Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/4 E. 2022/676 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/4 Esas
KARAR NO : 2022/676

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2020
KARAR TARİHİ : 05/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil …’ın 15.09.2019 tarihinde Doğukent Caddesinde Samsun Yolu istikametine sevk ve idaresinde bulunan … plaka numaralı … marka aracı ile seyir halinde ve sarı fasıla ışıkta geçmekte iken Sultan Fatih Caddesi üzerinde Doğukent Cadde kavşağında seyir halinde bulunan … plakalı Citröen marka aracın fasılalı kırmızı ışıkta kontrolsüz olarak ilerlemesi neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, araç müvekkilin oturduğu sürücü tarafına dik olarak çarpmış olduğundan müvekkil araç içinde sıkışmış ve hareket edemediğini, olay yerinde tutulan tutanak doğrultusunda aracın sürücüsünün …, araç sahibinin ise … olduğunun anlaşıldığını, söz konusu trafik kazası tutanağına göre davalı … 2918 sayılı KTK’nın 57/1-a maddesini ihlal etmiş olduğundan kazanın meydana gelmesinde ağır kusurlu sayıldığını, müvekkilinin ise olay yerindeki müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldığını belirterek fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 500 TL (tedavi masrafları ve devam eden ve ilerde doğması muhtemel işgücü kaybına mahsuben) maddi tazminatın tüm davalılardan, 15.000 TL manevi tazminatın ise davalılar … ve …’den olay tarihi olan 15.09.2019 gününden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, davacı tarafça dava öncesi müvekkil şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığından, kanunda öngörülen başvuru şartı gerçekleşmediğini, esasa ilişkin olarak, dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkil şirkete 11.07.2019-11.07.2020 tarihleri arasında 28818424 numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalılarının kusuru oranında olmak üzere ölüm/daimi sakatlık halinde kişi başına azami 390.000 TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmelerinin bu miktarın mutlak surette ödeneceği ve davayı kabul anlamında olmadığını, manevi tazminat poliçe teminatları dahil olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olacağını, kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsüne kusur atfedilemeyeceğini, kaza esnasında davacının emniyet kemerinin takılı olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davacı yana SGK tarafından rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini, ZMMS Genel Şartlarına göre Geçici İş Göremezlik Zararı ile Geçici Bakıcı Giderleri poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davacı yanın kalıcı maluliyeti söz konusu ise davacı yanın maluliyeti Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında yönetmeliğe göre tespit edilmesi gerektiğini, sürekli sakatlık tazminatı belirlenirken vergilendirilmiş gelir yoksa asgari ücret baz alınması gerektiğini, davacı yanın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz talebi haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili; 15.9.2019 tarihinde davacı asil sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın, davalı …’e ait, … sevk ve idaresinde olan … plakalı araç ile çarpışması sonucu yaralandığını, kusurun davalı araç sürücüsünde olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı sigorta vekili usulüne uygun başvuru olmadığını, kusur ve malüliyet durum tespitinin gerektiğini, malüliyet dışı taleplerden sorumluluklarının olmadığını davalı … ve … vekili kusurun davacıda olduğunu, kavşağa çok süratli ve farları kapalı girdiğini, tazminat talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Davacı vekili maddi tazminata ilişkin alacak kalemlerini açıklamış, Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp ABDB dan maluliyetin olmadığı, 45 gün geçici iş görmezlik ve 15 gün bakıcı ihtiyacının olduğu tespit edilmiş, davacı vekilince bilahare maddi tazminat yönünden sigorta ile anlaşma sağlandığından feragat edildiği bildirilmiş, sigorta vekilince vekalet ücreti taleplerinin olmadığı davalılar vekilince maddi tazminat yönünden vekalet ücreti taleplerinin olduğu beyan edilmiştir. Manevi tazminat yönünden tanık beyanı alınmış, davacının güvenlik görevlisi olarak çalıştığı, kazadan sonra 40 gün evde bakıma muhtaç kaldığı ve psikolojisinin bozulduğu ve halen endişe ve korku halinin devam ettiği bildirilmiş, kazanın sarı fasılalı ışıkta hızını azaltmadan kavşağa giren davacının ilk geçiş hakkı olması nedeniyle % 25, kırmızı fasılalı ışıkta kavşağa giren davalının ise geçiş önceliğini davacıya vermesi gerekirken vermemesi nedeniyle % 75 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya münderecatından tarafların ekonomik durumları, yaşanan korku ve endişe hali , yaralanma durumu gözetilerek davacıyı zenginleştirmeyecek davalıyı ödeme güçlüğüne düşürmeyecek oranda duyulan acı ve ızdırabın bir nebze telafisi için manevi tazminata hükmedilmesi gereği gözetilerek aşağı şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1-Maddi tazminat yönünden feragat nedeni ile davanın reddine,
2-Manevi tazminata yönelik talebin kabulüne, 15.000 TL’nin 15.09.2019 olay tarihinden yasal faiziyle davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline,
Alınması gereken 1.024,65 TL harçtan peşin alınan 264,71 TL harcın düşümü ile eksik kalan 759,94 TL harcın davalı … ve …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 319,11 TL harcın davalılardan … ve …’den alınarak davacıya iadesine,
6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalılar … ve …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan toplam 1.759,05 TL yargılama giderinin davalı … ve …’den alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı … ve …’den alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … ve … kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 500 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Talep halinde artan avansın iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı … ve … vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 05/10/2022

Katip …

Hakim …