Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/7 Esas – 2023/119
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2023/7 Esas
KARAR NO : 2023/119

HAKİM :…
KATİP ….

DAVACI :….
DAVALI :….
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2023
KARAR TARİHİ : 02/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Barış …’ın 01.03.2016 tarihinden itibaren … SAĞLIK HİZMETLERİ TİCARET A.Ş ait … … Hospital Hastanesinde Radyoloji Bölümünde hekim olarak iş sözleşmesi ile çalışmaya başladığını, daha sonra davalı tarafın talebi ile iş akti ile çalıştıktan sonra , iş akti koşulları değişmeden “Tıbbi Danışmanlık , sonra fatura karşılığında ödemesi yapılacak hak ediş usulü sağlık hizmet alım sözleşmesi” yapıldığını, müvekkilinin ilgili şirkette hem iş akdine bağlı sözleşme, hem de tıbbi danışmanlık sözleşmesi altında aynı işi yapmaya devam ettiğini, 08.042017 ve 20.07.2019 tarihinde “ fatura karşılığında ödemesi yapılacak hak ediş usulü sağlık hizmet alım sözleşmesi “olarak sözleşmenin yenilendiğini, 20.07.2019 tarihinde , “fatura karşılığında ödemesi yapılacak hak ediş usulü sağlık hizmet alım sözleşmesi” olarak yenilendiğini, her yenilenen sözleşmede ; İş Kanunu hizmet Sözleşmesi’nin eki niteliğinde bir ek protokol yapılıp; ‘saklı tutulan haklara ilişkin bir protokol taraflarca düzenlenerek imzalandığını, bu sözleşmelerin tamamında müvekkilinin davalı işverenin amir ve talimatı altında bağımlı olarak çalışacağının belirtildiğini ve başka bir iş yapma yasağı bulunduğunu, müvekkilinin işe başladığı tarihten bu yana … … Hospital’da kesintisiz çalıştığını, ancak davalı taraf müvekkilinin organik bağ içinde olduğu İstinye Üniversitesi ve Yüksek İhtisas Üniversitesinde sigortalı gösterildiği dönemler olduğunu, SSK giriş çıkışlarında da müvekkilinin imzasını almadıklarını, özellikle Yüksek İhtisas Üniversitesi’nde görev yapması için de psikolojik baskı yaptıklarını, müvekkilinin çalıştığı süre boyunca davalı tarafın mobbing uygulamasına maruz kaldığını, müvekkilinin ücretsiz ders vermeye mecbur bırakıldığını, müvekkilini işten çıkarma baskısı altında , şirket kurdurarak şirket üzerinden tıbbi hizmet almaya zorladıklarını, davalı … Hospital ile müvekkiline kurdurdukları ve müvekkiline ait olan … Sağlık HizmetleriTic Ltd Şti 01.05.2019 tarihinde … Hospital’da, Radyoloji bölümünde müvekkilinin çalışması için yeniden sözleşme yapıldığını, müvekkilinin hak edişlerinin ödenmediğini, yıllık izinlerinin eksik kullandırıldığını, yıllık ücret artışlarının uygulanmadığını, ücretlerinin eksik ödendiği, kıdem, ihbar tazminat, üvreti alacakları, UBGT alacakları, yıllık izin ücreti, radyasyon izin alacaklarının eksik ödendiği, bu sebeple müvekkilinin haklı olarak sözleşmeyi feshettiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 110.000,00TL eksik ödenen ücret alacağının ihtar tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak taraflarına verilmesine, dava masraf ve vekalet ücretinin davalı tarafta bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinden davacı tarafın taleplerinin işçi alacağından mı yoksa ticari alacaktan mı kaynaklı olduğunun anlaşılamadığını, davacı tarafından müvekkili … Sağlık Hizmetleri A.Ş’ye yönlendirilen bu davanın, ticari bir dava olduğunun dava dilekçe içerisinde ikrar edildiğini, bu haliyle ticari nitelikteki bir uyuşmazlık olduğu aşikar olan davada, tarafların tacir olup olmadıkları ve taleplerin incelenmesi gerektiğini ve neticeten görev yönünden bir karar verilmesi gerektiğini, müvekkiline yöneltilen, davacının Yüksek İhtisas Üniversitesi’nde görev yapması için de psikolojik baskı yapıldığı iddasının; dava dilekçesinde iddia edildiği gibi zorla çalıştırılmasına değil tamamen hekimlerin kendi akademik süreçleri için kendi istekleri doğrultusunda tercih ettikleri bir süreç olduğunu, üniversitede görevli hekimlerin ödemelerinin üniversiteye yapıldığını, üniversiteden hekime ödeme yapıldığını, bu ücretlerin ödemelerinin üniversiteye yapıldığından davacı hekimin fatura tutarından düşüldüğünü, davacının da hakediş sözleşmesinin varlığını ve ortağı olduğu şirket tarafından müvekkil şirkete sağlık hizmeti satıldığını kabul ettiğini, davacının yapmış olduğu hizmet karşılığında müvekkil şirkete fatura kestiğini ve bu faturaların karşılığında davacının şirketine ücret ödendiğini, hastaneler ile hekimler arasında iş sözleşmesi düzenlenmeksizin, bu hekimlerin ortak olduğu şirketler ile hizmet alımı sözleşmesi imzalanmasında herhangi bir hukuka aykırılılık bulunmadığını, somut olayda da, … SAĞLIK HİZMETLERİ Tic. A.Ş. ile davacının şirketi arasında imzalanan sözleşme hukuka uygun olup, iş sözleşmesi kapsamında değil; ticari ilişki kapsamında kaldığını beyanla müvekkili hakkında açılmış bulunan davanın reddine, her türlü beyan ve cevap hakları saklı kalmak kaydı ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini taleple davanın reddini savunmuştur.
Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarının istemine ilişkindir.
Mahkememizce öncelikle çözülmesi gerekli husus davacının husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Bir hakka ilişkin davada davacı olma sıfatı da hakkın sahibine ait bulunmakta ve buna aktif husumet denilmektedir. Sübjektif hak kendisinden istenebilecek olan kişi de o hakka uymakla yükümlü olan kimse olup, bu da pasif husumet (davalı sıfatı) olarak adlandırılmaktadır.
Sıfat, dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişkidir. Taraf sıfatı, usul hukukuna değil maddî hukuka ilişkin bir sorundur; diğer bütün maddi hukuk sorunlarında olduğu gibi, dava şartı değildir. Taraf sıfatının yokluğu, davada taraf olarak gözüken kişiler arasında dava konusu hakkın doğumuna engel olduğu için (defi değil) bir itiraz olduğundan mahkemece resen dikkate alınmalıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde dava dışı doktor olduğu ve iş sözleşmesine dayalı olarak davalı yanında çalıştığı bildirilen Barış …’ın ödenmeyen işçilik alacaklarının bulunduğundan bahisle eldeki davanın açıldığını bildirmiş, delil olarak dava tarafları arasında yapıldığı anlaşılan hizmet alım sözleşmesi ve protokolleri sunmuştur. Davacı şirketin işçilik alacaklarının tahsilini talep edebilme bakımından davacı sıfatının bulunmadığı, bu alacak için dava dışı Barış …’ın davalı şirkete karşı iş mahkemelerinde dava açması gerekirken davacının dava dilekçesinde işçilik alacaklarının tahsilini talep ettiği, yukarıda belirtilen nedenlerle davacının eldeki davada aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından açtığı davanın reddine,
2-Alınması gerekli 174,90 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 1.878,53 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.703,63TL.harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AÜT md 7/2 gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen 1.320,00-TL ticari arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
İlişkin, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır