Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/107 E. 2021/229 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/107 Esas – 2021/229
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/107 Esas
KARAR NO : 2021/229

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 31/05/2020
KARAR TARİHİ : 26/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına kayıtlı bulunan …. plaka sayılı araçlar ile muhtelif saat ve tarihlerde ücret ödenmeksizin davacının işletmekte olduğu köprü ve otoyollardan geçişler yapıldığını, bedeli ödenmeyen geçiş ücretleri, gecikme cezaları, işlemiş faiz ve KDV toplamının 40.243,00 TL olduğunu ve …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, yetkili icra müdürlükleri ve mahkemelerin İstanbul Anadolu icra dairelerinin ve mahkemelerinin bağlı bulunduğu İstanbul Anadolu Adliyesi olduğunu, araçların HGS’sinin bulunduğunu ve HGS hesaplarında da yeterli bakiye olduğunu, davalıya herhangi bir ihtarat yapılmaksızın takipte faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu ve herhangi bir ihtarat yapılmaksızın yasal takibe geçildiğini, davacının ödemelere ve tahsilata rağmen kötü niyetli ve haksız olarak mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığını, haricen yapılan ödemelerin hiçbirinin mahsup edilmediğini, davalının davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddini ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Deliller toplanmış, …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı …. … A.Ş’nin alacaklı, davalı … Plus … A.Ş.’nin borçlu olduğu, 34.032,00 TL asıl alacak (geçiş ücreti – para cezası), 5.263,56 TL faiz ve 947,44 TL KDV olmak üzere toplam 40.243,00 TL üzerinden 27/08/2019 tarihinde ilamsız takip başlatıldığı, davalı borçluya gönderilen ödeme emrinin 31/08/2019 tarihinde tebliğ olduğu ve borçlu vekili tarafından 02/09/2019 tarihinde takibe ve icra müdürlüğü yetkisine itirazlarını içerir dilekçe sunulduğu, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Dava, davacıya ait otoyoldan davalı şirkete ait aracın ücret ödemeksizin ihlalli geçiş yaptığından bahisle geçiş bedeli, 6001 sayılı kanunun 30/5 maddesi gereğince geçiş ihlaline ilişkin geçiş bedelinin 4 katı tutarındaki cezanın, işlemiş faiz ve KDV’nin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 25/09/2020 tarih 2020/209 esas 2020/415 sayılı kararı ile arabuluculuk tutanak aslının süresinde sunulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine dair verilen kararın Ankara B.A.M 25. Hukuk Dairesinin 26/01/2021 tarih 2020/1373 esas 2021/118 karar sayılı ilamı ile kaldırılması üzerine dosya mahkememiz esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dava açılmadan arabuluculuğa başvurulduğu, tetkikinde tarafların görüşmelere katıldığı ancak anlaşılamaması üzerine anlaşmazlık son tutanağının düzenlendiği görülmüştür.
İtirazın iptali davaları, icra takibine yapılan itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak amacıyla açılan eda davalarıdır. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK’nın) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. İcra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır.
İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli bir icra takibi yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine de usulen olanak yoktur. İtiraz iptaline konu icra takip dosyasında davalı borçlu vekili süresinde ve usule uygun şekilde icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz ederek İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri’nin yetkili olduğunu ileri sürdüğünden öncelikle mahkememizin tetkik merciinin yerine geçerek, icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı incelemesi gerekmiştir. Bu doğrultuda yapılan incelemede, icra takip tarihi itibari ile davalı borçlu şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresinin İstanbul Tuzla ve davacı alacaklı şirketin adresinin ise (takip tarihinden önce ticaret sicilde adres değişikliği hususu ilan edildiği üzere) İstanbul Sarıyer’dir. Takibe konu ihlalli geçişler de yine İstanbul’da yapılmış olarak gözükmektedir. Bu doğrultuda, davalı borçlu vekilinin Ankara icra müdürlüğünün yetkili olmadığına, yetkili icra müdürlüğünün kendi seçimine göre de İstanbul Anadolu icra müdürlüğü olduğuna yönelik takip dosyasına yaptığı itirazı usul ve yasaya uygun olduğundan ve itiraz tarihinde adresinin de Tuzla olduğu tespit edildiğinden, Ankara icra müdürlüklerinin yetkili olmadığı ve ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi ile aşağıdaki şekli ile hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Yetkili icra dairesinde başlatılmış bir icra takibi bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 486,03 TL harçtan mahsubu ile bakiye 426,73 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT madde 7/2 uyarınca 4.080,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 26/03/2021
Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.