Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/337 E. 2021/61 K. 29.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.

13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/337 Esas
KARAR NO : 2021/61

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2020
KARAR TARİHİ : 29/01/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2019 yılında davalı … ve sahibi olduğu … İnş. San ve Tic. Ltd. Şti’nin … arasında otoban yol yapım işini yaptığını, bu işin yapımında davacının iş makinelerinin davalıya kiralandığını, davacının işçilerinin bu işin yapımında çalıştığını, belirtilen işlerin yapımı karşılığı bakiye olarak dilekçe ekinde sunulan sözleşmenin taraflar arasında imzalandığını, bu sözleşmede davacının 32.500,00 TL alacaklı olduğunun belirlendiğini, ancak bu borcun davalı tarafından ödenmediğini ve davalının 23/04/2019 tarihli sözleşme uyarınca üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini, dava öncesi arabuluculuğa başvurulduğunu ancak bir sonuç alınamadığını belirterek davacının davalıdan alacaklı olduğu 32.500,00 TL alacağın sözleşme tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı yana usulüne uygun yapılan tebligata rağmen, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dava; taraflar arasında akdedildiği iddia olunan sözleşme uyarınca alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde davalının ”… (… İnş. San ve Tic. Ltd. Şti)” şeklinde yazılmış olması nedeni ile ön inceleme duruşmasında bu hususa ilişkin davacı vekilinin beyanı alınmış ve …’dan talepte bulunulduğu, şirketin ise davalı olarak gösterilmeyip …’nın söz konusu şirketin müdürü olması nedeni ile dava dilekçesinde sadece belirtildiği şeklindeki beyan uyarınca davalının … olduğu anlaşılmış ve bu kapsamda yargılamaya devam olunmuştur.
Dava açılmazdan evvel dava şartı olarak arabulucuya başvurulduğu ve davalının görüşmelere katılmadığı ve düzenlenen anlaşmazlık son tutanak aslının dosyaya süresi içerisinde sunulduğu görülmüştür.
Ticaret Mahkemelerinin görevi TTK’nın 5.maddesinde düzenlenmiş ve 1.bentte; “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” denilmiştir. Mahkememizin görevli olup olmadığı hususunun öncelikli araştırılması gerekmiştir. Taraflar arasında gerçekleştiği iddia olunan ilişkinin TTK’nın 4/1.maddesinde bentler hâlinde sayılan mutlak ticari davalardan olmadığı anlaşılmakla, nispi ticari dava olup olmadığı incelenmiştir. Bu bakımdan, tarafların vergi kaydının bulunup bulunmadığı, bulunması halinde 2 yıllık vergi matrahı ile gayrisafi hasılalarının ve gelirlerinin tacir düzeyinde kalıp kalmadığı ile şahıs şirketi olarak ticaret sicile kayıtlarının bulunup bulunmadığının tespiti yönünde mahkememizce UYAP sisteminden araştırma yapılmış, Gelir İdaresi Başkanlığı nezdinde yapılan sorgulamada tarafların vergi kayıtlarının bulunduğu tespit edilmiş, Ticaret Sicil Müdürlükleri ile Vergi Dairelerine müzekkereler yazılmıştır. Denizli Ticaret Sicil Müdürlüğü ve Gökpınar Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta davacının tacir kaydının bulunduğu ve bilanço usulüne göre defter tuttuğunun bildirildiği; ancak Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü ve Etimesgut Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta davalının şahıs şirketi olarak kaydının bulunmadığı ve dava dışı …. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ortağı ve şirket müdürü olduğunun tespit edildiğinin bildirildiği ve şirkete ait kurumlar vergisi beyannamelerinin gönderildiği ancak davalının herhangi bir kaydının ve gelirinin bildirilmemiş olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacının tacir olduğu anlaşılmış ise de, davalının tacir olup olmadığı ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediği hususunun araştırılması neticesinde davalının tacir olmadığı ve şirket ortağı olmak dışında kendi adına vergi kaydının ve faaliyetinin bulunmadığı nihayete ermekle, mahkememizin görevsiz ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu yönünde aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir. (Bu yönde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. H.D. 2019/1366 Esas 2019/1265 Karar sayılı 17/07/2019 tarihli ilamı)
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniye dava dilekçesinin HMK 114/1-c,115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal 2 haftalık sürede talep edilmesi halinde dosyanın görevli … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
5-6325 sayılı yasanın 18/a maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderlerinden sayılan arabuluculuk ücret tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücretine ilişkin değerlendirmenin de görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/01/2021
Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.