Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/202 E. 2022/188 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/202 Esas
KARAR NO : 2022/188

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/05/2020
KARAR TARİHİ : 08/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu SS … Konut Yapı Kooperatifi’nin Ankara Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün 02.12.2015 tarih ve 38934 sayılı olur ile kurulduğunu, Kooperatif Ana sözleşmesi’nin … numarasıyla onaylandığını, 07.12.2015 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde tescil ve ilan olunduğunu ve ATO’ya kayıt edilip resmiyet kazandığını, davacı müvekkili …’nin kooperatife kabulünü takiben imzalanan ortaklık sözleşmesine göre davalı kooperatif, yüklenici ile yapılacak anlaşma gereği inşaat ruhsatı alındıktan itibaren sözleşmede yazılı olan yerde yapılacak inşaattan 18 ay içerisinde 1+1 bağımsız bölümü tamamlayarak sözleşmedeki şartlarla müvekkiline devir ve teslim edeceğinin kararlaştırıldığını ve geciken her ay için 1.000,00 TL cezai şart ödeneceğinin hükme bağlandığını, bu haliyle müvekkili …’nin SS. … Konut Yapı Kooparatifine 31.03.2016 tarihinde üye olduğunu ve kendisine ortaklık belgesi verildiğini, takiben davalı koopeartifin yükümlülüklerine aykırı faaliyeti nedeniyle davacı müvekkilinin, ortaklıktan ayrılmak için 08.01.2018 tarihinde yazılı olarak talepte bulunmak zorunda kaldığını, 28.06.2019 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında ayrılan ortağa istifasını takip eden hesap dönemine ilişkin genel kurul tarihinden itibaren 36 ay içerisinde kooperatifin mali durumuna göre genel gider katkı payı düşülerek ödeme yapılacağına dair karar alındığını, ancak alınan bu karar haksız ve kötü niyetli olduğundan davalı kooperatife gönderilen 11.10.2019 tarihli ihtarname gönderilerek ödeme talep edildiğini, buna rağmen ödeme yapılmadığından Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası üzerinden takip başlatılmış ise de davalının itirazı üzerine durduğunu, davacının itirazı haksız ve yersiz olup iptalinin gerektiğini, zira alınan kararın Kooperatifler Kanunu’nun 17 ile 23 maddelerine aykırı olduğunu, buna göre en geç davacı müvekkili tarafından yapılan yazılı başvuru tarihi olan 08.01.2018 tarihinde ödeme yapılması gerektiği tartışmasız ise de verilen 1 aylık sürenin sonu olan 08.02.2018 tarihinde davacının temerrüde düştüğünü, kooperatife yeni üye de alınmış olup ortaklıktan ayrılan davacı müvekkilinin çıkma payının derhal ödenmesi gerekirken ödeme yapılmadığını, Kooperatifler Kanunu’nun 17/2 maddesi bağlamında erteleme şartlarının gerçekleşmediğini, bildirerek davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayda iade koşullarının oluşmadığını, davacının iade talebi muaccel olmadığından reddinin gerektiğini, davalı müvekkili yönünden ödemelerin ötelenmesinin zorunlu bir hal olduğunu, alınması düşünülen … Parsel sayılı taşınmaz üzerinde imar sorunları ve arsa sahibi ile sorunlar yaşandığını ve bir kısım hissedarların ortaklıktan çıktığını, arsa Sahibine verilen teminatların icra ile alınabildiğini ve buradan elde edilen miktarın o tarihlerde çıkan kişilere ödendiğini, başkaca ortaklar çıkar ise bu defa kooperatif varlığı tehlikeye düşeceğinden erteleme kararı alındığını, davacı üyelikten istifa ettikten sonra yeni üye kaydının alınmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kooperatif ortaklığından ayrılma sebebiyle ödenmiş ortaklık hisse bedeline dair çıkma payı, gecikme tazminatı ve işlemiş faiz alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteminden ibarettir.
Taraflarca dayanılan tüm deliller toplanmış, Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası celp edilmiş, dosya uzman bilirkişiye tevdi edilerek kooperatif defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamı bakımından teknik inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; davacının ortaklıktan ayrılma talebinin davalı kooperatif yönetim kurulunun 08/01/2018 tarih ve 2018/1.2 sayılı kararıyla kabul edildiği, dolayısıyla davacının ortaklık sıfatının 08/01/2018 tarihinde sona erdiği, davacının çıkma payı alacağının 29/07/2019 tarihinde muaccel olduğu, buna göre davacının davalı kooperatiften Ankara …İcra müdürlüğünün … E. sayılı dosyası çerçevesinde 09/12/2019 takip tarihi itibarıyla, 273.752,89 TL asıl alacak, 8.910,09 TL işlemiş faiz olmak üzere 282.662,98 TL toplam alacağının tespit edildiği, dava aşamasında 11.01.2021 tarihinde davacıya yapılan 250.000,00 TL ödemenin ilamın icrası sırasında dikkate alınması gerektiği, davalı kooperatifin 28/06/2019 tarihli genel kurulunda alınan erteleme kararının yerinde olmadığının belirlendiği, davacının takip talebinde istediği 3.000,00 TL cezai şart alacağını talep edip edemeyeceği hususunun mahkemenin takdirinde bulunduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ile gerekçeli ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınması mümkün olduğu kanaatine varılan bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı tarafından takip talebinde ortaklık sözleşmesinin C.5 maddesi gereğince cezai şart da talep edilmiş ise de taraflar arasındaki 31/03/2016 tarihli sözleşmede öngörülen cezai şartın ancak genel kurulda onaylanıp yönetim kuruluna bu yönde bir yetki verildiğinin ve bu düzenlemenin kooperatif ortaklarını borç altına sokmadığının sabit olması halinde mümkün olacağı, ne var ki kooperatif defter ve kayıtlarının incelenmesinden kooperatif genel kurulunda ortaklara cezai şart ödeneceğine yönelik bir kararın alınmadığı anlaşılmakla mevcut hukuki durum karşısında davacının cezai şart isteminin yerinde olmadığı ve keza davacının kooperatif ortaklığından ayrılığı ve kooperatiften ayrılan ortağın alacağının belirlenmesi yönteminin de 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17. maddesi atfı ile anasözleşmenin 15. maddesi kapsamında düzenlendiği, bilirkişi raporunda buna göre yapılan hesaplamada davacının çıkma payı alacağının 273.752,89 TL kadar olduğunun anlaşıldığı ve bu hesaplamaya taraflarca da açık bir şekilde itiraz edilmediği, davalının temerrüdü bakımından ise yine anasözleşmenin 15. maddesi kapsamında ortaklığı sona eren kooperatif ortaklarına geri ödemelerin, ortaklığın sona erdiği yıl bilançosuna göre hesaplanarak bilanço tarihinden itibaren 1 ay içerisinde gerçekleştirileceğinin öngörüldüğüne göre davacının çıkma payı alacağının 2018 yılı bilançosunun kabul edildiği 28/06/2019 tarihli genel kuruldan 1 ay sonra, somut olarak ise 29/07/2019 tarihinde muaccel olacağı, teknik bilirkişi raporuna göre kooperatiften ayrılan üyelere yapılan ödemelerin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürmeyeceğinin anlaşılmasına göre davalı kooperatifin erteleme kararının 1163 sayılı KoopK’nın 17. maddesi bağlamında yerinde olmadığı, somut olayda kooperatif ile üyesi arasında ticari iş söz konusu olmadığından çıkma payı alacağına 6102 sayılı TTK’nın 8. madde hükmü gereğince avans faizi uygulanması mümkün olmayıp yasal faize göre yapılan hesaplamada davacının takip tarihinden önce işlemiş faiz alacağının 8.910,09 TL kadar olacağı, buna göre son tahlilde davanın kısmen kabulü ile Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takibin 273.752,89 TL asıl alacak, 8.910,09 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 282.662,98 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, işbu davadan sonra 11/01/2021 tarihinde yapılan 250.000,00-TL ödemenin icra müdürlüğünce infaz aşamasında nazara alınmasına, davacının icra inkar tazminatı istemine gelince davacının takibe itirazının haklı olmadığı ve alacağın da likit olduğu anlaşılmakla, asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 54.750,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1- Ankara …İcra dairesine … esas sayılı takibe davalı itirazının kısmen iptaline, takibin 273.752,89 TL asıl alacak, 8.910,09 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 282.662,98 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2- %20 icra inkar tazminatı olan 54.750,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Dava tarihinden sonra 11/01/2021 tarihinde yapılan 250.000,00 TL ödemenin icra müdürlüğünce infaz aşamasında nazara alınmasına,
4- Alınması gereken 19.308,70 TL harçtan peşin alınan 4.311,01 TL’nin mahsubu ile bakiye 14.997,69 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5- 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 1.045,29 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 274,70 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6- Davacı tarafından başlangıçta yaptırılan 4.311,01 TL peşin harç ile 54.40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 4.365,41 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 28.236,41 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9- Davacı tarafından yapılan, 141,75‬ TL tebligat gideri ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 891,75 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre 706,17 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
10- Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
11- Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
08/03/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸