Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/325 E. 2021/559 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/325 Esas
KARAR NO : 2021/559

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2021
KARAR TARİHİ : 27/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkili şirket hakkında … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkil şirketin ya da birleşen … İnşaat ve İşletme Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin davalı kuruma herhangi bir borcu bulunmadığını, taşınmazın mülkiyeti de … İnşaat İşletme Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’ne ait olduğunu, bu nedenle … ve İşletme Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin herhangi bir sorumluluğu söz konusu olmadığını, kaldı ki davalı kurumda geçerli bir bilgi ya da belge sunulmadığını, müvekkili tarafından davalı kuruma 10.08.2020 tarihinde verilen form dilekçe ile müvekkil şirketi adına düzenlenen kaçak usulsüz elektrik kullanımına ilişkin tutanağa itiraz edildiğini, müvekkilinin 10.08.2020 tarihinde davalı kuruma verdiği form dilekçede de izah ettiği üzere tutanağın tutulduğu, ….Çankaya / Ankara adresindeki bina 2015 yılından bu yana boş olduğunu, 12.08.2017 tarihli ifade tutanağı ve tespit tutanağında da anlaşılacağı üzere söz konusu iş yerine hırsız girdiğini, binada bulunan tüm elektrik tesisatı, kabloları dahil soyulduğunu, bu hırsızlıktan sonra binanın giriş kepenginin açılması için elektrik bağlantısı yapılırken kuruma ait trafo atmış ve şirket çalışanları tarafından davalı kurumun arıza servisi arandığını, bunun üzerine davalı kurum tarafından kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağı düzenlendiğinin anlaşıldığını, … İnşaat ve İşletme Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile bir ilgisi bulunmadığını, binanın 2015 yılından bu yana boş olarak durması, boş binaya giren hırsızın elektrik kabloları dahil binada bulunan ekipmanları sökmüş olması ve binanın giriş kapısının açılabilmesi için elektrik bağlantı yapılırken trafonun atması sonucu şirket çalışanları tarafından kurumun arıza servisinin aranmış olması sonucunda tutanağın tutulması hiçbir şekilde kaçak elektrik kullandığı şeklinde yorumlanamayacağını, icra ve cezai tehdidi altında icra takibi ile talep edilen miktarı ihtirazi kayıt ile icra dosyasına iadesini talep hakları saklı kalmak üzere ödemiş bulunduklarını belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalak üzere; müvekkil şirket tarafından icra ve ceza tehdidi altında icra dosyasına ödenen 15.031,10 TL’nin ödeme tarihi olan 07.09.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde bahsettiği üzere birleşerek Tur ve Gayrimenkul İşletme Sanayi ve Tic. A.Ş. olan ve eski unvanı … İnşaat ve İşletme San. Tic. Ltd. Şti. olan şirket gayrimenkul sektöründe her türlü inşaat, bayındırlık, ulaştırma, alt yapı, peyzaj işleri ile kat karşılığı, yap-işlet-devret vs. usuller restorasyon ve bakım onarım hizmetleri olan bir firma olduğunu, dolayısıyla şirketin ticaret sicilindeki merkez adresi dışındaki yerlerde de amacına uygun hizmet verebilmek için faaliyet gösterdiğini, perakente satış sözleşmesi olmadan elektrik kullanıldığı tespit edilen …. adresinde de yukarıda belirtilen nitelikte faaliyette bulundukları tespit edildiğini, Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 42. Maddesi birinci fıkrası a)bendinde bildirilen şekilde kaçak elektrik kullandıkları için 09.03.2020 tarih ve CE000278763 seri numaralı kaçak tutanağı düzenlendiğini, 4003006387 nolu tesisat adresinde 25.11.2015 tarihinde sözleşmenin tahliyesi sonrasında şirketleri tarafından elektrik kesildiğini, ancak izinsiz şekilde açılarak kullanıldığını, davacı müvekkile borçlu olmadığı hususu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup reddi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE:
Dava, icrada ödenmek durumunda kalınan bedelin rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili, 2015 yılından beri boş olan binadan 2017 yılında tüm elektrik tesisatı ve kablolarının çalınması üzerine hırsızlık sonrası bina giriş kepenginin açılması için elektrik bağlantısı yapılması sırasında trafonun atması nedeniyle davacı kurumun arıza servisinin arandığını, bunun üzerine kurumun kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı düzenlediğini, itirazın kabul edilmediğini, icra takibi nedeniyle icra tehdidi altında ödeme yapmak durumunda kalındığını, ancak kaçak tüketim olmayıp kendi şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı vekili; dava öncesi Arabuluculuğa başvuruda bulunulmadığını, dava şartının gerçekleşmediğini, 25.11.2015 tarihinde tahliye sonrası elektriğin kesildiğini, izinsiz olarak açılarak kullanıldığını savunarak davanın usulden ve esastan reddini dilemiştir.
Tarafların tacir olması ve davanın Ticari dava niteliğinde olması nedeniyle Zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu, TTK 5/a ve HMK 1. maddesi ile 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu 18/ a maddesi uyarınca dava açılmadan önce Zorunlu Arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olduğu gözetilerek HMK 114/2 ve 115 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Davacının dava öncesinde arabulucuğa başvuruda bulunmadığı anlaşıldığından HMK 114/2 ve 115 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine,
Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 256,70 TL harçtan düşümü ile fazla kalan 197,40 TL harcın davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan başvurma harcının üzerinde bırakılmasına,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan masraf olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Talep halinde artan avasın iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 27/10/2021

Katip …

Hakim …