Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/408 E. 2023/334 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/408 Esas – 2023/334
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2023/408
KARAR NO : 2023/334

BAŞKAN : …
KATİP : ….

DAVACI….
DAVALI ….

DAVA : Alacak ( Ticari Satım Sözleşmeden Kaynaklanan )
DAVA TARİHİ : 20/08/2020
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 09/06/2023
Davacı vekili tarafından Mahkememizin 2023/230 esas sayılı dosyasında kaşı dava olarak açtığı Alacak ( Ticari Satım Sözleşmeden Kaynaklanan ) iş bu davasının tefrikiyle, yukarıdaki esasımıza kaydı ve usul ekonomisi nazara alınarak, dosya üzerinde yapılan incelemesi neticesinde ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Mahkememizin 2023/230 esas sayılı dosyasında davalı, karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı/karşı davalı … A.Ş. Arasında, 20.03.2015 tarihinde münhasır Distribütörlük Sözleşmesi imzalandığını, söz konusu sözleşmenin 01.01.2015 tarihinden 31.12.2017 tarihine kadar geçerli olacağı, 31.12.2017 tarihinde ise sözleşmenin 15.1 maddesi uyarınca sona ereceği belirtildiğini, söz konusu sözleşme belirli süreli bir sözleşme olup, gerek TTK madde 430 gerekse sözleşmenin 15.1 maddesi uyarınca belirtilen tarihte herhangi bir bildirim veyahut ihtara gerek kalmaksızın kendiliğinden sona erme niteliğine haiz olduğunu, sözleşmenin 15.1 maddesi devamında açık ve net bir şekilde ”Sözleşme, taraflar arasında açıkça anlaşmadıkça otomatik olarak yenilenmeyecektir.” hükmü yer aldığının, işbu madde hükmü ile belirli süreli sözleşmenin varlığı bir kez daha ifade edildiğini, ilerleyen süreçte sözleşme, her iki tarafın da anlaşması üzerine uzatıldığı ve 07.12.2017 tarihinde, (31.12.2017 tarihinden 31.12.2018 tarihine kadar geçerli olacak) ”Distribütörlük Uzatım Sözleşmesi” imzalandığını, söz konusu uzatım sözleşmesi, asıl sözleşmenin devamı, uzatımı niteliğinde olduğu , asıl sözleşmede yer alan şart ve koşulların aynı şekilde yürürlükte olacağı, ancak işbu uzatım sözleşmesinin 31.12.2018 tarihine kadar geçerliliğini sürdüreceğinin açık ve net bir şekilde belirtildiğini, netice itibariyle, her iki tarafta iradi bir şekilde Distribütörlük Sözleşmesinin 31.2.2018 tarihine kadar uzatılmasına karar verdiği ve belirtilen tarih geldiğinde sözleşme kendiliğinden, herhangi bir ihbara gerek olmaksızın kanuna uygun bir şekilde sona erdiğini, müvekkili şirketin davacı/karşı davalıdan beklediği satış oranlarına ulaşılamaması nedeniyle sözleşme uzatılmadığını, taraflar arasında imzalanan münhasır Distribütörlük Sözleşmesi ve Distribütörlük Uzatım Sözleşmesinin 31.12.2018 tarihinde sona ermesinden sonraki süreçte …kamu ihaleleri için bizzat davacı/karşı davalı şirket tarafından yalnızca söz konusu ihalelerde geçerli olacak yetki talebinde bulunulduğunu, bu noktada müvekkili şirket tarafından; ilk olarak yukarıda da detaylıca açıklanan, yalnızca 2019/MA85 NUMARALI MERAM DAĞITIM FİRMASI İHALESİ için MÜNHASIR OLMAYAN, 18.04.2019 tarihli; devamında ise 2019/MAL-YTR/010 NUMARALI kablo arıza belirleme ve kablo izleme /ARAS DİSTRİBÜTÖR FİRMA İHALESİ için MÜNHASIR OLMAYAN, 29.04.2019 tarihli yetki belgeleri düzenlendiğini, düzenlenen yetki belgeleri yalnızca ve doğrudan belirtilen ihaleler için geçerli olduğu , ihalenin sona ermesi ile söz konusu yetki belgelerinin de geçerliliğinin sona ereceği, davacı/Karşı Davalı … A.Ş., ihalelerine katılım sağladığı … gibi müşterileri ile, 2018 yılına kadar olan bedeli ödenmiş hizmet sözleşmelerini yerine getirmek adına bizzat kendisi tarafından 2002-2014 yıllarında satılan mevcut sistemler için 2017 set yedek parça sipariş ettiğini, söz konusu yedek parçalara ilaveten, davacı/karşı davalı tarafça 2014 yılında kullanılmış BAUR ekipmanı sipariş edildiği ve söz konusu ekipman yerel araca monte edildiğini, davacı Karşı Davalı söz konusu sistemi özel bir fiyata satın almakla birlikte bahse konu ünitelerin bazı müşteri demonstrasyonları için kullanılacağını onayladığını, işbu sürece bakıldığında, Davacı/Karşı Davalı …, söz konusu sistemi Türkiye’de bir servis sağlayıcı olarak kullandığını, 2018 yılına kadar davacı/karşı davalı …, mevcut ekipmanın yeniden kalibrasyonu ve servisini yok saydığını, 2018 yılında davacı/karşı davalı … bu sistemi dava dışı…Enerji Üretim A.Ş.(Yıldırım Enerji Holding) ‘ye sattığını, …Üretim A.Ş., söz konusu sistemi bir …projesi için kullandığı ve kullanılan esnada …ve…Üretim A.Ş. tarafından ünitelerin kısmen arızalı olduğu ve kalibre edilmediği fark edildiğini, 2019 yılının mart ayında, davacı/karşı davalı … A.Ş., dava dışı…Üretim A.Ş. (… ) ile sözleşmesini yerine getirmek adına ünitenin servis ve kalibrasyonu için müvekkil şirkete sipariş verdiği, bu servis ve kalibrasyon, davacı/karşı davalı … A.Ş.’ye 200/99231239 numaralı fatura ile fatura edildiği, ancak ödemesinin gerçekleştirilmediğini, ilaveten davacı/karşı davalı …, 2018 yılında servis sağlayıcısı olarak devam etmek amacıyla küçük miktarda taşınabilir ekipmanı müvekkili şirketten sipariş ettiği ve müvekkili şirketçe … için özel bir demonstrasyon indirimi sağlandığını, gelinen noktada müvekkil şirket, 2019 yılının başında davacı/karşı davalı şirkete ürün sağladığı ve 30.04.2019 tarihinde 200/99230958 numaralı 7.104,00 Euro tutarında 27.04.2019 tarihinden beri ödenmeyen fatura için e-mail üzerinden hatırlatma bildiriminde bulunduğunu, yine müvekkili şirketin, 30.05.2019 tarihinde ödenmeyen faturalar için e-mail üzerinden hatırlatma bildirimlerinde bulunmaya devam ettiğini, 29.04.2019 tarih, 200/99231239 numaralı 8.400,00 Euro, 29.04.2019 tarih, 200/99231240 numaralı 141,40 Euro, 06.05.2019 tarih, 200/99231300 numaralı 4.600,00 Euro, 06.05.2019 tarih, 200/99231301 numaralı 1.580,00 Euro, 11.06.2019 tarih, 200/99231626 numaralı 3.665,20 Euro tutarındaki harcamaların davacı/karşı davalı tarafından transferini talep ettiği , ardından 02.07.2020 tarihli e-mail ile, toplamda 18.253,60 Euro tutarındaki ödenmeyen faturaların en geç 10.07.2020 tarihine kadar ödenmesinin istendiği ancak ödemenin yapılmadığını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 18.253,60 Euro maddi zararın tazminine karar verilmesini kaşı dava da talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
19/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7155 sayılı “Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun”un 20. maddesinde “13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
3. Dava şartı olarak arabulucuk ,
Madde 5/A – (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”, aynı kanun 26/1-a bendinde ise anılan maddenin 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlemesi yer almaktadır.
Davada sözleşmeden kaynaklı alacak talebinde bulunulmuş olup, bu haliyle arabulucuya başvurulması zorunlu davalardan olduğu anlaşılmıştır.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesinin “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hüküm gereğince davacı arabulucuya başvurmak ve arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır.
Zorunlu arabuluculuğun yürürlüğe girdiği 01/01/2019 tarihi ve davacının dava ikame tarihi ile kaşı dava dilekçesi içeriği ve kaşı davacı vekili duruşmadaki beyanı itibariyle, davacının arabulucuya başvurmadan işbu kaşı davayı ikame ettiği anlaşılmakla , karşı davanın TTK’nun 5/A ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının Karşı davasının, arabuluculuk yoluna başvurmaksızın açtığından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5/A maddesinin 1. fıkrası, HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL başvuru harcının ve 179,90-TL peşin harcın karşı davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla geçerli AÜT 7/2 maddesi gereğince 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu , tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde …Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi . 08/06/202

Başkan …
✍e-imzalıdır
Katip…
✍e-imzalıdır