Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/169 E. 2022/113 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/169 Esas
KARAR NO : 2022/113

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2018
KARAR TARİHİ : 15/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı şirketçe 2017 ve 2018 yılı içerisinde muhtelif tarihlerde fatura karşılığında davalı borçlu tarafa ait restoranın et ihtiyacı karşılandığını, davacının bu hizmetin karşılığında irsaliyeli fatura düzenleyerek davalı borçlu tarafa bu faturaları verdiğinin, dava konusu faturaların içeriğine yasal sürede itiraz edilmeyerek faturaların içeriği davalı tarafça kabul edildiğini, fatura içeriklerine yasal sürede itiraz edilmemesine rağmen davalı tarafça fatura bedellerinin ödenmediğini, bunun üzerine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasıyla davalı taraf aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu bildirerek, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu tarafından kötü niyetli olarak takibe itiraz olması nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin icra takibinin dayanağı olan fatura bedellerinin tamamını banka aracılığıyla ödediğini, davalının davacıya herhangi borcunun bulunmadığını bu nedenle icra takibine itirazlarının haklı olduğunu, takibin haksız ve kötüniyetli olduğunun aşikar olduğu bildirerek davanın reddi ile davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, fatura alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkememizce taraflarca dayanılan deliller dosyaya kazandırılmış, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek tarafların ticari defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davanın dayanağı olan Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının yapılan incelemesinde özetle; davacı tarafından sair faturalara dayalı olarak 181.859,00 TL asıl alacak, 2.541,30 TL işlemiş faiz olmak üzere 184.400,30 TL alacak üzerinden 19/02/2018 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durdurulduğu görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamında inceleme yapılması bakımından, taraf vekillerinin itirazları da değerlendirilerek iki farklı bilirkişiden kök ve ek rapor alınmış olup mali müşavir bilirkişilerden oluşan iki kişilik bilirkişi heyeti tarafından düzenlenip hükme esas alınan son bilirkişi raporuna göre özetle; tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup açılış ve kapanış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu anlaşılmakla TTK’nın 64 vd. maddelerine göre kanuni şartları taşıdığı, tarafların ticari defter ve kayıtları birlikte değerlendirildiğinde davalı tarafından yapılan ödemeler düşüldüğünde icra takibine konu faturalardan kaynaklı olarak davacının davalı şirketten takip tarihinde 180.068,76 TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, davacının takip tarihinden sonra 43.850,00 TL ödeme yaptığı, bu ödemelerden 11.850,00 TL’sinin ise dava tarihinden önce, 26/02/2018 tarihinde gerçekleştirildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile gerekçeli ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmasına karar verilen bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; davacının takibe konu faturalar dolayısıyla takip tarihinde 180.068,76-TL alacaklı olduğu, davalı tarafından takip tarihinden sonra 43.850,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan ödemelerden 11.850,00 TL kısmının dava tarihinden önce gerçekleştirildiği anlaşılmakla davacının bu miktar bakımından itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı, bu miktar düşüldüğünde davacının davalıdan 168.218,76 TL bakiye alacağının bulunduğu, takipten ve davadan sonra yapılan 32.000,00 TL ödemenin ise icra müdürlüğü tarafından infaz aşamasında dikkate alınması gerektiği (Emsal: Yargıtay HGK, 21/09/2011 tarih ve 15-494/555 sayılı kararı), davacının takipten önce davalıyı usulüne uygun olarak temerrüde düşürdüğünü ispat edemediği değerlendirilerek işlemiş faiz talep edemeyeceği; kabule göre davalının takibe itirazının haklı olmadığı ve takibe konu alacağın muayyen ve likit nitelikte bulunduğu değerlendirilerek davacı lehine hükmolunan asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 33.643,75 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi, reddolunan kısım yönünden davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu ispat olunmadığından davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak son tahlilde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile ;
1- Davacının dava tarihinden önce tahsilatı gerçekleştirilen 11.850,00 TL açısından hukuki yararının bulunmaması nedeniyle usulden reddine,
2- Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibe itirazının 168.218,76 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynı koşullarda devamına,
3- Davalı tarafından takipten sonra haricen ödenen 32.000,00 TL’nin icra müdürlüğü tarafından infaz aşamasında dikkate alınmasında ,
4- 33.643,75 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5- Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
6- Alınması gereken 11.491,02 TL harçtan peşin alınan 2.227,10 TL’nin mahsubu ile bakiye 9.263,92 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7- Davacı tarafından başlangıçta yaptırılan 2.227,10 peşin harç ile 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 2.263‬ TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 19.930,78 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10- Davacı tarafından yapılan, 177 TL tebligat gideri ve 1.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.277,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre 1.164,94 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
11- Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
12- Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
15/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸