Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/596 E. 2022/536 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/560 Esas – 2022/564
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/560 Esas
KARAR NO : 2022/564

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/11/2020
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30.09.2020 tarihinde davalı sigorta şirketince sigortalı … plakalı araç ile müteveffa …’ın sevk ve idaresindeki aracın çarpışması sonucu çift taraflı trafik kazası meydana geldiğini, …’ın vefat ettiğini, dava dışı üçüncü bir kişinin kusurlu yada sorumlu olması ihtimaline binaen davayı teselsül hükümlerine dayanarak açtıklarını, davacının tazminatlarının tahsil edilebilmesi amacıyla KTK m.97 gereği davalı sigorta şirketine ….takip numaralı APS ile başvurulduğunu, başvuru evrakları davalı tarafa 12.10.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafın sekiz iş günü olan 22.10.2020 tarihinde temerrüde düştüğünü, TTK m.5/A gereği ticari uyuşmazlıkla ilgili dava öncesi zorunlu arabuluculuk kurumuna başvurulmuşsa da davalı tarafın ödeme yapmaması nedeniyle anlaşamama tutanağı düzenlendiğini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla belirsiz alacak davalarının kabulü ile yargılama sırasında alınacak bilirkişi raporu sonrasında harcı ikmal edilmek üzere şimdilik 100,00 TL Destek Tazminatının Sigorta Poliçesi teminat limitleriyle sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 22.10.2020’den itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte TBK m.61 ve KTK m.88 gereği davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve harçları ile vekalet ücretlerinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; davacının usule aykırı dava açtığını, Anayasa Mahkemesi iptal hükümlerinin dikkate alınmaması gerektiğini, hesaplamanın sigorta genel şartlarına göre yapılması gerektiğini, dava konusu iş kazası ise hesap edilen tutardan SGK tarafından bağlanan gelirlerin rücuya tabi tutarlarının mahsubu gerektiğini, hesaplanacak tazminattan müterafik kusur indirimi gerektiğini, dava öncesi müvekkili olduğunu şirkete usulüne uygun başvuru yapılmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatının tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili; 30.9.2020 tarihinde destek … ‘ın sevk ve idaresindeki motosiklet ile davalı tarafça ZZMS ile sigorta edilen … plakalı aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, kusurun davalı sigortalı araç sürücüsünde olduğunu, başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı vekili eksik belgelerle başvuruda bulunulduğunu, kusur oranının tespiti ile müteveffanın sürücü belgesiz ve kasksız motosiklet kullandığını vefatta müterafik kusurun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Araç trafik kaydı, hasar dosya ve poliçesi, kaza tutanak ve ekleri , … Cumhuriyet Savcılığının … sayılı soruşturma dosya sureti, … 2. Asliye ceza mahkemesi … sayılı dosyasındaki kusur raporu , nüfus kayıtları , müteveffanın ölüm nedeninin baş kısmına aldığı darbeden kaynaklandığına ilişkin savcılıkta alınan bilirkişi raporu,SGK yazı cevapları celp edilmiş, kusur ve aktüer bilirkişiden rapor alınmıştır. Olay günü müteveffanın … plakalı motosikleti ile görüşü açık olan yolda yolun sağ tarafında aracın tekerlekleri karayolunda bulunan kapısı açık araca dikkatsizlikle çarptığı, bu nedenle destek … ‘ın % 25 oranında kusurlu olduğu, alışveriş için duran davalı araç sürücüsünün öncelikle varsa cebe, yoksa bankete veya karayoluna engel olmayacak şekilde park edip dörtlüleri yakması, binerken de arkasını kontrol edip araç yok ise hızlıca binmesi gerekirken bunu yapmaması nedeniyle %75 kusurlu olduğunun tespit edildiği, kusur oranının olaya ve kabule uygun olduğu, davacı eş ve annenin hayatta olduğu, çocukların destek olunma yaşını geçmiş olduğu, THR 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemine göre düzenlenen bilirkişi raporuna itibar edildiği ve ölümün kafadan alınan darbeden kaynaklanması nedeniyle gerçekleştiği gözetilerek , kask takmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılarak aracın hususi olması ve ıslah dilekçesi de değerlendirilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Davanın kısmen kabulüne, kask takılmaması nedeni ile %20 müterafik kusur indirim yapılarak 122.936,84 TL’nin 23.10.2020 tarihinden yasal faizi ile (poliçe limiti ile sınırlı olarak) davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alınması gereken 8.397,81 TL harçtan peşin alınan 579,40 TL harcın düşümü ile eksik kalan 7.818,41 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan toplam 633,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin kabul ve red dikkate alınarak 1.042,80 TL’nin davalıdan alınarak, 277,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifsince belirlenen 15.629,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan kabule göre hesaplanan taktiren 1.650,31 TL yargılama giderenin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan masraf olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Talep halinde artan avansın iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı.29/06/2022