Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/303 E. 2022/470 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/303 Esas – 2022/470
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/303 Esas
KARAR NO : 2022/470
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 21/06/2019
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı … Bankası A.Ş. Vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı borçlu ile müvekkili banka arasında imzalanan 14/11/2014 tarih ve 10.000.000,00 TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden sözü edilen şirkete kredi kullandırıldığını, borçlu …’ün ise söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredinin ödenmemesi üzerine …yevmiye numaralı hesap özetini de gösterir ve hesabın kat edildiğini bildirir ihtarnamenin keşide edildiğini ve borçluların sözleşmede beyan ettiği adreslere gönderildiği, ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine borçlular hakkında Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında genel haciz yolu ilamsız takibe geçildiğini, davalı tarafın ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek olan faiz ve ferileri ile birlikte tüm borca itiraz etmeleri sonucunda Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında borçlu davalı yönünden takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu bildirerek davalının Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takip talebinde yazılı genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanan toplam 277.296,60 TL üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek 60.296,27 TL %69,00 yıllık, 216.703,74 TL %30,24 yıllık faiz ile takibin devamına, borçlu hakkında %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yanlar arasındaki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların dayanağı tüm deliller getirtilip dosyaya eklenmiş, davanın dayanağı olan Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası celp edilmiş, konusunda uzman bankacı bilirkişiye dosya tevdi edilerek HMK’nın 218 ve 274. madde hükümleri uyarınca yerinde inceleme ve belge örnekleri alma yetkisi de verilip, rapor alınmıştır.
Davanın dayanağı olan Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının yapılan incelemesinde özetle; 277.000,00 TL asıl alacak, 296,60 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 277.296,60 TL üzerinden davalı ile dava dışı … Bilişim ve Güv. Tekn. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla başlatılan icra takibinin, davalı ….yönünden durduğu, dava dışı … Bilişim ve Güv. Tekn. San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden ise itirazın süresinde olmadığından bahisle itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.
Yargılama devam ederken davaya konu alacağın …. Bankası A.Ş. tarafından temlik alan … Yönetimi A.Ş.’ye temlik edildiği, temlike dair bilgi ve belgelerin dosyaya eklendiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafından davaya cevap verilmediğinden 6100 sayılı HMK’nın 128. maddesi hükmünce dava dilekçesindeki vakıaları inkar etmiş bulunduğu nazara alınarak, mahkememizce öncelikle genel kredi sözleşmesi bakımından davalıya HMK’nın 169. vd. maddeleri kapsamında isticvap davetiyesi gönderilip usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalı tarafından bir beyanda bulunulmayıp, duruşmalara iştirak edilmemiş, isticvaba icabet edilmediği görülmüştür.
Bilirkişi raporunda özetle; “davacı banka ile dava dışı borçlu arasında 10.000.000 TL tutarında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalı borçlu Alparaslan Türk’ün söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kefalet sözleşmesinin TBK md. 581 vd. maddelerine uygun olduğu, dava dışı şirkete davacı bankaca 203.500,00 TL limitli kredili mevduat hesabının tahsis edildiği ve kullandırıldığı, bankanın uyguladığı kredili mevduat faizlerinin TCMB’nin belirlediği ve yayımladığı oranlar olduğu, kredi faiz oranlarının TCMB’ye bildirimi yapılan oranlar olduğunu, faiz hesaplamalarının mevzuata ve bankacılık teamüllerine uygun olduğu, uygulanan spot kredi faiz oranlarının bankanın yayımladığı oranlardan daha düşük olduğu, kredi kartının ödemelerinde kredili mevduat hesabı ödemelerinde temerrüde düşülmesi durumunda faiz ve gecikme faizi uygulamalarının sonucunda BSMV (%5) alınmasının yerinde olduğu, bu konudaki itirazın yersiz olduğunu, hesaplamalar sonucunda davacı bankanın alacağının taleple bağlılık ilkesi gereğince asıl alacak 277.000,00 TL, ihtarname masrafı 296,60 TL olduğu, takip tarihinden itibaren asıl alacağa 69.296,26 TL için %69 yıllık, 216.703,74 TL için %30,24 yıllık faiz olmak üzere işlemiş faiz ve %5 BSMV tahsilinin talep edilebileceği” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu, usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiş; taraflarca bilirkişi raporuna itirazda bulunulmamıştır. HMK’nın 281/I. fıkrasında belirtilen bilirkişi raporuna itiraz süresi, hak düşürücü süre olup hak düşürücü süre içinde rapora itiraz edilmezse diğer taraf için usuli kazanılmış hak doğacaktır (Emsal: Yargıtay …HD., 28/03/2018 tarih ve 2015-2018/8095 sayılı ilamı). Bu bakımdan bilirkişi raporunda yapılan tespitlerin davacı ile birlikte davalılar bakımından da kesinleşmiş bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davacı bankanın davalıdan alacağının toplam 277.000,00 TL asıl alacak kadar olduğu, davacının takipte talep edilip delillendirilen 296,60 TL ihtarname masraflarını da talep edebileceği, bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarının takipte talep edilen alacak miktarı ile de uyumlu olduğu, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesi ve eklerine göre icra takibinde talep edildiği gibi takip tarihinden itibaren asıl alacağın 69.296,26 TL’si için yıllık %69, 216.703,74 TL’si için yıllık %30,24 temerrüt faizi işletilmesinin olanaklı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulü ile Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibe davalı itirazının iptali ile takibin aynı koşullarda devamına karar vermek gerekmiştir. Davacının icra inkar tazminatı istemine gelince; itirazın iptâli davasında İcra İflas Kanunu’nun 67/II maddesi hükmünce borçlunun icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için alacağın likit ve borçlunun itirazının da haksız olması gerekir. Mevcut hukuki durum karşısında davalının takibe itirazının haklı olmadığı sabit olup takibe konu alacak ve ferilerin genel kredi ve kredi kartı üyelik sözleşmelerinden kaynaklandığından likit (bilinebilir, belirlenebilir) nitelikte olması sebebiyle (Emsal: Y. 19 HD., 28/01/2019 tarih, 2012-13774/1542 sayılı kararı) davacı lehine hükmolunan takip konusu alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 55.459,32 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, son tahlilde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile ;
1-Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibe itirazın iptali ile, takibin aynı koşullarda devamına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si olan 55.459,32 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 18.956,06 TL harçtan peşin alınan 3.349,06 TL’nin mahsubu ile bakiye 15.607‬,00 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,90 TL başvurma harcı ve 3.349,06 TL peşin harç olmak üzere toplam 3.393,96‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 204 TL tebligat ve müzekkere giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 27.860,76 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen arabuluculuk ücreti karşılığı olan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022