Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/224 E. 2023/342 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/224 Esas
KARAR NO : 2023/342

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2019
KARAR TARİHİ : 10/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 14.04.2017 tarihli alım-satım sözleşmesi akdedildiğini, iş bu sözleşmenin 3. Maddesi ile alım-satıma konu malların türü, cinsi, rengi sözleşmeye ek mahiyette 45 sayfalık … koduyla gösterildiğini, sözleşmenin 3.2. Maddesi gereğince davalı, ürünleri ihraç kayıtlı, eksiksiz ve tam olarak 19.05.2017 günü teslim edeceğini taahhüt ettiğini, her geç kalınan gün için toplam ürün bedelinin %1 kadar tutarı cezai şart olarak ödemeyi kabul ettiğini, sözleşme konusu ürünlerin toplam bedelinin 120.000 USD olduğunu, davalı tarafın bir kısım ürünleri 26.05.2017 tarihinde teslim edebilmiş, buna dair 26.05.2017 tarih ve … sayılı faturalar tanzim edildiğini, söz konusu faturaların incelenmesinden kapalı fatura mahiyetinde olduğu, bedelinin ödenmiş olduğu anlaşıldığını, davalı taraf kalan ürünlerin sevkiyatını ise 01.06.2017 tarihinde gerçekleştirilebilmiş aynı tarihte … sayılı faturalar tanzim edildiğini, iş bu faturaların da yine kapalı mahiyette olduğu bedelinin ödenmiş olduğu görüldüğünü, 02.06.2017 tarihinde ise müvekkil tarafından … / … firmasına … sayılı fatura kesildiğini, yine navlun bedeli ise 29.05.2017 tarih ve … sayılı fatura ile müvekkilince ödendiğini, sözleşme konusu ürünlerin 19.05.2017 tarihinde teslim edilmesi şartlarına uygun hareket edilmediği anlaşıldığından, yine aynı sözleşmede belirtildiği üzere geç teslim nedeniyle davalı tarafın cezai şart ödemesi yükümlülüğü bulunduğunu, hasarlı temin edilen ürünlere ilişkin olarak davalı tarafın tazminat yükümlülüğü bulunduğunu, davalı tarafın söz konusu ürünlerin ihtiyaç kayıtlı olarak doğrudan …’a gönderileceğini bilmesine rağmen, ürünler için gerekli şekilde ambalaj ve kutulamayı yapmamış, ürünleri sabitlememiş bu nedenle araç içerisinde sarsıntı ve sürtünmeden dolayı hasarlar oluştuğunu, bir kısım ürünlerin ise boyalarının döküldüğü anlaşıldığını, müvekkil hem geç teslim nedeniyle hem de hasarlı ürünler nedeniyle zarara uğrattığını, …’da iş yaptığı firmalar nezdinde itibarı zedelenmiş iş kayıpları yaşadığını, müvekkilinin tüm iyiniyetli yaklaşımlarına karşın, müvekkilinin zararları is giderilemediğini belirterek fazlaya ve sair zararlara ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000 USD’nin fiili ödeme tarihindeki … Bankası … Kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının dava tarihinden itibaren devlet bankalarınca USD ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödenen en yüksek faiz oranındaki faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ilişkin olarak öncelikle aralarında aynı ticari ilişki kayaklı ve biri hakkında verilecek kararın diğerine etkileyecek nitelikte olduğunu düşündüklerini, taraflarınca açılmış …Mahkemesi … Esas sayılı dosya ile devam eden bir davaları mevcut olduğunu, dolayısıyla usul ekonomisi açısından iş bu davanın yukarıda belirtilen dava ile birleştirilmesi doğrultusunda karar verilmesini, esasa ilişkin olarak, davacı yanın taraflar arasındaki 14.04.2017 tarihli alım satım sözleşmesine dayandığını, söz konusu sözleşmenin yetkili temsilci tarafından imzalanmadığını da belirterek davacının beyanlarını kabul etmediklerini, taraflar arasında sadece bir değil, birden çok alım-satım ilişkisi mevcut olduğunu, dolayısıyla davacının 14.04.2017 tarihli sözleşmeye dayanmak suretiyle teslimin 19.05.2017 tarihinde gerçekleşmediğinden bahisle cezai şart isteminde bulunması somut olaya aykırı olduğunu, teslimin sözleşmedeki tarihte gerçekleşmemesinin sebebi, taraflar arasında süre gelen ticaret, davacının yapılan işe ilişkin talepleri, davacının temin edeceği araç vb. nedenler olduğunu, yani teslimin 19.05.2017 tarihinde olmamasının sebebi davacı olduğunu, nitekim taraflar arasında yapılan görüşmeler neticesinde davacı, malların tesliminin ekli mailden de anlaşılacağı üzere 01.06.2017 tarihinde yapılmasını istemiş ve o tarih itibariyle mallar teslim edildiğini, davacı yanın dilekçesinde gerekli ambalaj ve kutulama yapılmaması, sabitlenmemiş olması vb nedenlerle ürünlerin bir kısmının kırıldığını iddia ile hasarın tazmini talep edildiğini, davacının dilekçesinde de anlaşılacağı üzere ürünlerde ayıp olmadığını ve ayrıca ürünlerin ayıplı olduğuna dair taraflarına yaal süre içerisinde gönderilmiş bir ayıp ihbarı da olmadığını, davacının bahsettiği bir hasar var ise bunun tamamen kendi kusurlarından kaynaklandığının açık olduğunu, dolayısıyla bu istemlerinin de kabulü mümkün olmadığını belirterek öncelikle huzurdaki davanın …Mahkemesi … Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine, haksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE:
Dava; geç teslimden kaynaklanan cezai şart ve ayıplı ifa nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekili; davalı ile 14.4.2017 tarihli alım-satım sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme 3.2 maddesi uyarınca ürünlerin ihraç kayıtlı eksiksiz ve tam olarak 19.5. 2017 günü teslim edilmesinin ve geç kalınan her gün için toplam ürün bedelinin %1 i kadar cezai şart ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalının bir kısım ürünleri 26.5.2017 tarihinde , bir kısmını ise 1.6.2017 tarihinde teslim ettiğini, fatura bedellerinin ödendiğini, ürünlerin … ‘a gönderileceğinin bilinmesine rağmen gerekli ambalaj ve kutulama yapılmadığı ve sabitlenmediği için ürünlerin aracın sarsıntı ve sürtünmesinden dolayı hasar gördüğünü, gümrük deposunda 14 adet avizenin kırık ve hasarlı olduğunun tespit edildiğini, hasar bedelinin karşılanmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı sözleşmenin yetkili temsilci tarafından imzalanmadığını, aynı ticari ilişki nedeniyle …Mahkemesinde görülen … esas sayılı dosyası ile birleştirme talebinde bulunulduğu, taraflar arasında süregelen ticari ilişkinin olduğu, teslimin 19.5.2017 tarihinde olmamasının sebebinin davacının aracı geç temininden kaynaklandığı, 1.6.2017 tarihinde teslim istendiğinden teslimin o tarihte yapıldığını, sorumluluklarının “Fabrika Teslimi” olup müşteri memnuniyeti nedeniyle yüklemede hazır bulunulduğunu,ancak gönderilen aracın % 70-80 oranında dolu olması nedeniyle ürünlerin zarar göreceğinin bildirilmesine rağmen yükleme yapılması istendiğinden yüklemenin yapıldığını, ürünlerde ayıp olmayıp süresinde yapılmış ayıp ihbarının da olmadığını,bakiye alacağın tahsili için açtıkları davadan uzun süre geçtikten sonra eldeki davanın açıldığını savunarak davanın reddini istemişlerdir. …mahkemesi … sayılı dosyasındaki davanın cari hesap alacağının tahsili için davalı tarafça davacıya açılmış itirazın iptali talebine ilişkin olup eldeki davanın geç teslimden kaynaklanan cezai şart ve ayıp nedeni ile hasar bedelinin tahsiline yönelik olduğundan birleştirme talebinin reddine karar verilmiştir. Taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış; davacı yevmiye defterinin yasal olarak tutulduğu, kebir ve envanter defterlerinin birbirini teyit eder mahiyette olduğu, defter kayıtlarından davacının davalıya 17.009,70 TL borçlu olduğu, davalı defterlerinin E-Defter olarak tutulduğu ve yasal koşulları taşıdığı, davacıdan 19.443,87 TL alacağı olduğunun kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki 14.4.2017 tarihli sözleşme, fatura, irsaliye 16.6.2017 tarihli yük hasar tutanağı, mail yazışmaları sunulmuş, davalı tarafça her ne kadar 14.4.2017 tarihli sözleşmenin yetkilileri tarafından imzalanmadığı bildirilmiş ise de cevap dilekçesinde sözleşmede kararlaştırılan 19.5.2017 tarihinde teslim edilmeme sebebinin davacının aracı dolu olarak göndermesinden kaynaklandığı ileri sürüldüğünden sözleşmeyi benimsemiş olduğu kabul edilmiştir. Taraf tanıklarının beyanları ile bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Taraflar arasında itiraza uğramayan maillerden aracın davacı tarafça temin edileceğinde anlaşıldığı, davacı araçlarının davalı yerinde temini yapılmış ise de dolu olmaları nedeniyle davalı tarafça dava konusu avizelerin taşıma sırasında zarar göreceği bildirilmesine rağmen davacı tarafça yüklemenin yapılmasının istendiği, davalı tanıklarınca ambalajın ürüne göre yapıldığı , davacı tanığınca ambalajın ince olduğunun bildirildiği görülmüş ise de; 16.6.2017 tarihli hasar tutanağında ürünlerden 14 tanesinin kırık olduğu tespit edilmiş olup diğer ürünlerin hasarsız olduğu anlaşıldığından hasarın yetersiz ambalajdan kaynaklandığı iddiasına itibar edilmemiştir. Ayrıca satıcı olan davalının yükümlülüğü ürünü eksiksiz teslim etmekle sona ereceğinden yüklemeyi davalının yapacağına ilişkin bir kararlaştırma olmadığı gibi davacının teslim alma sırasında ambalaj ve istifleme ile ilgili bir itirazının bulunmadığı , uyarılara rağmen ürünlerin gecikmeden araca yüklenmesinin istendiği görülmüştür. Bu durumda gümrükte tespit edilen hasardan davalının sorumlu tutulması mümkün değildir. Davacının ürünleri geç aldığına ilişkin süresinde yaptığı bir ayıp ihbarı bulunmadığından teslimi kabul ettiği ve cezai şart isteyemeyeceği, hasarın gönderilen aracın dolu olması ve uyarıya rağmen yükleme yapılmasının istenmesi nedeniyle hasar bedelinin de istenemeyeceği gözetilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Davanın reddine,
Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 3.734,64 TL harçtan düşümü ile fazla kalan 3.554,74 TL harcın davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan başvurma harcının üzerinde bırakılmasına,
6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği … tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 11.864,60 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
Davalı tarafından yapılan toplam 74,70 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Talep halinde artan avansların iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 10/05/2023

Katip …

Hakim …