Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/372 E. 2021/316 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/372 Esas – 2021/316
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS SAYISI : 2020/372
KARAR SAYISI : 2021/316

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 28/08/2020
KARAR TARİHİ : 25/05/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Rücuu isteğinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil şirket tarafından dava dışı sigortalı … Tünel Teknolojileri.. Ltd. Şti’ne ödenen 2.929,00 TL hasar tazminatının sorumlulardan rücu edilmesi amacıyla davalı taşıyıcı aleyhine icra takibi başlatıldığını takibe itiraz üzerine ara buluculuğa başvuru yapıldığını sonuç alınamaması üzerine açılan iş bu davada dava dışı şirket lehine nakliyat emtia sigorta poliçesi gereği İsveç’den Türkiye’ye gönderilmek üzere yüklemesi yapılan … komple motor ve aksesuarları emtiasının … plakalı araç ile davalı taşıyıcının sorumluluğu altında taşındığını ve emtiaların İstanbul Erenköy Gümrük Müdürlüğünde yapılan kontrollerinde hasarlı olduklarının tespit edildiğini CMR hükümleri ile halefiyet ilkesi gereğince dava dışı sigortayı ödenen hasar bedelini sigortalısı haklarına halef sıfatıyla yapılan takibe itirazın haksız olup itirazın iptalinin takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını yetki itirazında bulunduklarını … müdürlüğünün … sayılı dosyasında da bildirdikleri üzere yetkili icra dairesi ve sonrasında yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkeme ve İcra müdürlükleri olduğu nitekim müvekkili şirket adresinin Sultanbeyli İstanbul’da yer aldığı bildirmiş yabancı dilde belge sunumunun kabul edilemez olduğunu delillerin müvekkili şirketine tebliğ edilmediğini aktif husumet ve pasif husumet yönünden davanın reddi gerektiğini talebin CMR hükümlerine uygun olmayıp zaman aşımına uğradığını hasardan müvekkili şirketin de sorumluluğunun bulunmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacı sigortacının TTK’nun 1472. madde hükümlerine göre sigortalı haklarına dayalı halef sıfatıyla nakliyat sigorta poliçesinin tazmini nedeniyle ödediği miktarın rücuen tahsili için yaptığı icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.
… Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında yapılan incelemesinde; davacı alacaklı sigorta tarafından davalı borçlu ile …. Ltd. Şti. Aleyhine 2.929,00 TL’nin hasar bedeli kapsamında 08/07/2019 tarihinde talep edildiği ödeme emrinin davalı borçluya 08/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu-davalı tarafından borcun tamamına ve müvekkili adresi Sancaktepe/İstanbul’da olmakla takipte İstanbul Anadolu İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle Ankara İcra Dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve takibin süresinde yapılan bu itiraz üzerine durdurulduğu görülmüştür.
İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli bir icra takibi yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine de usulen olanak yoktur. İlâmsız icra takibinde genel yetkili icra müdürlüğü borçlunun ikametgah adresindeki icra müdürlüğüdür.
İcra takibi başlangıcında davacı yanın her iki borçlu yönünden birinin Ankara’da bulunduğundan bahisle yaptığı takibe diğer borçlu dışında yalnızca davalı borçlu itiraz etmiştir.Davacı yanın bu yetkiye yöneltilen itiraza değer vererek takibi yetkili bulunan davalı/borçlunun yetkili icra dairesine taşıması gerekir iken gerek poliçe düzenlenme yeri gerek haksız fiil yeri gerek davalı adresinin Ankara’da olmaması olgularına göre yetkisiz mahkemede dava ikame ettiği ve bu takibi de davaya dayanak yaptığı olguları birlikte değerlendirildiğinde davalı yanın icra dairesinin yetkisizliğine dair İİK’nun 50.madde hükmü uyarınca evvela değerlendirilmesi gereken itirazına değer verilmesi gerekmiş ve usulü yönden aşağıdaki şekilde karar tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Yetkili icra dairesinde yapılmayan takibe dayalı açılan davanın usul yönünden reddine,
Bu karar nedeniyle alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 54,40 TL ile icra sırasında alınan 44,40 TL toplamından indirilmesiyle artan 39,50 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Sarf edilmeyen avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 345.m. gereğince kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstinaf başvuru yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/05/2021