Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/278 E. 2023/298 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2023/278
KARAR NO : 2023/298

HAKİM : … …
KATİP : … …
….
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/04/2023
KARAR TARİHİ : 30/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN YAZIM TARİHİ : 30/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 01/02/2022 yürürlük tarihli özel güvenlik hizmetleri sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirketin davalıya süreç boyunca özel güvenlik hizmeti sunduğunu, bu hizmet karşılığı müvekkili tarafından davalıya faturalar kesildiğini, 23/02/2023 tarih ve GIB2023000000028 numaralı 21.076,12TL bedelli faturayı davalının ödemediğini, faturanın tahsili için Ankara 27. İcra Dairesi’nin 2023/5669 takip sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkilinin imzaladığı 01/02/2022 tarihli sözleşmenin süresinin 1 yıl olduğunu ve davacı şirketin çalışanlarının 1 yıl dolmadan işi bıraktıklarını, dolayısıyla ihbar tazminatı kıdem tazminatı ve senelik izin haklarının dolmadığını, müvekkili tarafından 01/02/2023 tarihinde biteceğini ve yenilenmeyeceğini sözleşme şartlarına uygun olarak davacı tarafa ihtar edildiğini, müvekkili tarafından 1 yıl süre dolmadan işi bırakan işçilerin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretlerini hak etmeden ödediklerini, müvekkili tarafından çekilen ihtarda davacının bahsedilen bedelleri iadesi halinde 21.076,12TL’nin davacı şirkete ödeneceğinin bildirildiğini ancak davacının ihtara rağmen bu ödemeyi yapmadığı için müvekkilinin de borcu alacağına mahsup ederek borca itiraz ettiğini ileri sürerek davacı tarafından açılan icra dosyasının iptalini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini ve davanın reddini talep etmiştir.
Ankara 27. İcra Dairesi’ne müzekkere yazıldığı görüldü.
Dava, itirazın iptaline ilişkindir. (İİK md. 67)
28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayınlanan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 87.maddesi gereğince yayım tarihinden itibaren altı ay sonra yani 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3.maddesine göre, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. 6502 sayılı yasanın 83/2. fıkrasında “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bir davanın ticari dava olup olmadığı ise 6102 Sayılı TTK nun 4. maddesinde belirtilen ilkelere göre belirlenmektedir. Her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmayan hususlardan doğan hukuk davaları TTK 4. maddesi gereğince ticari dava olarak kabul edilmemektedir. Aynı yasanın 5.maddesinde ise ticaret mahkemelerinin görevi düzenlenmiş ve aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir.
Somut olayda, davacı tacir ise de, davalı yönetimin tacir sıfatı bulunmamaktadır. (Emsal Yargıtay 23. H.D. 2014/5182 E, 2014/8492 K). Alacağın faturaya dayalı olması görevli mahkemeyi Asliye Ticaret Mahkemesi yapmaz. Dava ticari dava niteliğinde olmadığından uyuşmazlığın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli değildir. Davalı … 634 sayılı Yasa’nın 34. maddesi gereğince kat malikleri adına vekil sıfatıyla hareket ederek sözleşme yapmıştır. Hizmeti satın alan kat malikleri mesleki ve ticari amaçla hareket etmemeleri nedeniyle tüketici sıfatına haizdirler. Taraflar arasındaki işlem 6502 sayılı Yasa’nın 3/1-L bendi gereği tüketici işlemidir.
Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2015/ 4176 Esas- 2015/ 9639 Karar sayılı yargı yeri belirlenmesine ilişkin kararında; ”Somut olayda, taraflar arasında, güvenlik hizmeti alım sözleşmesi bulunmakta olup ihtilaf bu sözleşmeden kaynaklanmaktadır. Davacı, yukarıda yazılı tanımlara uygun olarak “hizmet sağlayan” kişi; davalı ise hizmet satın alan ve hizmetten yararlanan kişi olması nedeniyle tüketicidir. Bu nedenle uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanunun 23/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir.” gerekçesi ile temizlik hizmeti veren şirketin açtığı davada davalı … yönetiminin tüketici olduğunu kabul ederek karar vermiştir. Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesi’nden verilen karar da Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2019/304 Esas ve 2020/587 Karar sayılı ilamı ile onanmıştır. İstanbul BAM 18. Hukuk Dairesinin 2020/79 Esas ve 2020/771 Karar sayılı ilamında da Site Yönetimine karşı açılan davalarda Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir.
Bu durumda davalı … Yönetiminin 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketici olduğu, uyuşmazlığın temelinde hizmet sözleşmesi bulunduğu ve taraflar arasındaki sözleşmenin 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketici işlemi olduğu, uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğundan açılan davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığından HMK nın 114 /1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-6100 sayılı yasanın 20/1 maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra 2 haftalık süre içerisinde taraflarca dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde, mahkememizce resen davanın açılmamış sayılmasına karar VERİLECEĞİNE,
İlişkin, tarafların yokluğunda dosya üzerinden verilen kararın tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.30/05/2023

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır