Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/164 E. 2022/46 K. 26.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/164 Esas – 2022/46
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/164 Esas
KARAR NO : 2022/46

DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/03/2020
KARAR TARİHİ : 26/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24.09.2019 günü davalı şahısların Balıkesir İli İvrindi İlçesinde elektrik işçisi olarak çalışan … T.C. Kimlik nolu müteveffa …, … Madencilik şirketine ait Altın Madeni Arama şantiye sahası içerisinde Alt İşvren … Enerji A.Ş.’ye bağlı çalışanı olduğu esnada, davalı sürücü … … sevk ve idaresindeki … plakalı Kamyonun yolun en sağından giden maktüle, davalı şoförün gündüz vakti önce yolda yürüdüğünü beyan edip daha sonra görmedim diyerek kusurla kazaya sebebiyet verdiğini, yolda çarpması sonucu müteveffa … kurtarılamayıp olay yerinde 24.09.2019 tarihinde vefat ettiğini, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının KTK 91’de belirtildiği üzere işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları karşılamak amacıyla oluşturulmuş bir zarar sigortası türü olduğunu, davalı … … Sigorta şirketine 3110 0006 4449 687 poliçe numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Bedelinin ödenmesi için şirketin sorumlu olmasının öğrenilmesinden itibaren davalı şirkete ödeme talepleri doğrultusunda başvurulduğunu, konuya ilişkin davalı … … Sigorta Genel Müdürlüğünde hitaben yazılmış dilekçe ile konuya ilişkin evraklar ek kısmına eklenerek 11.06.2019 tarihinde mail atıldığını, 05.07.2019 tarihinde davalının temerrüte düştüğünü belirterek 6100 sayılı Yasa’nın 107. Maddesine ve ilgili diğer maddelere göre belirlenecek şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın davalılar Sürücü … …, ŞOFÖR …, ARAÇ RUHSAT SAHİBİ , … … SİGORTA yönünden ise sigorta poliçe limitleri dahilinde sorumlu tutularak , hesabıyla mahsubu ve temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, şimdilik … için 50.000-TL ve … için 50.000-TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın DAVALI Sürücü … … İLE … tarafından olay tarihi olan 29.04.2019 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, davalı sigorta şirketince ise varsa limitleri oranında sorumlu tutularak avans faizi ile tahsili diğer davalı limitlerinden mahsubunu, poliçede manevi tazminat yönünden davalı sigorta şirketi sorumluluğu yoksa yoksa dahil edilmeyerek ve sadece diğer davalılardan alınarak avans faizi ile davacı müvekkillere ödenmesine talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; usulü olarak davacının davası Balıkesir İvrindi İlçesi Belediye sınırları içinde ve … Madencilik Şantiye alanı içerisinde meydana gelen ölümlü trafik kazası sebebiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000 TL maddi 50.000 TL destekten yoksun kalma 50.000 TL manevi tazminat davasını haksız fiilin olduğu yer mahkemesi olan Balıkesir İvrindi Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimliğinde açılması ve davaya da Arabuluculuk Tutanağında var olan … Mad. San. ve Tic. A.Ş. ile Belediye ve Karayolları Gen. Müd.’nün eklenmesi gerektiğini, yetki itirazları olduğunu, davanın üçüncü kişiye davanın ihbarı gerektiğini, esasa ilişkin olarak; davanın başında esas ile ilgili usulü eksikliklerin çok alması sebebiyle öncelikle bu eksiklerin tamamlanmasını, davanın esasına ilişkin maddi manevi ve diğer tazminatları kabul etmediklerini, bu eksiklikler giderildiği taktirde yine buna ilişkin itirazlarını sunacaklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … … vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazları olduğunu, davanın üçüncü kişiye davanın ihbarı gerektiğini, esasa ilişkin olarak; trafik kurallarına uymama durumu olmadığı gibi herhangi bir yüksek hız sözkonusu olmadığını, çünkü kullanmış olduğu araçta takograf olduğunu, herhangi bir yapılan trafik hatasını cihaz tespit edip raporlamakta olduğunu, kayıtlara görede böyle bir hata söz konusu olmadığını, kullanmış olduğunun aracının bütün fenni muayenelerini yaptırılmış ve hiç bir eksiği bulunmadığını, trafik kaza tespit ifade tutanaklarının tamamı bu yönde kaza tespit tutanağı da bu yönde olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza karayolları dışında meydana geldiğinden, davacının talepleri Zorunlu Trafik Mali Sorumluluk Sigortası Teminatı kapsamında olmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, başvuru konusu kaza açıkça müteveffanın çalışmış olduğu iş yerine tabi şantiye sahasında meydana geldiğini, bu husus görgü tespit tutanağı ve dosyaya mübrez tüm yazılı deliller ile sabit olduğunu, müvekkili şirketin esasa ilişkin herhangi bir sorumluluğu olmadığından faiz, vekalet ücreti ve başkaca hiç bir sorumluluğu bulunmadığını, kabul manasında olmamak üzere müvekkil şirket sözkonusu zarardan azami olarak kaza tarihindeki poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, davayı kabul manasında olmamakla birlikte kusur oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerektiğini, kabul manasında olmamak ve yukarıdaki açıklamalarımıza halel gelmemek üzere, destek tazminatı hesaplamasında genel şartlarda belirlenen esas ve usullerin esas alınması gerektiğini, manevi tazminat talepleri Karayolları Trafik Kanunu ve Trafik Sigortası Genel Şartları gereğince teminat dışı kalan hallerden olduğundan müvekkil şirketin iş bu dava dolayısı ile herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, dava konusu alacağın müvekkil şirketin sorumluluğunda olmadığını, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerekli olduğunu, müvekkili şirketin temerrüt tarihinin aşağıda belirtilen esaslara uygun olarak belirlenmesi, ayrıca faizin yasal faiz olması gerektiğini, davacının kaza tarihinden itibaren avans faizi talepleri haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE:
Dava; kaza nedeniyle maddi ve manevi tazminat bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili,29.4.2019 tarihinde elektrik işçisi olan … ‘ın Altın Madeni arama şantiye sahası içinde yaya konumunda iken kamyon çarpması sonucu vefat ettiğini ileri sürerek maddi ve manevi tazminatın tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı … … ve … vekilleri yetki itirazı ile kusurun vefat edende olduğunu, Davalı sigorta vekili kazanın karayolları dışında meydana gelmesi nedeniyle sorumluluklarının olmadığını,kusur ve Adli tıp raporu alınması gerektiğini ileri sürmüşlerdir. İvrindi Cumhuriyet Savcılığının … sayılı soruşturma dosya sureti ve kusur raporu,Ankara … Ticaret mahkemesinin …sayılı dosyası, Ankara … İş Mahkemesinin …sayılı dosyası, hasar dosya ve poliçesi, İvrindi’ de şantiye sahasının bulunduğu yer ile ilgili olarak alınan bilirkişi raporu, tanık beyanları, alınan kusur ve aktüerya raporu sonrası gelen müzekkere cevabında vefat edenin kaza günü mesaide olduğunun bildirilmesi üzerine ; herne kadar daha önce ZMMS sigortacısı ile araç sahibi ve sürücü aleyhine açılan davanın vefat edenin olay günü mesai harici olduğuna ilişkin beyanlar nedeniyle mahkememiz görevine girdiği düşünülmüş ise de; mesaide olduğunun bildirilmesi ve bu durumda kazanın iş kazası niteliğinde olması nedeniyle davanın iş mahkemesinde görülmesi gerektiğinden Ankara … İş mahkemesi … açılmış dava var ise de HMK 166. maddesi uyarınca farklı düzeydeki mahkemelerdeki davaların birleştirilmesi mümkün olmadığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Vefat eden …’ın kaza sırasında mesaide olduğu tespit edildiğinden HMK 114/1-c ve 115 maddesi uyarınca görev nedeni ile davanını usulden reddine, süresinde başvurulması halinde dosyanın yetkili ve görevli Ankara İş Mahkemesine gönderilmesine,
HMK.’ nun 330 ve 331/2. maddesi gereğince yargılama harç ve giderleri ile avansın görevli mahkemece dikkate alınmasına, tarafların HMK.’ nun 20/1. maddesinde öngörülen sürede başvurmaması halinde bu hususun mahkememizce dosya üzerinden karara bağlanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 26/01/2022