Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/646 E. 2022/224 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/646 Esas – 2022/224
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2020/646 Esas
KARAR NO : 2022/224

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık işlemlerinden kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (bankacılık işlemlerinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı bankanın Yenişehir Şubesi müşterilerinden … Gayrimenkul Yatırım İşletme A.Ş.’ne muhtelif genel kredi sözleşmesi gereğince krediler kullandırıldığını, davalı borçlu … … Yapı İnş.ve Tic.AŞ ve …’un …maddede sözü edilen genel kredi sözleşmelerini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduğununu, borcun tamamından davacı bankaya karşı hukuken sorumlu olduklarını, sözleşmelerden doğan borcun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından karşı taraf kefillere hesap kat ihtarnamesi keşide edilerek ilgili hesapların kat edildiğinin bildirildiğini, kredi borçlarının ödenmesi gerektiğini, aksi halde yasal takibe geçileceğinin ihtar edildiğini, borcun ihtarnamenin tebliğine karşın ödenmemesi üzerine davacı banka alacaklarının tahsilini teminen 15.10.2020 tarihinde (fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak ve tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla) karşı taraflar kefiller aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine başlandığını, ancak karşı taraf borçlular vekilleri tarafından icra dosyasına sunulan itiraz dilekçeleri ile takibe ve takip talebinde belirtilen borçların tamamına itiraz edildiğini belirterek davalı borçlular tarafından Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yönelik haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şekliyle devamına, davalı borçlular aleyhine itiraz edilen alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; İşbu dava konusu olan 06.12.2013 tarihli genel kredi sözleşmesine ilişkin borçun … … Gayrimenkul Yatırım A.Ş. tarafından ödendiğini, … … Gayrimenkul Yatırım A.Ş.’nin alacaklı bankadan 06.12.2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında kullandırılan 30.000.000 TL yatırım kredisinin son taksidini 17.11.2018 tarihinde ödendiğini, dolayısıyla işbu dava konusu borç 2018 yılında ödenmiş olduğunu, davalıların hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, işbu dava konusu borçun 23.02.2016 tarihli genel kredi sözleşmesi ile yenilendiğini, alacaklı bankanın işbu itirazın iptali davasında dava dilekçesinin eklerinde sunmuş olduğu 06.12.2013 yılına ait genel kredi sözleşmesindeki kefalet sözleşmesinde …-… Yapı İnşaat ve Ticaret A.Ş. ve …’un imzasının bulunmasına rağmen 23.02.2016’da … tarafında yenilenen genel kredi sözleşmesinde …-… Yapı ve …’un imzasının bulunmadığını, kaldı ki … ve …-… Yapı 02.02.2016 yılında ortaklıklarını sonlandırdıklarını ve hisse devri yapıldığını, 06.12.2013 tarihli genel kredi sözleşmesine bağlı olan kefalet sözleşmeleri geçersiz olduğunu, alacaklı banka davalılar karşı asıl borçlunun geçici konkordato mühleti kararı aldırdığını bildirme yükümlülüğünü ihlal ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Taraf delilleri toplanmış, Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının celbi ile incelenmesinde alacaklı … Türk A.Ş tarafından borçlular … ve …-… Yapı İnş. ve Tic. A.Ş hakkında 26.352.347,30 TL asıl, 151.970,00 TL asıl alacak, 619.560,89 TL asıl alacak, 664.811,16 TL işlemiş faiz, 33.240,56 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 27.821.929,91 TL alacak talebi ile ilamsız takip başlatıldığı, davalı borçluların süresinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 07.07.2021 tarihli dilekçesinde davalı … ve …-… Yapı A.Ş’nin dava kapsamında sunulacak sözleşmelerden yalnızca 50 milyon bedelli, 06.12.2013 tarihli GKS kapsamında müşterek borçlu mütelselsil kefil olduklarını, dolayısıyla işbu sözleşme tarihi sonrasında kredili firmaya kullandırılan 15.03.2018 tarihli 619.560,89 TL tutarlı teminat mektubundan sorumlu tutulmayacaklarını, bu sebeple kredili firma için hesaplanan 27.821.929,91 TL’lik borç miktarından 619.560,89 TL tutarlı teminat mektubu tutarı çıkarıldığını ve takibe itiraz eden davalılar sadece 27.202.369,02 TL’den sorumlu tutulduklarını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; ” davalıların davacı banka ile dava dışı … Gayrimenkul Yatırım İşletme A.Ş.
arasındaki 06.12.2013 tarihli ve 50.000.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesini müselsil kefil
sıfatıyla imzaladıkları, her iki davalı yönünden de kefalet limitinin 50.000.000,00 TL şeklinde
tespit edildiği, takibe konu edilen nakdi kredi Türk Kızılay Derneği Genel Müdürlüğü’ne hitaben verilen
3.500.000,00 USD tutarlı teminat mektubundan kaynaklandığı, bu mektubun ise 02.01.2014
tarihinde düzenlendiğini, bu duruma göre söz konusu teminat mektubunun 06.12.2013 tarihli
sözleşme kapsamında kullandırıldığının düzenlendiği, Dolayısıyla 3.500.000,00 USD tutarlı teminat mektubundan kaynaklan nakdi borçtan da davalılar sorumlu bulundukları yine takibe konu edilen … Doğalgaz Dağıtım A.Ş.’ye hitaben verilen 151.970,00 TL
tutarlı teminat mektubunun da 02.01.2014 tarihinde düzenlendiği, bu mektubun
nakde dönüştüğüne dair bir delil ibraz olunmadığı, bu nedenle davacı bankanın 151.970,00 TL
tutarlı teminat mektubu bedelinin depo edilmesini talep etme hakkına sahip olduğu, sözü edilen teminat mektubunun da 06.12.2013 tarihli sözleşme kapsamında
kullandırıldığının kabul edildiği, kat ihtarnamesinde ticari artı para (ticari kredili mevduat hesabı) kredisinde kaynaklanan
faiz ve BSMV alacağına yer verildiği, ancak ticari artı para kredisinin 23.02.2016
tarihli ve 57.000.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandıktan sonra bir çok kez sıfırlandığı, 23.02.2016 tarihli sözleşmede davalıların kefalet imzaları bulunmadığından ticari artı para kredisinden kaynaklanan borcun 23.02.2016 tarihli sözleşmeyle ilgili olduğu, söz konusu borçtan davalıların sorumlu tutulamayacağı kanaatine ulaşıldığı, 3.500.000,00 USD tutarlı teminat mektubu 14.09.2020 tarihinde tazmin edilmiş ve nakde
dönüştüğünü, tazmin tutarının 26.188,050 TL olduğu tespit edildiği, dava dışı asıl borçlunun kredi hesaplarının 21.09.2020 tarihinde kat edildiği, ihtarnamenin davalı …’un adresine 23.09.2020 tarihinde ulaştığı, adı
geçene bu tarihte tebliğ edilmiş olduğunun kabul edildiği,
davalı … … Yapı İnş. ve Tic. A. Ş.’nin adresine de 23.09.2020 tarihinde ulaştığı, … … Yapı İnş. ve Tic. A. Ş.’nin kredi sözleşmesinde gösterdiği adres ile ihtarnamenin
gönderildiği adresin farklı olduğu, ihtarnamede sokak numarasının yanlış yazıldığı, bu nedenle
ihtarnamenin davalı … … Yapı İnş. ve Tic. A. Ş.’ye tebliğ edilemediği,
ödeme için verilen süre 1 gün olduğu, davalı … yönünden 25.09.2020 tarihinden
başlamak üzere temerrüt halinin oluştuğu, ancak diğer davalı … … Yapı İnş. ve Tic. A. Ş.
yönünden temerrüdün ihtarnamenin tebliğ edilmemiş olması nedeniyle takip tarihi itibariyle
oluştuğunun kabul edildiği, diğer yandan nakde dönüşen teminat mektubuna tazmin tarihinden itibaren yıllık % 23,90 oranında kredi faizi uygulandığı belirlenmiş olduğu, sözleşme gereğince temerrüt faizi oranı % 47,80
(23,90 x 2) şeklinde tespit edildiği, davalı … yönünden 26.389.214,09 TL asıl alacak, 700.780,24 TL işlemiş faiz, 35.039,01 TL BSMV, 27.125.033,34 TL nakit alacak toplamı, 151.970,00 TL depo talebi olmak üzere toplam 27.277.003,34 TL şeklinde olduğu, davacı banka talebindeki alacak kalemleri bilirkişilerce hesaplanan
alacak kalemlerinden daha az olduğundan davacı banka talebi doğrultusunda işlem yapılması
gerektiği takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalı … … Yapı İnş. ve Tic. A. Ş.’den olan alacağının 26.352.347,30 TL asıl alacak (% 47,80 Tem. Faizi) , 350.390,12 TL işlemiş faiz, 17.519,51 TL % 5 BSMV, 26.720.256,93 TL toplam
, 151.970,00 TL depo talebi
olmak üzere toplam 26.872.226,93 TL şeklinde olduğunun kabulünün gerektiği, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren % 47,80 oranında temerrüt faizi, temerrüt faizine ise % 5 oranında BSMV hesaplanması gerektiği ” ifade edilmiştir.
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan nakit alacağın tahsili yönünde yapılan ilamsız takibe davalıların itirazının iptali talebine ilişkindir.
Davacı banka ile dava dışı … … Gayrimenkul Yatırım İşletmeleri A.Ş. arasında imzalanan 06.12.2013 tarihli 50.000.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesinde davalıların müteselsil kefil olarak imzalarının bulunduğu, davalı …’un sözleşme tarihi itibariyle asıl borçlu şirket ortaklığını gösterir sicil gazetesinin sunulduğu anlaşılmakla TBK 584 maddesinde ön görülen istisnanın gerçekleştiği, öte yandan asıl borçluya hesap kat ihtarnamesinin tebliğ edilmiş olduğu görülmekle sözleşme tarihi itibari ile TBK 586 maddesi kapsamında müteselsil kefalet koşullarının oluştuğu ve ödenmeyen alacağın müteselsil kefillerden de talep edilebileceği mahkememizce kabul edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 06.02.2013 tarihli 50.000.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi kapsamında davacı banka tarafından aslı borçlu lehine düzenlenen 3.500.000,00 TL bedelli ve 151.970,00 TL bedelli teminat mektupları verildiği, 3.500.000,00 TL bedelli teminat mektubunun 14.09.2020 tarihinde tazmin edilerek nakde dönüştüğü diğer teminat mektubunun mer’i olduğu, nakde dönüşen teminat mektubu bedelinin ödenmemesi nedeniyle hesapların kat edilerek asıl borçlu ile davalı müteselsil kefil borçlulara ihtarname keşide edildiği, borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında ilamsız takip başlatıldığı anlaşılmış bankacı bilirkişi tarafından davacı banka şubesi kayıtlarında yerinde inceleme yapılmak suretiyle takibe konu 06.12.2013 tarihli sözleşme kapsamında verilen ve nakde dönüşen 26.352.347,00 TL teminat mektubu bedeli ve davalıların temerrüt tarihlerine göre belirlenen işlemiş faiz ve %5 gider vergisi tutarları raporda tespit edilmiş olup dosya kapsamına uygun bulunan bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Müteselsil kefil davalıların ödenmeyen kredi borcundan kefalet limiti oranında ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile sorumlu olduğundan davanın kısmen kabulüne takibe konu 619.560,89 TL bedelli teminat mektubu dava konusu edilmediğinden, dava konusu olan ve takipte talep edilen 151.970,00 TL bedelli teminat mektubunun ise tazmin edildiğine dair bir bilgi ve belge sunulmadığı bu kapsamda teminat mektubu bedelinin depo edilmesi talep edilebilecek iken davacı banka tarafından ilamsız takipte 151.970,00 TL ‘nin nakit alacak olarak tahsilinin talep edildiği anlaşılmakla 151.970,00 TL teminat mektubu tutarına ilişkin itirazın iptali talebinin reddine, kanıtlanan nakit alacak likid bulunduğundan kabul edilen nakit alacak miktarı üzerinden davacı yaranına icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalı …’un itirazının 26.352.347,30 TL asıl alacak, 664.811,16 TL işlemiş faiz, 33.240,56 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 27.050.399,02 TL üzerinden, davalı … … Yapı İnş. Ve Tic. A.Ş itirazının 26.352.347,30 TL asıl alacak, 350.390,12 TL işlemiş faiz, 17.519,51 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 26.720.256,93‬ TL üzerinden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacak kalemine %47,80 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 gider vergisi uygulanmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin devamına,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-%20 icra inkar tazminatı olan 5.410.079,80 TL’nin davalı … … Yapı İnş. Ve Tic. A.Ş’nin 5.344.051,38 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Takibin kötü niyetle yapıldığı kanıtlanamadığından davalıların kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
5-Alınması gereken 1.825.260,75 TL harçtan peşin alınan 325.438,81 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.449.821,94 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
6-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin 1.335,89 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, 24,11 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından başlangıçta yaptırılan 325.438,81 TL peşin harç ile 54.40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 325.493,21 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 355.827,57 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 41.155,60 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yapılan, 131,00 TL tebligat gideri ve 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.131,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre 2.093,23 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Davalılar tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
12-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
17/03/2022
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 06.04.2022