Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/287 E. 2021/412 K. 02.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/287 Esas – 2021/412
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/287 Esas
KARAR NO : 2021/412

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/07/2020
KARAR TARİHİ : 02/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/12/2018 tarihinde …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu konumunda bulunan davacının … plakalı aracın karşıdan gelen araç ile çarpışması neticesinde meydana gelen kazada yaralandığını ve kaza sonrasında %51 oranında malul kaldığını, kaza ile ilgili olarak kaza tutanağı ve diğer belgelerde araç şoförünün kusurlu bulunduğunu, Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi tarafından düzenlenen 02/10/2019 tarihli raporda %51 oranında kalıcı malul kaldığının bildirildiğini, davalı ile uzlaşabilmek adına arabuluculuk yoluna gidildiğini, anlaşma sağlanamadığını belirterek şimdilik maddi tazminat ve belirsiz alacak davası olarak açılan 10.000,00 TL’nin davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri dahilinde kaza tarihi olan 08/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili harçlandırılmış 17/03/2021 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesindeki talebini ayrıştırmış ve 5.000,00 TL geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin taleplerini 20.066,58 TL arttırarak 25.066,58 TL’ye; 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin taleplerini ise 187.462,15 TL daha arttırarak 192.462,15 TL’ye çıkardıklarını nihayetinde toplam 217.528,72 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
CEVAP : Davalıya usulüne uygun yapılan tebligata rağmen, cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER ve GEREKÇE : Deliller toplanmış,
*… plakalı araca ait poliçe ve kaza nedeni ile oluşturulmuş hasar dosyası celbedilmiş olup incelenmesinde; aracın davalı sigorta şirketine 22/09/2018 – 2019 tarihlerini kapsar şekilde otomobil cinsinde ZMMS poliçesi kapsamında sigortalı ve poliçe teminatının 360.000,00 TL olduğu, davacı tarafından 30/03/2021 tarihli dilekçe ekinde sunulan tebliğ evrakı uyarınca sigorta şirketine 24/01/2019 tarihinde başvuru dilekçesinin tebliğ edildiği ve davalı tarafından ödeme yapılmadığı,
*Sosyal ekonomik durum araştırması ile Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine yazılan yazı cevabının ve hastane tedavi evraklarının geldiği görülmüştür.
*Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Başkanlığı’nın 08/12/2020 tarihli raporunda, 08/12/2018 tarihinde gerçekleşen trafik kazasına bağlı hastada Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik ve ekindeki cetveller esas alınmak kaydı ile özür oranının %25 olduğu sekel halini aldığı ve sürekli olduğu, tedavi süresinde ortaya çıkan bakıcı ihtiyaç süresinin 4 ay olduğu, tıbbi iyileşme süresinin de 12 aya kadar uzayabileceği şeklinde kanaat bildirilmiştir. Adli tıp raporunun taraflara tebliğine rağmen herhangi bir itirazda bulunulmaması ve kaza tarihinde geçerli ve yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca raporun düzenlenmiş olması nedeniyle rapor hükme esas alınabilir kabul edilmiştir.
*Kusur durumuna ilişkin bilirkişiden alınan raporda; “dava dışı doğa sigorta poliçesiyle ZMMS’si bulunan … plakalı … marka özel aracın sürücü belgeli dava dışı sürücüsü …’ın dava konusu ve dava dışı yaralanmalı ve çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda kusursuz olduğu, davalı … Sigorta poliçesiyle ZMMS’si bulunan … plakalı …. marka özel aracın sürücü belgesiz …’ın ise dava konusu ve dava dışı yolcu ile kendisinin ve diğer sürücünün yaralanmasıyla meydana gelen çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda tamamen %100 kusurlu olduğu” şeklinde kanaat bildirilmiştir.
*Aktüer hesap yönünden bilirkişiden alınan raporda da; “bekleyen yaşam sürelerinin belirlenmesinde TC Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı tarafından 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe sokulan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Şartları Tebliğinde belirtildiği üzere TRH 2010 kadın ve erkek tablolarının kullanıldığını, teknik faiz oranının %1,8 olarak alındığını, kaza tarihinden hesaplama tarihine kadar olan dönem için işlemiş dönem, hesaplama tarihinden sonrası için ise işleyecek dönem olarak iki ayrı dönem için yapıldığını, işlemiş dönem maddi tazminatın geçici iş göremezlik için 25.066,58 TL, sürekli iş göremezlik için 8.389,54 TL, işleyecek dönem sürekli iş göremezlik maddi tazminatı için 184.072,61 TL olmak üzere toplam 217.528,72 TL olarak hesaplandığı” şeklinde kanaat bildirmiştir.
Dava, davalıya ZMMS poliçesi ile sigortalı aracın dava dışı araç ile çarpışması sureti ile meydana gelen kazada davalıya sigortalı araçta yolcu olarak bulunan davacının yarralanmasından dolayı, sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; 08/12/2018 günü davalıya 22/09/2018-2019 tarihleri arasında Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında otomobil cinsinde sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün dava dışı araç ile çarpışması sureti ile meydana gelen kazada, davacının davalıya sigortalı araç içerisinde bulunduğu ve yaralandığı, söz konusu kazada davacının %25 malul ve 12 ay süre ile geçici iş göremez kaldığının adli tıp raporu ile tespit edilmekle, adli tıp raporunun kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca düzenlendiği, tarafların herhangi bir itirazının bulunmadığı, hükme esas alınabilir ve denetime elverişli olduğu, yine davalıya sigortalı araç sürücünün %100 oranında kusurlu olduğuna dair bilirkişi raporunun da kaza tespit tutanağı ve olayın oluş şekli ile uyumlu olduğu, davacıya atfedilebilir herhangi bir kusurun da tespit edilmediği, bu doğrultuda aktüer raporunda maluliyet nazara alınarak yapılan 25.066,58 TL geçici iş göremezlik zararı ile 192.462,15 TL sürekli iş göremezlik zararına ilişkin hesaplamanın da yerinde olduğu, bilirkişi raporundaki genel şartlar uyarınca yapılan hesaplamaya tarafların bir itirazının bulunmadığı, bu doğrultuda tarafların kabulünde olduğu ancak davacının talebi bakımından toplama hatası yapmış olduğu anlaşılmakla davacının talep artırım dilekçesindeki sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin 30/03/2021 tarihli dilekçesi ekinde sunulan tebliğ evrakı uyarınca sigorta şirketine 24/01/2019 tarihinde başvuru dilekçesinin tebliğ edildiği temerrüdün 06/02/2019 tarihinde gerçekleşmesi nedeniyle bu tarihten itibaren aracın otomobil olduğu hususu da gözetilerek yasal faiz talep edilebileceğinin kabulü ile nihayetinde aşağıdaki şekli ile hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile 25.066,58 TL geçici iş göremezlik ve 192.462,14 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 217.528,72 TL’nin 06/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 14.859,39 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL ve talep arttırım dilekçesi ile birlikte yatırılan 708,81 TL harcının toplamı olan 763,21 TL harcın mahsubu ile bakiye 14.096,18 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 54,40 TL peşin harç ve 708,81 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 817,61 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan, 270,10 TL tebligat, fotokopi ve müzekkere gideri, 1.050,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.320,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 23.677,01 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/07/2021