Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/625 E. 2021/364 K. 09.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/625 Esas
KARAR NO : 2021/364

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2017
KARAR TARİHİ : 09/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin inşaat işlerinde şap ustası olarak çalışarak hayatını kazandığını, müvekkilinin 14.05.2015 tarihinde Otonomi olarak bilinen havaalanı yolu üzerindeki iş yerine çalışmaya gitmek üzere diğer meslektaşlı olan çalışma arkadaşları ile birlikte … yönetimindeki … plaka sayılı araca bindiğini, davacının 14.05.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığını, … plakalı aracın davalı şirket nezdinde trafik sigortası (ZMMS) ile sigortalı bulunduğunu, … plakalı araçta yolcu konumunda bulunduğunu, müvekkilinin şap ustası olarak çalıştığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 150.000 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 26.02.2015/2016 tarihlerini kapsar trafik sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, sorumluluklarının poliçe limiti ve kusur oranında olduğunu, davacının maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu tarafından belirlenmesi gerektiğini, gelir durumuna ilişkin somut belge sunulmaması halinde hesaplamanın asgari ücret esas alınarak yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle yolcu konumunda bulunan davacıda oluşan cismani zarar bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili; 14.5.2015 tarihinde şap ustası olarak çalıştığı Havaalanı yolu üzerindeki işyerine gitmek için sürücüsü … olan … plakalı araca bindiğini, … yönetimindeki … plakalı araçla çarpışması sonucu yaralandığını, Sigorta Tahkim Komisyonunca süresinde neticelendirilemediğinden talebin reddine karar verildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı … vekili; kusurun davacının bulunduğu araç sürücüsünde olduğunu, kusur ve adli Tıp raporu alınması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.Ankara …. Asliye Ceza Mahkemesinin … sayılı dosya sureti, hasar dosya ve poliçesi ,kaza tespit tutanakları, SGK ve Emniyet Müdürlüğü yazı cevabı ,tedavi kayıtları celp edilmiş;Erciyes Üniversitesi Tıp FakültesiAdli Tıp Ana bilim dalı Başkanlığından alınan raporda vücut genel çalışma gücü kaybının % 57 oranında olduğunun tespit edildiği, Ceza mahkemesince Adli Tıp trafik İhtisas dairesi raporunda davalı araç sürücüsü … ‘nin simit almak için uygun alana girmeyip yol içerisinde dörtlü ikaz lambasını yakarak park ettiği, davacının bindiği araç sürücüsü … ‘un yola gereken dikkat vermeyerek ve hızını ayarlamayarak durmuş olan davalı aracına arkadan çarpması nedeniyle davalı araç sürücüsü … ‘nin tali, … ‘un asli kusurlu olduğuna ilişkin rapor düzenlendiği, 25.4.2018 tarihli raporda …’a % 75, … ‘ye % 25 kusur verildiği, mahkemece alınan kusur raporunda davalı araç sürücüsü … ‘nin karayolu seyir şeridine taşacak şekilde park etmesi, uygun mesafeye reflektör koyması gerekirken eksik tedbirle yol güvenliğini tehlikeye düşürdüğü gözetilerek sürücülere % 50 ,% 50 kusur verildiği, itiraz ve çelişki nedeniyle bu kez Karayolları Fen Heyetinden üçlü bilirkişden kusur raporu alındığı, taraflara % 50- % 50 kusur verildiği görülmüştür. Her ne kadar Ankara …. Asliye Ceza Mahkemesinde … ‘un asli kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de; kusur oranı konusunda Ceza Mahkemesi kararının Hukuk mahkemesini bağlamayacağı, kararın henüz kesinleşmediği, Aktüerya bilirkişisinden kusur oranına göre terditli rapor alındığı, Mahkemece davalı araç sürücüsünün % 50 kusurlu olduğunun kabulü ile maluliyet tazminatı hesabının değerlendirildiği,davalı tararfça süresinde ileri sürülmemiş olan hatır taşımasının varlığı halinde dahi tazminatın teminat limitinin üstünde kaldığı gözetilerek davacının ıslah talebi doğrultusunda teminat limiti ile sınırlı olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
Davanın kabulüne, davalı sigortalı araç sürücüsünün %50 kusurlu olduğunun kabulü ile teminat limiti ile sınırlı olarak 290.000 TL 06.12.2016 tarihinden ticari reeskont faiziyle davalıdan tahsiline,
Alınması gereken 19.809,90 TL harçtan peşin alınan ve tamamlanan 5.274,63 TL harcın düşümü ile eksik kalan 14.535,27 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan toplam 5.306,03 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince belirlenen 28.750,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 3.596,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Talep halinde artan avansın iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen tefhim kılındı. 09/06/2021

Katip …

Hakim …