Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/585 E. 2022/319 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/613 Esas – 2022/299
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/613 Esas
KARAR NO : 2022/299

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 28/11/2019
KARAR TARİHİ : 12/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in, davalı … Bankası A.Ş ile imzaladığı genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi gereği ticari kredi kullanmış olduğunu, taksitleri ödemede gecikmesi üzerine davalı tarafından kendisine karşı icra takibine girişildiğini ve 407.873,60 TL’lik asıl alacak için 19.08.2018-15.10.2018 tarihleri arasındaki 57 günlük süre zarfı boyunca 51.723,93 TL temerrüt faizi işletildiğini ve bilahare takibin kesinleşmesi üzerine bu tutarın kendisinden tahsil edildiğini, davalı tarafından genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinde temerrüt faizi oranı gösterilmemiş olmasına karşılık ödeme emrinde bu oranın tek taraflı olarak (banka tarafından) %76 olarak belirlendiğini, bu oranın hem genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine hem TBK’nın genel işlem koşullarına hem de kendi tutarına aykırılık teşkil ettiğini, zira 407.873,60 TL’nin 57 günlük faizinin %76’dan hesap edildiğinde ödeme emrinde belirtildiği üzere 51.723,93 TL olmadığını, 49.080,79 TL olunduğunu, yani açıkça görüldüğü üzere 2.643.14 TL ( 51.723,93- 49.080,79 ) maddi hata ile fazla faiz alındığının açık olduğunu, müvekkili ile davalı banka arasında imzalanan genel nakdi veya gayrinakdi kredi sözleşmesinin, gerek bankaca daha sonra çok sayıda imzalanacak şekilde matbu olarak hazırlanması gerekse de tek taraflı hazırlanması üzerine TBK gereği genel işlem koşulu olduğunun sabit olduğunu bildirerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 2.643.14 TL’nin mevzuata uygun işleyecek en yüksek faizi ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Yenişehir Şubesi ile davacı asıl borçlu arasında imzlanan sözleşmelere istinaden krediler kullandırıldığını, anılan borcun ödenmemesi üzerine davacıya gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davacıdan olan borçların tahsili amacıyla Ankara …İcra Müdürlüğünün … E. ve Ankara …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, akabinde davacının toplam 541.999,68 TL ödeme yapmış olduğunu, ancak ödenen miktarın müvekkili banka alacağının altında kaldığını, talep edilen faizin davacı ile müvekkili banka arasında imzalanan sözleşmede öngörülen hükümlere uygun olduğunu, kaldı ki davacının takibe, gönderilen ihtarnameye, ödeme emrine de itiraz etmediğini ve ödeme yapılırken de müvekkili banka ile mutabık kaldığını, açılan davanın kötü niyetli olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Taraflarca dayanılan tüm deliller toplanmış, Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, davalı bankadan davaya konu taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesi ve ekleri getirtilmiş, dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilerek uyuşmazlık noktaları bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; davacının Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi’ni asıl borçlu sıfatıyla imzaladığı, … Bankası A.Ş. Yenişehir şubesinden 455.000 TL limitli şehir içi yolcu taşımacılığı kredisi ve 21.000 TL limitli ticari kredi kartı kullandığı, sözleşmenin eki olarak addedilen taksitli ticari kredi ödeme planında aylık faiz oranlarının belirtildiği, temerrüt faizinin nasıl uygulanacağının ise sözleşmenin 10.5 maddesinde, “Alacağın muaccel hale geldiği tarihten itibaren bankaca borçlu cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranının 2 katı oranında gecikme faizi ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder” şeklinde açıklandığı, diğer yandan davacının kredi sözleşmesini “Bankanızın genel nakdi gayri nakdi sözleşmesinin hükümlerine ilişkin olarak bankanız yetkililerince tarafıma bilgi verilerek içeriğini öğrenmemize/öğrenmeme imkan sağlanmıştır. Ayrıca sözleşmenin bir örneği de boş olarak tarafıma/tarafımıza teslim edilmiştir.” şeklindeki açıklama ile birlikte 12/03/2013 tarihinde imzaladığı, davalı bankanın dava dosyasına taksitli ticari krediler için uygulanan temerrüt faiz oranları ve geçerlilik tarihleri listesine göre yapılan hesaplamada davalı bankanın hesaplamada maddi bir hatasının olmadığı, yapılan hesaplamanın bankacılık teamüllerine ve mevzuata uygun olduğu, hatta davalı bankanın hesaplamalarının işlemiş temerrüt faizinde 53,36 TL, BSMV’de 2,66 TL eksik olduğunun görüldüğü, takip talebinde belirtilen faiz oranı olan %76’nin takibe geçildiği tarihte cari olan oran olduğu, hesabın kat tarihinden takip talebine kadar olan sürede değişen temerrüt faiz oranlarının uygulandığı yönünde kanaat açıklanmıştır.
İddia, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; her ne kadar davacı tarafından davalı bankaca icra takibinde talep edilen hesaplamanın maddi hataya dayalı olduğu gerekçesiyle hesap edilen şimdilik 2.643,14 TL’nin tahsili amacıyla eldeki dava açılmış ise de, taraflar arasındaki Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi (GNGKS)’nin 10.5 maddesinde temerrüt faizinin nasıl belirleneceğinin kararlaştırıldığı, buna göre yapılan bilirkişi incelemesinde davalı banka tarafından yapılan faiz hesaplamasının maddi hataya dayalı olmadığı ve bankaca talep edilen faizin taraflar arasındaki GNGKS’nin 10.5 maddesine ve bu madde ile bağlantılı olarak celp edilen davalı banka kayıtlarına uygun olduğu, dosya kapsamından davacıya uyuşmazlık konusu sözleşmeyi tetkik etme imkanının verildiğinin anlaşıldığı gibi ticari niteliği haiz mezkur kredi sözleşmesinde yer verilen temerrüt faizine dair hükmün genel işlem koşulu olarak değerlendirilmesine olanak bulunmadığı, takip talebinde belirtilen faiz oranın takip tarihinde cari orana isabet edip takibin dayanağı olan GNGKS’nin 10.5 madde hükmü de nazara alındığında davacının usuli kazanılmış hakkın varlığına dair savunmasına da itibar edilmesine olanak bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alınan toplam 44,99 TL harçtan mahsubu ile 35,8 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 2.634,44 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/04/2022