Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/270 E. 2021/411 K. 02.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/270 Esas
KARAR NO : 2021/411

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/07/2020
KARAR TARİHİ : 02/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının yurt içi ve yurt dışı paket ve kargo taşımacılığı yaptığını, taraflar arasında taşıma ve cari hesap sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmeye istinaden davacı tarafından davalı firmanın gönderilerinin taşınarak faturaların kendilerine iletildiğini, bazı faturaların tahsilinin yapıldığını, ödenmeyen cari borçla ilgili ödeme yapılması aksi halde yasal işlem başlatılacağı hakkında 11/01/2018 tarihli uyarı yazısı gönderildiğini ancak herhangi bir yanıt alınamadığını, bu sebeple 61.594,61 TL tutarındaki taşıma ücretinin tahsili amacıyla davalı aleyhine … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, tüm borca ve ferilerine itiraz edildiğini, dava öncesi arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak olumsuz sonuçlandığını belirterek borca ve ferilerine itirazın reddine, icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına %20’den az olmamak üzeri icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: öncelikle davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmaması sebebiyle usulden reddedilmesi gerektiğini, dava öncesi hiçbir arabuluculuk görüşmesinin gerçekleşmediğini, borcun kaynağı olduğu iddia edilen sözleşmelerdeki imzaların davalı şirket yetkilisine ait olmadığını, şirketin tek yetkilisinin … olduğunu, belgelerdeki imzaların davalı şirket yetkilisine ait olmadığını, dolayısı ile dava konusu borcun da davalıya ait olmadığını, davalı şirketin ticari defterlerinde davalının yapmış olduğu ticari faaliyetlerin açıkça belirtildiğini, defterlerin incelenmesinde davacı ile hiçbir ticari faaliyetin olmadığının ortaya çıkacağını, ayrıca davalının 18/09/2017 tarihi itibariyle tasfiye sürecine girdiğini, bu süre zarfında hiçbir ticari faaliyette bulunmadığını şirketi tasfiye işlemlerine giriştiğini, davalının söz konusu icralardan haberdar olduktan sonra söz konusu sözleşme ve faturalarda imzası bulunan şahıs hakkında suç duyurusunda bulunduğunu,…. Cumhuriyet Başsavcılığının …. soruşturma sayılı dosyası ile şüpheliler hakkında soruşturma açıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE; Deliller toplanmış, davalı tarafından taraflar arasında akdolunan sözleşme aslı dosya kapsamına sunulmuş, dava müstenidi … Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası celp edilmekle incelenmesinde; alacaklı …. Uluslararası Nak. Ltd. Şti. tarafından borçlu … Lojistik Ltd. Şti hakkında 61.594,61 TL asıl alacak üzerinden cari hesap alacağının tahsili talebine ilişkin olarak 21/02/2018 tarihinde ilamsız takip yapıldığı, ödeme emrinin 17/05/2018 tarihinde borçluya tebliğ edildiği ve borçlu vekili tarafından 21/05/2018 tarihinde takibe itiraz edildiği, süresinde yapılan itiraz neticesinde takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacı ve davalı şirketlerin ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde talimat yolu ile ayrı ayrı bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup ;
*İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyası kapsamında davacı defterleri mali müşavir bilirkişi tarafından incelenmek sureti ile düzenlenen raporda özetle; davacının ibraz ettiği 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait yevmiye ve kebir defterlerini elektronik ortamda tuttuğunun görüldüğü, davacı tarafından ibraz edilen defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirlerini doğruladığının tespit edildiği, davacının davalı taraf ile ilgili olan ticari münasebet kayıtlarını alıcılar hesabında takip ettiği, davacının davalıya 2017 yılında 11 adet, 2018 yılında 1 adet fatura düzenlediği, davalının davacıya ödeme yaptığı, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, takip konusu alacağı oluşturan tüm kayıtların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, raporda listesi bulunan faturaların davalı şirket adına düzenlenmiş olduğu, faturaların muhteviyatının Uçak Navlunu olduğu, iş bu faturalara dayanak olan hava yolu irsaliyelerinin bulunduğu, iş bu faturaların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve toplam tutarının 16.635,20 USD olduğu, TL karşılığının ise 62.126,49 TL olduğu, davacının kayıtlarında davacının davalıya 2017 ve 2018 yılında toplam 16.635,20 USD karşılığı 62.126,49 TL navlun faturası düzenlediği, toplam 543,59 USD karşılığı 2.088,92 TL vade farkı faturası düzenlediği, toplam 527,54 TL kur farkı yapılarak davalı şirketin borçlandırıldığı, karşılığında davalı tarafın davacı tarafa 2017 yılında toplam 3.215,00 TL (869,25 USD) ödeme yaptığı, neticesinde takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten kaydi 61.527,95 TL (16.309,54 USD) alacaklı olduğu şeklinde kanaat bildirilmiştir.
*Konya …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyası kapsamında davalı defterleri mali müşavir bilirkişi tarafından incelenmek sureti ile düzenlenen raporda özetle; davalı firmanın incelemeye sunulan 2017 yılı normal dönem ve tasfiye dönemine ait yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun ve süresinde yapıldığı, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan taşıma sözleşmesi ve takibe konu faturalar ile ilgili incelemeye sunulan davalı firma ticari defterlerinde herhangi bir kayıtlı işlem tespit edilemediği, dolayısı ile davalı firma ticari defterlerine göre davacı firmanın davalı firmadan herhangi bir alacağı olmadığının tespit edildiği şeklinde kanaat bildirmiştir.
Dava açılmazdan evvel, dava şartı olarak arabuluculuğa başvurulmuş olup, anlaşmazlık son tutanak aslının dosyaya sunulduğu ve tutanağın incelenmesinde davalının görüşmelere katılmadığı ve anlaşmazlık tutanağı düzenlendiği görülmüştür.
Dava, taşıma ilişkisinden kaynaklı olarak cari hesap bakiyesinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Tüm dosya kapsamı, deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; davacının alacaklı olarak, davalı borçlu aleyhine cari hesap borcunun ödenmediği iddiası ile başlatılan icra takibine süresinde itiraz edilmesi nedeniyle icra takibinin durduğu ve eldeki davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalının imza inkarı nedeniyle taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulup kurulmadığı, ticari ilişki bulunup bulunmadığı ve mevcut ise takibe konu miktarın istenebilir olup olmadığı hususlarından kaynakladığı anlaşılmıştır. Tarafların ticari defter, kayıt ve belgeleri ayrı talimat dosyaları üzerinden incelenmekle davalı defterlerinde herhangi bir kaydın bulunmadığı davacı defterlerinde ise davacının davalıdan 61.527,95 TL bakiye alacağının bulunduğu şeklinde kanaat bildirilmiştir. Her ne kadar davalı yan sözleşmedeki imzanın şirket yetkilisi tarafından atılmadığını ve taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını iddia etmiş ise de, davacı defterleri incelenmek sureti ile düzenlenen bilirkişi raporunda yer alan davalının davacıya yapmış olduğu havaleye ilişkin kayıt nazara alındığında davacıdan hizmet alındığı ve karşılığı kısmi ödeme yapıldığı böylece taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Bu kabulden sonra sözleşmedeki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olup olmadığı hususunun mahkememizce araştırılmasına lüzum görülmemiştir nitekim yetkisiz temsil durumu olsa dahi, davalının davacıya yaptığı kısmi ödeme ile artık işleme icazet verdiğinin kabulü ile davacının dilekçe eklerinde sunduğu belgeler de nazara alınarak faturalara konu taşımaların yapıldığının da kabulü ile davacı kayıtlarına itibar edilerek tespit edilen 61.527,95 TL üzerinden davanın kısmen kabulü ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir. Alacağın likit ve belirlenebilir olduğuna dair herhangi bir kaydın ise mevcut olmaması ve reddedilen kısım açısından ise takibin kötü niyetle yapıldığı ispat edilememesi nedeniyle tarafların şartları oluşmayan tazminat taleplerinin de reddine karar verilmekle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyaya davalının yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 61.527,95 TL üzerinden aynı şartlarda devamına,
2-Şartları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin reddine,
3-Alınması gereken 4.202,98 TL harçtan peşin alınan 1.051,89 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.151,09 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi 11. fıkrası gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin (davalının arabuluculuk sürecine katılmadığı hususu gözetilerek) davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 1.051,89 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.106,29 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 260,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.560,00 TL yargılama giderinin 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi 11. fıkrası gereği davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 8.798,63 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi 11. fıkrası gereği davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
9-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/07/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.