Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/166 E. 2022/454 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/166 Esas – 2022/454
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/166 Esas
KARAR NO : 2022/454

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 01/03/2018
KARAR TARİHİ : 01/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının maliki olduğu … plaka sayılı aracı ile 02.11.2017 tarihinde Yozgat ilinden Yerköy ilçesine seyir halinde iken aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek takla attığını ve tek taraflı maddi hasarlı trafik kazasına neden olduğunu, meydana gelen maddi hasarlı tarafik kazasına karışan aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 0600.07645528.0000 paliçe sayılı kasko ile poliçesi kapsamında sigortalı olduğunu, kaza sonrasında davalı sigorta şirketi nezdinde 63067660/2017 nolu hasar dosyasının açıldığını ve ekspertiz incelemesi yaptırdığını, davalı tarafın 09.02.2018 tarihli yazı ile davacı tarafa hasar ödemesinin reddine ilişkin bilgilendirme göndermiş olduğunu, hasarın ret gerekçesi olarak da davacının alkollü olmasını sunduğunu, davalı tarafın ret gerekçesinin olguya uygun olmadığını, davacı kanında ortaya çıkan alkolün her insanda ve insanın doğası gereği bulunması mümkün olan bir oranda olduğunu, 16,4 mg/dl alkol oranının 0.0164 promil alkole isabet etmekte olduğunu, bu oranın yasal sınırı olarak kabul edilen ticari araçlardaki 20 promil alkolün çok çük altında olduğunu, ayrıca açıklandığı üzere insan fizloyojisinin normal ürüteminde bu oranda alkol bulunmasının olağan kabul edildiğini, davacı tarafın tek taraflı kazasının, alkolün etkisinden oluşmadığını, davacı kazasının yolun, havanın şartları ve sürücünün bir anlık dikkatinin kaybolması ile meydana gelmiş olduğunu, bu durumun mahkemece dosya üzerinden yapılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun ortadan kalkması için kazanın sırf alkolün etkisinde meydana gelmesi gerektiğini, bu olgunun Yargıtay içitihatlarında süreklilik arz eden şekilde kabul gördüğünü, davalı tarafın hasarı reddinin maddi ve hukuki dayanağının bulunmadığını beyan ederek; toplam 24.000,00 TL nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu edilen … plakalı aracın 07.04.201+7 – 07.04.2018 vade tarihleri arasında 0600.07645528.0000 sayılı genişletilmiş kasko klasik sigorta poliçesi ile müvekkil şirket nezdinde sigorta teminat örtüsü altına alındığını, 02.11.2017 tarihinde yapılan kaza ile araçta hasarın meydana geldiğini, hava ve yol durumunun trafiğe son derece uygun olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün salt alkolün etkisi altında iş bu tek taraflı yaralanmalı kazaya sebebiyet verdiğinin aşikar olduğunu, davacı tarafından sigorta poliçe genel şartlarının ihlal edildiğini, davacının aracındaki 20.000,00 TL lik hasarı ispat etmesi gerektiğini, onarım bedeli yahut faturanın sunulmadığını, olay esnasında davaya konu ticari aracın yasaya ve poliçe genel şartlarına aykırı olarak alkollü sürücü tarafından münhasıran alkol etkisi altında kullanıldığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, kaza nedeniyle oluşan hasar bedelinin kasko sigorta poliçesi nedeniyle davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili,davacının … plakalı aracı ile 2.11.2017 tarihinde direksiyon hakimiyetini kaybederek takla atması sonucu araçta oluşan hasar bedelinin kasko sigorta poliçesi kapsamında karşılanması için yapılan başvurunun alkollü olduğu ileri sürülerek red edildiğini, alkol oranının yasal sınırı geçmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.Davalı vekili;kazanın salt alkolün etkisi altında olduğunu ve teminat dışı kaldığını , ayrıca aracın ticari olduğunu sürücünün alkollü yanındakinin ehliyetsiz olup aracı kimin kullandığının belli olmadığını ve kaza anındaki alkol oranının yasal sınırı aştığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Hasar dosya ve poliçesinin, savcılık sorusturma dosya suretinin geldiği,nörolog kusur ve sigotacı bilirkişi heyetinden rapor alındığı, davacının 2.11.2017 olay tarihinde saat 07.59 da hastanedeki alkol oranının 16.4 mg/dl yani 0.64 promil olup kaza tespit tutanağına göre kaza saatinin 06.15 de olduğu, kaza saati itibariyle alkol oranının 0.426 olduğu, davalı tarafça kaza saatinin 05.40 da olduğu ileri sürülmekte olup bu durumda alkol oranının 0.5115 olduğu, kaza sırasında davacı tam kusurlu ise de her iki durumda da alkol oranının tek başına kazaya yol açacak düzeyde olmadığını, aracın onarım bedelinin ikinci el piyasa değerini aşması nedeniyle pert totel olduğu, ikinci el piyasa değerinden şovtaj bedelinin düşülmesi suretiyle zararın 24.000,00 TL olarak hesaplandığı görülmüştür. Kaza tespit tutanağında belirlenen kaza saatinin aksinin aynı mahiyette delille ispatının gerektiği gibi, davalı iddiasında dahi kazanın salt alkolün etkisi altında olmadığı tespit edilmiş olduğundan, hasarın teminat dışı kalmadığının kabulü ile davacının ıslah talebi gözetilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Davanın kabulüne, 24.000 TL’nin 20.000 TL’sinin 01.03.2018, 4.000 TL’sinin 21.05.2019 tarihinden avans faizi ile davalıdan tahsiline,
Alınması gereken 1.639,44 TL harçtan peşin alınan 409,86 TL harcın düşümü ile eksik kalan 1.229,58 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan toplam 490,56 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 3.908,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Talep halinde artan avansın iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 01/06/2022