Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/87 E. 2021/408 K. 02.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/87 Esas
KARAR NO : 2021/408

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/02/2020
KARAR TARİHİ : 02/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/08/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ANKARA adresinde bulunan taşınmazın … … şubesinden çekilen kredi ile davacı tarafından satın alındığını, taşınmazın kredi çekilmek sureti ile alınması sebeiyle DASK poliçelerinin yine … … şubesi aracılığı ile … Sigorta AŞ aracılığı ile yapıldığını ve bedellerinin davacının hesabından çekildiğini, taşınmazın devredildiğini ve kredi hesabını tamamen ödenerek kapatıldığını, … tarafından davacının rızası dışında poliçelerin kesilmeye devam edildiğini, bedellerinin ise davacının onayı alınmadan şirket hesabından otomatik olarak tahsil edildiğini, bunun fark edilmesi üzerine 2019 yılında kesilen DASK poliçesinin iptal edildiğini, ancak 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait bedellerin talep edilmesine rağmen iade edilmediğini belirterek bu yıllara ait yersiz kesilen 1.489,10 TL’nin davalıdan avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … T.A.Ş.’nin usulüne uygun yapılan tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Taraf değişikliği öncesi aleyhine dava açılan … Sigorta A.Ş vekili ise cevap dilekçesinde özetle; zorunlu arabuluculuk kurumu işletilmeden davanın ikame edildiğini arabuluculuk sürecinin müvekkili şirkete karşı değil …’a karşı yürütüldüğünü, banka olan … ile sigorta şirketi olan müvekkilini farklı tüzel kişilikleri haiz olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, … ile davacı arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan taleplerin müvekkiline yöneltilemeyeceğini, davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE : Deliller toplanmış, DASK poliçeleri, ödeme belgeleri dosyaya sunulmuştur. … Tapu Müdürlüğünden; davacı vekilinin beyanı uyarınca belirtilen – tapu bilgileri sunulan …. Parsel nolu, tribleks meskenin zemin + birinci + çatı katlı 2 nolu bağımsız bölüme ait tapu kaydı celp edilmekle tetkikinde dava dışı …’ın 01/12/2008 tarihinde kat irtifakı tesis ettiği ve 02/07/2009 tarihinde …’e sattığı ve …’in de 28/11/2012 tarihinde ….’e sattığı, yine davacı vekilinin bir başka dilekçesindeki beyan ve sunulan ek uyarınca belirtilen ….Parsel nolu, tribleks meskenin zemin + 1.kat + dubleks 2 nolu bağımsız bölüme ait tapu kaydı ile ipotek işlemine konu belgeler celp edilmekle tetkikinde dava dışı ….’ın 17/05/2013 tarihinde kat irtifakı tesis ettiği ve 03/06/2013 tarihinde….’a sattığı, taşınmaz üzerinde … adına 03/06/2013 tarihinde tesis edilen ipoteğin mevcut gözüktüğü, … Genel Müdürlüğü yazısında ise 1 nolu bağımsız bölümün gözüktüğü anlaşılmakla bu kez de 1 nolu bağımsız bölüme ilişkin tapu kaydı ile ipotek işlemine konu belgeler celp edilmekle tetkikinde dava dışı …’ın 17/05/2013 tarihinde kat irtifakı tesis ettiği ve 20/03/2014 tarihinde ….’a sattığı, taşınmaz üzerinde … adına 26/12/2013 tarihinde tesis edilen ipoteğin mevcut gözüktüğü, davacı şirketin kullandığı kredi nedeniyle ipotek tesis edildiği görülmüştür.
… Genel Müdürlüğü’nden sigortalı yer bilgileri …. Parsel, Bina:14 Daire no:1 Tripleks ve sigortalısı …. ve sigorta ettiren davacı şirket olarak gözüken taşınmaza ilişkin 26/12/2013 – 2014 tarihini kapsar inşa yılı indirimli Zorunlu Deprem Sigorta Poliçesi, kart sahibi olarak davacı şirket ad ve imzasının bulunduğu kredi kartı ile prim ödeme talimatı, 26/12/2014 tarih 270,82 TL miktar, 27/12/2015 tarih 277,02 TL miktar, 26/12/2016 tarih 310,18 TL miktar, 26/12/2017 tarih 350,80 TL miktarlı dekontlar, söz konusu taşınmaza ilişkin davacı şirket adına tesis edilen ipotek, kullandırılan krediye ilişkin dekont, ödeme planı, 31/12/2013 tarihinde kullanılan krediye teminat olarak alınan ipoteğin devam etmediği ve borcun 24/03/2014 tarihinde sona erdiğine dair 05/05/2021 tarihli cevabi yazı dosya kapsamına gelmiştir.
Arabuluculuk tutanak aslı dosya kapsamına sunulmakla incelenmesinde; davacı ile … T.A.Ş arasında arabuluculuk sürecinin yürütüldüğü, tarafların görüşmelere katıldığı ancak anlaşamamaları üzerine anlaşmazlık son tutanağının düzenlendiği ve son tutanak aslının süresinde dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Dava, DASK poliçesi kapsamında hesaptan haksız olarak para çekildiği iddiası ile haksız çekilen bedellerin iadesi istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 124. maddesinde “Bir davada taraf değişikliği, ancak kârşı tarafın açık rızası ile mümkündür. (2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. (3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir. (4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hakim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” hükmü bulunmaktadır.
Somut olayda dosya içeriğinden davacı tarafın davalı olarak … Sigorta A.Ş.’yi göstermiş olduğu, ancak davaya konu taleplerin dayanağı ve arabuluculuk tutanağının tetkikinde konut kredisine konu Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) adına yapılan fazla ödemenin iadesinin istendiği ve buna ilişkin işlemlerin … T.A.Ş ile yapıldığı ve arabuluculuk sürecinde de taleplerin … T.A.Ş’ye yöneltildiği anlaşılmakla, HMK’nın 124. maddesi uyarınca taraf değişikliğine gidilerek … T.A.Ş’nin davalı olarak kabulüyle yargılamaya devam edilmiştir.
6305 sayılı Afet Sigortaları Kanunu’nun 10. maddesinin 1. fıkrası ”23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki bağımsız bölümler, tapuya kayıtlı ve özel mülkiyete tâbi taşınmazlar üzerinde mesken olarak inşa edilmiş binalar, bu binaların içinde yer alan ve ticarethane, büro ve benzeri amaçlarla kullanılan bağımsız bölümler ile doğal afetler nedeniyle Devlet tarafından yaptırılan veya sağlanan kredi ile yapılan meskenler zorunlu deprem sigortasına tâbidir.”
Aynı maddenin 3. fıkrası da ”Birinci fıkrada belirtilen binalar ve bağımsız bölümler için malikler veya intifa hakkı sahipleri tarafından zorunlu deprem sigortası yaptırılır ve bu sigorta her yıl yenilenir.” hükmünü içermektedir.
Eldeki dava dosyasında dava dilekçesi ve yargılama süresince davacı vekili tarafından sunulan beyan dilekçeleri, ekli belgeler ile yine tapu ve bankadan celp edilen belgeler incelendiğinde farklı maliklere ait farklı taşınmazlar belirtilmiş ise de nihayetinde Ankara … …. Parsel, Bina:14 Daire no:1 Tripleks ve sigortalısı …. ve sigorta ettiren davacı şirket olarak gözüken taşınmaza ilişkin 26/12/2013 – 2014 tarihini kapsar inşa yılı indirimli Zorunlu Deprem Sigorta Poliçesi için davacı şirketin kredi kartından verdiği yetki uyarınca prim kesintisinin yapıldığı, sebebinin de davacı şirketin davalı bankanın … Şubesinden kullandığı krediye teminat olarak taşınmaza ipotek konulmuş olmasından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
… Tapu Müdürlüğü’nün 26/03/2021 tarihli yazısı uyarınca Ankara ili, … ilçesinde yer alan ….nolu bağımsız bölüme ait taşınmazın aynı olduğunun bildirildiği, gönderilen pasif tapu kaydının tetkikinde de dava dışı … tarafından 04/09/2012 tarihinde satın alındığı ve ardından aktif tapu kayıtlarında da görüldüğü üzere söz konusu taşınmazda 17/05/2013 tarihinde kat irtifakının tesis edildiğinin anlaşılması karşısında dava konusu edilen yersiz poliçe prim ödemesine yönelik iddianın yukarıda açıkladığımız DASK poliçesinden kaynaklandığı açıklığa kavuşmuştur. İpoteği koyan davalı bankanın 05/05/2021 cevabi yazısı uyarınca da, 31/12/2013 tarihinde kullanılan krediye teminat olarak alınan ipoteğin devam etmediği ve borcun 24/03/2014 tarihinde sona erdiği bildirildiğinden bu tarihten sonra bankanın davacı hesabından tahsil ettiği primlerin haksız olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamına dekontlar da sunulu olduğundan ayrıca bilirkişi incelemesi yapılmasına lüzum olmaksızın davanın kabulü ile dekontların toplam bedeli olan ve dava konusu edilen 1.489,10 TL’nin davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir. Dava öncesinde temerrüt gerçekleşmediğinden dava tarihinden itibaren avans faiz uygulanması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Ayrıca HMK.’nun 124/4 maddesi işletilerek gerçekleştirilen taraf değişikliğinde aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen taraf lehine yargılama giderlerine hükmedilmesi zorunluluk olduğundan HMK.’nun 124/4 maddesi işletilerek taraf olmaktan çıkartılan … Sigorta A.Ş.’nin davada kendisini vekille temsil ettirmiş olduğu gözetilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir (Bu yönde Y. 9.HD. E-K:2021/311-2748 T:28/01/2021).
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile 1.489,10 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 101,73 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 47,33 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 54,40 TL peşin harcının toplam olan 108,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan, 110,05 TL tebligat ve müzekkere gideri olan yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT madde 13/2 uyarınca 1.489,10 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK.’nun 124/4 maddesi işletilerek taraf olmaktan çıkartılan … Sigorta A.Ş. kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT madde 13/2 uyarınca 1.489,10 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak … Sigorta A.Ş’ye verilmesine,
8-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/07/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.