Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/434 E. 2021/48 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2017/434 Esas
KARAR NO : 2021/48
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 19/06/2017
KARAR TARİHİ : 28/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı şirketin %33 oranında ortağı olduğunu, kalan %67 hissenin sahibi ve müdürlük yetkisini elinde bulunduran diğer ortağın … olduğunu, davalı tarafından gönderilen Ankara …Noterliğinin 28.02.2017 tarihli ihtarnamesi ile şirketin 2016 yılı genel kurul toplantısının 15.03.2017 tarihinde yapılacağı hemen akabinde gönderilen Ankara …Noterliğinin 18.03.2017 tarihli ihtarnamesinde ise genel kurul toplantısının 18.03.2017 tarihinde yapılacağının bildirildiğini, şirketin hakim ortağı …’ın müdürlük görev ve yetkisini kötüye kullandığını, şirkete ait taşınmazların kendi ve bağlantılı olduğu diğer şirketler adına tescil ettirdiği ve şirketi zarara uğrattığı duyumlarının öğrenilmesi üzerine davacının genel kuruldan önce şirket defterlerinin incelemek istediğini, Ankara … Noterliğinden ihtarname gönderdiğini, cevabi ihtarnamede defterlerin genel kurulda incelenebileceğinin bildirildiğini, 15.03.2017’de şirkete gidildiğinde inceleme yapılamadığını, 18.03.2017 tarihli genel kurulda da defterlerin hazır edilmediğini, gündem maddelerinin büyük bir kısmının 15.04.2017’ye ertelendiğini, ertelenen 15.04.2017 tarihli toplantının 5 ve 6. gündem maddelerinde 2016 faaliyet raporları ile bilanço ve gelir tablolarının okunduğu, 7. gündem maddesinde oy çokluğu ile tasdikine karar verildiğini, davacının olumsuz oy kullandığını ve muhalefetini şerh ettirdiğini, 8. madde de karın dağıtılmaması için makul ve haklı bir sebep ile mantıklı bir gerekçe sunulmadığını, şirket müdürünün görev ve yetkisini kötüye kullanarak hileli ve muvazaalı yöntem ve usulsüz işlemlerle şirketin içini boşaltığını, zararına sebebiyet verdiğini, …’ın şirketin alacağına mahsuben alınan Keçiören’deki taşınmazın tapusunu yetkisini kötüye kullanmak suretiyle kendi adına aldığını, … Ltd.Şti’ne ait iki dubleks daireyi muvazaalı olarak kendi şirketi … Proje Ltd.Şti’ne aktardığını, … Enerji Ltd.Şti, … Metal Ltd.Şti, … Enerji Ltd.Şti ve … Proje Ltd.Şti’nden gerçek bir mal ve hizmet karşılığına dayanmayan faturalar alınarak giderlerin yüksek gösterildiğini, muvazaalı ödemeler yapıldığını belirterek 18.03.2017 tarihli genel kurul toplantısının 2,3,4,5 ve 6 nolu kararının, 15.04.2017 tarihli genel kurul toplantısının 5,6,7 ve 8 nolu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 2015 yılı ortalarından bu yana … ile diğer ortak … arasında şirket yönetimi ile ilgili bir çok sıkıntı yaşandığını, … hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının …. sayılı soruşturma dosyası üzerinde güveni kötüye kullanma, resmi evrakta sahtecilik, dolandırıcılık ve rekabet yasağına uymama suçlarından şikayette bulunulduğunu, ayrıca … ATM … esas sayılı dosyasında ortaklıktan çıkma davası ikame edildiğini, davacı ve … Ltd.Şti aleyhine Ankara … ATM … esas sayılı haksız rekabet ve rekabet yasağının kötüye kullanılması sebebiyle tazminat davası açıldığını, ayrıca … hakkında … Asliye Ceza Mahkemesinin … sayılı dosyasından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan dava açıldığını, 18.03.2017 tarihli genel kurulda defterlerin incelemeye açılmasının temel sebebinin şirketin e defter kapsamında olması ve bilançonun Mart sonunda çıkacak olmasından ibaret olduğunu, bu güne kadar şirketler hakkında düzenlenmiş tek bir vergi tekniği raporu bulunmadığını, vergi dairesinin yaptığı incelemelerde tüm faturaların gerçek bir mal ve hizmet alımına ilişkin olduğunun tespit edildiğini, 15.04.2017 tarihli genel kurulda şirket defterlerinin davacının incelemesine açıldığını, 2012,2013,2014,2015 dönemleri şirket ortaklarınca yapılan genel kurulda ibra edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Taraf delilleri toplanmış Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünden davalı şirketin sicil özeti ile sicil dosyasından bir örnek getirtilmiş, davalı şirketin 18.03.2017 ve 15.04.2017 tarihli olağan genel kurul toplantılarına ilişkin gündem, hazirun cetveli ve toplantı tutanağı örnekleri Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünden temin edilmiştir.
Ankara …. ATM’nin … esas sayılı dosya örneği, Ankara …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosya örneği, mahkememizin … esas sayılı dosya örneği, Ankara CBS’nın … nolu ve … nolu soruşturma dosyası örnekleri uyap sisteminden getirtilmiş, Ankara Yenimahalle ve Keçiören Tapu Müdürlüğünden ilgili taşınmazların tapu kaydı ve akit tablosu örnekleri temin edilerek dosya kapsamına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı ile davalı şirketin ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, mali müşavir ve Hukuk Fakültesi öğretim üyesi bilirkişi tarafından düzenlenen kök rapor ile makine mühendisi, elektrik elektronik mühendisi ve gayri menkul değerleme uzmanı bilirkişilerin katılımı ile düzenlenen raporlarda özetle; “18.03.2017 tarihli genel kurul toplantısının 2,3,4,5 ve 6 numaralı kararların iptal kararının uygulanabilirliği ve hukuken sağlayacağı bir fayda bulunmadığından iptal talebinin kabulünün uygun olmayacağı, 15.04.2017 tarihli genel kurul toplantısının 5,6,7 ve 8 numaralı kararlarına ilişkin olarak teknik bilirkişiler tarafından yapılan incelemelerde araç kiralama işleminin gerçek bir kiralamaya ilişkin olmadığı bu nedenle 465.600,00 TL giderin davalı şirket tarafından fazladan ödemesinin yapıldığı, gayri menkul alım satım işlemlerine ilişkin mahallinde inceleme sonucunda Keçiören’deki taşınmaz yönünden şirketin söz konusu işlemler nedeniyle zarara uğradığından bahsedilemeyeceği, Yenimahalle’deki taşınmaz ile ilgili işlem nedeniyle şirketin kar ettiği, işlemin muvazaalı tesis edildiğine dair tespit yapılamadığı, Yenimahalle’deki diğer taşınmazın piyasa raiçi altında bir bedelle satın alınmasının şirket lehine olduğu, elektrik emtia birim fiyatlarının piyasa raiçlerine uygunluğunun elektrik mühendisi bilirkişi tarafından denetlendiği, finansal bilgilerden oluşturulan finansal tablolara yansıtılan 465.600,00 TL giderin önemli bir yanlışlık olduğundan finansal tabloların gerçek durumu yansıtmaması sebebi ile 5,6 ve 7 numaralı genel kurul kararlarının iptalinin talep edilebileceği, şirket giderlerinin gerçek durumu yansıtmaması dolayısıyla söz konusu işlemler nedeniyle şirket karının düşük hesaplanması sebebiyle 8 nolu kararın iptali gerektiği” ifade edilmiştir.
Dava; davalı şirketin 18.03.2017 tarihinde yapılan 2016 yılı olağan genel kurul toplantısında 2,3,4,5 ve 6. gündem maddesi ile alınan kararlar ile 15.04.2017 tarihinde yapılan 2016 yılı olağan genel kurul toplantısında 5,6,7 ve 8. gündem maddeleri ile alınan kararların iptaline karar verilmesi talebine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 622. maddesinde bu kanunun anonim şirket genel kurul kararlarının butlanına ve iptaline ilişkin hükümlerinin kıyas yolu ile limited şirketlere de uygulanacağı öngörülmüş olmakla TTK 622. maddenin atfı ile TTK 445. maddesinde 446. maddede belirtilen kişilerin kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine karar tarihinden itibaren üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilecekleri, aynı yasanın 446. maddesinde toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan ayrıklarının genel kurul kararlarının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, yönetim kurulu, kararların yerine getirilmesin, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her birinin iptal davası açabileceği, Türk Ticaret Kanununun 447. maddesinde ise de genel kurulun özellikle pay sahibinin genel kurula katılma asgari oy dava ve kanundan kaynaklanan vazgeçilemez nitelikteki haklarının sınırlandıran veya ortadan kaldıran pay sahibinin bilgi alma inceleme ve denetleme haklarını kanunen izin verilen ölçü dışında sınırlandıran anonim şirketin temel yapısını bozan veya sermayenin korunması hükümlerine aykırı olan kararların batıl olduğu düzenlenmiştir.
Yukarıda ifade edilen yasal düzenlemeler çerçevesinde davanın 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı iptali talep edilen genel kurul kararlarına davacının olumsuz oy kullanarak muhalefet şerhini tutanağa geçirmiş olduğu tespit edilmiştir.
Davalı şirketin 18.03.2017 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağının ve hazirun cetvelinin tetkikinde şirkette pay sahibi iki ortağında asaleten toplantıya katıldığı, toplantının 2. gündem maddesinde faaliyet raporu okunduğu bilanço hazır olmadığından gündem maddesinin 15 Nisan 2017 tarihine ertelenmesine karar verildiği, 3. gündem maddesinde 2016 yılı bilanço ve gelir tablolarının okunması müzakeresi ve tasdikinin 15 Nisan 2017 tarihine ertelenmesine karar verildiği, 4. gündem maddesi olan karın dağıtılması hususunun da 15 Nisan 2017 tarihine ertelendiği keza müdürün ibrasına ilişkin 5. gündem maddesinin de ertelenmiş olduğu anlaşılmakla ertelenen gündem maddelerine ilişkin 15.04.2017 tarihinde genel kurul toplantısının yapıldığı hususu da gözetilerek bu maddeler yönünden iptallerini gerektirecek nitelikte alınmış bir genel kurul kararı söz konusu olmadığından gündem maddelerinin ertelenmesine ilişkin kararlar yönünden davacının iptal davasında hukuki yararı bulunmadığı değerlendirilmiştir. Genel kurul toplantısının 6. gündem maddesinde davacının olumsuz oyu ve muhalefeti ile müdür seçiminin yapıldığı anlaşılmış olup söz konusu karar da toplantı ve karar nisabı oluşmakla birlikte 6102 Sayılı TTK’nun 413/3 maddesi uyarınca yönetim kurulu üyelerinin seçimi finansal tabloların müzakeresi maddesi ile ilgili sayıldığından finansal tabloların müzakeresinin ertelenmesine karar verildiği halde buna bağlı konulardan olan şirketi temsil ve ilzama yetkili müdür seçimine karar verilmesi doğru görülmediğinden bu karara yönelik davacının iptal talebinin yerinde olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Davalı şirketin 15.04.2017 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağının ve hazirun cetvelinin tetkikinde şirkette pay sahibi iki ortağında asaleten toplantıya katıldığı, 5. gündem maddesinde faaliyet raporunun okunduğu, 6. gündem maddesinde bilanço ve gelir tablolarının okunduğu bu maddeler yönünden iptallerini gerektirecek nitelikte alınmış bir genel kurul kararı söz konusu olmadığından iptal davasında hukuki yararın bulunmadığı değerlendirilmiştir. Aynı genel kurul toplantısının faaliyet raporları ile bilanço ve gelir tablolarının onaylanmasına ilişkin 7. gündem maddesi yönünden yapılan değerlendirmede şirketin 2016 yılı faaliyet raporunda taşınmaz alım satımına ilişkin işlemlerin raiç değerlerine uygun olduğu şirket zararının söz konusu olmadığı, elektrik malzemelerine ilişkin faturaların piyasa raiçlerine uygun olduğu, ancak ortalama personel sayılı 9 olan davalı şirketin 2016 döneminde aktifinde 3 araç bulunduğu, … Enerji Ltd.Şti’nden yapılan araç kiralama işlemlerinin gerçek durumu yansıtmadığı bilirkişi heyetince tespit edilmiş olmakla araçların kiralanması nedeniyle düzenlenen gider faturaları kapsamında finansal tabloların gerçek durumu yansıtmaması sebebiyle faaliyet raporları ile bilanço ve gelir tablosunun onaylanmasına ilişkin 7. gündem maddesinin iptalinin gerektiği, keza finansal tablolar gerçeği yansıtmadığından 8. gündem maddesi ile alınan karın dağıtılmamasına ilişkin kararın da yerinde olmadığı anlaşılmakla nispi müktesep hak niteliğindeki kar payının dağıtılmamasına ilişkin alınan ve finansal tabloların gerçeği yansıtmaması nedeniyle müktesep hakkın ihlali niteliğinde olan kar payı dağıtılmamasına ilişkin 8. gündem maddesi ile alınan kararın kanun, ana sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil ettiği sonuç ve kanaatine varıldığından davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalı şirketin 18.03.2017 tarihli genel kurul toplantısında 6. gündem maddesi ile alınan kararın ve 15.04.2017 tarihli genel kurul toplantısında 7. ve 8. gündem maddeleri ile alının kararların iptaline,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile 27.90 TL harcın davalıdan tahsiline ve hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre hesaplanan 4.080,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri toplamı olan 4.439,60 TL’nin, 2.219,80 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal 2 haftalık sürede mahkememize müracaat ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
Gerekçeli kararın yazıldığı tarih: 10.02.2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …