Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/521 E. 2021/202 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS SAYISI : 2020/521
KARAR SAYISI : 2021/202

DAVA : İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2020
KARAR TARİHİ : 23/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında gayrimenkul satış sözleşmesi ile yapılan komisyon sözleşmesinden doğan alacak için … hakkında takip başlatıldığı takibe davalı tarafından itiraz edildiğini arabuluculuğa başvurunun sonuçsuz kaldığını bildirerek Ankara ili Keçiören ilçesi Yayla Mahallesinde bulunan daire satışı nedeni ile ödenmeyen komisyon bedeli 3.900,00 TL ile 61,55 TL işlemiş faiz toplamının davalıdan tahsili için yapılan icra takibine itirazın haksız olduğunu bildirmiş, itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebliğ yapılmasına rağmen davaya yanıt vermediği ve duruşmaya da iştirak etmediği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava, tellallık sözleşmesine dayalı komisyon ücreti alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Yanlar arasındaki tellallık sözleşmesinde sözleşmeye konu taşınmazın daire nitelikli olup davacı simsarın ticari mesleki amaçla hareket ettiğinin kabulü zorunlu olup ancak davalının daire almak isteyen tüketici niteliğine haiz bulunduğu belirgindir.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 2.maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmü yer almaktadır. Aynı Kanunun 3.maddesinin 1.fıkrasının k) bendine göre “Tüketici” ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, i) bendine göre “Satıcı” kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, l) bendine göre “Tüketici İşlemi” mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı Yasanın 3.maddesinde belirtildiği üzere Tüketici Mahkemesinin bir davada görevli olabilmesi için taraflardan birinin ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden tüketici, diğer tarafın ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye hizmet sunan gerçek veya tüzel kişi olması ayrıca bu işlemin yasada öngörülen tüketici işlemi olması gerekir. Bu üç şartın bir arada olması bir davaya Tüketici Mahkemesinde bakılmasının ön şartıdır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalının 6502 sayılı Yasanın 3/k maddesi uyarınca yasanın öngördüğü anlamda ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden “tüketici”, davacının ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye hizmet sunan gerçek veya tüzel kişi ve taraflar arasındaki işlemin de yasada öngörülen satış aracılık yetki sözleşmesinden kaynaklanıyor olması nedeniyle tüketici işlemi olduğu dolayısıyla davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu kanaatine varılmıştır.
HMK’nın 114/1.c. hükmüne göre mahkemenin görevli olması dava şartı olup davaya konu uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olduğundan HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine şeklinde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
HMK 114/1-c ve 115. maddeleri gereğince görevsizlik nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
Karar kesinleştiğinde ve 2 haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli ANKARA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Gerekçeli karar tebliği sayılmamak ve yasal süreleri etkilememek kaydıyla HMK 27/2-a maddesi kapsamında hüküm özünün derhal taraflara bildirilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/03/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı