Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/186 E. 2021/460 K. 14.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/186 Esas
KARAR NO : 2021/460

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2019
KARAR TARİHİ : 14/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı idare tarafından Kamu İhale Kanunu kapsamında 2015/179663 ihale kayıt numarası ile ihale edilen “Van Ferit Melen Havalimanı Yeni Terminal Binası AKS İlavesi İle Teknik Blok Ve Kule Yapım İşi İhalesi”nin davacıların iş ortaklığı uhdesinde kaldığını, kesinleşen ihale kararının bildirilmesi üzerine Kamu İhale Kanunun 42. maddesi uyarınca sözleşmeye davet edilen davacıların oluşturduğu iş ortaklığı ile davalı idare arasında 03/03/2016 tarihinde 35 maddeden ibaret “Van Ferit Melen Havalimanı Yeni Terminal Binası AKS İlavesi ile Teknik Blok ve Kule Yapım İşine Ait Sözleşme”nin akdedildiğini, imzalanan sözleşmenin 9. maddesinde sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 15 gün içerisinde Yapım İşleri Genel Şartnamesi hükümlerine göre yer teslimi yapılarak işe başlanacağının öngörüldüğünü, sözleşmenin 9.4. maddesi uyarınca 2016 yılı Nisan ayı birinci günü itibari ile işin yapımına başlandığını, sözleşmenin 25.2. maddesinde yüklenicinin sözleşmeye uygun olarak işi süresinde bitirmemesi halinde gecikilen her gün için sözleşme bedelinin %0,06 sı oranında gecikme cezası uygulanacağının kararlaştırıldığını, her ne kadar işyeri davacı şirketlere 06/03/2016 tarihinde teslim edilmiş ise de; sözleşmenin 9.4. maddesinde havanın fen noktasında çalışmaya uygun olmadığı günlerin Aralık ayının 1. günü ile Nisan ayının 1. günü olduğu kararlaştırıldığından, işe başlangıç ve işin bitiriliş tarihlerinin havanın fen noktasında çalışmaya uygun olduğu Nisan ayının 1. günü itibariyle belirlenmesinin icap ettiğini, işin bitirilip teslim edilmesi gereken tarihin 01/11/2016 olduğunu, sözleşmenin 9.4. maddesi uyarınca işin bitim tarihinin 01/11/2016 tarihi olmasına rağmen işi süresinde teslim eden vekil edenlerin hak edişinden sözleşme hükümleri yanlış yorumlamak suretiyle şartları oluşmamış olmasına rağmen gecikme cezasının uygulanmasının ve hak edişlerden tenzil edilmiş olmasının sözleşmeye aykırı olduğunu belirterek; 03/03/2016 tarihinde imzalanan “Van Ferit Melen Havalimanı Yeni Terminal Binası AKS İlavesi ile Teknik Blok ve Kule Yapım İşine Ait Sözleşmeden” kaynaklı davacıların ödenmeyen bakiye iş bedelinin, kesin hesapların bilirkişi marifeti ile yeniden yaptırılmak suretiyle tespiti ile, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile, sözleşme ile sözleşmenin eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinde düzenlenen gecikme cezası uygulama şartları oluşmaksızın davacıların hak edişlerinden haksız yere mahsup – tenzil edilen gecikme cezalarının tespitine, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile şimdilik 100,00TL’nin davalı idareden tahsiline, davacıların anılan işi, sözleşme ve ekleri ile fen ve sanat kurallarına uygun olarak bitirip teslim ettiğinin, işin kesin kabule hazır olduğunun, ve idarenin kesin kabulden kaçındığının tespitine, yargılama gideri ile yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretinin davanın açılmasına sebebiyet veren davalı idareye tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle, davalı Devlet Hava Meydanları Genel Müdürlüğünün 08/06/1984 tarih ve 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine tabi olarak kurulmuş tüzel kişiliğe sahip bir kamu iktisadi kuruluş olduğunu, bu niteliği itibariyle tacir sıfatını haiz olduğunu, 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunla, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/a maddesine göre ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki uyuşmazlıklarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı haline getirildiğini, ancak davacı taraf bu süreci takip etmeden doğrudan doğruya mahkemece dava ikame etmiş olduğundan öncelikle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, huzurdaki uyuşmazlıkta mahkememizin görevsiz olduğunu, davanın konusunun ticari bir uyuşmazlığı içerdiğini, davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemelerine ait bulunduğunu belirterek; huzurdaki dava arabuluculuk sürecine tabi olduğundan davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddine, yargılama görevi Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğundan mahkememizin görevsizliğine, esasa girilmesi halinde davanın esastan reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacakların tahsili ile işin sözleşme ve şartnameye uygun bitirilip teslime hazır olunduğunu tespiti talebine ile ilişkindir.
Davacı vekili, Van Ferit Melen Havalimanı Yeni terminal Binası AKS İlavesi ile Teknik Blok ve Kule Yapım işi ihalesinin davacı iş ortaklığında kaldığını, sözleşme ve şartnameye uygun olarak işin yapılmış olmasına rağmen gecikme cezası uygulanarak hak edişlerinden keesinti yapıldığını, ileri sürererk bakiye iş bedeli ile hakedişlerden yapılan kesintilerin tahsili ve işin sözleşmeye uygun bitirildiğinin tespiti için eldeki davayı açmıştır. Davalı vekili, uyuşmazlığın ticari nitelikte olduğunu bu nedenle dava öncesinde Arabuluculuğa gidilmesinin dava şartı olduğunu, görevli mahkemenin Asliye Ticaret mahkemesi olduğunu, gecikme cezalarının sözleşme ve şartnameye uygun olduğunu , işin süresinde bitirilmediğini , eksik ve kusurlu işi kabule zorlanamayacaklarını savunarak davanın reddini istemiştir.Görevsizlik kararı sonucu dosya Mahkememize gelmiştir. Davacı tarafça dosyanın Görevli Mahkemeye intikali öncesi Arabuluculuğa gidildiği ileri sürülerek Arabuluculuk tutanakları dosyaya sunulmuştur. Her ne kadar Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 4.2.2021 gün 2020/ 3187 Esas , 2021/762 sayılı kararına dayanılmış ise de; eldeki davanın 22.5.2019 tarihinde açıldığı ve açıldığı tarih itibarı ile Ticari dava niteliğinde olması nedeniyle Zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu, davanın görevli olmayan mahkemede açılmasının bu zorunluluğun göz ardı edilmesi ve TTK 115 maddesi uyarınca sonradan giderilebilecek dava şartı niteliğinde değerlendirilmesini sağlayamayacağı, esasen görevsizlikle gelen davanın yeni bir dava olmayıp 22.5.2019 tarihinde açılan dava olup, o tarihteki koşullara tabi olup, o tarih itibarı ile değerlendirme yapılmasının gerektiği, TTK 5/a ve HMK 1. maddesi ile 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu 18/ a maddesi uyarınca dava açılmadan önce Zorunlu Arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olduğu sabittir.. Bunun HMK 115 maddesi uyarınca sonradan giderilebilecek dava şartı olarak kabul edilmesi Arabuluculuk Kanunun amacıan aykırı olduğu gibi Arabuluculuktan beklenen işlevin yitirilmesine yol açacağı gözetilerek dava tarihinden önce Zorunlu arabuluculuğa başvuruda bulunulmamış olup ,bu hususun niteliği gereği HMK 115 maddesi uyarınca sonradan giderilebilecek dava şartı mahiyetinde olmaması nedeniyle TTK 5/A , HMK 114/2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Her ne kadar davacı tarafça görevsizlik kararı sonrası zorunlu arabuluculuk şartının yerine getirildiği ileri sürülmüş ise de; davalının 22.05.2019 tarihinde açıldığı, TTK 5/a maddesi uyarınca bu tarih itibari ile kanunla belirtilen arabuluculuğa tabi olduğu HMK 1 maddesi uyarınca mahkeme görevinin kanunla düzenleneceği ve kamu düzeninden olduğu, görevsizlik kararı sonrası arabuluculuğa gidilerek mahkememize gelen davanın yeni bir niteliğinde olmadığı, arabuluculuk şartının yerine getirildiğinden söz edilmesinin TTK 5/a ve Arabuluculuk Kanunun amacına uygun olmadığı gibi arabuluculuğun HMK 115/3 maddesi uyarınca sonradan giderilebilecek dava şartı niteliğinde bulunmadığı, esasen davanın açılış tarihinin 22.05.2019 olup bu tarihte ticari dava niteliğinde olan dava için arabuluculuğa gidilmediği, görevsizlik kararı sonrası mahkememize gelen davanın esasen görevsiz mahkeme açılan davanın devamı mahiyetinde olup açılış tarihindeki şartlara göre değerlendirileceği gözetilerek HMK 114/2 ve 115 maddeleri uyarınca dava şartı nedeni ile usulden reddine,
Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın düşümü ile eksik kalan 14,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.360,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan harçların ve masrafların üzerinde bırakılmasına,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Talep halinde artan avansın iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 14/07/2021

Katip …

Hakim …