Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/845 E. 2023/432 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/845 Esas
KARAR NO : 2023/432

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ :…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…

DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 13/12/2022
KARAR TARİHİ : 12/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nin, davalı kooperatifin ilk kurulduğu günlerden itibaren ortağı olduğunu, müvekkilin davalı kooperatifin 22.05.2022 tarihli genel kurul toplantısına katıldığında hazirun listesinde isminin yer almadığını gördüğünü, durumu dönemin kooperatif başkanı … ile görüştüğünde; dönemin başkanı tarafından bir yanlışlık/karışıklık olduğu ve yanlışlığın genel kuruldan hemen sonraki pazartesi günü 23.05.2022 tarihinde düzeltileceğinin ifade edildiğini, yapılan açıklama üzerine teknik bir hata olduğunu düşünen müvekkilin duruma anlayış gösterdiği ve daha önceden adına vekalet aldığı kooperatif üyesi akrabası … adına genel kurula vekaleten katılım sağladığını, aynı genel kurul toplantısında, dönemin başkanı …’a yönelik çok ciddi usulsüzlük iddialarının gündeme gelmesi ve hakkında açılmış usulsüzlük davaların olduğunun tespiti gibi nedenlerle …’ın başkanlık görevine son verildiğini, görevi sona eren eski başkanın yerine kooperatif başkanı olarak Haydar Şahbaz’ın seçildiğini, müvekkilinini 23.05.2022 ve 24.05.2022 tarihlerinde telefonla …’ı aramasına rağmen telefonunun açılmadığını, whatsapp ve sms mesajlarına da dönüş yapılmadığını, müvekkilin aynı zamanda yine …’ın başkanlık ettiği … Turizm Geliştirme Kooperatifi’nin de ortağı olduğu, söz konusu kooperatifin 19.06.2022 tarihinde gerçekleştirilecek olağan genel kuruluna katıldığını, burada …’a; davalı kooperatifin 22.05.2022 tarihinde yapılan genel kurulunda neden isminin olmadığını, telefonlarına ve mesajlarına neden cevap vermediğini sorduğunda, …’ın müvekkile; mecburen bu şekilde yaptıklarını, parasal sorunların olduğunu, merak etmemesini, eylül, ekim gibi yönetimin kendilerine geçeceğini ve o zaman müvekkili tekrar listeye alacaklarını söyleyerek, listede adının neden olmadığı hususunda bir açıklama yapmadığını, müvekkilin konuyu yeni kooperatif başkanı seçilen Haydar Şahbaz ile paylaşması üzerine, kooperatif başkanının evrakları inceleyip dönüş sağlayacağını bildirdiği, bir süre sonra 28.06.2022 tarihinde, 28.01.2022 tarihli 500 numaralı kararın fotoğrafını whatsapp üzerinden müvekkile ilettiğini, söz konusu belge içeriğinde “Kooperatif ortaklarından …’nin kooperatif borçlarını ödemeyi taahhüt ettiği ve sözlü uyarılara rağmen, bu zamana kadar diğer kooperatif ortaklarının ödediği miktarı tamamlamadığı için Anasözleşmenin 11 maddesi gereği ortaklığına son verilmiştir.” ibarelerinin yer aldığını, müvekkilin resmi olarak bir cevap almak üzere girişimlerde bulunduğu halde, karar içeriğinde belirtildiği şekilde müvekkile herhangi bir sözlü uyarı yapılmadığını, kaldı ki bu hususta bildirimlerin yazılı şekilde yapılmasının yasal zorunluluk olduğunu, müvekkilin 22.05.2022 tarihinde gerçekleşen olağan genel toplantısına kadar dönemin başkanı … ile telefon ve mesajlaşma suretiyle kooperatif aidatları ve borçları hakkında sorular sorduğu halde herhangi bir borcu olduğuna ilişkin bilgilendirmediğini, her seferinde herhangi bir borç bulunmadığını bildirdiğini, ayrıca kooperatifin sekreterlik işlerini yürüten Banu Hanım’dan da borcu olduğuna ilişkin hiçbir bilgi, ihtar veya uyarı almadığını, Kanun ve Anasözleşme uyarınca resmi olarak yazılı şekilde tebligat yapılması gerekmesine rağmen bu konuda sözlü olarak dahi herhangi bir bildirim yapılmadığını, borcu varsa bile kendisine yapılmış yasal bir ihtar olmadığından müvekkil hakkında verilen ortaklıktan çıkarma kararının hukuka aykırı olduğunu, müvekkilin davalı kooperatif ile birlikte yukarıda ismi belirtilen kooperatifin üyesi olması nedeniyle bir ödeme yükümlülüğü bulunması halinde, her iki kooperatifin sekreterlik işlerini yürüten Banu hanımın whatsapp üzerinden müvekkili bilgilendirdiği ve müvekkilin de yükümlülüklerini yerine getirdiğini, buna rağmen davalı kooperatifin borçlarına ilişkin herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, müvekkile borç ve ödemelerle ilgili herhangi bir ihtarname gönderilmediğini, nitekim müvekkilin kooperatife üye olduğu yazışma adresinin hiçbir zaman değişmemiş olmasına rağmen davalı tarafından müvekkile bu konuyla ilgili yapılmış herhangi bir tebligatın bulunmadığını, bununla birlikte kooperatifle ilgili diğer bildirimlerin müvekkilin bildirdiği yazışma adresine gönderilmeye devam edildiğini, buna rağmen borç ve ödemeler konulu veya ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin müvekkilin adresine ulaşan herhangi bir ihtarnamenin bulunmadığını, müvekkilin kooperatif üyeliğinden çıkarıldığına ilişkin 12.04.2019 tarihli ve 403 Karar nolu belgenin, 1 Ağustos 2022 tarihinde davalı kooperatif sekreteri Banu ve Yönetim Kurulu üyesi Selim Şimşek tarafından ayrı ayrı whatsapp üzerinden müvekkile iletildiğini, müvekkile tebliğ edilmeyen ve daha önce hiçbir şekilde haberdar olmadığı 403 nolu kararın kendisine aylar sonra mesajla iletildiğini, mezkur karar yaklaşık 4 yıl öncesine ait olup hiçbir şekilde müvekkile bildirilmediğini, bununla birlikte 12.04.2019 tarihli kararın akabinde müvekkilin defalarca gelen kurul toplantılarına bizzat kooperatif tarafından yapılan davetler üzerine katıldığını, borç ve aidat ödemesi yaptığını, tüm genel kurul listelerinde de isminin bulunduğunu, müvekkile bildirilmeyen 12.04.2019 tarihli kararın açıkça hukuka aykırı bir karar olduğunu, ayrıca müvekkilin 12.04.2019 tarihli 403 numaralı karar ile kooperatif ortaklığından çıkarılması durumunda 28.01.2022 tarihli 500 numaralı genel kurul kararı ile yeniden üyelikten çıkarılmasının mümkün olmadığını, 12.08.2022 tarihinde kooperatif sekreterinin herhangi bir imza içermeyen “kooperatif üyeliğinden çıkarıldığına” ilişkin yazıyı whatsapp üzerinden müvekkile gönderdiğini, bu yazıda müvekkilin ortaklıktan çıkarma işlemine karşı süresinde itiraz etmediğini ve ortaklığı ile ilgili işlem tesis edilemeyeceğinin ifade edildiğini, oysa kanun ve anasözleşme gereği itiraz süresinin ilgilisine yapılacak tebligat ile başlamakta olduğunu, yasal olarak tebliğ edilmeyen çıkarma kararına itiraz etmediği için, gerekli sürenin geçtiği şeklindeki imzasız bir belgenin müvekkile mesaj olarak iletilmesi şeklindeki usule aykırı bildirimin açıkça hukuka aykırı olduğunu, kooperatifin yeni başkanı Haydar Şahbaz tarafından whatsapp mesajlaşma uygulaması üzerinden müvekkile 28.01.2022 tarihli ve 500 numaralı kararın iletildiğini, kooperatif tarafından bu kararla ilgili araştırma yapılması gerekirken süreç içerisinde 12.04.2019 tarihli 403 numaralı karara dayanılarak müvekkilin ortaklığının yıllar önce sona erdirildiğinin ve bu hususta itiraz hakkının bulunmadığının bildirilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bu kararların müvekkile usule uygun şekilde tebliğ edilmediğini, müvekkilin 12.04.2019 tarihinde ortaklıktan çıkarılmış olması halinde yıllar sonra yeniden 28.01.2022 tarihinde ortaklıktan çıkarılmasının mümkün olmadığını, kaldı ki müvekkilin ilk karar tarihinden itibaren davalı kooperatife aidat ödemeleri yapmaya devam ettiğini, davalı tarafından genel kurullara davet edilmeye devam edildiğini, müvekkilin tüm genel kurul toplantılarına katılım sağladığını, genel kurul toplantı listelerinde müvekkilin adına yer verilmeye de devam edildiğini, bu durumda müvekkilin ortaklığının davalı kooperatif tarafından da devam ettirildiğinin açık olup nitekim Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, kooperatifler Kanunu 27. maddesi uyarınca müvekkile en az 2 defa üyelik ve aidat borçlarının ödenmesi hususunda usule uygun şekilde bildirimde bulunulması gerekirken somut olayda hiçbir tebligat yapılmadan ortaklıktan çıkarma kararı verildiğini, konuyla ilgili olarak müvekkil tarafından 18.08.2022 tarihinde Bakırköy … Noterliği 015010 yevmiye numaralı ihtarnamenin keşide ederek, söz konusu çıkarma kararları tebliğ edilmediğinden itiraz süresinin henüz başlamadığının bildirildiğini, bunun yanında herhangi bir borcu mevcut ise ödemeye hazır olduğunu ve ortaklık haklarının kullandırılması gerektiğini ihtaren bildirdiğini, davalı kooperatifin 08.09.2022 tarih Ankara 3. Noterliği 16237 yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesinde ise, kooperatif yönetim kurulunun 28.01.2022 tarihi ve 500 nolu karar ile üyeliğinin sonlandırıldığını, çıkarma kararına 1163 sayılı KK gereği süresi içerisinde itiraz etmediğinden dolayı hakkındaki kararın kesinleştiğinin bildirildiğini, oysa her iki karar içeriğinin de gerçekle bağdaşmadığı ve hiçbir hukuki dayanağı olmayıp ciddi usulsüzlük işlemlerinin kanıtı niteliğinde olduğunu, müvekkilin bahse konu kararların kendisine resmi olarak bildirilmesini isterken yönetim kurulunca kararlar gönderilmeksizin üyeliğin ilgili kararlar nedeniyle sonlandırıldığının bildirildiğini, ihtarname ekinde ilgili kararlar olmasa da üyeliğin sonlandırıldığına dair ilk resmi bildirimin cevabi ihtarname ile yapılmış olduğundan bu ihtarnamenin müvekkile tebliğ edildiği gün itibariyle bu durumu öğrendiğinin kabul edilmesi gerektiğini, dolayısıyla üç aylık süre içerisinde itiraz edilmediği hususunun hukuken hatalı olduğunu, müvekkilin ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin davalı kooperatif Yönetim Kurulunun 12.04.2019 tarihli 403 numaralı ve 28.01.2022 tarihli 500 numaralı kararlarına her ne kadar karar aslı müvekkile tebliğ edilmemişse de yasal süresi içinde itiraz ettiklerinden ortaklıktan çıkarılması kararının iptali talebiyle işbu davayı ikame etme zorunluluğunun doğduğunu ileri sürerek davalı kooperatifin müvekkilinin üyelikten çıkarılmasına ilişkin 12.04.2019 tarihli 403 numaralı, 28.01.2022 tarihli 500 Karar numaralı Yönetim Kurulu Kararlarının iptali ile müvekkilin üyeliğinin devam ettiğinin tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesi vekaleten talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının üyelik başvurusu yapması üzerine, kooperatif yönetim kurulunun 15.07.2016 tarih ve 307 sayılı kararı ile kooperatif üyeliğine kabul edilerek, 491 no’lu üye olarak Kooperatife kaydının yapıldığını, daha sonra davacının 28.01.2022 tarih 500 sayılı yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarıldığını, davacının kooperatife müracaat dilekçesinin 3. Paragrafında; “Ana sözleşmenin 11. Maddesine göre diğer ortakların yatırdığı para miktarının tamamını bir ay içerisinde kooperatif hesabına yatıracağım. Yatırmadığım takdirde ortaklığımın kendiliğinden düşeceğini kabul ediyorum” şeklinde taahhütte bulunduğunu, ortaklığa kabul kararında yer aldığı üzere ortak olarak ödemesi gereken tutar hakkında kendisinin bilgilendirildiğini, ödeme planının kendisine tebliğ edildiğini, ödeme planına göre, ödenmesi istenen peşinatın 30.000 TL olduğu ve kalan borcun nasıl ödeneceğini yine ödeme planında belli olduğunu, davacının altına imza atarak taahhüt ettiği borç miktarını bilmemesinin, karşılıklı bağlayıcı bir metni imzalamasına rağmen aksini iddia etmesinin mümkün olmadığını, davacının kooperatifin genel kurul toplantılarına katıldığını beyan ettiğini, bu toplantılarda ödeme planında belirtilen borcun dışında, belirlenen yıllık aidat miktarını dolayısıyla borç miktarını da bilmediğini iddia etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca kooperatife üye olup, hiç ödeme yapılmamasının işin doğasına aykırı olduğunu, kooperatifin internet sitesi ve bastırdığı broşürlerde de ödeme planının bulunduğunu, davacının bu ödeme planı doğrultusunda ödemelerini yapması gerekirken ortaklıktan çıkarıldığı tarihe kadar geçen yaklaşık altı yıllık sürede, Kooperatif muhasebe kayıtlarına göre sadece 7.451 TL ödediğini, davacı 22.05.2022 tarihinde yapılan genel kurulunda ortaklıktan çıkarıldığını eski kooperatif yönetim kurulu başkanından öğrendiğini ve ortak listesinde adının olmadığını beyan ettiğini, Kooperatif Kanunununda Ortaklıktan çıkarılma esasları ve itiraz konusunu düzenleyen 16.maddede; “……… Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir. ……… Üç aylık süre içinde, genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmiyen çıkarılma kararları kesinleşir” denildiğini, davacının 22.05.2022 tarihli Genel Kurul Toplantısında kendisinin üyelikten çıkarıldığını ve bir yakınına ait vekaletname ile Kurula katıldığını beyan ettiğini, ancak yukarıda belirtilen madde gereği katıldığı bu genel kurul toplantısında da dava konusu karar ile ilgili bir itirazda bulunmadığını, davacının konuyla ilgili olarak yeni yönetim kuruluna süresi içinde bir müracaatta bulunmadığını, davacının altı yıllık süre içerisinde yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle Kooperatife üye olurken vermiş olduğu taahhüt gereği üyeliğinin sonlandırıldığını bildirerek açıklanan nedenler ve kanun maddeleri gereğince, davanın zamanaşımı yönünden reddine, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, yargılama masraflarının davacıya yükletilmesine karar verilmesi vekâleten talep etmiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, davacının ortağı bulunduğu kooperatife karşı yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle Kooperatif Yönetim Kurulunca alınan ihraç kararlarının iptali istemine ilişkindir.
Ankara Çevre ve Şehircilik Bakanlığına müzekkere yazılmış, yazı cevabı ekinde gönderilen hazirun cetvelleri ve genel kurul tutanakları ile bilirkişi raporu dosyaya alınmıştır.

Akçalı yükümlülüklerini yerine getirmeyen ortakların ihraç prosedürü, 1163 sayılı Yasa’nın 27 nci ve Yapı Kooperatifleri Tip Anasözleşmesi’ nin 14 ncü maddelerinde hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Yapı kooperatifi tip anasözleşmesinin 14/2 nci maddesinde , Parasal yükümlülüklerini otuz gün geciktirmeleri üzerine, yönetim kurulunca noter aracılığı ile yapılacak ihtarı takip eden on gün içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yine aynı kurulca ikinci ihtar yapılır. İkinci ihtarı takip eden bir ay içerisinde de yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin ihracına karar verileceği düzenlenmiştir.
Çıkarma kararı gerekçeli olarak yönetim kurulu karar defteri ile ortaklar defterine kaydedilir. Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere 10 gün içinde notere tevdi edilir. Ortak, çıkarma kararının tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde iptal davası açabilir veya genel kurula itiraz edebilir.
Ortağın ihraç edilebilmesi için, yasa ve anasözleşmeye uygun şekilde ihtar edilmesi ve ayrıca ihtara konu edilen borcun gerçeği yansıtması gerekmektedir. Ortağa tebliğ edilen her iki ihtarnamede bildirilen borç miktarının aynı olması farklı ise bunun nedeninin ihtarnamelerde açıklanması, borç miktarlarında tereddüde meydan verilmemesi ihtarnameye uyulmaması halinde ne gibi bir yaptırım uygulanacağının açıkça gösterilmesi zorunludur. Aksi halde ortağın 1163 sayılı Kooperatifler Yasası’nın 16 ve 27 nci maddelerine uygun olarak temerrüde düştüğü kabul edilemeyeceğinden ihracı da yasaya uygun sayılamayacaktır.
Davacının davalı Kooperatif Yönetim Kurulunun 15/07/2016 tarih ve 307 sayılı kararı ile 491 no’lu ortak olarak kooperatife üye kabul edildiği, davacının anasözleşmenin 11. Maddesine göre diğer ortakların yatırdığı para miktarının tamamını bir ay içerisinde kooperatif hesabına yatıracağını yatırmadığı takdirde ortaklığının kendiliğinden düşeceğini kabul ve beyan ettiği, bu kapsamda kooperatife herhangi bir ödeme yapılmadığı halde kooperatifçe; davacının taahhüdünü yerine getirmemesi sebebiyle üyeliğinin düştüğüne dair herhangi bir karar veya işlem tesis edilmediği, aksine kooperatifin 16/12/2016 tarih 324 no’lu Yönetim Kurulu kararında; davacının kooperatif giriş peşinatını ödemeyi kabul etmesi üzerine ortaklığının devamına karar verilerek üyeliğe giriş dilekçesindeki taahhüdün boşa çıkarıldığı anlaşılmaktadır.
Kooperatif ortağının borcu Genel Kurul kararı ile kararlaştırılan aidat ve varsa ara ödeme ve toplu ödemeleri zamanında yapmaktadır. Fakat davalı kooperatifçe ödeme miktarı ve ödenmediği taktirde üyelikten ihraç edileceğine ilişkin davacıya hiç bir ihtarname gönderilmemiştir. Davacıya 1163 sayılı sayılı yasanın 14. Maddesi prosedürüne uyulmadan yönetim kurulunun aldığı kararlar ile ihracına karar verilmiştir.
Kooperatif konusunda uzman bilirkişi Öztürk Kayapınar’dan aldırılan 16/06/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davacı …’nin … üyeliğinden çıkarılmasına ilişkin 12.04.2019 tarihli 403 numaralı ve 28.01.2022 tarihli 500 numaralı yönetim kurulu kararlarının iptali talebi ile ilgili olarak, dosya kapsamı ve davalı kooperatif kayıtları üzerinde tarafından yapılan incelemede; davalı kooperatifin üyesi olan davacının; kooperatif yönetim kurulunun 12.04.2019 tarih 403 nolu kararı ile, anasözleşmenin 11.maddesi gereği ortaklığına son verilmesine karar verildiği halde, kooperatifin 2020 ve 2021 yıllarında yapılan Olağan Genel Kurul Toplantılarına ait Hazirun listelerinde davacının ortak olarak kaydedilmiş olması nedeniyle, davacının kooperatif üyeliğinden çıkarılması işleminden vazgeçildiği, kooperatif yönetim kurlunun 28.01.2022 tarih 500 nolu kararı ile, anasözleşmenin 11.maddesi gereği davacının ortaklığına son verildiği, ancak kararın davacıya tebliğ edildiğine dair herhangi bir kayıt ya da belgeye rastlanmadığını, davacının davalı kooperatife olan borcunu ödemesi için gerekli ihtarların; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 16.maddesi ve Kooperatif Anasözleşmesinin 14.maddesine göre yerine getirildiğine, ayrıca aynı kanun ve anasözleşme maddesi kapsamında; çıkarma kararının, gerekçeli olarak yönetim kurulu karar defteri ile ortaklar defterine kaydedilerek, kararın onaylı örneğinin, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere 10 gün içinde notere verildiğine dair herhangi bir kayıt ya da belgeye rastlanmadığı, yine aynı kanun ve anasözleşme maddesine göre; davacı ortağın üç ay içinde iptal davası açması veya genel kurula itiraz edebilmesi için çıkarma kararının tebliğinin gerektiği, zira üç aylık hak düşürücü sürenin tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başladığını” rapor etmiştir.

Sonuç olarak; davalı kooperatifçe davacıya Kooperatifler Kanunun 14. Maddesi gereğince ödemelerini yapması hususunda noterden iki adet ihtar çıkarılmadan ve Yönetim Kurulunun çıkarma kararlarının gerekçeli olarak yönetim kurulu karar defteri ile ortaklar defterine kaydetmeden ve kararın onaylı örneğinin davacıya tebliğ edilmek üzere notere verilmeden usul ve yasaya aykırı şekilde kooperatif ortaklığından çıkarılmasına ilişkin Yönetim Kurulunun 12/04/2019 tarih, 403 no’lu ve 28/01/2022 tarih,500 no’lu kararların iptaline karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜNE,
12/04/2019 tarihli, 403 nolu ve 28/01/2022 tarihli, 500 nolu yönetim kurulu kararlarının iptali ile, davacının davalı kooperatife olan üyeliğinin devam ettiğinin tespitine,
2-Alınması gereken 269,85-TL.harçtan peşin alınan 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 189,15-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 80,70TL.Başvurma harcı, 80,70TL.Peşin harç, 23,00TL.Vekalet harcı, 1.500,00TL bilirkişi masrafı, 79,50TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.763,90 TL.nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.12/07/2023

Katip …

Hakim …