Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/392 E. 2022/64 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/392 Esas
KARAR NO : 2022/64

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2020
KARAR TARİHİ : 01/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı hakkında Ankara … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, ancak davalı borçlu tarafından borcun tamamına tüm ferileriyle birlikte itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının takibe itirazının kötü niyetli olduğunu, bu nedenle davalının Ankara … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibe yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde: dava konusu bononun 105.000,00 TL bedelli bir bono olup müvekkili tarafından bono bedelinin 12 taksit halinde ödendiğini, ödemelerden yalnızca bir taksidin bononun düzenleme tarihinden sonra olduğunu, davalının da bononun düzenleme tarihinden sonraki ödemeyi takibe konu ettiğini, senet üzerindeki yazı ve imzaların taraflar arasındaki hukuki ilişki ile bağdaşmadığını, sahte veya tahrifata uğratılmış bir senetle takip yapılması ihtimalinin güçlü olduğunu, bu konuda inceleme yapılmasını talep ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava 08/02/2019 tanzim tarihli 28/02/2019 vade tarihli 105.000,00-TL bedelli bonodan kaynaklı bakiye alacağın tahsili istemiyle başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.

Taraflarca dayanılan tüm delilleri toplanmış, davaya dayanak Ankara … Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olup yapılan incelemesinde davacının davalı aleyhine 42.000,00 TL asıl alacak, 2.682,25 TL işlemiş faiz olmak üzere 44.682,25 TL üzerinden başlatmış olduğu ilamsız icra takibinin davalının 05/12/2019 havale tarihli itirazı üzerine durduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu icra takibinin ve uyuşmazlığın dayanağını, 08/02/2019 tanzim tarihli, 28/02/2019 vade tarihli 105.000,00-TL bedelli bono oluşturmakta olup, davacı söz konusu bono dolayısıyla 42.000,00-TL alacak bakiyesinin kaldığını iddia etmekte, davalı ise borcun tamamının ödendiğini savunmaktadır. Tüm dosya kapsamına göre uyuşmazlığın çözümünün teknik bilgiyi gerektirmediği anlaşılmakla bilirkişi incelemesi yapılmamış, davalı vekili tarafından dosyaya sunulan banka dekontlarının mahkememizce yapılan incelemesinde ise davacıya 26/02/2019 tarihinde 63.000,00-TL, 23/03/2018 tarihinde 1.000,00-TL, 27/03/2018 tarihinde 3.000,00-TL, 12/04/2018 tarihinde 5.000,00-TL, 16/04/2018 tarihinde 1.000,00-TL, 19/04/2018 tarihinde 5.000,00-TL, 24/04/2018 tarihinde 1.000,00-TL, 26/04/2018 tarihinde 5.000,00-TL, 17/05/2018 tarihinde 4.000,00-TL, 13/07/2018 tarihinde 15.000,00-TL, 16/07/2018 tarihinde 1.000,00-TL, 02/08/2018 tarihinde 1.000,00-TL olmak üzere toplam 105.000,00-TL ödeme yaptığı anlaşılmıştır. Davalı tarafından yapılan ödemelere ilişkin olarak bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ne var ki, davalı tarafından sunulan dekontların yapılan incelemesinde, dekontlarda ne için ödeme yapıldığına ilişkin bir kayıt bulunmadığı ve 26/02/2019 tarihli 63.000,00-TL miktarlı ödeme dışında tüm ödeme tarihlerinin bononun düzenleme tarihinden önce olduğunun görüldüğü, bonoların düzenleme tarihinden önce yapılan ödemelerin bono için yapıldığı iddiasının kabul edilemeyeceği, bononun düzenlenmeden önceki bir tarihte ödenmiş olduğunun kabulüne olanak bulunmadığı (Emsal: Yargıtay 11. HD.’nin, 09/02/2021 tarih ve 2020-2968/992 sayılı ilamı, Ankara BAM 22. HD.’nin 19/09/2017 tarih ve 124/1195 sayılı ilamı), mevcut hukuki durum karşısında davaya konu takibe dayanak alacağın bonoya dayanması sebebiyle davalının yapılan ödemelerin bonoya dair olduğu iddiasını ancak yazılı delille ispat edebileceği, bu konuda tanık dinlenmesinin mümkün olmadığı, davalının yemin deliline de açıkça dayanmadığı, davanın 22/12/2020 tarihli duruşmasında tahrifat iddiası ile ilgili açıklayıcı yazılı beyanda bulunmak üzere davalıya 2 haftalık kesin süre verilerek aksi halde bu iddia dışında kalan hususların tahkikata konu edileceğinin ihtar edilmesine rağmen davalı tarafından açıklayıcı bir beyanda bulunulmadığı, bono üzerindeki imzaya itirazının da söz konusu olmadığı anlaşılmakla, davalının ödeme iddiasını ispat edemediği ve tüm dosya kapsamından takibe konu bono dolayısıyla davacının 42.000,00-TL bakiye alacağının bulunduğu, takibin bonodan kaynaklı kesin vadeye dayanması sebebiyle davacının takip talebindeki gibi 2.682,25-TL işlemiş faiz talep edebileceği, alacağın likit ve muayyen olması sebebiyle asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış olup son tahlilde aşağıdaki gibi hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
A) Davalının Ankara … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına itirazının iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
B) Asıl alacağın %20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatı davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 2.869,02 TL harçtan peşin alınan 763,07 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.105,95‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca takdir ve hesap edilen 6.260,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 763,07 TL peşin harç, 37,5TL tebligat olmak üzere toplam 854,97 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 01/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸