Emsal Mahkeme Kararı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/834 E. 2021/123 K. 23.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/834 Esas – 2021/123
… MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
T.C.
ANKARA
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS SAYISI : 2016/834
KARAR SAYISI : 2021/123

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :

VEKİLİ : Av.

DAVALILAR :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/11/2016
KARAR TARİHİ : 23/02/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 17/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalılardan … sevk ve idaresinde bulunan ve davalı … Sigorta şirketine kasko, davalı … Sigorta Şirketine ZMMS ile sigortalı bulunan … plakalı aracın 23/06/2016 tarihinde müvekkili …’ın yaya olduğu sırada araçlara kırmızı ışık yanması nedeniyle geçiş yapmak isterken bölünmüş yolda bekleyen araçların solundan ters yönden gelen araçların kullandığı yol bölümüne girip müvekkiline çarptığını ve ağır derecede yaralanmasına sebebiyet verdiğini, bu konuda Ankara … Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında yargılanmasının davasının devam ettiğini, bu dava dosyasında müvekkilinin yaşamının tehlikeye girdiğine dair adli tıp raporu alındığını, gerek kasko sigortacısına gerekse diğer sigorta şirketine maddi ve manevi tazminat yönüyle yapılan başvuruların sonuçsuz kaldığını, öncelikle talep edilecek miktarların tahsilini teminen davalıya ait araç üzerine tedbir şerhi konulması isteğini bildirmiş ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili için 10.000,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 25.000,00 TL’nin davalılar sigorta şirketlerinden başvuru tarihlerinden itibaren, davalı gerçek kişi …’dan haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminatın davalılar … ile kasko sigortacısı … Sigorta Şirketinden kloz limiti kadar müştereken tahsili yönünden karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, usul yönünden dava şartının dava öncesinde kendilerine başvuru yapılarak yerine getirilmediğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, diğer yönden müvekkiline yapılan başvurunun eksik belgeler ile yapılmaya çalışıldığını bildirmiş, esasa dair 23/06/2016 tarihinde kazada aracın 23/03/2016 – 23/03/2017 tarihleri döneminde müvekkili nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, teminatın limiti ve kusur ve illiyetin varlığı kanıtlandığı takdirde zararın tazmini yoluna gidilebileceğini, maluliyetin kanıtlanması ve geçici işgöremezlik zararının poliçe kapsamında olmadığının değerlendirilmesini ve faiz yönünden yasal faizin dava tarihinden itibaren uygulanması gerektiğini açıklamış davanın reddini istemiştir.
2-Davalı … Sigorta Şirketi cevap dilekçesinde özetle, müvekkiline usulüne uygun başvuruda bulunulmadığını, davanın usulden reddine karar verilmesini, … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 07/04/2016 – 25/03/2017 döneminde İMMS ile sigortalı bulunduğunu, kaza ile yaralanma arasında illiyet bağının araştırılmasını, manevi tazminatın sebepsiz zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağının dikkate alınmasını, müvekkilinin temerrüte düşürülmediğini ve haksız fiilden kaynaklı olayda yasal faize karar verilmesi gerektiğini açıklayarak haklarındaki davanın tümüyle reddine karar verilmesini istemiştir.
3-Davalı … cevap dilekçesinde özetli, olay günü müvekkilinin hamile olan ablasını doğuma yetiştirmek amacıyla araç ile hareket ettiğini, Ankara Gata Hastanesi’nde sola dönüş yapmak isterken … plakalı aracı ile karşıdan karşıya geçmekte olan davacıya taksirli olarak çarptığını, Ankara … Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında tanık beyanları ve olayın oluş şeklinin açıklandığını, müvekkilinin herhangi bir kasti durumu olmadığı gibi davacının karşıdan karşıya araçlar arasından koşarak ilerlemesi neticesi kaçınılmaz bir çarpmanın meydana geldiğini, kaza nedeniyle kalıcı bir hasarın mevcut olmayıp adli tıp kurumundan davacının kesin raporunun ve iş göremezlik durumunun belirlenmesini, kaldı ki maddi ve manevi tazminat yönünden husumetin müvekkiline değil, diğer davalı sigorta firmalarına yöneltilmesini ve manevi tazmin yönünden bu kazanın sebepsiz zenginleşme aracı olarak kullanılmaması hususunun dikkate alınmasını isteyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, çift taraflı meydana gelen trafik kazası neticesi yaya davacının karşı araç kasko, ZMMS sigortacıları ile sürücüye yönelttiği maddi ve manevi tazminatın tazmini isteğine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketlerinin davanın başvuru koşuluna davacının uymadığı ve belgelerini tam olarak bildirerek tazmin talebi yapılmadığı ve bu nedenle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usul yönünden reddine dair talepleri, yalnızca başvuru yapılmış olmasının yeterli bulunması ve örnek yargı kararları gereğince de bu yönün dava şartı olarak davanın reddine karar verilmesini gerektirmediği nedeniyle mahkememizce yerinde görülememiş, işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Tarafların beyanları ve dosya içine sunulan dilekçelerle bilgi ve belgeler dikkate alındığında yanlar arasındaki uyuşmazlık konularının; davalılarca ZMMS ve Kasko poliçesi ile sigortalı aracın yaya davacı ile karıştığı kazada davacının yaralanması neticesi geçici ve sürekli iş göremezlik durumu kalmış olup olmadığı, var ise işgöremezliklerin oranı ve süresi kazanın oluşumunda müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı istenebilecek ise geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatlarının ferileri ile birlikte miktarı ve manevi tazminat taleplerinin yerindeliğinin tespiti noktalarında bulunduğu belirlenerek tahkikat sürdürülmüştür.
Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Başkanlığının 07/11/2019 tarihli adli raporunda kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre alınan maluliyet raporu çerçevesinde davacının kaza nedeniyle oluşan yaralanmasında psikiyatrik arazının kaza ile irtibatlı olduğu hususunda illiyet bağının kurulamadığı, özür oranının %20 olup 3 ay süre ile geçici iş göremez durumunda kaldığı açıklanmıştır.
Mahkememizce ceza yargılamasına ilişkin dava dosyası ve trafik tespit kaza tutanağı ayrıntılı olarak incelenmiş olup özellikle kaza tespit tutanağında trafik kusur tespiti içeren açıklama ile uyumlu bulunan davacının olayda %25 kusurlu, davalı araç sürücüsünün %75 kusurlu olduğu şeklindeki uzman bilirkişi raporuna değer verilmiştir.
Davacının yaşadığı maluliyet oranına ve yukarıdaki yönteme göre belirlenen kusur raporunun dayanak alındığı aktüer bilirkişi raporunda özetle; davacının asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamada, 109.002,22 TL sürekli iş göremezlik zararı ve 1.792,55 TL geçici iş göremezlik kapsamında meydana gelen zararı olduğu hesaplanmıştır.
Davacı vekili davalılardan … … sigorta yönünden maddi tazmin taleplerini atiye bıraktığını belirtmiş olup davalı yanın bu atiye terk edilen dava bölümüne karşı herhangibir görüş bildirmediği belirlenmekle bu bölüm yönünden davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı vekili davasını maddi tazmin yönünden toplam 110.794,77 TL üzerinden ıslah etmiştir.
Tüm bu olgular birlikte değerlendirilmiş, kazada kusur oranı hesaplanmış olmakla başkaca bir müterafik kusur olgusu da tespit edilemediğinden takdiri bir indirim yapılmadan davacının kusur oranına denk gelen %25’lik miktarın mahsubu ile davacının sürekli ve geçici iş göremezlik zararı kapsamında 109.002,22 TL’si sürekli, 1.792,55 TL’si geçici iş göremezlik olmak üzere 110.794,77 TL maddi tazminat talebi davalılar ZMMS sigortacısı … A.Ş ile … yönünden kabul edilmiştir.
Davalı … A.Ş yönünden temerrüt kanıtlanamadığından dava tarihinden itibaren yasal faize karar verilmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden ise; davalılardan kusurlu araç sürücüsü …’a yöneltilen manevi tazminat isteği ile Kasko sigortacısının bu kloz için limitini aşmayan miktar olan ve davacının kazadaki kusur durumunun dikkate alınması neticesi davacının yaşadığı yaralanma, manevi sıkıntı ve kaza tarihindeki tarafların eko-sosyal durumları ile olayın oluş şekline göre yöntemine uygun bir manevi tazminat talep edebileceği kanaatine varılarak, takdiren 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmiş, bu miktarın yasal faiziyle sigortacı yönünden temerrüt kanıtlanmadığından … Sigorta Şirketi’nden dava tarihinden, …’dan kaza tarihi 23/06/2016 tarihinden itibaren tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalılardan … Sigorta Şirketi yönünden açılan maddi tazminata dair davanın atiye terki nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Bu karar nedeniyle alınması gereken 59,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin bu bölüm yönünden kendi üzerinde bırakılmasına,
Bu davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Bu davalı davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak … Sigorta Şirketi’ne verilmesine,
2-Davacının diğer davalılara yönelik ıslah edilen maddi tazminat davasının kabulü ile, 1.792,55 TL geçici işgöremezlik zararı ile 109.002,22 TL sürekli işgöremezlik zararının davalılar …’dan kaza tarihi 23/06/2016 tarihinden itibaren, davalı … Sigorta A.Ş’den dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Bu karar nedeniyle alınması gereken 7.568,39 TL harçtan peşin alınan 85,39 TL ile ıslah sırasında alınan 1.470,00 TL toplamının indirilmesiyle eksik 6.013,00 TL harcın davalılar … ile … Sigorta A.Ş’den alınarak hazineye gelir yazılmasına,
Davacı tarafından yapılan 2.313,47 TL yargılama giderinden bu bölüm için harcandığı değerlendirilen 1.156,74 TL ile 1.555,39 TL ve 29,20 TL başvurma harcı toplamı o lan 2.741,33 TL’nin davalılar … ile … Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Bu davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
Davacı davada kendisine vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 14.475,50 TL vekalet ücretinin davalılar … ile … Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Bu davalılar lehine bu bölüm hüküm yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Davacının davalılar … Sigorta Şirketi ve …’a yönelttiği manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 10.000,00 TL’nin … Sigorta Şirketi’nden dava tarihinden, …’dan kaza tarihi 23/06/2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
Bu karar nedeniyle alınması gerektiği 683,10 TL harcın davalılar … ile … Sigorta Şirketi’den alınarak hazineye gelir yazılmasına,
Davacı tarafından bu bölüm hüküm için yapılan 578,37 TL yargılama giderinden davanın kabulü oranında hesaplanan 385,58 TL’sinin … ile … Sigorta Şirketi’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,

Bu davalılar tarafından bu bölüm yönünden yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı davada kendisine vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ile … Sigorta Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar … ile … Sigorta Şirketi davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden AAÜT gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
Sarf edilmeyen avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda HMK’nun 345.m. gereğince kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstinaf başvuru yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2021

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı