Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/279 E. 2022/115 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/279 Esas
KARAR NO : 2022/115

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2018
KARAR TARİHİ : 15/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı idare arasında …. İçmesuyu inşaatı işi için davacının yüklenici ve davalının idare sıfatını haiz oldukları ihale sözleşmesi imzalandığını, işin güvencesi için teminat mektubu verildiğini, sözleşme uyarınca davacı şirketin projeyi tamlayarak geçici kabul yazılarını verdiğini ve resmi törenlerle açılışının basın önünde gerçekleştirildiğini ve sistemin düzgün çalışır vaziyette teslim edildiğini, idare tarafından bildirilen bir takım eksikliklerin davacı şirket tarafından giderilmesi neticesinde geçici kabulün yapıldığını, Trabzon Bölge Müdürlüğü’nün 25/05/2016 tarihli yazısı ile tespit oluna kesin kabul özür ve eksikliklerinin davacı şirket tarafından giderilmesi bildiriminde bulunulduğunu, ancak tamamlanması istenilen eksiklerin bütünü ile işletmesel kusurlar olup ürünlerin periyodik bakım ve onarımlarının yapılmaması neticesinde vuku bulan durumlar olduğunu, bahse konu vana arızalarının tümü ile kullanım hatalarından kaynaklandığını, geçici kabulde tüm sistemi sorunsuz ve çalışır şekilde teslim etmesine karşılık sonrasındaki kullanım hatasından kaynaklı sorunların giderilmesinin davacı şirketten istenilmesinin hukuka ve sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, davalının tespit olunan özür ve eksiklikleri davacı şirket nam ve hesabına ihale ederek tamamlattığını, takiben davacı şirkete tebliğ edilen 10/11/2017 tarih ve …İlgi sayılı yazı ile ihale neticesinde yapılan harcama tutarına karşılık geldiği iddia edilen 182.750,11 TL’nin ödenmesi talep olunduğu, teminat mektubunun nakde çevrilmesi baskısı altında davacı şirket tarafından 29/11/2017 tarihinde ödenmek durumunda kalındığını, yine sözleşme imzaladığında ilk iş olarak proje doğrultusunda Ø800 mm çapında çelik boru siparişi verildiğini; çelik boruların imalatından sonra malzeme kabul tutanağı düzenlenerek şantiyeye nakli sağlandığını ve izharatının yapıldığını, 2 yıl sonra ise proje tadilatı gerekçesi ile hattın kısaltıldığını ve Ø800 mm çapındaki çelik boruların izharat fiyatına kuruma alındığını, davacı şirketin bu nedenle de büyük bir ekonomik kayıp yaşadığını, zarara uğradığını, davacının yaşamış olduğu maddi zararın uzman bilirkişiler tarafından tespiti ile davalıdan tazmini yönünde iş bu davanın açılması zarureti hasıl olduğunu, davalının sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle, tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere, şimdilik 10.000 TL’nin ödeme tarihi olan 29/11/2017 tarihinden işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş; 27/06/2021 tarihli talep arttırım dilekçesi ile vana arızaları nedeniyle yaşanan kayıp yönünden talebini 9.500,00 TL’den 182.750,11-TL’ye çıkarmış, proje tadilatı nedeniyle yaşanan kayıp kapsamında talebinin belirlenemediğini, şimdilik 500,00 TL olduğunu beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 03/07/2015 tarihinde geçici kabul tutanaklarının onaylandığını, kesin kabul komisyonunca 13-18/04/2016 tarihleri arasında iş bünyesinde yapılan tespit ve incelemeler sonucunda bir kısım özür ve eksikliklerin tespit edildiğini ve akabinde komisyonca hazırlanan “kesin kabul özür ve eksiklikler tutanağı” kapsamında 25/05/2016 tarih ve 991 sayılı yazıyla davacı şirkete 60 gün süre verilerek iş kapsamındaki özür ve eksikliklerin giderilmesini ve işin kesin kabulünün noksansız yaptırılmasının istendiğini, zira sözleşme eki YİGŞ’nin 25. maddesi kapsamında davacının sorumlu olduğunu ve bu hüküm kapsamında kusur ve eksikliklerin davacının namına giderildiğini, takiben bedelinin davacı yüklenici tarafından nakit olarak yatırıldığını, ödeme yapılırken bir ihtirazi kayıt da ileri sürülmediğini, sözleşme kapsamında ihrazatta olup şantiye sahasında artan malzemelerin de sözleşme eki şartname hükümlerine uygun olarak taraflar arasındaki tutanağa göre ihrazat fiyatı üzerinden teslim alındığını, tutanağın davalı tarafından da rızası ile imzalandığını, sözleşme kapsamında hakedişlerin kesinleştiğini, kesin hesabın yapıldığını, davacının dava konusu hususlara ilişkin herhangi bir haklı talebinin ve alacağının bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinden eksik ve ayıplı işlerin giderim bedeli olarak kesilen bedelin iadesi ile iş azalışı nedeniyle uğranılan zararların tahsili istemine ilişkindir. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, taraflar arasındaki sözleşme ve ekleri, ihale dosyası ile birlikte celp edilmiş, dosya bir inşaat mühendisi, bir makine mühendisi, bir mali müşavir ve bir kamu ihale hukuku uzmanı bilirkişilerden oluşan dört kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınmış, Vakfıkebir Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimatla davacı tanığı dinlenmiştir.
Taraflar arasında Vakfıkebir, Beşikdüzü, Yalıköy, Çarşıbaşı (Trabzon) ile Eynesil (Giresun) Grup İçme Suyu İnşaatı işine dair 02/07/2020 tarihli sözleşmenin imzalandığı, sözleşmenin 6. maddesinde iş bedelinin birim fiyatlı olarak kararlaştırıldığı, sözleşmenin 8.2.1 maddesinde Yapım İşleri Genel Şartnamesi (YİGŞ)’nin sözleşmenin ekleri arasında sayıldığı, işin geçici kabulünün 03/07/2015 tarihinde onaylandığı, kesin kabul işlemleri sırasında davalı idare tarafından gönderilen 25/05/2016 tarihli yazı ile kesin kabule engel olarak bildirilen ayıp ve eksikliklerin 60 gün içerisinde giderilmesinin istenildiği, davacı tarafından 02/06/2016 tarihli yazı ile bildirilen ayıp ve eksiklerin işletme kusurlarından, periyodik bakım ve onarımların yapılmamasından, görevlilerin sistemi kullanmada yeterli bilgi ve belgeye sahip olmamasından kaynaklandığı belirtilerek kesin kabulün yapılmasının istendiği, takiben davalı idare tarafından 19/08/2016 tarihli yazı ile eksiklerin giderilmesi bakımından 10 gün daha süre verilerek aksi halde YİGŞ’nin 25. maddesi kapsamında giderileceğinin bildirildiği, davacı tarafından gönderilen benzer minvaldeki 25/08/2016 yazıyı takiben davalı idare tarafından gönderilen 09/09/2016 tarihli bir yazı ile işin kesin kabule hazır hale getirilmesinin yeniden ihtar edildiği, takiben davalı idare ile dava dışı … İnş. Taah. Nak. ve Tic. Ltd. Şti. ile imzalanan 26/05/2017 tarihli sözleşmeye istinaden eksik ve kusurlu olduğu bildirilen işlerin ikmal edildiği, davalı idare tarafından davacıya gönderilen 10/11/2017 tarihli yazı ile ikmal işleri dolayısıyla 182.750,11 TL’nin ödenmesinin ihtar edildiği, 14/11/2017 tarihinde kesin kabul tutanağının düzenlendiği, 29/11/2017 tarihinde davacı tarafından 182.750,11 TL’nin davalıya ödendiği, 22/12/2017 tarihinde kesin kabul tutanağının davalı tarafından onaylandığı, kesin kabulü takiben taraflar arasında 37 ve son nolu kesin hakedişin düzenlendiği ve 18/02/2018 tarihinde davalı idarece onaylandığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 01/04/2020 tarihli kök, 22/03/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; davacının kesin kabule kadar olan kusur ve eksikliklerin namına ifasına ilişkin olarak idareye ihtirazi kayıtsız ödemiş olduğu 182.750,00 TL’ye ilişkin olarak kesin kabul tutanağında YİGŞ’nin 40. maddesine uygun olarak ihtirazi kaydının olmaması ve YİGŞ’nin 25/1 maddesine göre kesin kabul eksikliklerinin davacının sorumluluğunda olması nedeniyle davalı idareden bir talepte bulunmayacağı, davacının iş azalışı nedeniyle kullanılmayan malzemelerinin sözleşme bedeline oranla işin %5,25’ine tekabül ettiği, davalı idarenin kullanılmayan malzemeyi sözleşme fiyatından satın almakla yükümlü olduğuna dair bir hüküm olmadığı gibi idarenin böyle bir irade beyanının söz konusu olmadığı, 4735 sayılı Kanun’un 24/son maddesi ve YİGŞ’nin 22/son maddesi gereğince iş azalışının sözleşme bedelinin %20’sinden fazla olmaması nazara alınarak, maddede öngörülen koşulların oluşmaması nedeniyle davacı yanın müspet zarar talebinde bulunamayacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi incelemesini takiben davacı vekili tarafından sunulan, bir emekli Sayıştay bağımsız denetçi ve YMM, bir emekli Sayıştay uzman denetçisi tarafından düzenlenen 06/07/2021 tarihli uzman görüşü raporunda ise özetle; geçici kabulün yapılmış olması sebebiyle YİGŞ’nin 41/4 maddesine göre eserin işletilmesinde ve kullanılmasında herhangibir engel olmadığı, işletmeden kaynaklı giderlerin yüklenicinin sorumluluğunda olmadığı, teklif mektubu eki cetvelde ihzar edilecek malzemelere yer verilmemiş olması, bu konuda teklif sunulmamış olması nedeniyle ihzarat bedelinin mahalli rayiçlere göre tespit edilmesi gerektiği yönünde görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı özetle, davalı idare tarafından işletmesel kusurlardan, periyodik bakım ve onarımların yapılmamasından kaynaklanmasına rağmen eksik ve ayıplar gerekçe gösterilerek yapılan kesintinin yerinde olmadığı, bu nedenle taraflar arasında düzenlenen 36 ve 37 nolu hakedişleri ihtirazı kayıtla imzaladıkları gibi kesin kabul tutanağının düzenlendiğinin hemen ertesi günü 15/11/2017 tarihinde … yevmiye nolu ihtarnamesini göndererek kesin kabul tutanağına da itiraz ettiklerini, iş azalışı nedeniyle artan malzeme dolayısıyla da zarara uğradıklarını iddia etmekte, davalı ise özetle, sözleşme ve eki YİGŞ kapsamında sorumluluğun davacıda olduğunu, işin kesin hesabının da yapıldığını, davanın reddi gerektiğini savunmaktadır.
Dosyaya kazandırılan bilgi ve belgelerden, taraflar arasında 15/03/2015 tarihine kadar yapılan işlere ait 36 nolu hakediş düzenlendiği, bu hakedişte davacı tarafından yapılan işlerin sözleşme fiyatlarıyla tutarı, 18.702.975,45 TL olarak hesaplandığı, kesintiler ve mahsuplar toplamı yükleniciye ödenecek hakediş tutarının (-) 90.509,21 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Davacı yüklenici bu hakedişi, “itirazımız kaydıyla” şeklinde ihtirazı kayıt koyarak imzalamıştır. Takiben 19/03/2015 tarihi itibar alınmak suretiyle 14/11/2017 tarihinde yapılarak 22/12/2017 tarihinde onaylanan kesin kabule ek olarak tutulan tutanakta davacı yüklenici temsilcisinin 18/04/2016 tarihinde kesin kabul komisyonunca tespit edilen ve 27/10/2017 tarihinde tamamlanan özür ve eksikliklerin kendi sorumluluklarından kaynaklanmayıp işletme hatasından kaynaklandığı gerekçesiyle imzadan imtina ettiği belirtilmiş, takiben davacı tarafından aynı minvaldeki itirazların, davalıya gönderilen …yevmiye nolu ihtarname ile ihtar edildiği anlaşılmıştır. Kesin kabulü takiben taraflar arasında 37 ve son nolu hakediş düzenlenmiş, bu hakedişte, davacı tarafından yapılan işlerin sözleşme fiyatlarıyla tutarı 18.697.816,13 TL olarak hesaplanmış, bu bedelden 18.702.975,45 TL önceki hakediş bedeli düşülerek davacıya ödenecek tutar (-) 5.159,32 TL olarak belirlenmiştir. Davacı yüklenici bu hakedişi, “bu hakediş raporunu itiraz kaydıyla kabul ettim” şeklinde ihtirazı kayıt koyarak imzalamış ve hakediş 19/02/2018 tarihinde davalı idare tarafından onaylanarak kesinleşmiş olup aynı tarihli yazı ile davacıya bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 8.2.1. maddesine göre Yapım İşleri Genel Şartnamesi (YİGŞ) sözleşme ekidir. Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 40. maddesinde geçici hakediş raporları, 41. maddesinde de kesin hakediş raporu ve hesap kesilmesi düzenlenmiştir. Sözü edilen şartnamenin 40. maddesine göre yüklenicinin geçici hakedişlere itirazı olduğu takdirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunu “idareye verilen ….. tarihli dilekçemde yazılı ihtirazi kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gereklidir. Eğer yüklenicinin, hakediş raporunun imzalanmasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar, yetkililer tarafından hakediş raporunda yapılacak düzeltmelere bir itirazı olursa bu itirazını hakedişin kendisine ödendiği tarihten başlamak üzere en çok 10 gün içinde dilekçeyle idareye bildirmek zorundadır. Yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılır. Şartnamenin bu hükmü sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan mülga HUMK’nın 187. maddesi gereğince delil sözleşmesi niteliğinde olup, tarafları bağlar. Hakim tarafından da re’sen dikkate alınması gerekir (Emsal: Yargıtay HGK’nın 08.12.2010 tarih, 2010/15-609 Esas, 2010/634 Karar sayılı içtihadı).
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının ihtirazı kayıtla imzaladığını bildirdiği gerek 36 nolu geçici hakedişe, gerek 37 ve son nolu kesin hakedişe itirazının sözleşmenin eki YİGŞ’nin 40. ve 41. maddelerinde belirtilen şekle uygun olmadığı, hakedişte yapıldığı belirlenen düzeltmelerin ise fiyat farkına ilişkin olduğu, fiyat farkı alacağının ise uyuşmazlık konusu olmadığı ve davanın konusunu da oluşturmadığı, neticeten davaya konu uyuşmazlık kapsamında hakediş içeriklerinin olduğu şekliyle kesinleştiğinden ve hakedişe bağlı haklar düştüğünden davacının davaya konu taleplerinin reddi gerektiği; bunun yanında davacı tarafından uyuşmazlık konusu hususların işletmesel kusurlardan ve periyodik bakım ve onarımlarının yapılmamasından kaynaklandığından davacının sorumluluğunun bulunmadığı savunulmakta ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin eki niteliğindeki YİGŞ’nin 25/1. maddesinde kesin kabul işlemlerinin davalı idarece onaylanacağı tarihe kadar sözleşmeye konu işin her türlü sorumluluğunun davacı yükleniciye ait olduğu, yüklenicinin yapım işlerinin kusur ve eksiklerinden dolayı idarece gerekli görülecek bütün onarım ve düzeltmeler ile sürekli bakım işlerini kendi hesabına yapmak zorunda olduğu, eksikliklerin idarece verilen 10 günlük süreye rağmen ikmal edilmemesi halinde idarenin ikmal ettirebileceği, bu kapsamda idarenin yüklenicinin teminatından veya varsa diğer alacaklarından ödeme yapmaya yetkili olduğu düzenlenmiş olup dosya kapsamından teknik bilirkişi raporuna göre de niteliği gereği YİGŞ’nin 25/1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılan ve davalı idare tarafından bu hükme uygun olarak verilen sürelere rağmen davacı yüklenici tarafından giderilmeyen söz konusu işlerin giderim bedelinin davacı yükleniciden talep edilebileceği anlaşılmakla davacının bu kısma yönelik isteminin bu bakımdan da yerinde olmadığı; yine sözleşmenin eki YİGŞ’nin 21. maddesi kapsamında iş eksilişine rağmen iş sahibinin herhangi bir bedel, kâr kaybı ya da tazminat ödemesinin koşulu, iş azalışı sonucu bedelin %80’den daha düşük bir bedelle tamamlanacak miktara düşmesi hali olup, teknik bilirkişi raporuna göre %5,25 oranına isabet eden iş azalışı dolayısıyla davacının uğradığını savunduğu zarardan davalı idarenin sorumluluğunun bu bakımdan da bulunmadığı, kaldı ki yukarıda belirtilen ilkeler ışığında YİGŞ’nin 40. ve 41. maddelerinde öngörülen usule uygun itirazda bulunmayan davacı yüklenici tarafından hakedişe dahil işler dolayısıyla talepte bulunulmasının da mümkün olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak son tahlilde davanın tümden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alınan toplam 170,18 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 89,48 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 21.277,51 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Talep halinde davacının ve davalının artan avansının iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır