Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/163 E. 2022/284 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/163 Esas – 2022/284
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/163 Esas
KARAR NO : 2022/284

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 17/03/2020
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile … arasında 30/10/2018 tarihinde … plakalı … marka Kamyon için 207973335 poliçe numarası, 30/10/2018- 30/10/2019 vadesi ile Kasko Sigorta Poliçesi akdedildiğini, müvekkili bünyesinde kayıtlı kasko sigortalı … plakalı … kamyon ile davalı şirket bünyesinde sigortalı olan … idaresindeki … plakalı … TIR’ın 13/09/2019 tarihinde Merin Limanı 19 Nolu Rıhtımda çarpışması sonucu kaza meydana geldiğini, 24/10/2019 tarihli Araştırma Raporu uyarınca tarafların %50 kusurlu olacağı kanaatine varıldığını, kasko sigortalı … plakalı araçta meydana gelen hasar sebebiyle sigortalıya 05/11/2019 tarihinde 28.722,00 TL tutarında ödeme yapıldığını, bu nedenle davalı şirket aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin 28/01/2020 tarihinde durduğunu, bildirerek borçlunun haksız olarak yapmış olduğu itiraz nedeni ile duran icra takibinin devamına, itirazın kaldırılması ve %20 ‘den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, başvurunun gerekli belgeler sunulmadan yapılması sebebiyle dava şartının da gerçekleşmediğini, müvekkilinin sorumluluğunun kusur ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, olayın meydana gelmesinde sigortalılarının bir kusurunun bulunmadığını, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; trafik kazası nedeniyle, davacıya sigortalı araca ilişkin olarak yapılan ödemenin, kazaya karışan diğer aracın sigortacısı olan davalıdan TTK’nın 1472. maddesi hükmünce rücuen tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteminden ibarettir.
Tarafların göstermiş oldukları deliller toplanmış, davaya dayanak icra takip dosyası, poliçe ve hasar dosyası celp edilmiş, dosya kapsamında adli trafik uzmanı ve makine mühendisi hasar uzmanı bilirkişilerden oluşan bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; kusur yönünden… plakalı davacıya sigortalı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın 47/d ve 67/a maddesinde belirtilen kuralları ile 84. maddesinin f bendinde yer alan asli kusurlarından “doğrultulu değiştirme manevralarını yanlış yapma” kuralını ihlal ettiğinden dolayı %75 oranında kusurlu olduğu, … plaklı davalıya ZMMS poliçesi ile sigortalı araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın 47/d ve 52/b maddelerinde belirtilen kuralları ihlal ettiğinden %25 kusurlu olduğu, hasar yönünden, … plakalı aracın onarım bedelinin olay tarihi olan 13/09/2019 tarihi itibariyla 78.924,11 TL olduğu, aracın onarım bedelinin aracın ikinci el piyasa değerinin üstüne çıkmasıyla pert-total olduğu, aracın ikinci el piyasa değerinin 70.000,00 TL, hasarlı haldeki değerinin 28.722,00 TL olacağı, buna göre araçta meydana gelen zararın 41.278,00 TL olacağı, kusur durumuna göre takibe konulacak miktarın 10.319,50 TL olacağı, talep tarihinden takip tarihine kadar 93,22 TL avans faizi ile birlikte alacağın 10.412,72 TL olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ olunmuş, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı kusur oranı ile hasar bedeli bakımından itiraz edilerek yeniden rapor alınması talep edilmiş ise de hukuk hakimi, TBK’nın 74. maddenin ikinci cümlesine göre “kusurun derecesini ve zarar tutarını belirlemede” tam bağımsız kılınmış olup HMK’nın 266. madde hükmüne göre kusur oranlarının belirlenmesi teknik değil hukuki bir konu olduğundan (Emsal: Y. 17 HD.’nin, 09/07/2020 tarih ve 2018-6414/4591 sayılı ilamı) kusur oranına yönelşk olarak mahkememizce yapılan değerlendirmede, bilirkişi raporun bahsedilen kusur oranlarının olayın oluşuna uygun olduğu değerlendirilerek mahkememizce itibar edilmesine karar verilmiş, bilirkişi tarafından hasar bedeli konusunda yapılan hesaplamanın da Yargıtay’ın emsal içtihatlarında öngörülen kriterlere uygun olduğu ve davacı tarafından icra takibinde talep edilen miktar ile de uyumlu görüldüğü nazara alınarak davacının yeniden rapora alınmasına yönelik istemi mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile gerekçeli ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmasına karar verilen bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davacı sigorta şirketinin sigortaladığı … plakalı aracın karıştığı trafik kazası nedeniyle yapmış olduğu ödemenin, trafik kazasının diğer tarafı olan … plakalı araç sürücüsünün kusuru oranına denk gelen 10.412,72 TL’yi, bu aracın sigortacı davalı şirketten TTK’nın 1472. maddesi gereğince rücuen tahsilini talep edebileceği, bunun yanında davacının davalıyı takipten önce temerrüde düşürdüğü nazara alınarak takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarı olan 95,45 TL’nin de davalıdan tahsili gerektiği, bu bakımdan davanın kısmen kabulü ile Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalının itirazının 10.412,72 TL asıl alacak 95,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.508,17 TL üzerinden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, dava konusu alacağın varlığının yargılamayı gerektirip bilirkişi incelemesi sonucunda saptandığı gözetilerek likit olmadığı değerlendirilmek suretiyle de davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak son tahlilde aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile ;
1-Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalının itirazının 10.412,72 TL asıl alacak 95,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.508,17 TL üzerinden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-Şartlar oluşmayan icra inkar tazminatı istemin reddine,
3-Alınması gereken 717,81 TL harçtan peşin alınan 413,72 TL’nin mahsubu ile bakiye 304,09 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 572,56 TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,747,44 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından başlangıçta yaptırılan 413,72 TL peşin harç ile 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 468,12‬ TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan, 75,5 TL tebligat gideri ve 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.275,5 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre 553,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
05/04/2022