Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/335 E. 2021/247 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2019/335 Esas
KARAR NO : 2021/247

DAVA : Alacak-teminat mektubunun iadesi
DAVA TARİHİ : 05/07/2019
KARAR TARİHİ : 01/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan alacak-teminat mektubunun iadesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı ile akdedilmiş 15.12.2014 tarihli Akıncı Kayabeyi Barajı ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin İşletme ve Bakım Hizmet Sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme uyarınca davalıya ….banktan temin edilmiş 25.02.2016 tarihli 160.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubu verildiğini, davacının sözleşme uyarınca yüklendiği edimleri ifa ettiğini ve birinci yılının sonunda sözleşmenin 9. maddesi uyarınca tarafların 01.01.2016 tarihli zeyilnameyi imza altına aldıklarını, bu zeyilnameyle sözleşme süresinin bir yıl uzatıldığını, sözleşme bedelinin artırılmış olduğunun sözleşme ile kurulan ilişkinin 01.03.2019 tarihli fesih protokolüne kadar devam ettiğini, 01.01.2016 tarihli zeyilname hariç 2017- 2018 ve 2019 yılları için taraflar arasında sözleşme süresinin uzatıldığına veya bedeline ilişkin başkaca bir zeyilname veya protokol imzalanmadığını, sözleşmenin 2017 ve müteakip yıllarda 5.2 ve 9. maddeleri uyarınca kendiliğinden birer yıl daha uzadığını, davacının 5.4 maddesine uygun olarak her ayın sonunda faturalarını tanzim ederek davalıya ilettiğini, bununla birlikte sözleşmenin 9. maddesi uyarınca 2017-2018 ve 2019 yıllarında sözleşme birer yıl daha uzamasına rağmen 5.2. maddesinde hüküm altına alındığı üzere sözleşme bedelinde her yılın Ocak ayında TÜİK tarafından yayınlanan ÜFE ve TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme artışı yapılmadığını, davalıya Bucak …. Noterliğinin 15.02.2019 tarih …. yev nolu ihtarnamesini keşide ettiklerini, 01.03.2019’da karşılıklı mutabakatla fesih protokolü düzenlendiğini, davacının iş yerini davalıya iade ettiğini, protokolde üzerine düşen yükümlülüklerini davacının yerine getirerek iş yerini ve iş yerinde çalışan işçileri davalıya devrettiğini, protokolün 3.4 maddesinde hüküm altına alınan ödenmemiş hakediş ve alacaklarla ilgili hiç bir adım atılmadığını, bunun üzerine Ankara …. Noterliğinin 23.05.2019 tarih … yev nolu ihtarname keşide ettiklerini, teminat mektubunun iadesinin fesih protokolünün 3.8 maddesinde sözleşmeden farklı olarak yeni şartlara bağlandığını, protokol hükümlerine göre teminat mektubunun nakde çevrilmesi için geçerli ve hiç bir haklı neden bulunmadığını, 15.12.2014 tarihli sözleşmenin 5.2. maddesinde sözleşmenin taraflarca karşılıklı mutabakatla bir yıl daha uzatılması halinde sözleşme bedelinin sözleşmenin yenileneceği yılın Ocak ayında TÜİK tarafından yayınlanan ÜFE ve TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar artırılacağının hükme bağlandığını, sözleşmenin 9. maddesinde de karşılıklı mutabakatla 5.2. maddesine göre bir yıl daha uzatılabileceğinin hükme bağlandığını, zeyilname ile artırılan bedelin sözleşme ve zeyilnamde belirlenen süreler içerisinde yani zeşilname ile uzatılan sözleşmenin bitiş tarihi olan 31.12.2016 tarihine kadar geçerli olduğunu, buna göre 31.12.2016’dan sonra birer yıl uzayan ana sözleşmede 2017-2018 ve 2019 yılı Ocak aylarında ana sözleşmenin 5.2 ve 9. maddeleri uyarınca bedel artışı yapılmasının zorunlu olduğunu belirterek hakediş alacakları ile ilgili olarak davalı tarafından geçmişte vadesinde ödenmemiş tüm hakedişler için 690.219,94 TL’nin, 2017-2018 ve 2019 yılları Ocak ayında ÜFE ve TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilave edilmesi gereken hakediş alacaklarından şimdilik 10.000,00 TL’nin sözleşmenin 5.4 maddesinde belirlenen vadeye göre avans faizi ile birlikte tahsiline, 25.02.2016 tarihli 160.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun davacıya iadesine veya hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 15.12.2014 tarihinde Akıncı Kayabeyi Barajı ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin İşletme ve Bakım Sözleşmesi ve 01.01.2016 tarihinde süre uzatımı ve fiyat artışı zeyilnamesi imzalandığını, 01.03.2019 tarihli fesih protokolü ile ana sözleşme ve zeyilnamenin feshedildiğini, sözleşmenin tasfiyesinin ne şekilde yapılacağının da fesih protokolünde düzenlendiği, Kura Havzasında bulunan … Enerji A.Ş tarafından işletilen Köroğlu ve Kotanlı Barajlarının su tutumunun tamamlanarak işletmeye alınmasının geciktiğini, … Enerji A.Ş’nin düzeltici faaliyet yapmamasından ötürü davalıya ait Kayabeyi Barajının enerji üretiminin ciddi şekilde olumsuz etkilendiğini, davacının bu durumun bilmekle ve davalıya bildirmekle yükümlü olmasına rağmen su tutumunun uzadığını ve bu nedenle ciddi bir üretim kaybı gerçekleştiğini davalıya bildirmediğini, üretim kaybı nedeniyle zararın meydana gelmesinde … Enerji ile birlikte davacının ortak kusuru olduğunu, şirketin sözleşme gereği bu zararı gidermekle yükümlü bulunduğunu, 29.05.2019 tarih 10160 yev nolu cevabi ihtarnamede ifade edildiği üzere davacının 2016 yılındaki artıştan sona bedelde artırım yapılmamasını kabul ettiğini, bu kabul üzerine aynı bedel üzerinden sözleşmenin devam ettiğini, bu durumun davacının 3 yıl boyunca kesmiş olduğu faturalardan da anlaşılmakta olduğunu, bu süre zarfında davacının aksi yönde de bir talebinin olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Taraf delilleri toplanmış, Ankara … ATM … esas sayılı dosya örneği temin edilerek dosya kapsamına alınmış, tüm dosya kapsamı ile tarafların ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, elektrik mühendisi, nitelikli hesaplamalar uzmanı ve mali müşavirden oluşan bilirkişi heyetince yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapor ve bu rapora yönelik beyan ve itirazların değerlendirilmesi bakımından düzenlenen ek raporda özetle; “taraflar arasında 15.12.2014 tarihli Akıncı Kayabeyi Barajı ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin İşletme ve Bakım Hizmet Sözleşmesi akdedildiği, 01.01.2016 tarihinde Akıncı HES Santrallerinin İşletme ve Bakım Sözleşmesi 2016 yılı için fiyat artışı ve süre uzatımına ilişkin zeyilname akdedildiği, taraflar arasında 01.03.2016 tarihinde ise fesih protokolü düzenlendiği, davacı ve davalı şirketin 2014-2019 yılları ticari defter kayıtlarının tam bir mutabakat halinde olduğu, dava tarihi itibariyle davacının davalıdan açık hesap anlamında 690.219,94 TL alacaklı olduğu, yine karşılıklı olarak birbiriyle uyumlu olan kayıtlarda davacıya 2014-2019 yıllarında yapılan ödeme ve kesinti miktarlarına bakıldığında davacıya hakediş ödemeleri, davacıdan yapılan sözleşme damga vergisi kesintileri ve davacı namına yapılan maaş ödemeleri toplamının 8.311.312,66 TL olduğu, davacının davalıya ait Kayabeyi HES’in işletilmesi konusunda 25.12.2014 tarihinde sözleşme akdederek faaliyete başladığı 01.03.2019 fesih protokolüne kadar santralde sözleşme ve eklerindeki hükümlere göre faaliyette bulunduğu, nedim yatağından membaadan gelen suyun regülatörde birikmekle birlikte ne davacının nede davalının gelen su miktarının artırılması konusunda bir sorumluluğunun bulunmadığını, regülatöre gelecek su miktarının mevsim şartlarına ve nehir yatağını besleyen bölgedeki yağış miktarına bağlı olduğunu, davacının 2015 yılı ocak ayından fesih tarihi olan Mart 2019 tarihine kadar faaliyette bulunduğu, kontrol teşkilatınca davacının edimlerini eksik yerine getirdiğine dair bir tespit yapılmadığı, sözleşmenin 15. maddesi uyarınca davacıya herhangi bir cezai işlem uygulanmadığı, davacının sözleşmede belirlenen ekleri ile birlikte aylık faturaları keşide ettiği, bu kapsamda aylık hakedişlerin sözleşme ilişkine uygun düzenlendiğinin kabulünün gerektiği, sözleşme ve teknik şartname hükümlerine göre davacının HES’te regülatöre gelen sudan azami enerjini üretmeyi üretilen enerjiyi iletim veya dağıtım sistemine verilmesini, tesisin teknik kriterlere uygun bakım ve onarımı ve şartnamede öngörülen aylık ve yıllık raporları vermeyi üstlendiğini, aynı havzada yapılmakta olan bir HES’in seviyesini su tutumuna başlanıp başlanmadığını izlemek, denetlemekle ilgili bir görevinin sözleşme ve eklerinde yer almadığını, sözleşmenin 5.2 ve 9. maddesine göre sözleşme süresi 1 yıl olup taraflarca mutabakat halinde 1 yıl daha uzatılabilecek ve sözleşmenin yenilendiği yıl Ocak ayında TÜİK tarafından açıklanan ÜFE-TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar ana sözleşme bedeline ilave yapılacağı 01.01.2016 tarihli zeyilnamenin 5. bölümde sözleşmenin 03.12.2016 tarihine kadar uzatılmış sözleşmede yer alan bütün şartların aynı kalması şartıyla hizmet bedelinin 160.000,00 TL/ay+KDV olarak değiştirildiğini, belirlenen bu bedelin işin sonuna kadar sabit kalacağı sözleşme ve zeyilnamede belirtilen süreler içinde değişiklik yapılmayacağının ön görüldüğü, davacının 2017-2018 ve 2019 yılı aylık faturalarını hiç bir artırımda bulunmaksızın KDV dahil 188.800,00 TL olarak düzenlendiği, davacının bu dönemlerde ana hizmet bedelini TÜİK verilerine göre ilave edilecek hizmet bedeli ile ilgili herhangi bir fatura düzenlememiş olduğu, gönderdiği ihtarnamelerde de bu yönde bir talep bulunmadığı, davacının 2017-2018 ve 2019 yılı faturalarını 2016 yılı faturasına uygun olarak düzenlenmesinin sözleşmenin eylemli zeyli kabul edilmez ise davacının dava konusu ettiği hizmet bedeli ilavesi ili ilgili alacağının toplam 674.782,27TL olarak hesaplandığı, birbirini teyit eden taraf ticari defterlerine göre 2017-2018-2019 yılı faturalarını hiçbir artırımda bulunmaksızın KDV dahil 188.800,00 TL olarak düzenleyen davacının dava tarihi itibariyle 690.219,94 TL alacaklı olduğu, sözleşmenin 11.4.1 maddesine göre yüklenicinin bu işten dolayı iş verene herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra sözleşmenin sona erdiği tarihten itibaren 6 içinde SGK’dan ilişiksiz belgesi getirmesi halinde teminat mektubunun iade edilmesinin öngörüldüğü, yüklenicinin Ardahan SGM’den aldığı 16.05.2019 tarihli prim borcu olmadığı yönündeki belgeyi dosyaya sunduğu, davalının mahsup talebinde bulunduğu dava konusu olmayan alacak talebi dışında bir alacağının da bulunmadığı” ifade edilmiştir.
Davacı vekilince 08.03.2021 tarihli dilekçede, dava dilekçesinde 10.000,00 TL olarak talep edilen alacak kaleminin ıslahı ile 674.782,27’ye yükselttiklerini beyan ederek artırılan dava değerine ilişkin peşin harcın ikmal edildiği anlaşılmıştır.
Dava; ödenmeyen hakediş alacağı ile ÜFE ve TÜFE’nin aritmetik ortalaması üzerinden ilave hakediş alacağının tahsili sözleşme gereğince verilen teminat mektubunun iadesi talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 15.12.2014 tarihli Akıncı Kayabeyi Barajı ve Hidroelektrik Enerjisi Santralinin İşletme ve Bakım Hizmeti Sözleşmesi imzalandığı ardından 01.01.2016 tarihinde Akıncı (HES Kayabeyi) Santrallerinin İşletme ve Bakım Sözleşmesi 2016 Yılı İçin Fiyat Artışı ve Süre Uzatımına İlişkin Zeyilname düzenlendiği, 01.03.2019 tarihinde ise 15.12.2014 tarihli sözleşme ve bu sözleşmeye bağlı zeyilnamenin tarafların mutabakatı ile 01.03.2019 tarihinde geçerli olmak üzere feshedildiğine dair fesih protokolünün imzalanmış olduğunu anlaşılmıştır.
Davacı yan, sözleşme ve zeyilname gereğince yükümlülüklerini yerine getirdikleri halde davalının fesih protokolü kapsamında yükümlülüğünü yerine getirmediğini, sözleşme gereğince verilen teminat mektubunun iadesi koşullarının oluştuğunu, aylık hizmet bedeli hakediş faturalarına ilişkin alacakları yanında sözleşmenin 5.2 ve 9. maddeleri kapsamında 2017-2018 ve 2019 yılları sözleşme bedelinin güncellenmemesi nedeniyle oluşan hizmet bedeli fark alacaklarının bulunduğunu iddia etmiştir.
Toplanan deliller ve yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen kök ve ek rapor içeriği tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında imzalanan sözleşme ve zeyilname kapsamında sözleşmenin imzalandığı 15.12.2014 tarihinden 01.03.2019 fesih tarihine kadar davacının davalıya ait Kayabeyi Hidroelektrik Santralinde işletme faaliyetini yürüttüğü bu süre içerisinde davacının edimini sözleşme ve şartname hükümlerine aykırı yada eksik yerine getirdiğine dair bir tespitin varlığı ileri sürülmediği gibi davalı tarafından sözleşmenin 15. maddesi kapsamında davacıya herhangi bir cezai işlem uygulanmasının da söz konusu olmadığı, davalı tarafça HES santralinin membaasında yer alan başka bir HES tesisinin su tutulmasının gecikmesi ve bu durumun davacı tarafından haber verilmemesi nedeniyle uğradıkları üretim kaybı zararından davacının da sorumlu olduğu ileri sürülmüş ise de kök raporda belirtildiği üzere sözleşme ve teknik şartname hükümleri gereğince davacının aynı havzada yapılmakta olan başka bir HES’in seviyesini su tutumuna başlanıp başlanmadığını izlemek ve denetlemekle ilgili bir yükümlülüğünün bulunmadığı bu kapsamda davacı tarafından davalı adına düzenlenen ve her iki yanın ticari defterlerinde kayıtlı olan hizmet bedeli faturaları nedeniyle dava tarihi itibariyle davacının davalıdan ödenmeyen bakiye 690.219,94 TL alacağının bulunduğu anlaşılmış, davacı tarafından keşide edilen Bucak .. Noterliğinin 15.02.2019 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin davalıya 19.02.2019 tarihinde tebliğ edildiği verilen 7 günlük atıfet mehli ile 27.02.2019 tarihinde davalı temerrüdünün gerçekleştiği tespit edilmekle temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmiştir.
Davacı yan bir diğer talebinde 15.12.2014 tarihli sözleşmenin 5.2 ve 9. maddeleri uyarınca 2017-2018 ve 2019 yılları Ocak ayında ÜFE ve TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar sözleşme bedeline ilavesi ile ilave edilen hakediş alacaklarının tahsili talebinde bulunmuştur. Her ne kadar 15.12.2014 tarihli sözleşmenin 5.2. maddesinde sözleşme süresinin 1 yıl olduğu ve karşılıklı mutabakat ile 1 yıl daha uzatılması halinde sözleşme bedelinin yenileneceği yılın Ocak ayında TÜİK tarafında yayınlanan ÜFE ve TÜFE oranlarının aritmetik ortalaması kadar ana hizmet bedeline ilave yapılacağı ön görülmüş ise de 01.01.2016 tarihli zeyilnamenin 3.2. maddesinde 15.12.2014 tarihli sözleşmenin 5.1 maddesinde öngörülen 95.000,00 TL/ay+KDV sözleşme bedelinin değiştirilerek 160.000,00 TL/ay+KDV olarak yeniden belirlendiği ve aynı maddede belirlenen birim fiyatın işin sonuna kadar sabit kalacağı ve hiç bir sebep ve nedenle sözleşme ve zeyilnamede belirlenen süreler içerisinde değişiklik yapılamayacağı, fiyat farkı ve eskalasyon uygulanamayacağının taraflarca kabul edildiği, öte yandan bu zeyilnameden sonra 01.03.2019 tarihli fesih protokolüne kadar 2017-2018 ve 2019 dönemlerine ilişkin her hangi bir zeyilname düzenlenmemiş ise de davacı tarafından 01.01.2016 tarihli zeyilnamede belirtilen hizmet bedeli üzerinden 2017-2018- ve 2019 yılı aylık faturalarını hiç bir artırımda bulunmaksızın KDV dahil 188.800,00 TL olarak düzenlediği ve davalıya gönderdiği, bu suretle sözleşmenin eylemli olarak zeylinin gerçekleştiği anlaşılmakla davacının ilave hakediş alacağı talebinin yerinde olmadığı mahkememizce kabul edilmiştir.
15.12.2014 tarihli sözleşmenin 11.4.1 maddesinde sözleşme gereği verilen kesin teminatın iadesi koşullarının düzenlendiği, bu madde kapsamında davacı tarafından ilgili SGM’den alınan SGK prim borcu bulunmadığına dair belgenin sunulduğu, maddede ön görülen yüklenicinin bu işten dolayı iş verene herhangi bir borcunun olmadığının tespit edilmesi koşulu yönünden yapılan değerlendirmede; davalı yanın ticari defter kayıtlarının davacı yanın ticari defterleri ile tam bir mutabakat halinde olduğu ve dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 690.219,94 TL alacağının bulunduğu bilirkişi incelemesinde tespit edilmiş olup her ne kadar davalı yan 25.01.2020 tarihli ek rapora beyan ve itiraz dilekçesinde davacının ortak kusuru ile uğradıkları üretim kaybından kaynaklanan zararlarına ilişkin takas mahsup talebinde bulunmuş ise de takas mahsup def’inin cevap dilekçesinde ileri sürülmediği, tahkikat aşamasında ek rapora beyan dilekçesi içeriğinde ileri sürülen takas mahsup def’inin HMK 141 maddesi kapsamında ıslah yolu ile talep edilmediği gibi davacı yanın açık muvafakatinin de bulunmadığı anlaşılmakla savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında olduğu değerlendirilmiş öte yandan davalı yanın üretim kaybından kaynaklanan zarara ilişkin davacıya yönelik açmış olduğu bir davanın bulunmadığı, Ankara … ATM 2020/107 esas sayılı davanın davalı … Enerji A.Ş tarafından … Enerji A.Ş’ne yönelik olarak açılmış olduğu anlaşılmakla sözleşmenin 11.4.1 maddesinde öngörülen teminat mektubunun iadesi koşullarının gerçekleştiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 690.219,94 TL’nin 27.02.2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-….Şubesine ait 25.02.2016 tarihli 00151-GT000000003031 nolu 160.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalıdan alınarak davacıya iadesine,
3-Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
4-Alınması gereken 58.078,52 TL harcın peşin alınan 14.690,41 TL ve ıslah harcı 11.360,00 TL’den mahsubu ile bakiye 32.028,11 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 735,92 TL’sinin davalılardan, 584,08 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 59.561,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 50.789,11 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,40 TL başvuru harcı, 14.690,41 TL peşin harç 11.360,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 26.094,81 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 128,70 TL tebligat, 25,50 TL müzekkere gideri ve 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.154,20 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre 1.758,53 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
11-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 01/04/2021
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 15.04.2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …