Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/20 E. 2021/85 K. 12.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/20 Esas
KARAR NO : 2021/85

DAVA : Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2017
KARAR TARİHİ : 12/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili … Hukuk Mahkemesine sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketlerin kurmuş oldukları iş ortaklığı neticesinde müvekkilden 31.10.2016 tarihli kira sözleşmesi ile Alanya/Yeniköy Barajı Şantiyesi için iki adet transmikser ve 08.11.2016 tarihli kira sözleşmesi ile bir adet beton pompası kiraladıklarını, davalı taraf müvekkilden söz konusu transmikserleri 01.11.2016 başlangıç, 30.05.2017 bitiş tarihi olmak üzere 7 ay için kiraladığını, davalı tarafın 29.11.2016 tarihinde sözleşmeyi müvekkile haber vermeden tek taraflı olarak feshettiğini, müvekkilinin bu yüzden kazanç kaybına uğradığını, müvekkili tarafından 30.089,95 TL’lik fatura bedelinin ve müvekkilinin uğramış olduğu kazanç kaybının şimdilik 1.000,00 TL olarak sözleşme tarihinden itibaren işletilecek en yüksek ticari avans faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP – KARŞI DAVA: Davalı vekili … Hukuk Mahkemesine sunmuş olduğu cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davaya konu edilen araçlara ilişkin müvekkil şirketler tarafından ayıp bildiriminde bulunulduğunu, davacı tarafın davasının dürüstlük kurallarına uymadığını, bu zararlardan müvekkillerin kurduğu iş ortaklığının sorumlu olmadığını, müvekkili tarafından haklı sebeplerle fesih koşullarının gerçekleştiğini, arızalı araçlar sebebiyle dava dışı … Grup Nakliyat Otomotiv şirketi ile müvekkil şirketlerin sözleşme yaparak beton pompası ve 2 transmikser kiralamak zorunda kaldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’lik menfi zararlarının sözleşme tarihinden itibaren işleyecek T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli avanslar için uygulanan faizi ile birlikte davacıdan tazminini talep ettiklerini beyan ederek davanın reddini ve karşı davanın kabulünü savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE : Deliller toplanmış, Doğanbey Vergi Dairesinden davalı iş ortaklığına ve Ostim Vergi Dairesinden de davacıya ait ait 2016 yılı BA – BS formları celp edilmiş, iş makinesi kiralama sözleşmeleri, irsaliyeli faturalar, puantaj cetvelleri, faturalar ve ihtarnameler taraflarca dosya kapsamına sunulmuştur. Tarafların ticari defter, kayıt ve belgeleri de incelenmek sureti ile mali müşavir ve inşaat mühendisi bilirkişilerden oluşan heyetten görüş alınmıştır.
… Hukuk Mahkemesinin 13/12/2017 tarih …. Karar sayılı görevsizlik ilamı uyarınca mahkememize tevzi olunan dosya hakkında 08/05/2018 tarih … Karar sayılı ilamı uyarınca karşı görevsizlik kararı verildiğinden merci tayini bakımından dosya Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine gönderilmiş neticede 27/12/2018 tarih … Karar sayılı ilam uyarınca mahkememizin görevli olduğuna karar verilmekle dosya eldeki esas sırasına kaydedilmiştir.
Asıl dava, taraflar arasında imzalanan şoförlü 2 adet transmikser ve beton pompasına ilişkin iş makinesi sözleşmesinin davalı tarafından feshi nedeniyle sözleşme uyarınca düzenlenmiş faturalar ile uğranılan kazanç kaybının tahsili istemine ilişkin alacak davası olmakla, karşı dava ise sözleşmenin feshinden kaynaklı olarak uğranılan menfi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, deliller ve bilirkişi kök ve ek raporları birlikte değerlendirildiğinde davacı ve davalıların oluşturduğu iş ortaklığı arasında 31/10/2016 tarihli Alanya Yeniköy Barajı Şantiyesinde davacının 01/11/2016 tarihi itibari ile şoförlü olarak 2 adet transmikseri kiralanması ile 08/11/2016 tarihli Alanya Yeniköy Barajı Şantiyesinde davacının 10/11/2016 tarihi itibari ile operatörlü olarak 1 adet beton mikseri kiralanmasına yönelik sözleşmenin imzalandığı konusunda uyuşmazlık bulunmamakla, taraflar arasındaki uyuşmazlığın söz konusu sözleşmelerin davalı iş ortaklığı tarafından feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığının tespiti ile asıl davada davacının fatura bedelleri ile kazanç kaybının tahsiline yönelik talebinin karşı davada ise davalılar iş ortaklığının dava dışı şirket ile imzalandıkları sözleşme de nazara alınarak uğranılan menfi zararların tazmini talebinin yerinde olup olmadığı ve mevcut ise miktarlarının tespiti hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 13/02/2019 tarihli tensip tutanağının 2 nolu ara kararı uyarınca davalı – karşı davacı … … A.Ş vekili karşı dava harcı olarak 850,00 TL yatırmış ve 25/02/2019 tarihli dilekçesi ile karşı davadaki taleplerinin 42.000,00 TL olduğunu belirtmiş ise de, karşı dava dilekçesindeki karşı davaya yönelik talebin 1.000,00 TL olması ve ardından sunulan dilekçe ile ıslah ya da talep artırım talebinde bulunulmaması karşısında karşı davadaki talebin 1.000,00 TL olduğu ve başvurma harcı ile peşin harcın toplu olarak yatırıldığı mahkememizce kabul edilmekle yargılamaya devam olunmuştur.
Bilirkişi heyeti kök ve ek raporları incelendiğinde; sözleşmede yer alan 15 günlük cezai şartın davacıya ödenmesine karar verilmesi durumunda 15 günlük çalışma karşılığında mikserler için yansıtılan bedelin KDV dahil 11.800,00 TL olduğu beton pompası için ise KDV dahil 13.570,00 TL ve nihayetinde toplamının 25.370,00 TL olduğu; davalı iş ortaklığının sözleşmenin feshi dolayısı ile dava dışı … Grup firması ile imzaladığı sözleşme nedeniyle 12.193,32 TL zararının oluştuğu, zararın davacıdan tahsili gerektiği, davacı yönünden alacağa hükmedilmesi halinde ise zararın hükmedilecek alacaktan mahsubu gerektiği şeklinde kanaat bildirilmiştir.
Eldeki dava dosyası incelendiğinde, her ne kadar davalı iş ortaklığı tarafından davacının sözleşmeye uygun olarak iş makinelerini çalıştırmadığı gerekçesi ile sözleşmeler feshedilmiş ise de, fesih öncesinde davalılar tarafından davacıya ihtarda bulunulduğuna dair herhangi somut belgenin sunulmaması ve mevcut belgelerin tetkikinde de davalıların iddialarının ispatlanamaması karşısında fesih sebebinin haklı olmadığı kanaatine varılmıştır. Feshin haklı nedene dayandığının ispat külfeti davalılar iş ortaklığı üzerinde bulunmakla, bunun ispat edilememesi nedeniyle öncelikle karşı davaya konu edilen müspet zarara yönelik talepler bakımından karşı davanın reddi gerektiği kanaatine varılmıştır. Asıl dava yönünden ise, kazanç kaybı talebinin somutlaştırılamaması karşısında, davacının kazanç kaybı talep edemeyeceği ancak, bilirkişi raporlarında her iki iş makinesi sözleşmesi nazara alınarak sözleşmede mevcut 15 gün üzerinden yapılan hesaplamaya itibar edilerek davacının davalılardan 25.370,00 TL alacağının bulunduğunun kabulü ve fazlaya ilişkin talebin reddi ile nihayetinde aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın kısmen kabulü ile 25.370,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karşı davanın reddine
3-Asıl dava yönünden alınması gereken 1.733,03 TL harçtan, peşin alınan 530,94 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.202,09 TL harcın asıl davada davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Asıl davada davacı tarafından başlangıçta yatırılan 14,50 TL başvurma harcı, 530,94 TL peşin harç olmak üzere toplam 545,44 TL’nin asıl davada davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak asıl davada davacıya verilmesine,
5-Asıl davada davacı tarafından yapılan 156,93 TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 906,93 TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre 764,72 TL’sinin asıl davada davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak asıl davada davacıya verilmesine, bakiyenin asıl davada davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Asıl davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin asıl davada davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak asıl davada davacıya verilmesine,
7-Asıl davada davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar yönünden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin asıl davada davacıdan alınarak asıl davada davalılara verilmesine,
8-Karşı dava yönünden 31,40 TL başvuru harcı ve alınması gereken 59,30 TL harç toplamı 90,70 TL’nin peşin alınan 850,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 759,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde karşı davada davacılara iadesine,
9-Karşı dava yönünden yapılan masrafın karşı davada davacılar üzerinde bırakılmasına,
10-Karşı davada davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT madde 13/2 uyarınca 1.000,00 TL vekalet ücretinin karşı davada davacılardan alınarak karşı davada davalıya verilmesine,
11-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalılar vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 12/02/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.