Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/873 E. 2023/56 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/873 Esas – 2023/56
T. C.
A N K A R A
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2022/873
KARAR NO : 2023/56

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI : …
DAVALI : ….
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2022
KARAR TARİHİ : 09/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN YAZIM TARİHİ : 14/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 3996 sayılı kanun ve 2011/1807 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması hakkında bakanlar kurulu kararı ile Ankara-Niğde otoyolu yapım ve işletimini müvekkili şirket tarafından yerine getirildiğini, davalının mülkiyetindeki 06 LPP 51 plaka sayılı aracın 31/12/2021 ve 02/01/2022 tarihlerinde otoyolu kullandığını, geçiş esnasında araç sürücüsüne ödemesiz geçiş/ihlali geçiş yapıldığına dair bildirim fişi verildiğini, verilen fişte gerekli bildirimler ve ihtarların bulunduğunu, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2022/3320 esas sayılı dosyası ile davalı aleyhinde ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun çıkarılan tebligata rağmen, süresinde davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Ankara 30. İcra Dairesi’ne, Türkiye Noterler Birliği Başkanlığı’na müzekkere yazıldığı görüldü.
Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince davacının geçiş ihlalinden kaynaklı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinde sonra gelmek üzere 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı yasanın 20. İle 5/A maddesi eklenmiş olup bu maddeye göre Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesine göre, ”Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Yukarıda belirtilen mevzuat ve dava dilekçesi incelendiğinde, davacı tarafın dava dilekçesinin deliller kısmında arabuluculuk yoluna başvurduğuna dair bilgileri mahkememize bildirdiği ancak son tutanağın arabulucu tarafından onaylı örneği yahut aslını mahkememize aynı zamanda sunmadığı, bu belgelerin sunulması için tensip zaptının 11 nolu ara kararında davacı vekiline mevzuat uyarınca 1 haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin sürede bahse konu belgelerin halen mahkememize sunulmadığı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5/A maddesinin 1. fıkrası ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa 7155 sayılı yasanın 23. maddesi ile eklenen 18/A-2 maddesi gereğince bu hususun mahkememiz açısından özel dava şartı olduğu ve karar tarihi itibarıyla dava şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından HMK’nın 114 ve 115. maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının usulden reddine,
2-Alınması gereken 179,90-TL harçtan peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar miktar itibariyle istinaf kanun yolu kapalı ve kesin olmak üzere karar verildi. 09/02/2023

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır