Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/331 E. 2021/742 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/331 Esas – 2021/742
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2021/331 Esas
KARAR NO : 2021/742

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 16.02.2009

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 28/05/2009

KARAR TARİHİ : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı kooperatif ile davalı şirketin 03/01/2005 tarihli taşeronluk sözleşmesi ve 24/03/2006 tarihli sözleşme yenileme eki ile 5 adet blokun eksik işlerinin yapılması konusunda sözleşme imzaladıklarını bu kapsamda 2005-2008 yılları arasında davalı tarafça belirli imalatların yapıldığını, karşılığında bir çok ödeme yapıldığını, yapılan imalatlar ve ödemeler konusunda … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası ile tesbit yaptırıldığını, bu tesbite göre yapılan imalatlar karşısında davalıya 121.694,24 TL fazla ödeme yapıldığının tesbit edildiğini, yine davacının muhasabe kayıtlarına göre eksik işlere ilişkin alacak kalemleri mahsup edilmeksizin davalının yaptığı imalatlar kapsamında davalıya 44.053,78 TL borçlu olduğunun tesbit edildiği, değişik iş dosyasında tespit edilen eksik imalat tutarından mahsubu sonrasında davacının davalıdan 77.640,46 TL alacağının ortaya çıktığını, bu durumda eksik imalatların tamamlanması veya 77.640,46 TL alacağın ödenmesi hususunda davalıya …. yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, bu arada davalının, Ankara … Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyası ile ödeme emri tebliğ ettiğini, takibe konan senetler incelendiğinde bir kısmının davalıya, bir kısmının da … Ahşap Mobilya – … … ve … …’a verilen senetler olduğunun görüldüğünü, ancak bu kişilerle yapılan sözleşmeler kapsamında tüm ödemelerin yapıldığını, takibe konan senetlerden 2 adetinin kayıtlarda bulunmadığını, diğer senetlerin kayıtlarda olduğunun tespit edildiğini, ancak, davalı ile düzenlenen 01/04/2005 ve 31/12/2007 tarihli tutanaklar ile davacı kooperatife teslim edildiğinin belirtilmesine davalının elinde kaldığı ve tahsile koyulduğunun tespit edildiğini belirterek Ankara … Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası ile başlatılan takibin dayanağı senetlerden dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine senetlerin ve takibin iptaline, fiilen davalı elinde görülen senetlerin davacıya iadesine ve davalının tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Gıda Paz. İnş.Taahhüt Tic. ve San. Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile hukuki ilişkinin 21/03/2005 tarihinde davacı kooperatife verilen 30.000,00 TL borç ile başladığını, sonrasında … … Şubesinde kooperatife kullandırılmak üzere ancak kendi adına kredi çekildiğini ve kooperatife verildiğini, kredinin geri ödemesinin teminatı olarak toplamı 60.500,00 TL olan 2.750,00 TL’lik 22 adet senet alındığını, bunların ciro edilerek bankaya verildiğini, bu hususa ilişkin 01/04/2005 tarihli tutanak düzenlendiğini, bu senetlerinde davacı tarafından ödenmediğini, davalı tarafından ödenerek bu miktar kadar daha alacaklı olduklarını, sonrasında düzenlenen 12/05/2005 tarihli taşeronluk sözleşme gereğince davalının davacı kooperatifin daha önce başka müteahhitlerce yapılmış olan inşaatlardaki eksik işleri imalatlarını yapmayı taahhüt ettiğini, yapılacak işlerin sözleşmede tek tek sayıldığını ve 481.500,00 TL götürü bedel üzerinden anlaşıldığını, aynı sözleşmenin 5. maddesine göre geçikme halinde aylık %5 gecikme faizi ödeneceğinin kararlaştırıldığını, 01/06/2005 tarihinde davacı adına …… Ltd. Şti”ne “kanal proje yapım bedeli” olarak 1.180,00 TL ödendiğini, kooperatifin piyasaya borçlarını ödemeyerek icra takiplerine muhatap olması nedeniyle Ankara … Müdürlüğü’nün …. sayılı dosya borçlarının ödenmesi için toplam 60.000,00 TL olan 7.500,00 TL’lik 8 adet çekin alacaklıya verildiğini, sözleşmede yüklenilen 55.000,00 TL bedelli “doğalgaz ana tesisatı”nın davacının isteği üzerine yapılmadığını, 25/10/2005 tarihli tutanakta belirtilen 49.320,00 TL’lik ek imalatların davalı tarafından yapıldığını, bu durumda davacıya 5.680,00 TL borçlu olunduğunu, 24/03/2006 tarihi itibarihli sözleşmenin 5-g maddesine göre imalat bedeli ve gecikme faizleri ile birlikte KDV hariç 525.000,00 TL olduğu hususunda anlaştıklarını, 24/03/2006 tarihinde yeni bir sözleşme imzalandığını, 12/05/2005 tarihli sözleşmede yer almayan farklı imalatların yapımı konusunda 800.000,00 TL görütü bedelle anlaşma sağladıklarını 12/05/2005 tarihli sözleşmedeki imalatlardan olan alacak dahil olmak üzere davalının toplam 1.235.000,00 TL alacağı bulunduğunun belirtildiği, bu işlere ek olarak davacının istemi üzerine 26/05/2006 tarihli tutanak ile 11.550,00 YTL, 26/05/2006 tarihli tutanak ile 62.000,00 YTL, 15/03/2007 tarihli tutanak ile 39.507,72 YTL, 08/05/2008 tarihli tutanak ile 16.895,00 YTL, 10/05/2008 tarihli tutanak ile 218.000,00 YTL’lik imalatların davalı tarafından ayrıca gerçekleştirildiğinden bu rakamların davalı alacağına ilavesi gerektiği, 29/05/2007 tarihli tutanak ile 2006 yılı avans ödemelerinin 95.658,50 YTL olması gerektiğinin imza altına alındığını, 2005, 2006 ve 2007 yıllarına ait davalının imalat bedellerine mahsuben verdiği bir takim senetlerin tahsil edilemeyip kooperatife iade edildiği, bu senetler toplamının 123.500,00 YTL olduğu, davalının gerek ilk gerekse ikinci sözleşme kapsamında yaptığı ve yapacağı işlerin bedelinin 1.306.500,00 YTL olduğu hususunda tutanak tutulduğu, davalının 18/10/2008 tarihi itibariyle davacı kooperatiften 1.143.983,50 YTL alacaklı bulunduğu, delil tespiti raporunda ölçümlemeler ve fiyatlandırmalarda hatalar bulunduğunu belirterek davanın reddi ile davacının %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalılar … … ve … …’a dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalıların cevap vermedikleri anlaşılmıştır.
BİRLEŞEN DAVA: Birleşen Ankara Asliye …Ticaret Mahkemesinin ….esas sayılı davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında davalıya ait inşaatların eksik imalatlarının tamamlanması konusunda istisna akitleri yapıldığını, davacı şirketin sözleşmede belirtilen edimleri yerine getirmesine rağmen bu güne kadar alacaklarının ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla Ankara … Müdürlüğünün … sayılı dosyasından olan alacaklarıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 220.000,00 TL alacağın 30/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVAYA CEVAP: Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; birleşen dava ile esas davanın temelde aynı konuları içermesi sebebiyle birleşen davanın derdestlik nedeniyle reddini talep ettiklerini, dava konusu yaptıkları imalatların hemen hemen hiç birinin yapılmamış olduğunu, yapıldığı belirtilen işlerinde tam ve eksiksiz yapılmadığını noksan olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Asıl dava; davacı/borçlu kooperatif hakkında davalı/alacaklı şirket tarafından Ankara … Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası üzerinden takip konusu yapılan bonoların bedelsizliği nedeniyle davacı kooperatifin davalılara borçlu olmadığının tesbiti talebine, birleşen dava ise davalı/iş sahibi kooperatif ile davacı/yüklenici şirket arasında yapılan eser sözleşmeleri kapsamında davacı/yüklenici tarafından yapılan imalatlar karşılığının ödenmediğinden bahisle iş bedeli alacağının davalı/iş sahibi kooperatiften tahsili talebine ilişkindir.
Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 21/11/2008 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının … Gıda Paz. İnş. Turizm Taahhüt Tic. ve San. Ltd.Şti, borçlusunun S.S….. Konut Yapı Kooperatifi olduğu, takibin muhtelif vade ve miktarlı bonolara dayalı olarak 174.700,00 TL asıl alacak, 117.836,70 TL işlemiş faiz, 524,10 TL %0,30 komisyon, 382,96 TL protesto masrafı olmak üzere toplam 293.443,76 YTL’nin ferileri ile birlikte takip borçlusundan tahsiline yönelik kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapıldığı görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesini … D.iş sayılı tesbit dosyasının incelenmesinde; tesbit isteyen S.S. …. Konut Yapı Kooperatifi vekilinin 03/11/2008 tarihli karşı tarafı bulunmayan talep dilekçesi üzerine alınan karar uyarınca mahallinde 05/11/2008 tarihinde inşaat mühendisi, makine mühendisi ve mali müşavir bilirkişiler refakatinde keşfen inceleme yapıldığı, bilirkişi kurulunun 25/11/2008 havale tarihli raporunu dosyaya sunduğu, bilirkişi raporunun sonuç bölümünde tesbit isteyen S.S….. Konut Yapı Kooperatifine ait 5 adet blok halindeki konutlarla ilgili olarak taşeron … İnşaat Ltd.Şti ile yapılan sözleşmelere göre taşeronun eksik yapmış olduğu, çevre tanzimi, bodrum kat imalatı ve asansör tesisatı ile ilgili eksik işlerin 2008 yılı bayındırlık ve iskan bakanlığı birim fiyatlarına göre yaklaşık tutarının 121.694,24 YTL olduğu, taşeron … firmasına 2005-2008 yılları arasında yapılan ödemenin muhasebe kayıtlarına göre 751.455,50 YTL olduğu yönünde görüş ve kaanat bildirildiği, … İnşaat Tic. Ltd.Şti vekilince 18/02/2009 havale tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna itiraz edildiği görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan istinabe yoluyla mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
İnşaat mühendisi, mimar, makine mühendisi, harita mühendisi, mali müşavir ve hukuk fakültesi öğretim üyesinden oluşan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 01/03/2011 havale tarihli kök rapor ve 31/10/2012 havale tarihli ek raporda özetle “taraflar arasında 03/01/2005 ve 24/03/2006 tarihli olmak üzere iki sözleşme yapıldığı, sözleşmelerin götürü bedel olduğu, sözleşme konusu işleri bir kısmının imalatının yapıldığı, bir kısım imalatın eksik bırakıldığı, davacı kooperatifin 4 yıllık ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede esas davaya konu olan icra takibindeki 17 adet 174.700,00 TL’lik senetlerin davalı şirkete ödendiğine dair bir kaydın olmadığı; davalı yüklenici şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde esas davaya konu 174.700,00 TL’lik 17 adet senetten dava konusu lehtarı … … olan 31.450,00 TL tutarındaki 5 adet senedin davalı şirketin kayıtlarında olmadığı, lehtarı davalı şirket olan 143.250,00 TL tutarındaki 12 adet senedin ise kayıtlara alındığı, ancak icra takip tarihi itibariyle tahsil edilmemiş olduğu, kooperatiften yapılan toplam tahsilatın 28/05/2009 dava tarihine kadar 31/12/2008 tarihine kadar yapılan tahsilat toplamı 709.757,69 TL + 21 nolu dairenin yüklenici şirkete devri 55.000,00 TL + 2009 yılı tahsilatları 67.5000,00 TL = 832.257,69 TL olduğu, davalı yüklenici tarafından yapılan imalatların toplam bedelinin 940.632,07 TL, sözleşme dışı çeşitli işlerden doğan davalı yüklenici alacağının 199.701,50 TL olduğu, davalıya yapılması gereken toplam ödemenin 1.140.333,57 TL olarak tespit edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 5. maddesine göre kooperatif aidatlarında genel giderler ve doğramaya verilecek taksitler dışındaki paraların ayda 15.000,00 TL’den az olmamak üzere ödeneceği anlaşılan ödemelerde aksama olduğunda aylık %5 gecikme faizi ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacı tarafından işin süresinde teslim edilmemiş olması sebebiyle ödemezlik defini kullanarak ödemeden imtina ettiğine dair bir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı, davalı tarafından bazı aylarda hiç ödeme yapılmazken bazı aylarda asgari 15.000,00 TL’yi aşan miktarlarda ödeme yapıldığının görüldüğünü, fazla ödemelerde BK 84 gereğince işlemiş faize mahsup edildiği, kalan miktar var ise ana paraya mahsup edildiği, 12/05/2005 sözleşme tarihinden 28/05/2009 dava tarihine kadar BK 84 kapsamında 249.981,66 TL faiz hesap edildiği, asıl dava konusu senetler toplamının 174.700,00 TL olduğu, asıl dava bakımından davacının menfi tespit talebinin yerinde olmadığı, birleşen davada yüklenicinin bakiye alacağının 383.357,54 TL olduğu” ifade edilmiştir.
Grafolog bilirkişi tarafından düzenlenen 01/04/2013 havale tarihli raporda “tutanak başlıklı 21/03/2005 tarihli belgede S.S…. Konut Yapı Kooperatifi adına atılı bulunan imzanın tesbit edilen grafolojik uyuma atfen … eli ürünü olduğu” belirtilmiştir.
Birleşen davada davacısı … Gıda Paz. İnş. Taahhüt Tic. Ve San.Ltd.Şti vekili tarafından verilen 22/11/2012 havale tarihli harçlandırılmış dilekçe ile birleşen davanın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 383.357,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren taraflar arasındaki sözleşme gereği aylık %5 faizi ile davalıdan alınarak birleşen dosya davacısı şirkete verilmesi yönünde ıslah edildiği, ıslah dilekçesinin bir örneğinin karşı yana tebliğ edildiği görülmüştür.
Taraflar arasında imzalanan eser sözleşmeleri kapsamında davalı birleşen davada davacı yüklenicinin bir kısım imalatları yaparak edimini kısmen yerine getirdiği, davacı birleşen davada davalı iş verenin ise kısmi ödemede bulunduğu hususları dosya kapsamı ile sabit olup taraflar arasındaki uyuşmazlık; asıl dava yönünden, davacı kooperatifin davalılara iş bedeli karşılığı vermiş olduğu takip ve dava konusu senetlerin bedelsiz olup olmadığı; bu kapsamda davalı/yüklenici şirket tarafından takip konusu yapılan bu senetlerden dolayı davacı kooperatifin davalılara borçlu bulunup bulunmadığı; birleşen dava yönünden yüklenici şirketin iş sahibi kooperatiften eser sözleşmesi kapsamında yapmış olduğu imalat karşılığı ödenmemiş iş bedeli alacağı bulunup bulunmadığı; varsa alacak miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
Kural olarak yapılan iş miktarını ve bedele hak kazanıldığını yüklenici; eser bedelinin ödendiğini ise iş sahibi ispat etmek zorundadır.
Mahkemece yapılan yargılama ve bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek rapor içeriğine göre; davacı kooperatifin 4 yıllık ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede esas davaya konu olan icra takibindeki 17 adet 174.700,00 TL’lik senetlerin davalı şirkete ödendiğine dair bir kaydın olmadığı; davalı yüklenici şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde esas davaya konu 174.700,00 TL’lik 17 adet senetten dava konusu lehtarı … … olan 31.450,00 TL tutarındaki 5 adet senedin davalı kooperatif kayıtlarında olmadığı, lehtarı davalı şirket olan 143.250,00 TL tutarındaki 12 adet senedin ise kayıtlara alındığı; ancak icra takip tarihi itibariyle tahsil edilmemiş olduğu; davacı/iş sahibi/kooperatifin işin süresinde teslim edilmemiş olması sebebiyle ödemezlik defini kullanarak ödemeden imtina ettiğine dair bir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığını; bu kapsamda taraflar arasındaki sözleşmenin 5.maddesine göre “kooperatif aidatlarından genel giderler ve doğramaya verilecek taksitler dışındaki paraların ayda 1.500,00 TL’den az olmamak üzere ödeneceği anlaşılan ödemelerde aksama olduğunda aylık %5 gecikme faizi” kararlaştırıldığını; taraflar arasındaki cari hesap ilişkisine göre davacının her ay için topladığı aidat miktarlarından, genel giderler ile doğrama taksitleri düşüldükten sonra bakiyenin ne olduğu, dolayasıyla davacıya her ay ödemesi gereken bedelin ne olduğunun tesbit edilemediğinden ayrıca 12/05/2005 tarihli sözleşmede her ay ödenmesi gereken asgari iş bedeli olan 15.000,00 TL esas alınarak her ayın sonuna kadar bu bedelin ödenmiş olup olmadığına göre aylık %5 gecikme faizi hesaplanmak suretiyle yapılan hesaplama sonucunda davacı/iş sahibinin ödemelerindeki gecikmelere göre davalı/yüklenicinin toplam alacağının 1.390.315,23 TL olduğu, yapılan toplam iş miktarının 1.140.333,57 TL e.BK.nun 84 göre işlemiş faizin 249.981,66 TL olduğu, toplam tahsilat miktarının 832.257,69 TL olduğu; esas davaya konu senetler toplamının -174.700,00 TL olmak üzere toplam yüklenici bakiye alacağının 383.357,54 TL hesaplandığı; davacı kooperatifin, TTK. nun 20. maddesine ve kurumsal yapısına aykırı şekilde dava konusu 5 adet bonoyu ticari/muhasebe kayıtlarına dahi almaksızın ileride uyuşmazlık çıkması halinde karşılaşabilecek ispat sorunlarını aşmak için, bir belgeler dizisi (belgeler zinciri) oluşturmaksızın [Konuralp, Haluk: Medeni Usul Hukukunda İspat Kurallarının Zorlanan Sınırları/İspat Hukukunun Güncel Sorunları, Ankara, 1999, sy:98] düzenlediği; dava konusu 5 adet bonunun lehtarından ciro yoluyla davalı/birleşen dosyanın davacısı/yüklenici şirkete geçtiği; davalı/birleşen dosyanın davacısı/yüklenici şirketin takip konusu yapılan dava konusu senetlerden dolayı alacaklı bulunduğu; davacı/iş sahibi kooperatifin dava konusu bu senetleri ödediğini HUMK.288-1/HMK.200-1 maddesi uyarınca yazılı delille ispat edemediği; bu kapsamda davacı kooperatifin dava konusu senetlerin bedelsiz olduğuna ilişkin iddiasının yerinde bulunmadığı; davalı/yüklenici şirketin dava konusu senetlerden dolayı alacaklı bulunduğu; bu nedenle davacı kooperatifin davalı/yüklenici şirkete karşı açmış olduğu esas davanın sübut bulmadığından reddine, mahkememizce verilmiş ve infaz edilmiş bir ihtiyati tedbir kararı bulunmadığından davalı/yüklenici şirketin yasal koşulları bulunmadığından İİK.nun 72/4.maddesi uyarınca %40 tazminat isteminin reddine; davalı/birleşen dosya davacısı/yüklenici şirketin iş sahibi/kooperatiften ödenmemiş iş bedeli alacağı bulunduğundan bu alacağını tahsil için birleşen davayı açmakta haklı ve hukuki yararı bulunduğu görülmekle; birleşen dosya davacısı/yüklenici şirketin açmış olduğu alacak davasının sübut bulduğundan kısmen kabulü ile Ankara … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, 383.357,00 TL’nin 220.000,00 TL’sinin 28/05/2009 dava tarihinden, 163.357,00 TL’sinin 22/11/2012 ıslah tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, dair verilen kararın taraflarca temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2015/725 esas, 3930 karar sayılı 03/07/2015 tarihli ilamı ile asıl davada verilen hükmün onanmasına, birleşen davada dava tarihinden önce iş sahibi temerrüte düşürülmediğinden yüklenici alacağına eklenen işlemiş faizin yüklenici alacağı olarak belirlenen 133.376,22 TL’ye eklenmeksizin davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği icra takibine dayanak 17 adet senet yönünden hükümde tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ibaresine yer verilmesinin doğru olmadığı, birleşen dava dilekçesinde yüklenicinin hükmedilecek alacağa avans faizi yürütülmesini talep ettiği ıslah dilekçesinde talebinin sözleşmede gösterilen %5 oranında akdi faize yükseltildiği bu halde 220.000,00 TL’yi aşan ve ıslah ile talep edilen kısım ile ilgili avans faizine hükmedilmesinin kabul şekli bakımından doğru olmadığı gerekçeleri ile bozulmasına karar verilmiştir.
Taraf vekillerinin karar düzeltme talebinde bulunmaları üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesince 2016/892 esas, 4154 karar sayılı 06/10/2016 tarihli Yargıtay ilamında “taraflar arasında imzalanan 03/01/2005 tarihli sözleşmeden sonra sözleşme yenileme başlıklı 24/03/2006 tarihli ek sözleşme düzenlendiği, sözleşmenin ödeme şekli başlıklı 5. maddesinin g ve h bentlerindeki düzenlemelerin kesin vade niteliğinde olduğundan 2006 yılı Mayıs ayı sonundan itibaren yüklenici şirketin işlemiş faiz istemekte haklı olduğu, ek sözleşmede aylık 25.000,00 TL ödeme kararlaştırılmış olduğundan buna göre işlemiş faiz hesabı yapılması gerekmekte ise de birleşen davada hükme esas alınan bilirkişi raporunda aylık 15.000,00 TL üzerinden işlemiş faiz hesabı yapıldığı ve bu husus yüklenici tarafından temyize getirilmediğinden iş sahibi lehine usulü kazanılmış hak gerçekleştiği, bu halde birleşen davada hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla aylık 15.000,00 TL için 2006 Mayıs ayı sonundan itibaren sözleşmeye göre işlemiş faiz hesabı yaptırılması gerektiği, birleşen davada davacı yüklenicinin takibe dayanak yaptığı 17 adet bononun belirlenen alacağın içerisinde olmadığı, bu senetlerin asıl davada değerlendirildiği bilirkişi raporları ile saptandığından birleşen davada verilen kararda tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ibaresine yer verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, öte yandan birleşen davada davacı yüklenicinin talep ettiği asıl alacağa akti faiz isteme hakkı bulunmakla birlikte seçimlik hakkını iş sahibi lehine daha az orandaki avans faizi olarak kullandığı, ıslahla arttırdığı kısım için akti faiz istediği bu durumda birleşen dava dilekçesinde talep edilen asıl alacak miktarı için avans faizi ıslah ile arttırılan bölüm yönünden ıslah harcının yatırıldığı tarihten itibaren akti faiz uygulanması gerekirken tamamı için dava ve ıslah tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesinin usul ve yasaya aykırı görüldüğü” gerekçesi ile birleşen davada verilen hükmün değiştirilen bu gerekçe ile bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Yargıtay 15 Hukuk Dairesinin tashihi karar bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, bozma ilamı kapsamında inceleme yapılarak rapor tanzimi yönünde yargılama aşamasında kök ve ek rapor tanzim eden bilirkişi heyetine dosyanın tevdii ile yapılan inceleme sonucu bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 01/11/2017 havale tarihli ek raporda özetle “24/03/2006 tarihli sözleşme yenileme başlıklı sözleşmenin 5. maddesinin g-h bentlerine göre 2006 Mayıs ayının son gününden (31/05/2006) dava tarihine (28/05/2009) kadar aylık asgari ödeme miktarı olan 15.000,00 TL ile tahsilat tarihleri ve tutarları esas alınarak her bir bakiye borç miktarına beklediği süre kadar aylık %5 (yıllık %60) aktı faiz oranı üzerinden faiz hesabı yapıldığında davacının toplam 88.059,77 TL faiz alacağı olduğunun hesap edildiği, yüklenici şirketin birleşen davada bakiye alacak tutarının 221.435,65 TL olduğu” ifade edilmiştir.
Ek rapora yönelik beyan ve itirazların değerlendirilmesi kapsamında bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 14/09/2018 havale tarihli ek raporda özetle “birleşen dava dilekçesinde talep edilen 220.000,00 TL asıl alacak miktarı için 30/01/2008 tarihinden 28/05/2009 dava tarihine kadar 76.535,89 TL işlemiş avans faizi hesap edildiği, ıslah ile arttırılan bölüm yönünden 1.435,65 TL’ye 22/11/2012 ıslah harcının yatırıldığı tarihten itibaren aktı faiz uygulanarak yapılan hesaplamada davacının toplam alacağının normal faiz hesabından 221.435,65 TL + 76.535,89 TL = 297.971,54 TL olduğu, eski BK 84 maddesi kapsamında yapılan faiz hesabında yüklenici şirketin 540.000,00 TL’lik senede karşılık 91.368,64 TL alacağı kaldığını, 15.733,22 TL işlemiş faiz alacağının olduğu, toplamda 107.101,86 TL alacağın hesap edildiği, buna göre birleşen davada toplam alacak tutarının 28/05/2009 dava tarihi itibariyle 317.013,63 TL olduğu” ifade edilmiştir.
Toplanan deliller, yapılan bilirkişi incelemeleri sonucu düzenlenen kök ve ek raporlar, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin tashihi karar bozma ilamı içeriği ve tüm dosya kapsamı uyarınca; yanlar arasında düzenlenen eser sözleşmeleri kapsamında davacı iş sahibi tarafından açılan menfi tespit davasına ilişkin verilen kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş olduğu, birleşen dava yönünden yapılan değerlendirmede taraflar arasında imzalanan 03/01/2005 tarihli sözleşme ile 24/03/2006 tarihli ek sözleşme kapsamında birleşen davada davacı yüklenicinin ödenmemiş imalat bedeli alacağının bulunduğunun tespit edildiği, alacak miktarının tayininde 24/03/2006 tarihli ek sözleşmenin 5. maddesinin g ve h bentleri nazara alınarak Yargıtay bozma ilamında işaret edildiği üzere 2006 Mayıs ayı sonundan itibaren birleşen davada davalı lehine usulü kazanılmış hakkın gerçekleşmesi nedeniyle aylık 15.000,00 TL esas alınmak suretiyle 28/05/2009 birleşen dava tarihine kadar aylık %5 akti faiz oranı üzerinden yapılan hesaplama neticesinde 88.059,77 TL faiz alacağının bulunduğu anlaşılmıştır. Tespit edilen 88.059,77 TL faiz alacağı yüklenicinin yapmış olduğu 1.140.333,57 TL toplam iş miktarına ilave edilip 832.257,69 TL toplam tahsilat tutarı ile 174.700,00 TL 17 adet senet bedelinin mahsubu neticesinde birleşen davada davacı yüklenicinin 221.435,65 TL bakiye alacağının gerçekleştiği anlaşılmakla mahkememizce uyulmasına karar verilen tashihi karar bozma ilamının ikinci bendinin 4. paragrafının içeriğine uygun düşen bilirkişi heyetinin 01/11/2017 havale tarihli ek raporuna itibar edilerek birleşen davanın varlığı ve miktarı kanıtlanan 221.435,65 TL alacak yönünden kısmen kabulüne bozma ilamı kapsamında dava dilekçesinde talep edilen alacağa dava tarihinden itibaren avans faizi, ıslah ile arttırılan alacak yönünden ise ıslah tarihinden itibaren aktı faiz uygulanmasına, birleşen davada kanıtlanamayan fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen kararın taraflarca temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2019/1242 esas 2019/4612 karar sayılı 14.11.2019 tarihli ilamı ile birleşen davada yeniden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulundan 2006 yılı Mayıs ayı sonundan itibaren aylık 15.000,00 TL işlemiş faiz istemekte haklı olduğu ve işlemiş faizin yüklenici tarafından iş sahibi lehine avans faizi olarak kullanıldığından 22.11.2012 ıslah tarihine kadar değişen oranlarda avans faizi bu tarihten itibaren TBK 88/2 ve 120/2 maddelerindeki sınırlandırmalar dikkate alınarak akdi faiz oranı uygulanmak ve icra takibi ile davadan sonra yapılan ödeme var ise BK 84, TBK 100 maddesi hükümlerince kısmi ödemeleri öncelikle işlemiş faiz ve icra masraflarından düşmek suretiyle yüklenicinin birleşen davada istemekte haklı olduğu, alacak miktarı konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp TBK 88/2 ve 120/2 maddesindeki sınırlamalar belirtilip yıllık %60 oranını aşmamak koşulu ile değişen oranlarda akdi faiz uygulanarak tahsil kararı verilmesi gerektiğinden bahisle yüklenici şirket ve iş sahibi kooperatif yararına bozulmasına karar verildiği görülmüş, mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi bozma ilamı kapsamında tayin edilen mali müşavir, makine mühendisi ve nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişiler tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen raporda özetle; “yüklenicinin yaptığı toplam iş bedelinin 1.140.333,57 TL olduğu, davalı iş sahibi tarafından yapılan ödemelerin toplam tutarının 832.257,69 TL olduğu, ödeme olarak kabul edilen asıl dava konusu 17 adet senet bedeli toplamının 174.700,00 TL olduğu, davalı iş sahibi tarafından yapılan ödemeler toplamının 1.006.957,69 TL olduğunun anlaşıldığı, hesaplamada dava tarihi esas alınarak her bir ödemenin ilgili tarihlerde mahsubu ile kademeli hesaplama yapıldığı takdirde davacının toplam 4.459,45 TL faiz alacağı olduğu hesap edilerek yüklenicinin bakiye alacağının 137.835,33 TL olduğu, hesaplamada ıslah tarihi esas alınarak her bir ödemenin ilgili tarihlerde mahsubu ile kademeli hesaplama yapıldığı takdirde davacının toplam 36.535,59 TL faiz alacağı hesap edilerek yüklenicinin bakiye alacağının 169.911,47 TL olduğu, hesaplamada dava tarihi esas alınarak kümülatif hesaplama yapıldığı takdirde davacının toplam 227.060,90 TL faiz alacağı olduğu hesap edilerek yüklenicinin bakiye alacağının 360.436,78 TL olduğu” ifade edilmiştir.
Yapılan yargılama neticesi tüm dosya kapsamı uyarınca taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında davacı iş sahibi tarafından açılan menfi tespit davasına ilişkin aşamalarda verilmiş olan karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş olması nedeniyle asıl dava yönünden verilmiş olan hüküm aynen muhafaza edilmiş, birleşen dava yönünden taraflar arasında imzalanan 03.01.2005 tarihli sözleşme ve 24.03.2006 tarihli ek sözleşme kapsamında birleşen davada davacı yüklenicinin ödenmemiş imalat bedeli alacağı bulunduğunun tespit edildiği, alacak miktarının tayininde 24/03/2006 tarihli ek sözleşmenin 5. maddesinin (g) ve (h) bentleri nazara alınarak 2006 yılı Mayıs ayı sonundan itibaren yüklenici şirketin işlemiş faiz talebinde haklı olduğu, davalı lehine usulü kazanılmış hak gerçekleştiğinden aylık 15.000,00 TL esas alınarak 31.05.2006 tarihinden 28.05.2009 birleşen dava tarihine kadar işlemiş faiz alacağının 4.459,45 TL olarak bilirkişi heyetince hesap edildiği, 4.459,45 TL faiz alacağı, 1.140.333,57 TL yüklenicinin yaptığı iş bedeline ilave edilerek 832.257,69 TL toplam tahsilat tutarı ile 174.700,00 TL, asıl davaya konu 17 senet bedelinin mahsubu neticesinde birleşen davada davacı yüklenicinin birleşen dava tarihi itibariyle bakiye 137.835,33 TL alacağının bulunduğu anlaşılmakla 23.11.2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda birinci seçenek olarak yapılan hesaplamaya itibar edilerek birleşen davanın 137.835,33 TL üzerinden kısmen kabulüne, tespit edilen alacak tutarı birleşen dava dilekçesinde talep edilen alacak tutarını aşmadığından taleple bağlı kalınarak birleşen dava tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(Aşamalarda Yargıtay incelemesinden geçmiş olan iş bu davada, 30.12.2021 tarihli hüküm fıkrasında zuhulen istinaf başvuru yolunun açık olduğu belirtilmiş olmakla; gerekçeli kararın hüküm fıkrasının kısa kararla aynı olması gerekmekte ise de kararda istinaf başvuru yolunun açık olduğunun belirtilmesinin karara karşı Yargıtay nezdinde temyiz yoluna gidilmesine engel teşkil etmeyeceği hususu da gözetilerek kararın tebliği ile kesinleşmesi sürecinde temyiz kanun yolu esas alınmak üzere HMK 304 maddesi kapsamında kanun yolu tashih edilmiştir.)
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-a)Asıl davanın reddine,
b)Mahkememizce verilmiş ve infaz edilmiş bir ihtiyati tedbir kararı bulunmadığından yasal koşulları oluşmayan davalı yanın %40 tazminat talebinin reddine,
2-a)Birleşen davanın kısmen kabulü ile 137.835,33 TL’nin 28/05/2009 dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarında avans faizi ile birlikte birleşen davada davalıdan alınarak birleşen davada davacıya ödenmesine,
b)-Birleşen davada fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Asıl davada alınması gereken 35,90 TL harcın peşin yatırılan 3.961,50 TL’den mahsubu ile bakiye 3.925,60 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Asıl davada davalı … …. Ltd. Şti. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 22.056,63 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
5- Asıl davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Asıl davada davalı şirket tarafından yapılan 72 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Birleşen davada alınması gereken 9.415,53 TL harçtan peşin yatırılan 2.970,00 TL peşin harç, 2.425,90 TL ıslah harcının toplamı olan 5.395,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.019,63‬ TL harcın birleşen davada davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Birleşen davada davacı tarafça yatırılan 15,60 TL başvuru harcı, 2.970,00 TL peşin harç, 2.425,90 TL ıslah harcı olmak üzere toplamı olan 5.411,50 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Birleşen davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince takdir ve tespit edilen 17.044,36 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Birleşen davada davacı tarafından Yargıtay bozma ilamı öncesi yapılan 19,10 TL, ilk Yargıtay bozma ilamından sonra yapılan 46,70 TL tebligat ve müzekkere gideri ile son Yargıtay bozma ilamından sonra yapılan 62,50 TL tebligat giderinin toplamı olan 128,3‬0 TL yargılama giderinden davanın kabul ret oranına göre 46,13 TL’sinin birleşen davada davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Birleşen davada davalı tarafından son Yargıtay bozma ilamından sonra yapılan 3.000,00 TL bilirkişi ücretinin davanın kabul ret oranına göre 1.921,35 TL’sinin birleşen davada davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyenin davalı üzerinde bırakılmasına,
12-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı birleşen davada davalı kooperatif yönetim kurulu başkanı ….’nun ve davalı birleşen davada davacı … Ltd.Şti vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 30/12/2021
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 31.01.2022