının ticari defterleri üzerinde davacının davalıdan 28.615,57 TL alacağının bulunduğu, davalı tarafından verilen BA formu ile davacının düzenlemiş olduğu faturaların bildiriminde bulunduğu, işlemiş faizin TTK’nın 1530 maddesi kapsamında 1.616,00 TL olacağı yönünde kanaat bildirilmiştir. Bilirkişi raporu usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiş; taraflarca bilirkişi raporuna süresinde itirazda bulunulmamıştır. HMK’nın 281/I. fıkrasında belirtilen bilirkişi raporuna itiraz süresi, hak düşürücü süre olup hak düşürücü süre içinde rapora itiraz edilmezse diğer taraf için usuli kazanılmış hak doğacaktır (Emsal: Yargıtay 22. HD., 28/03/2018 tarih ve 2015-2018/8095 sayılı ilamı). Buna göre, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar, davacı ile birlikte davalı yönünden de kesinleşmiş olup gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davacının taraflar arasındaki sözlü anlaşmaya istinaden düzenlendiği iddia olunan 28.615,57 TL tutarlı, Seri A 010496 nolu fatura dolayısıyla 28.615,57 TL asıl alacak, 1.956,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.572,40 TL üzerinden Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında 17/04/2019 tarihinde davalı aleyhine ilamsız icra takibine giriştiği ve 26/04/2019 tarihinde davalı şirketin itiraz ederek takibi durdurduğu ve yasal sürede eldeki itirazın iptali istemli davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından takibe konu faturalar karşılığı hizmetin verildiği iddia edilmiş, davalı tarafından ise davaya cevap verilmemiştir.
Kanunda aksine bir düzenleme olmadıkça; taraflardan her birinin, hakkın dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olması (TMK 6), diğer bir ifadeyle, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafın ispat yükü altında olması (HMK 190) nedeniyle teslim olgusundan lehine hak çıkaracak taraf olan davacı taraf; akdi ilişkinin varlığı ile teslim olgusunu kanıtlama yükümü altındadır.
Somut olayda; dosyaya mübrez bilirkişi raporu ile de ortaya konulduğu üzere davacı tarafından takibe konu edilen fatura, BA formu ile davalı tarafından vergi dairesine bildirilmiş olup söz konusu faturaya konu hizmetin davacı tarafından verildiğinin kabulü gerekmektedir (Emsal: Yargıtay 19. HD’nin, 23/03/2017 tarih ve 2016-12244/2368 sayılı ilamı). Bu bağlamda tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir ve taraflarca itiraza uğramayan bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; tarafların birbiri ile uyumlu BA/BS formları ile HMK’nın 222/3. maddesi hükmünce davacı lehine kesin delil niteliğini haiz olup davalı vekilince aksi ispat olunamayan ticari defter ve kayıtlarına göre davacının fatura alacağı dolayısıyla davalıdan 17/04/2019 takip tarihi itibariyle 28.615,67 TL alacağının bulunduğu ve davalı tarafından ödenmediği sonuç ve kanaatine varılmakla davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazının, 28.615,67 TL asıl alacak üzerinden iptali ile, davacının davalıyı takipten önce usulüne uygun olarak temerrüde düşürdüğü kanıtlanamadığından, takibin asıl alacaktan ibaret bu miktar üzerinden takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte devamına karar vermek gerekmiştir. Davacının icra inkar tazminatı istemine gelince; itirazın iptâli davasında İİK’nın 67/…maddesi hükmünce borçlunun icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için alacağın likit ve borçlunun itirazının da haksız olması gerekir. Mevcut hukuki durum karşısında davalının takibe itirazının haklı olmadığı ve takibe konu alacağın muayyen ve likit nitelikte bulunduğu değerlendirilmekle davacı lehine asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 5.723,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, son tahlilde davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Ankara …İcra müdürlüğünün … esas sayılı takibe itirazının 28.615,57 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte devamına,
2- Fazlaya dair istemin reddine,
3- Hükmolunan alacağın %20si olan 5.723,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4- Alınması gereken 1.954,72 TL harçtan peşin alınan 369,25 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.585,47 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5- Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 369,25 TL peşin harç olmak üzere toplam 428,55 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan 166,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 766,00 TL olan yargılama giderinden davanın kabul ve red oranlarına göre 716,97 TL’sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
7- 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin kabul ve red oranına göre 1.235,51 TL’sinin davalıdan 84,48 TL’sinin dedavacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
9- Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10- Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 27/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸