Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/298 E. 2021/50 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T…. 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ … 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2020/298 Esas
KARAR NO : 2021/50

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 16/07/2020

BİRLEŞ… ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … ESAS
SAYILI DAVASI

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 24/11/2020
KARAR TARİHİ : 28/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının …’nin faal olduğu dönemde üyesi olduğunu, …’nin kuruluş aşamasından sonra kuruluş amacına uygun olarak taşınmaz satın almdığını ve bu taşınmazlar üzerinde kooperatif üyelerine tahsis edilmek üzere konut siteleri yapıldığını, taşınmaz arazinin satın alınmasından sonra belediyeler sınırında olan konumları gereği belediyenin imar ve imar dışı uygulamalarına maruz kaldığını, …’ne ait taşınmaz üzerine fiili el atma durumu söz konusu olduğundan, Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açılarak bedelinin tahsili yoluna gidilmesi gerektiğini, davacı kooperatifin üyesi olması hasebiyle bu alacak hakkına da payı oranında sahip olduğunu, işbu davanın açılmasında menfaati bulunmadığını belirterek …’nin ihyasına karar verilmesine, atanacak tasfiye memurlarına el atma davası açılması ve dava sürecinin yönetilmesi adına vekil tayin etme yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı … Sicil Müdürlüğü cevap dilekçesinde özetle; … sicil numaralı … 06/03/1964 tarihinde Ticaret Sicil Müdürlüğünde kurulduğunu, Kooperatif 20/06/1999 tarihli karar ile tasfiyeye girdiğini, tasfiye memuru olarak …, … ve …’ın atandığını, kooperatifin unvanı Tasfiye Halinde … olduğunu, şirket birinci ilanını 23/07/1999 tarih ve 4840 sayılı TTSG’de, ikinci ilanını 30/07/1999 tarih ve 4845 sayılı TTSG’de, üçüncü ilanım ise 06/08/1999 tarih ve 4850 sayılı TTSG’de yayınlandığını, 10/02/2000 tarihli karar ile tasfiye kapanışı ile kooperatifin ticaret sicilinden silinmesi ve tasfiye memurlarının ibra edilmesine karar verildiğini, bu karar da 19/12/2000 tarih ve 5199 sayılı TTSG’de ilan edildiğini Ticaret Sicil Müdürlüğünce yapılan tasfiye girişi ve kapanışı işlemleri kanun ve ikincil mevzuata uygun olarak gerçekleştirildiğini belirterek davanın reddinin talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA; Birleşen Ankara Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı davasında dava dilekçesinde özetle; Davacının …’nin faal olduğu dönemde üyesi olduğunu, …’nin kuruluş aşamasından sonra kuruluş amacına uygun olarak taşınmaz satın almdığını ve bu taşınmazlar üzerinde kooperatif üyelerine tahsis edilmek üzere konut siteleri yapıldığını, taşınmaz arazinin satın alınmasından sonra belediyeler sınırında olan konumları gereği belediyenin imar ve imar dışı uygulamalarına maruz kaldığını, …’ne ait taşınmaz üzerine fiili el atma durumu söz konusu olduğundan, Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açılarak bedelinin tahsili yoluna gidilmesi gerektiğini, davacı kooperatifin üyesi olması hasebiyle bu alacak hakkına da payı oranında sahip olduğunu, işbu davanın açılmasında menfaati bulunmadığını belirterek …’nin ihyasına karar verilmesine, atanacak tasfiye memurlarına el atma davası açılması ve dava sürecinin yönetilmesi adına vekil tayin etme yetkisinin verilmesine karar verilmesini, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/11/2020 tarihli duruşmasının 1 nolu ara karar gereği davaların birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVAYA CEVAP:Davalı … ve …’a dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap verilmediği anlaşılmış, davalı … adresi T.C. kimlik numarası bildirilmediğinden tebligat çıkarılamamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE; Davacı …’ın 22.01.2021 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiği, kimlik tespitinin yapılmış olduğu görülmekle feragat davaya son veren taraf işlemi olduğundan HMK 307, 309 maddeleri uyarınca feragat nedeni ile asıl ve birleşen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen davanın vaki feragat nedeniyle reddine,
2-Asıl davada alınması gereken 39,53 TL harcın peşin alınan 54,40TL harçtan mahsubu ile 14.87 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Birleşen davada alınması gereken 19,76 TL harcın peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile 34,64 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Asıl ve birleşen davada yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 10.02.2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …