Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/546 E. 2023/747 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/546 Esas – 2023/747
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2020/546 Esas
KARAR NO : 2023/747

BAŞKAN : ….
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACILAR : 1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/11/2020
KARAR TARİHİ : 09/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı iş ortaklığı ile … arasında 29.08.2019 tarihli hizmet alımı sözleşmesi imzalandığını, davacıların sözleşmeye uygun şekilde işi tamamladığını, işin devamı süresinde Eylül ayı ilk hakedişin iş ortaklığına ödendiğini ancak Ekim ayı ve sonrasındaki ödenmesi gereken hakedişlerin ödenmediğini, 14.11.2019 tarihli yazılı ile iş oraklığının taraf olmadığı bir hakem kurulu kararından bahsedilerek hakedişlerin emanete alınacağının belirtildiğini, iş ortaklığı ile davalı arasında bir borç alacak ilişkisi bulunmadığını, iş ortaklığını oluşturan şirketlerinden birinin borcu olduğu iddiası ile iş ortaklığı alacaklarının bloke edilmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, iş ortaklığının hiç bir işçiye borcu bulunmadığının davalıya borcu bulunmadığının, sözleşmeye konu taahhüt tamamlanmasına rağmen işin kabulü yapılmadığı gibi iş ortaklığı tarafından sunulan teminat mektubunun da iade edilmediğini, sözleşme süresinin 01.09.2019 ile 31.12.2019 tarihleri arası olduğunu, davacıların işi layiki ile tamamladığını, buna rağmen işin kabulü ile teminatın iadesinin yapılmadığını belirterek haksız olarak davalı uhdesinde tutulan davacılara iade edilmeyen 332.000,00 TL bedelli teminat mektubunun iadesine, şimdilik 50.000,00 TL hukuka aykırı bloke edilen hakediş bedellerinin tespiti ile hakediş tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı kuruluş ile davacılar arasında 29.08.2019 tarihinde 01.09.2019 – 31.12.2019 dönemini kapsayın … işine ilişkin sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında … tarafından davalıya gönderilen yazılarda özetle sendika ile yüklenici arasında toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sürecinde … 03.07.2019 tarihli kararına göre hak alacakları ortaya çıktığını, yüklenicinin 1 ay içerisinde ödenmesi gerekirken bu ödemeleri yapmaktan kaçındığını, sürecin asıl iş veren olarak davalı kuruluşu da bağlayacağını, alt iş veren değişikliği sürecinde personellerin geriye dönük hakların ödenmesinde kimin sorumlu olacağı konularının yer aldığı yüklenici iş ortaklığına bu kapsamda resmi yazı gönderilerek sözleşme kapsamında … hükümlerinden doğan işçi alacaklarına ilişkin …’ın sorumluluğu olmadığı yüklenicinin sorumlu olduğunu, teknik şartnamenin 13. maddesinde ifade edildiği belirtilerek … kararı ile yükümlülüklerini yerine getirmelerinin istendiğini, yüklenicinin cevaben … davalıya gönerdiği yazını iş ortaklığını değil sadece … A.Ş’yi bağladığının belirtildiğini, İş Kanununun 6. maddesi uyarınca devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan iş verenin birlikte sorumlu olduğunun düzenlendiğini, sözleşmenin 12. maddesi gereğince işçi alacaklarının işçilerin banka hesaplarına … tarafından yatırılması ve hakedişten kalan bakiyenin hukuki süreç tamamlanana kadar davalı kuruluşta emanet olarak tutulması amacı ile alınan makam oluru ile işçilerin Ekim 2019 ayı sigorta ödemelerinin yüklenicinin emanete alınan Ekim 2019 hakedişinden yapılması Kasım ve Aralık 2019 içinde yüklenicinin hakedişlerinin ödenmeyip emanete alınması konularında gerekli işlemler tesis edildiğini, teminat mektuplarının riski devam ettiğinden davalı kuruluşça tutulmakta olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Taraf delilleri toplanmış, davalıdan ihale işlem dosyası örneği temin edilmiş, … cevabi yazısı, … Mahkemesinden gelen dava dosyası örnekleri dosya kapsamına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı üzerinde nitelikli hesaplamalar bilirkişisi ile … denetçisi/YMM bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen kök raporda özetle; “İşçi alacaklarına ilişkin sorumluluk yönünden … Kararı yönünden …. E. sayılı dosyaları ile … fark alacağı açısından açılan davalardan dolayı davacı iş ortaklığının sorumluluğunun söz konusu edilemeyeceği, iş akdi feshinden kaynaklanan …. E. davalarda ise işçilerin iş akdi feshinden kaynaklanan davaları içerdiği, bu davalardan dolayı ise işçilerin davacı iş ortaklığı nezdinde çalıştığı süre ile sınırlı olarak sorumluluğunun kabul edileceği, ortaklık sözleşmesinde aksine bir hüküm olmadığı takdirde şirket ortaklarından birinin borcundan dolayı iş ortaklığının sorumlu olmayacağı, davacı iş ortaklığının, davalı idareden hakediş bazında 2 nolu hakediş için (2019/10 dönemi) 296.539,61 TL, 3 nolu hakediş için (… dönemi) 286.760,32 TL, 4 nolu hakediş için (… dönemi) 292.447,93 TL olmak üzere bakiye 875.747,86 TL tutarınca alacaklarının bulunduğu, davalı idarenin aynı zamanda, davacı iş ortaklığı tarafından sunulan 332.000,00 TL tutarında kesin teminat mektubunu da teminat olarak muhafaza ettiği, netice olarak, davacı iş ortaklığının işçi alacaklarından yukarıda belirtildiği üzere sadece …. E. davalarda 01/09/2019-31/12/2019 dönemindeki işçilik alacaklarından payı nispetinde (2019 yılına isabet eden 4 aylık dönem) sorumlu olacağı, bu davalardan sorumlu olduğu dönemin kısalığı da dikkate alınarak, davalı idarenin ortaklığın tüm istihkak ve teminatını saklı tutmasının haklı görülmediği” ifade edilmiştir.
Bilirkişi heyetine deniz iş hukuku alanında uzman bilirkişi dahil edilerek tarafların rapora beyan ve itirazları değerlendirilmek suretiyle bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen raporda özetle; “Davacı iş ortaklığı ile davalı … A.Ş. Arasında … ihale kayıt numaralı 29.08.2019 tarihli sözleşmenin imzalandığı, sözleşmenin yürürlük tarihinin 01.09.2019-31.12.2019 olduğu, davacı tarafın teminat mektubunun iadesini talep ettiği, davalı idarenin ise toplu iş sözleşmesi niteliğindeki … Kararı ve …’den kaynaklanan alacaklara istinaden teminat iade edilmemesi gerektiğini iddia etmekte olduğu, dosyada yer alan …. . Sayılı ve 03.07.2019 tarihli kararı incelendiğinde, söz konusu toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinin 01.06.2018-31.05.2019 arasını kapsadığı görüldüğü, … kararının tarafları … İnş. … A.Ş. İle … olduğu, teminat mektubuna konu işin süresi ise 01.09.2019-31.12.2019 arası ile sınırlı olup, işin yüklenicisi … İnş. … A.Ş. Ve … Ürü. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. İş ortaklığı olduğu, … 01.10.2019 ve 21.10.2019 tarihli yazılarda yüklenici ile Sendikaları arasında imzalanan … Kararına göre fark alacakların çıktığını, ancak yüklenicinin bunları ödemekten kaçındığını, bu alacakların asıl işveren olarak davalı idareyi bağladığını, alacakların kim tarafından ödeneceğinin sorulduğunun görüldüğü, ihaleye konu işin “4 ay süreyle …” işi olduğunun görüldüğü, dolayısıyla ihaleye konu işin … kapsamında olduğu konusunda taraflar arasında çekişme bulunmadığı, … işyeri devrine yönelik olarak yalnızca kıdem tazminatına ilişkin düzenleme bulunduğu, Kanunun 20. maddesi: “..Geminin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde gemi adamının kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanır.” hükmünde olduğu, bu madde harici işyeri devrine yönelik olarak bir hüküm bulunmadığı, …kararlarında da belirtildiği üzere İş Kanunu ile … arasında genel kanun-özel kanun ilişkisi olmadığının düşünüldüğü, bu sebeple … yer almayan hususlarla ilgili olarak genel kanun olan Türk Borçlar Kanunun uygulanması gerekeceği, bu sebeple takdiri mahkemede olmak üzere … işyeri devrine ilişkin kuralların Türk Borçlar Kanunun 202 inci maddesinde yer alan Genel Hükümlere göre çözülmesi gerektiği, dolayısıyla … …. . Sayılı ve 03.07.2019 tarihli kararı ile 01.06.2018-31.05.2019 tarihleri arası için yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinden doğan alacaklar için davacı iş ortaklığının sorumluluğu Türk Borçlar Kanununun 202 inci maddesi hükümlerince bulunmadığı” ifade edilmiştir.
Davacılar vekili 27.02.2023 tarihli dilekçelerinde dava değerini artırdıklarını belirterek 875.747,86 TL hakediş alacağının hakediş dönemi tarihlerinden itibaren ticari faizleri ile birlikte tahsiline ve 332.000,00 TL teminat mektubunun iadesine karar verilmesi talebinde bulunarak peşin harcın ikmal edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dava; taraflar arasında imzalanan Hizmet Alımı Sözleşmesi kapsamında hakediş alacaklarının tahsili ve teminat mektubunun iadesi talebine ilişkindir.
Davacıların oluşturduğu iş ortaklığı ile davalı arasında 4 ay süre ile … işine ilişkin 29.08.2019 tarihli sözleşme imzalanarak sözleşmenin 11. Maddesi kapsamında davacı yükleniciler tarafından davalıya 332.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun verildiği anlaşılmıştır.
Sözleşme konusu işin ifa edilerek davacı yükleniciler tarafından davalı idare adına toplam 5.617.629,40 TL tutarında fatura düzenlendiği, bilirkişi heyetince davalı tarafından davacıya yapılan 1 nolu hakediş bedeli ödemesi ile davacılar namına yapılan personel maaş ödemeleri … prim ödemeleri ve vergi ödemeleri mahsup edildiğinde davacıların davalıdan bakiye 875.747,86 TL hakediş alacağının bulunduğu tespit edilmiştir.
… … Ltd.Şti ile … arasındaki uyuşmazlığa ilişkin … sayılı 03.07.2019 tarihli kararının tetkikinde toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinin 01.06.2018-31.05.2019 dönemini kapsadığı davacıların oluşturduğu adi ortaklık ile davalılar arasındaki sözleşmeye konu hizmet alını döneminin ise 01.09.2019-31.12.2019 olduğu görülmekle her ne kadar … kararında adi ortaklık taraf değil ise de ihaleye konu hizmet alımı işinin … kapsamında bulunması ve … iş yeri devrine yönelik kıdem tazminatı dışında bir düzenleme bulunmaması nedeniyle … düzenlenmeyen hususlarda Türk Borçlar Kanununun uygulanması gerekeceğinden TBK 202 maddesi gereğince dönemsel olarak aynı işi sözleşme ile yüklenen davacıların 2 yıl süre ile müteselsil borçlu olarak … farkından doğan işçilik alacaklarından sorumlu oldukları anlaşılmıştır.
… Mahkemesinden temin edilen dosya örneklerinin tetkikinde bir kısım davaların davacı … A.Ş ile … arasındaki ihtilafa ilişkin … kararından kaynaklanan alacaklara ilişkin işçiler tarafından … … A.Ş ile … davalı gösterilerek açıldıkları ve davaların derdest olduğu görülmüştür.
Davalı tarafından … kararına göre … hükümlerinden doğan işçi alacaklarına ilişkin iş yeri devri kuralları gereği davacı yüklenicilerin sorumlu oldukları belirtilerek yanlar arasındaki sözleşmenin 16.1.7 maddesi gereğince hukuki süreç tamamlanıncaya kadar yüklenici hakedişlerinin emanete alındığı ve teminatın iade edilmediği ileri sürülmüştür.
Taraflar arasında imzalanan 29.08.2019 tarihli sözleşmenin 11.4.1. maddesi “Taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra alınmış olan kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar; … taahhüt konusu işle ilgili olarak ilişiksiz belgesi ile ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan vergi kesintilerinin ödendiğinin belgelendiği saptandıktan sonra alınan mal veya hizmet için bir garanti süresi öngörülmesi halinde garanti süresi dolduktan sonra yükleniciye iade edilir.” 16.1.7. maddesi ise “İdare tarafından yapılan her türlü ödemenin tamamı (Ücret, fazla çalışma vb.) yüklenicinin hesabına geçtiği günden itibaren (ödeme yapılan gün dahil olmak üzere ) en geç üç (3) gün içinde personelin hesaplarına aktarılacaktır. Aksi takdirde geciken her gün için sözleşme bedelinin 0,0003’ü (on binde üçü) oranında ceza kesilecektir. İdare gerektiğinde yüklenicinin hak edişinden bordroda gösterilen net personel maaşlarını mahsup ederek personel banka hesaplarına aktarmaya yetkilidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Sözleşmenin 11.4.1 maddesi gereğince sözleşme konusu işin sözleşme ve eklerine uygun ifa edildiği hususu uyuşmazlık konusu olmayıp davacı yüklenicilerin sözleşme konusu işten dolayı herhangi bir borcunun bulunmadığının tespiti halinde teminat mektubunun davacılara iadesi söz konusu olacağından yukarıda ifade edilen …. Mahkemesine açılmış olan … fakrı ve diğer işçilik alacaklarına ilişkin derdest davalar nedeniyle iş yeri devri kapsamında davalı yüklenicilerin müteselsil sorumlulukları söz konusu olduğundan ve keza sözleşme eki teknik şartnamenin 13. maddesine göre yüklenici personelinin ferdi ve …’den doğan her türlü haklarından sorumlu olacağından dava tarihi itibariyle sözleşme gereğince davacı iş ortaklığı tarafından davalıya verilen teminat mektubunun iadesine ilişkin koşulların gerçekleşmediği anlaşılmakla davacının teminat mektubunun iadesi talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Yüklenici davacıların teminat mektuplarının iadesi koşulu gerçekleşmemiş ise de sözleşme gereğince edimini yerine getirdiği anlaşılan davacıların bilirkişilerce hesaplanan bakiye 875.747,86 TL hakediş alacağının davalı tarafından ödenmediği anlaşılmış olup sözleşmenin 16.1.7 maddesi gereğince hukuki süreç tamamlanıncaya kadar davacı hakedişlerinin emanete alındığı ileri sürülmüşse de anılan sözleşme hükmünde; davalıya, gerektiğinde yüklenicinin hakedişinden bordroda gösterilen net personel maaşlarını mahsup ederek personel banka hesaplarına aktarma yetkisi tanınmış olup ileride doğabilecek olası işçi alacakları ödemesi nedeniyle hakediş alacağını emanette tutma hakkını vermediği, zira sözleşmenin 16.1.7 maddesi gereğince davalı tarafından davacıların hakedişinden kesilen tutarlarla ödenen işçi maaşlarının bakiye hakediş hesabında dikkate alınarak mahsup edilmiş olduğu, öte yandan işçilik alacaklarına ilişkin açılmış olan derdest davalarda maaş alacağı dışında diğer işçilik alacağı kalemlerinin de talep edildiği, ayrıca bu davalarda talep edilen toplam tutarın iade koşulu gerçekleşmeyen teminat mektubu tutarından daha az olduğu anlaşılmakla davalı tarafından davacı yüklenicilerin bakiye hakediş alacağının emanette tutulmasını haklı kılan başkaca bir sözleşme hükmü de bulunmadığından kanıtlanan bakiye hakediş alacağı talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 875.747,86 TL hakediş alacağının 50.000,00 TL’sine 13.11.2020 dava tarihinden itibaren, 825.747,86 TL’sine 27.02.2023 ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmek suretiyle davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Alınması gereken 59.822,33 TL harçtan peşin alınan 6.523,61 TL ve 14.648,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 38.650,72 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin 986,14 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 373,86 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 126.332,26 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 51.800,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 6.523,61 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 14.648,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 21.226,01 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 92,00 TL tebligat gideri, 165,30 TL müzekkere gideri, 3.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.657,30 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre belirlenen 2.651,93 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile …. Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.

09/11/2023
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 01.12.2023

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …