Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/71 E. 2021/612 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2019/71 Esas
KARAR NO : 2021/612

DAVA : İtirazın iptali
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat , İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı şirketin 02.05.2013 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi ile LPG otogaz bayilik sözleşmesi akdettiğini, davacının sözleşmelerin süresi sonu olan 02.05.2018 tarihi itibariyle davalı şirket ile bayilik ilişkisinin devam etmeme kararı aldığını, …yev nolu ihtarname gönderilerek sözleşmenin 02.05.2018’de ilgili kanun ve yönetmelikler gereğince sona ereceği hususunun ihtar edildiğini, davalının … Banası’nın 170.05.20163 tarihli banka teminat mektubunun nakde tahvil ettiğini, ancak davacının davalıya ödenmemiş bir borcu bulunmadığını, davalının 30.04.2018 tarihli akaryakıt cezai şart bedeli altında 62.123,94 TL ve 30.04.2018 tarihli madeni yağ cezai şart bedeli adı altında 32.865,78 TL bedelli iki adet fatura keşide ederek gönderdiğini, davalının teminat mektubunun bu faturalara istinaden nakde tabi ettiğinin haricen öğrendiğini, davacının davalıya cezai şart veya eksik ürün alımından dolayı bir borcu bulunmadığını, faturaların yasal süresinde … yev numara ile iade edildiğini, davacının teminat mektubu haksız olarak nakde tahvil edildiğinden 100.000,00 TL zararlarının bulunduğunu, davacının beyaz ürün satış taahhüdünü yerine getirdiğini, madeni yağ satış taahhüdünü davalı taraf nedeniyle yerine getirilememiş olduğunu, davalının 4 yıl 9 ay süresince davacıdan madeni yağ alım yapılmasını talep etmediğini, buna yönelik bir uyarı dahi göndermediğini, tüm sözleşme dönemi boyuncu alımı yapmayan davacıya sözleşme sonunda cezai şart faturası göndermesinin dürüstlük kuralı ve güven ilkesine aykırılık teşkil ettiğini belirterek 100.000,00 TL’nin tahsil tarihi olan 07.05.2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davada Ankara mahkemeleri ve icra dairelerinin kesin yetkili olduğunu, davacının sözleşmesinin toplam süresi boyunca asgari ürün alım taahhüdünde bulunduğunu, sözleşmenin bayinin tek taraflı beyanı ile sona erdirilmesinin eksik tonaj taahhütlerinin talep edilebilir hale getirdiğini, tarafların 02.05.2013 tarihinde akaryakıt istasyonu bayilik sözleşmesi ve aynı tarihli bayilik protokolü imzalayarak bayilik ilişkisinin kurulduğunu, davacının 24.04.2018 tarihli ihtarname ile yeni dönem için davalı şirket ile bayilik ilişkisini devam ettirmek istemediği ve sözleşmeyi feshettiğinin açıkça anlaşıldığını, akaryakıt bayilik protokolünün 24. maddesine göre sözleşmenin bayi tarafında tek taraflı feshi halinde asgari ürün alım taahhüdünden doğan cezai şartın davalıya ödemesi gerektiğini, alım taahhüdünün yıllık veya dönemsel taahhütler olmayıp 5 yıllık zaman dilimini kapsadığını, teminat mektubunun nakde çevrilmesinin protokol ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, bayinin sözleşme süresi boyunca almayı taahhüt ettiği ancak yerine getiremediği madeni yağ alım taahhüdünden doğan 8.108 USD karşılığı 32.865,78 TL bedelli fatura akaryakıt alım taahhüdünden doğan 15.326 USD karşılığı 62.123,94 TL bedelli fatura düzenlenerek davacıya gönderildiğini, bu faturaların haksız gerekçelerle iade edildiğini, bayilik sözleşmesinin 10.1 ile protokolün 16. maddesi hükmüne göre asgari ürün taahhütlerinden doğan cezai şart alacakları dahil borçların karşılığında banka teminatı alınacağının kararlaştırıldığını, davacıya eksi tonaj nedeniyle cezai şart faturası düzenlenerek teminat mektubunun tazmin edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili Ankara … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 02.05.2013 tarihli istasyonlu akaryakıt bayilik sözleşmesi ve eki niteliğinde 02.05.2013 tarihli protokol ile 02.05.2013 tarihli ariyet sözleşmesi ve 31.08.2016 tarihli otogaz bayilik sözleşmesi akdedilerek akaryakıt bayiliği hakkı ve işletmecilinin verildiğini, sözleşme süresinin 5yıl olarak belirlendiğini, bayilik sözleşmesinin ayrılmaz bir eki olan protokolün 8. maddesinde asgari ürün taahhüdünün, 9. maddesinde asgari ürün alım taahhüdünden kaynaklanan cezai şartın belirlendiğini, protokolün 10. maddesinde cezai şartın belirtildiğini, 23. maddede feshin, 24. maddede feshin sonuçlarının belirtildiğini, davalı bayinin sözleşme ve protokol hükümlerine aykırı davranarak bayilik sözleşmesinin haksız olarak ve süresinden önce feshettiğini bu nedenle cezai şart borcunun bulunduğunu, bayinin sözleşme süresi bitmeden… yev nolu ihtarname ile akaryakıt bayilik sözleşmesini feshettiğini bildirdiğini, süre bitmeden sözleşmenin haksız feshedilmesi dolayısıyla davacının tüm hak ve alacakları ve doğan cezai şartların muaccel hale geldiğini, sözleşme ve protokol gereğince bayinin standart satış fiyatından beyaz ürün almaması nedeniyle 15.326 USD, madeni yağ almaması nedeniyle 8.108 USD cezai şarttan kaynaklanan borcu olduğunu, sözleşme süresi sona ermeden davalı tarafından erken fesih sebebiyle bayilik sözleşmesinin 24. maddesi protokolün 23. ve 10. maddelerine göre 69.500 USD akaryakıt erken fesih cezai şart borcu, otogaz bayilik protokolünün 5.5 maddesine göre 60.000 USD cezai şart borcu bulunduğunu, erken fesih nedeniyle madeni yağ taahhüdünden 8.108 USD ve akaryakıt taahhüdünden 15.326 USD akaryakıt cezai şart alacağı doğduğunu, bu alacaklar için düzenlenen fatura bedellerinin ödenmediğini, ariyet söküm bedellerinin de fatura edildiğini, davalının bu bedelleri de ödemediğini belirterek Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVAYA CEVAP; Davalı vekilinin Ankara … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı davada cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından akaryakıt cezai şart bedeli altında 15.326 USD ve madeni yağ cezai şart bedeli altında 8.108 USD bedelli iki adet fatura düzenlediğini, tebliğ edilen faturaların yasal süresi içinde noterden iade edildiğini, ancak davacının bu faturalara istinaden davalının teminat mektubunu nakde tahvil ettiğini, banka teminat mektubu ile haksız şekilde tahsil edilen faturalar karşılığının aynı zamanda başka bir icra takibine de konu edildiğini, sözleşmenin davalı tarafından süresi sonunda feshedildiğini, cezai şarta konu olabilecek herhangi bir sözleşmeye aykırılığın bulunmadığını, 17.04.2018 tarihli ihtarname ile bayilik sözleşmesinin süresi sonunda sona erdirilmesi amacıyla feshi ihbar ettiklerini, ancak içeriğini sehven 02.05.2018 tarihi yazılmaması nedeniyle bu ihtarnamenin sehven gönderildiğinin bildirilerek … yev numaralı ihtarname ile sözleşmenin 02.05.2018’de ilgili kanun ve yönetmelikler gereğince sona ereceği hususunun ihtar edildiğini, sözleşmenin süresi sonunda sona erdiğini, 5 yıl süresi bir sözleşmenin süresinin bitmesine 1 hafta kala tek yanlı feshedilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, davalının 5 yıl boyunca yükümlülüğünü tam ve eksiksiz yerine getirdiğini, taahhüt ettikleri beyaz ürün alımının fazlasıyla gerçekleştiğini, madeni yağ taleplerinin davacı tarafından madeni yağ tedariki yapılmayacağı gerekçesi ile reddedildiğini, haksız talep edilen cezai şartın davalının mahvına sebep olabileceğini, genel işlem niteliğindeki cezai şart hükümlerinin yazılmamış sayılması gerektiğini belirterek davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davanın açıldığı İstanbul Anadolu … ATM tarafından HMK 17 maddesi uyarınca mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek kararın kesinleşmesini müteakip süresinde yapılan başvuru üzerine dosyanın mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış birleşen davaya esas Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının celbi ile incelenmesinde alacaklı … Petrol Dağıtım A.Ş tarafından borçlu …-… Petrol hakkında 152.934 USD 13.534,60 TL fatura tutarları ile 1.583,81 USD ve 28,92 TL işlemiş faiz talebi ile 6 adet faturaya dayalı ilamsız takip başlatıldığı borçlunun itirazı üzerine takibin durmuş olduğu anlaşılmıştır.
Milas Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan talimat uyarınca asıl davada davacı vekilinin ticari defterleri incelenerek mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; “davacının davalıdan protokol hükümlerine göre bayilik süresi olan 02.05.2013-02.05.2018 tarih aralığında 3250 m³ beyaz ürün almayı taahhüt ettiği, söz konusu dönem boyunca 3.984,85 m³ mal aldığı, madeni yağ açısından aynı tarih aralığında 5 ton madeni yağ almayı taahhüt ettiği, söz konusu dönem boyunca 0,132 ton mal aldığı, 4868 ton eksikliği bulunduğu, protokol hükümlerine göre eksik alınan madeni yağ için davacının 9.736 USD cezaya düştüğü kanaatine varıldığı” ifade edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile asıl davada davalı birleşen davada davacı ticari defter kayıt ve belgelerinin incelenmesi bakımından İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış mali müşavir ve sektör bilirkişisi tarafından düzenlenen rapor ve bilirkişi heyetine nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişinin dahil edilmesi ile düzenlenen ek raporlarda özetle; “taraflar arasında 02.05.2013 tarihinden itibaren 5 yıl süre ile akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığı ve süre sonu olan 02.05.2018 tarihi itibariyle davacı tarafından sözleşmenin feshedildiği, sözleşmenin 8. maddesinde asgari ürün alım taahhüdünün 9. maddesinde asgari ürün alım tarihinden kaynaklanan cezai şartın düzenlendiğini, dava konusu teminat mektubunun 07.05.2018 tarihi itibariyle 100.000,00 TL nakde çevrilmiş olarak kayıtlara alındığı, davacının 02.05.2013 ile 02.05.2018 aralığında toplam 132 kg (0,132 ton) madeni yağ aldığı, taahhüt edilen miktar 5000 ton olduğundan taahhüdü yerine getirilmeyen 4868 tonun sözleşmenin 9. maddesine göre beher ton için 2.000 USD dikkate alınarak 9.736 USD ‘nin fatura tarihindeki TCMB kurundan 39.464,88 TL madeni yağ cezai şart tutarının uygulanabileceği, sözleşme hükümlerine göre otogaz hariç 02.05.2013 ile 02.05.2018 arasında 3250 m³ beyaz ürün almayı taahhüt ettiği, davalı kayıtlarına göre davalının almış olduğu motorin ve benzin miktarının toplam 4158623 litre, davacı kayıtlarında ise 3827712 m³ mal olduğu, her iki durumda da taahhüt edilen 3250 m³’ün üstünde olması nedeniyle beyaz ürün yönünden taahhüdünün fazlasıyla yerine getirmesi nedeniyle cezai şartın oluşmadığı, sadece akdi ilişkinin başında davalıdan madeni yağ talebinde bulunmuş olan davacı bayinin sözleşmenin devamında madeni yağ talebinde bulunmamasına rağmen davalının bu yönde herhangi bir uyarı yapmamakla cezai şart talep etmemekte davacı nezdinde cezai şart talep etmeyeceği yönünde haklı güven uyandırdığı, sözleşme süresi sona erdiğinde cezai şart faturası düzenleyip tahsil etmesinin çelişkili davranış ve hakkın kötüye kullanılmasını oluşturduğu, sözleşmenin 24. maddesinde taraflar arasındaki protokolün bayi tarafından haksız feshedildiği takdirde 69.500 USD cezai şart ödeme yükümlülüğü altına gireceği, protokolün davacı tarafından feshedilmediği, 5 yılın sonunda kendiliğinden sona ereceği, davacı bayinin de keşide ettiği, 24.04.2018 tarihli ihtarname ile sözleşmenin 02.05.2018’de sona ereceğini bildirdiği yani 02.05.2018’den sonra sözleşmenin yenilenmeyeceğini bildirdiği, sözleşmeni bayi tarafından haksız feshedildiğinden söz edilemeyeceği, 24. madde hükmüne göre cezai şart ödeme yükümlülüğü altına girmediği, taraflar arasındaki ariyet sözleşmesi ile sözleşme süresince dağıtıcı adına verilen malzemelerin bayi tarafından dağıtıcıya iade edilmesi gerektiği, iade için tüm yükümlülüklerin bayi tarafında yerine getirileceği, davalı tarafından düzenlenen faturalarda yer alan kurumsal kimlik söküm bedeli 5.074,00 TL, akaryakıt pompa söküm bedeli 1.852,52 TL ve LPG ariyet söküm bedeli 6.608,00 TL KDV dahil toplam 13.534,52 TL’nin ariyet iadesi bağlamında davacı tarafından davalıya ödenmesi gerektiği” ifade edilmiştir.
Dava; taraflar arasındaki bayilik sözleşmeleri ve protokol kapsamında bayilik veren tarafından nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin istirdadı, birleşen dava ise sözleşmelerin haksız feshi nedeniyle cezai şart alacakları ile ariyet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili yönünde başlatılan ilamsız takibe itirazın iptali talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 02.05.2013 tarihli 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi ve eki niteliğinde 02.05.2013 tarihli protokol ile 02.05.2013 tarihli ariyet sözleşmesi ve 31.08.2016 tarihli otogaz bayilik sözleşmesi imzalandığı, bayilik sözleşmesinin 5 yıllık sürenin sonu olan 02.05.2018 tarihinde sona erdiği anlaşılmıştır.
Asıl davada davalı birleşen davada davacı tarafından bayilik sözleşmesinin süresinden önce bayi tarafından keşide edilen ihtarname ile haksız olarak feshedildiği iddiasında bulunulmuş ise de davacı birleşen davada davalı bayi tarafından keşide edilen 17.04.2018 tarihi ihtarnamenin tetkikinde yapmış oldukları sözleşmenin ilgili kanun ve yönetmelikler gereğince fesih olunduğunun belirtilerek ariyet verilen malların teslim alınmasının ihtar edildiği, bayi tarafından keşide edilen 24.04.2018 tarihli ihtarnamenin tetkikinde bu ihtarnameninde benzer içerikle sözleşmenin 02.05.2018 tarihinde ilgili kanun ve yönetmelikler gereğince sona ereceği belirtilerek ariyet verilen malların teslim alınmasının ihtar edildiği görülmekle sözleşmenin 5 yıllık süresinin bitimine çok az bir zaman kala bayi tarafından keşide edilen ihtarnamelerin içeriği itibariyle sözleşmenin süresinden önce tek yanlı fesih iradesini içermediği sözleşmenin süresi sonunda sona ereceği belirtilerek ariyet malzemelerinin teslim alınması hususları ihtar edildiğinden davalı birleşen davada davacının bayilik sözleşmesinin karşı tarafça haksız feshedildiği iddiasına itibar edilmemiştir.
Taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi kapsamında davacı birleşen davada davalı bayi tarafından verilen 100.000,00 TL değerindeki banka teminat mektubunun davalı birleşen davada davacı bayilik veren tarafından bayinin madeni yağ alım taahhüdünden kaynaklanan 8.108 USD karşılığı 32.865,78 TL cezai şart, akaryakıt alım taahhüdünden kaynaklanan 15.326 USD karşılığı 62.123,94 TL cezai şart alacaklarına ilişkin düzenlenen faturalar nedeniyle 07.05.2018 tarihi itibariyle nakde çevrildiği anlaşılmıştır.
02.05.2013 tarihli protokolün asgari ürün alım taahhüdünü düzenleyen 8. maddesinde bayinin protokol süresince 3250 m³ beyaz ürün ve 5 ton madeni yağ satın almayı kabul ve taahhüt ettiği, asgari ürün alım taahhüdünden kaynaklanan cezai şart düzenleyen 9. maddesinde sözleşmenin süresinin sonunda veya fesih tarihinde asgari mal alım taahhüdü maddesinde taahhüt edildiği halde satın alınmayan beher m³ beyaz ürün için 97 USD beher ton madeni yağ için 2.000 USD cezai şartın …’ye ödeneceğinin taraflarca kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan bilirkişi incelemesinde davacının 5 yıllık sözleşme süresi içerinde toplam 132 kg (0,132 ton) madeni yağ aldığı, protokol kapsamında taahhüt edilen miktar 5000 ton olduğundan taahhüdü yerine getirilmeyen 4868 ton yönünden sözleşmenin 9. maddesine göre yapılan hesaplamada beher ton için 2.000 USD dikkate alınarak madeni yağ asgari alım taahhüdünü ihlalden kaynaklanan ifaya ekli cezai şart tutarının 9.736 USD olarak hesap edildiği bu tutarın fatura tarihindeki TCMB döviz kuruna göre karşılığının 39.464,88 TL olduğu, ancak asıl davada davalı tarafından madeni yağ alım taahhüdünü ihlalden kaynaklanan cezai şart tutarı 8.108 USD kabul edilerek bu tutarın karşılığı 32.865,78 TL fatura düzenlendiği tespit edildiğinden protokolün 8. ve 9. maddeleri kapsamında asıl davada davalının kabulünde olan ve sözleşme süresinin sonunda bayi tarafından madeni yağ alım taahhüdünü ihlalden kaynaklanan 8.108 USD karşılığı 32.865,78 TL ifaya ekli cezai şartın varlığı ve miktarı kanıtlanmış olmakla asıl davada davalı bayilik verenin protokolün 16. maddesi kapsamında 100.000,00 TL teminat mektubundan 32.865,78 TL cezai şart alacağının tahsili haklı ve yerinde görülmüştür.
Protokolün 8. maddesi kapsamında asıl davada davacının 5 yıllık sözleşme süresi içerisinde 3250 m³ beyaz ürün almayı taahhüt ettiği, davalı kayıtlarına göre davalının almış olduğu motorin ve benzin miktarının toplam 4158623 litre, davacı kayıtlarında ise 3827712 m³ mal olduğu, her iki durumda da taahhüt edilen 3250 m³’ün üstünde olması nedeniyle beyaz ürün yönünden davacı bayinin asgari alım taahhüdünü ihlalinin bulunmadığı anlaşılmakla asıl davada davalı bayilik verenin akaryakıt alım taahhüdünü ihlal nedeniyle talep ettiği 15.326 USD cezai şartın yerinde olmadığı bu kapsamda düzenlenen fatura nedeniyle bayi tarafından verilen teminat mektubunun haksız olarak nakde çevrildiği anlaşılmakla asıl davada 100.000,00 TL teminat mektubu bedelinden 32.865,78 TL madeni yağ cezai şart alacağının mahsubu ile bakiye 37.134,22 TL’ye ilişkin kanıtlanan istirdat talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Birleşen davada davacı yan bayilik sözleşmesinin ve protokolün birleşen davada davalı tarafından haksız feshi nedeniyle protokolün 24. maddesi kapsamında 69.500,00 USD cezai şart alacaklarının bulunduğu iddia edilerek ilamsız takip kapsamında talep edilmiş ise de protokolün feshin sonuçlarını düzenleyen 24. maddesinde protokol ve/veya sözleşmenin … tarafından haklı veya bayi tarafından haksız feshi halinde bayinin 69.500 USD cezai şart ödeyeceği ön görülmüş olmakla somut uyuşmazlıkta taraflar arasındaki sözleşmenin sözleşme süresinin bitimiyle sona erdiği, bayinin sözleşme süresinden önce haksız feshinin söz konusu olmadığı tespit edildiğinden davacının sözleşmenin feshine bağlı cezai şart alacağının bulunmadığı anlaşılmıştır. Keza taraflar arasında imzalanan ve 3. maddesinde bayilik sözleşmesinin ayrılmaz bir parçası niteliğinde olduğu ifade edilen otogaz bayilik protokolünün 5.5 ve 7.1 maddesinde protokol ve sözleşmelerin satış taahhüdü dışındaki hükümlerin bayi tarafından ihlal edilmesi halinde bayinin … gaza 60.000 USD cezai şart ödeyeceği ön görülmüş ve bu kapsamda birleşen davada davacı tarafından bu cezai şart alacağı da takibe konu edilmiş ise de yukarıda ifade edildiği üzere protokol ve bayilik sözleşmesinin bayi tarafından haksız feshinin söz konusu olmadığı, maddede sözü edilen cezai şartın satış taahhüdü dışındaki sözleşme hükümlerinin ihlali koşuluna bağlandığı, davacı bayilik veren tarafından alım taahhüdüne ihlal dışında davalı bayinin sözleşmenin diğer hükümlerini ihlal ettiğine ilişkin bir iddiasının söz konusu olmadığı anlaşılmakla birleşen davada davacının 60.000 USD otogaz bayilik sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart alacağı talebinin yerinde olmadığı mahkememizce kabul edilmiştir.
Birleşen davada davacı, birleşen davaya esas icra takibine konu etmiş olduğu bir diğer alacak kalemleri 8.108 USD madeni yağ alım taahhüdünden kaynaklanan cezai şart ile 15.326 USD akaryakıt alım taahhüdünden kaynaklanan cezai şart alacakları olup birleşen davada davacının davalıdan akaryakıt bayilik sözleşmesi ve protokol hükümleri kapsamında madeni yağ alım taahhüdünü ihlal nedeniyle 8.108 USD ifaya ekli cezai şart alacağının bulunduğu ve cezai şart alacağı nedeniyle düzenlenen 32.865,78 TL tutarındaki fatura bedelinin bayi tarafından verilen teminat mektubu 07.05.2018 tarihinde nakde çevrilerek tahsil edilmiş olduğu anlaşılmakla teminat mektubu nakde çevrildikten sonra 03.07.2018 tarihinde başlatılan ilamsız takip ile mükerrer olarak aynı cezai şart talep edilmiş olduğundan 8.108 USD cezai şarta ilişkin birleşen davanın yerinde olmadığı anlaşılmış yine birleşen davaya esas takibe konu edilen 15.326 USD akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklanan akaryakıt asgari alım taahhüdünü ihlal nedeniyle ifaya ekli cezai şart alacak talebi yönünden bayi tarafından açılan istirdat talebine ilişkin asıl dava kapsamında tartışıldığı üzere birleşen davada davalının sözleşme ve protokol hükümleri kapsamında akaryakıt asgari alım taahhüdünü ihlalinin söz konusu olmadığı bu alacak kaleminin de teminat mektubu nakde çevrilerek tahsil edilmiş olduğu ve asıl dava kapsamında haksız tahsil edildiğinden istirdadına karar verildiği bu kapsamda birleşen davada davacının takibe konu 15.326 USD ifaya ekli cezai şart alacağının bulunmadığı mahkememizce kabul edilmiştir.
Birleşen davaya esas olan takibe konu edilen 13.534,60 TL fatura bedeline ilişkin taraflar arasındaki ariyet sözleşmesinin 5. maddesi gereğince ariyet malzemelerin yerlerinden sökülmesine ilişkin giderlerin bayiye ait olduğu taraflarca kabul edildiğinden bilirkişi heyeti ikinci ek raporunda davacı tarafından bayiye ariyet olarak verilen malzemeler yönünden 5.074,00 TL kurumsal kimlik söküm bedeli, 1.852,52 TL akaryakıt pompa söküm bedeli, 6.608,00 TL LPG ariyet söküm bedeli olmak üzere toplam 13.534,52 TL davacı alacağının istenebilir olduğu anlaşıldığından birleşen davanın bu tutar üzerinden kısmen kabulüne, kabul edilen alacak faturaya dayalı likid bulunduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına takibin kötü niyetle yapıldığı kanıtlanamadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-a)Asıl davanın kısmen kabulü ile 67.134,22 TL’nin 07.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
b)Asıl davada fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-a)Birleşen davanın kısmen kabulü ile Ankara … Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalı itirazının 13.534,60 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takip tarihinden itibaren bu alacağa değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
b)Birleşen davada davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
c)Birleşen davada %20 icra inkar tazminatı olan 3.383,65 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
d)Birleşen davada koşulları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Asıl davada alınması gereken 4.585,93 TL harçtan peşin alınan 1.707,75 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.878,18 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Asıl davada davacı tarafından başlangıçta yaptırılan 1.707,75 TL peşin harç ile 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.743,65‬ TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Asıl davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 9.527,45 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Asıl davada davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 4.929,87 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Asıl davada davacı tarafından yapılan 169,50 TL tebligat, 270,10 TL müzekkere gideri, 4.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.539,6‬0 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre belirlenen 3.047,62 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Asıl davada davalı tarafından yapılan 26,90 TL yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Birleşen davada alınması gereken 924,54 TL harcın peşin alınan 10.539,09 TL’dan mahsubu ile bakiye 9.614,55 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-Birleşen davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Birleşen davada davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 57.891,64 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-Birleşen davada davacı tarafından yapılan 140,90 TL tebligat, 29,00 TL müzekkere gideri olmak üzere toplam 169,9‬0 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre belirlenen 2,76 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
13-Birleşen davada davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
14-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı birleşen davada davalı vekilinin ve davalı birleşen davada davacı yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 18/11/2021
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 15.12.2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …