Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/9 Esas – 2022/617
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR
ESAS NO : 2022/9 Esas
KARAR NO : 2022/617
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/01/2022
KARAR TARİHİ : 07/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZIM TARİHİ : 19/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili… A.Ş Hizmet sahası içinde bulunan … adresine dayalı … tarafından yapılan allt yapı çalışmaları sırasında 07.11.2018 tarihinde müvekkil şirketine ait 48 F/0-Y (Boğaziçi Santrali 5 No’lu Genişbant) kablolara hasar verildiğini, iş bu hasara ilişkin hasar tespit tutanağı tutulduğunu, davalı tarafça çalışmalarından kaynaklı hasar nedeniyle oluşan 1.072,06 TL zararın ödenmemesi üzerine… sayılı İcra Dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının 17/12/2020 tarihinde borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, yapılan itirazın iptalini, takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı, hak düşürücü süre, yetki ve görev itirazlarının olduğu, davacı tarafça iddia edilen dava konusu olayın meydana gelmesinde idarelerince atfedilecek herhangi bir kusuru bulunmadığını, hasar tespit tutanağını berber tutmaları gerekirken davacının yönetmeliğe aykırı olarak tek taraflı tuttuğunu, davayı kabul etmemekle beraber dava konusu hasar bedelinin hangi kalemlerden oluştuğunun belli olmadığını, istenen miktarın fahiş olduğunu, davacının icra inkar tazminatı talebinin haksız olduğunu, dava konusu alacağın likit olmadığını, davanın usulden reddini, aksi halde davanın esastan reddini, yargılama giderlerin ve vekalet ücretinin karşı tarafa üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Türk Telekomünikasyon A.Ş’ye, Ankara 29. İcra Dairesi’ne müzekkere yazıldığı görüldü.
Dava, haksız fiilden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibinde vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
… Esas sayılı dosyası, müzekkere cevapları, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara 29. İcra Dairesi’nin 2020/11114 takip sayılı dosyasının incelenmesinde özetle; davacı tarafından davalı aleyhine 10/12/2020 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde 1.072,06TL asıl alacak, 200,37TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.272,43TL istendiği, takip sebebinin 12/11/2018 tarihli hasar tespit raporu olduğu, ödeme emrinin davalıya 17/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 17/12/2020 tarihinde borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği, üzerine takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde dava değeri olan 1.272,43-TL üzerinden itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Dava haksız fiilden kaynaklanmakta olup, davanın kanuni dayanağının Türk Borçlar Kanunu 49-76. maddeleri olduğu tespit edilmiştir.
İlgili kanun maddeleri şöyledir.
Türk Borçlar Kanunu 49/1. maddesi, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Türk Borçlar Kanunu 50/1. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
Türk Borçlar Kanunu 52. maddesi, “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.” hükmü yer almaktadır.
30.11.2000 tarih ve 24246 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği’nin 58. maddesinde” Kablolar:
b) Kabloların döşenmesi:
11) Yeraltına döşenecek kablolar, sokak ve alanlarda en az 80 cm derinliğe gömülmelidir. Bu yerlerin dışında en az 60 cm olmalıdır. Bu derinlik zorunlu durumlarda özel koruyucu önlemler alınarak 20 cm dolaylarında azaltılabilir.
13) Kablolar duruma göre toprak içine, kablo kanallarına ya da duvarlara tutturulan delikli tavalara veya merdiven raflara döşenmelidir. Deliksiz yapılmış tavalarla kablo döşenmesi tavsiye edilmez. Toprak içine yerleştirilen kabloların altında ve üstünde yaklaşık 10 cm kalınlıkta elenmiş kum bulunmalıdır. Kablonun üzerindeki kumun üzerine ve aynı kanala döşenen AG ve YG kabloları arasına tüm kablo boyunca dolu tuğla veya en az 6 cm kalınlıkta beton plaka veya plastik vb. malzemelerden yapılmış koruyucu elemanlar yerleştirilmelidir. Böylece çukuru açan işçilerin kazma darbelerinden kablo korunmalı ve orada kablo bulunduğu önceden anlaşılmalıdır. Bu koruyucunun yaklaşık 30 cm üzerine ise en az 10 cm genişliğinde polietilenden yapılmış uyarı şeridi konulmalıdır.
e) Kablo yerlerinin işaretlenmesi: Kablo tesisleri bulunan kuruluşlar, bunların yerlerini tam olarak işaretleyerek bu kabloların geçiş güzergahlarını gösteren planları, belediye ve mücavir alan sınırları içinde ilgili belediyelere, diğer yerlerde de ilgili mülki idare amirliklerine vermelidir. Yer altı kablo güzergahları kaplamasız yerlerde işaretli beton kazıklarla, kaplamalı yerlerde oyulmuş işaretlerle belirtilmelidir. Şöyle ki güzergahı görünmeyen kablolar (mesela hendek içindekiler), kablo güzergahı ve niteliği anlaşılacak şekilde işaretlenmelidir.
Bu çerçevede düz güzergah maksimum 100 m’de bir, ek ve branşman yerleri dönüş noktaları vb. yanılgıyı önleyecek şekilde işaretlenmelidir. Bu işaretler yerine göre beton kazık, pirinç veya döküm levha yada kaldırım kaplamasında oyulmak suretiyle yapılmalıdır.” hükmü yer almaktadır.
Yapı İşlerinde İş Güvenliği Tüzüğü’nün 20.maddesinde “Kazı işlerinin yapılacağı yerlerde; elektrik kabloları, gaz boruları, suyolları, kanalizasyon ve benzeri tesisatın bulunup bulunmadığı hususu önceden araştırılacak ve duruma göre gereken tedbirler alınacaktır.” ifadeleri bulunmaktadır.
Ankara Altyapı Koordinasyon Merkezi Çalışma Usul ve Esasları Uygulama Yönetmeliğinin ”Alt Yapı Tesis Çalışmalarının Yürütülmesi” kenar başlığını taşıyan 15. maddesinin m bendinde, “ Alt yapı kuruluşlarına ait tesis bulunduğu kısımlarda çalışmayı yaptıran kurum, kuruluş, özel veya tüzel kişiler kazı yerinde bu kuruluşlardan gözlemci bulunmasını sağlayacak, diğer kurumların alt yapı tesislerinde çalışma sırasında meydana gelecek zararlardan kazıyı yaptıran veya yapan kurum, kuruluş, özel veya tüzel kişiler sorumlu olacaktır. İlgili zararın tahsil edilmesi zararı veren ve zarara maruz kalan taraflar arasında gerçekleştirilir.” ibaresi yer almaktadır.
Mahkememizce Elektrik-Elektronik Mühendisi Bilirkişi Emin Uğur Divitçi’den 26/05/2022 tarihinde bilirkişi raporu aldırılmış olup rapora göre özetle; Dava dosyasında olay tarihinde olayın gerçekleştiği yerin cadde üzerinde yol olduğu, bu nedenle kanal tipine göre davacı tarafından fiber optik kablo tesis edilirken; Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun yayınladığı Elektronik Haberleşme Altyapı Tesisleri Referans Dokümanına göre davacı tarafın fiber optik kablo tesisinde; asfalt altı kablo döşeme derinliklerine uyulması ve ikaz bandı serilmesi gerektiğini, gerek dava dosyasında yer alan bilgi, belge, beyan ve fotoğraflardan davacının fiber optik kabloları ilgili referans dokümanın kazı derinlik ve şartlarına göre fiber optik kabloları tesis ettiği, davacı tarafın hasar tutanağında yer alan malzeme, işçilik ve vasıta giderinin dava konusu olan fiber optik kabloları ve altyapısı hasarının giderilmesi ile ilgili olduğu, 12/11/2018 tarihi itibariyle hasarı gidermek için malzeme ve işçilik fiyatlarının toplam 840,00-TL olduğu tespit edildiğini rapor etmiştir.
Deliller değerlendirilmiştir.
Somut olayda; davacının hizmet sahası içinde bulunan Fahri Korutürk Mah. Neşet Ertaş Cad. Mamak /Ankara adresinde davalı Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yapılan alt yapı çalışmaları sırasında 07.11.2018 tarihinde davacı şirkete ait 48 F/0-Y ( Boğaziçi santrali 5 No’lu Genişbant) kablolara hasar verildiği belirtilerek zararın giderimi nedeniyle davalı hakkında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemiyle eldeki davanın açıldığı, yukarıda belirtilen ilgili yönetmeliğe göre kanal kazılarında fiber optik kablo tesislerinde geçtiği güzergah boyunca kanal tipine göre kabloların üzerine dolgu yada kum malzemesi içine belirtilen standart derinliklerde ikaz bandı serilmesi ve ayrıca yönetmelikte belirtilen derinliklerde yani kaplamalı anaftali yollarda (asfalt vb.) altyapı kanal kazısı geri dolguda kablolar 50 cm asfalt altına, altyapı mini kanal kazısında ise kabloların asfaltın 20 cm altına gömülmesi, olay tarihinde olayın gerçekleştiği yerin cadde üzerinde yol olduğu bu nedenle kanal tipine göre davacı tarafından fiber optik kablo tesis edilirken; asfalt altı kablo döşeme derinliklerine uyulması ve ikaz bandı serilmesi gerektiği, bu nedenlerle davalı tarafın davacıya kazı yapmadan önce uyarı yazısı göndermesi, davacı taraftan bölgedeki altyapıyı bilen bir eleman talep etmesi, davacının elemanı sağlaması, bölgenin detektör cihazı ile taranarak altyapı tesisinin bulunup bulunmadığını tespit etmesi gerekirken dava dosyasında yer alan belge, bilgi ve beyanlardan davalı tarafın ilgili yönetmeliğe uygun olarak kazı öncesi davacıya uyarı yazısı göndermediği, bölgedeki altyapıyı bilen bir eleman talebinde bulunmadığı ve detektör cihazıyla tespit etmediğinin anlaşıldığı, buna mukabil davacının fiber optik kabloları kazı derinlik ve şartlarına göre tesis ettiği, bu nedenle davalının haksız fiili sonucu davacının zararının giderilmesi gerektiği, bilirkişi tarafından her ne kadar malzeme ve işçilik fiyatı olarak 840,00-TL belirtilse de davacının kendi bünyesinde çalışan işçiler eliyle hasarı giderdiği, aksine davacının bir delil ibrazında bulunmadığı, bu suretle işçilik dışında davalının 359,49-TL asıl alacak ile haksız fiil tarihi itibarıyla işletilecek 67,27-TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 426,69-TL’nin davalıdan tahsilinin mümkün olduğu, fazlaya ilişkin miktar için davalının takibe itirazının yerinde olduğu, asıl alacak likit olmadığından davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış olup, davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
Davalı hakkında başlatılan … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile 359,49-TL asıl alacak ve 67,27-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 426,69 TL üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine
Asıl alacak likit olmadığından davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine,
2-Alınması gerekli 80,70-TL harç başlangıçta peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 426,69-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 845,74-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 80,70-TL başvuru harcı, 80,70-TL peşin harç, 11,50-TL vekalet harcı toplamı 172,90-TL ile,
Davacı tarafından yapılan posta masrafları toplamı 46,25-TL, bilirkişi ücreti 700,00-TL olmak üzere toplam 746,25-TL’nin kabul red/oranına göre 250,25-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı ticari arabulucu ücreti olan 1.320,00-TL’nin kabul/red oranına göre 442,64-TL’sinin davalıdan, geri kalan 877,36-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda davanın değeri itibariyle istinaf kanun yolu kapalı ve kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/07/2022