Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/74 E. 2022/323 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T. C.
A N K A R A
ASLİYE 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN MAHKEMEMİZCE VERİLEN KARAR

ESAS NO : 2022/74
KARAR NO : 2022/323

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – (T.C. …)
2- … – (T.C. …)
VEKİLLERİ : Av. … -…
DAVALI : … – …
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 22/08/2012
KARAR TARİHİ : 27/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılardan…’in Gebzede, …’in İstanbul Pendikte ikame ettiğini, davalı şirketin boya imalat ve satışı gerçekleştirdiğini, davacılar ve davalılar arasına bayilik sözleşmesi yapıldığını, bu doğrultuda bayilik vereceği iddiası ile davacılardan davalının ayrı ayrı teminat senedi olduğunu bildirerek bono aldığını, söz konusu bononun Kaşif asıl borçlusu, … kefil olarak görüldüğünü, vaat edilen bayilik sözleşmesinin yapılmadığını, davacılardan ayrı ayrı banka teminatı ve ipotek verilmesinin de talep edildiğini, davacıların banka teminat mektubu ve ipotek veremeyeceklerini belirtmesi üzere görüşmelerin sona erdiğini, senedin iade edilmediğini, bu arada ürün satın alacağı …Orman Ürünleri şirketi için aldığı mallara istinaden verdiği çeklerin karşılığında iade edilecek olan senedini de iade alamadığını, davalı tarafından senedin imha edildiğinin bildirildiğini, bilahare … ‘ün sahibi olduğu …Orman Ürünleri ile … arasında düzenlenen ve çekler ile takas edilen dava dışı senet ile ilgili sorunlar yaşandığını, davalı şirket ile dava dışı …arasındaki çek senet takasları sonucunda çeklerde sıkıntı yaşandığını, davalıya Kartal … Noterliğinin 18/10/2010 tarihli 05152 numaralı ihtarnamesi keşide edildiğinin ancak sonuç alınamadığını, davalının … … İCra Müdürlüğünün 2012/10415 esas sayılı dosyasında davacılar aleyhine takibe geçtiğini, takip konusu senet üzerinde yazı ve maalen ibaresinin sonradan kaydedildiğini, davalı şirketin mal teslimin ispatlamak zorunda olduğunu, herhangi bir mal tesliminin olmadığını, davacıların söz konusu senet nedeni ile borçlu olmadığını bildirmiş, davacıların borçlu olmadığının ve senedin bedelsiz olduğunun tespitine, haksız takip ve senedin iptaline alacığın ödenmesi halinde davanın istirdat davası olarak devamına, her bir davacı yönünden alacağın %40’ından az olmayacak şeklide davalı alacaklıdan tazminat talebinin kabulüne karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı iddialarının tamının yersiz olduğunu, senedin illetten mücerret olduğunu, iddiaların ispatlanması gerektiğini, söz konusu senedin gerçek bir borç senedi olup davacılar tarafından ödenmemesi nedeni ile takibe konulduğunu, dava konusu bono dışında 450.000,00 TL alacağın da bulunduğunu, 2009 yılları başında davalı şirketin finans sorunu yaşaması nedeni ile …Orman Ürünleri Ltd. Şti %60 hisse sahibi ve 10 yıl süre ile şirket müdürü olan davacı …’in yönlendirmesi ile …Ltd. Şti’nin … Finansmarket Kavaklıdere Şubesinden kullandığı krediye davalıya ait Kırşehir ili Çayağızı Köyü Karanyazı Mevkiinde bulunan 112 ada 2 ve 3 parsel ve müştemilatı fabrikanın ipotek verildiğini, aralarındaki anlaşma gereğince kredi tutarı 2.500.000,00 TL’nin önce ödenen 2.000.000,00 TL’lik kısmının davalıya havale edildiğini, 500.000,00 TL’lik kısmının …hesabında kaldığını, bilahare …’in talebi doğrultusunda 300.000,00 TL’nin daha …hesabına gönderildiğin, … tarafından havale edeline 300.000,00 TL yönünden 22/10/2009 keşide tarihli 10/05/2010 vadeli, keşidecisi …, kefili … olan 300.000,00 TL bedelli davaya konu bononun verildiğini, bu paranın 10/05/2010 tarihinde ödeneceğinin bildirildiğini, daha sonra davalıya her biri 50.000,00 TL’lik olmak üzere 6 adet çek daha verildiğini, süreçte kredinin davalı tarafından ödenmek zorunda kaldığını ve davalının dolandırıldığının anlaşıldığını, bu arada … hissesinin Mustafa Yıldız’a devrettiğini, müdürlük sıfatını bıraktığını, davacıların bu defa Büyük Çınar Orman Ürünleri Ltd. Şti kurup faaliyetlerini bu şirket üzerinden devam ettiklerini öğrendiklerini, söz konusu çekin teminat niteliğinde olmadığını bildirmiş, haksız davanın reddine karar verilmesini cevap ve talep etmiştir.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, bonodan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraf delileri toplanarak yapılan yargılama neticesinde verilen 19/12/2018 tarih ve 2014/440 esas 2018/869 karar sayılı ilam ile ; davacı tarafın bononun teminat olarak verildiğini iddia ettiği, davalının ise bononun borç karşılığında düzenlendiğini savunduğu, malen kayıtlı bonoya ilişkin olarak bu nedenle ispat yükünün çift taraflı talil nedeniyle yer değiştirmediği, dolayısıyla davacı tarafın bononun teminat niteliğinde olduğunu kanıtlaması gerektiği, ancak kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararımızın davacı vekili tarafından istinafı üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 29/12/2021 tarih ve 2019/734 esas2021/2225 karar sayılı ilamıyla ;..” Dosya incelendiğinde davacı tarafın davaya ve takibe konu bonoyu teminat olarak davalıya verildiğini, bu bonoya ilişkin davacıların herhangi bir borcunun olmadığını belirterek, menfi tespit isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davaya konu bono incelendiğinde keşide tarihinin 22/10/2009 vade tarihinin 10/05/2010, 300.000TL bedelli, malen kayıtlı keşidecisi ve avalisti davacılar, lehtarı davalı şirket olan bono olduğu görülmektedir.
Kambiyo senetlerine dayalı olarak açılan menfi tespit davalarında ispata yükü davacı borçluya aittir. İhdas nedeni malen olan davaya konu bononun teminat senedi olarak düzenlendiği iddiası ile davalı tarafın borç karşılığı düzenlendiği iddiası bono metninin çift taraflı olarak talili sayılır. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre bu durumda ispat yükü yine davacı borçlu üzerinde olur. Mahkemece davacı tarafa bu konuda ispat imkanı tanınmalıdır. Dava dilekçesi incelendiğinde, davacı tarafın açıkca yemin kesin deliline dayandığı görülmektedir. Bu nedenle gösterilen bu delilin mahkemece hatırlatılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi zorunludur.
Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf o vakıayı başka delillerle ispat edemezse diğer tarafa yemin teklif eder. Yemin teklifini ispat yükü kendisine düşen taraf yapar. Yemin teklifine dayanan taraf bunu dava dilekçesinde veya cevap dilekçesinde açıkça belirtmesi gerekir. Mahkeme ancak bu halde (dava dilekçesinde veya cevap lahiyasında yemin deliline dayanıldığının bildirilmesi halinde) yemin teklifini hatırlatmakla yükümlüdür. Kendisine yemin teklif edilen taraf, yemin teklifinin kabulünden sonra, usulüne uygun biçimde (HMK m. 233) yemin eder ise, yemin teklif eden tarafın iddia ettiği vakıanın mevcut olmadığı kesin delil ile ispat edilmiş olur. Yemin teklif eden taraf, bundan sonra iddiasını ispat için başkaca delil gösteremez.
Açıklanan bu nedenlerle ilk derece mahkemesince davanın esasına yönelik uyuşmazlığın giderilmesi için yukarıda açıklanan delilin toplanmaması ve bu delile ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmamış olması bakımından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının anılan gerekçelerle kaldırılarak mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle kararımızı kaldırarak dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce davacı vekiline yemin deliline dayanma hakkı bulunduğu hatırlatılarak yemin deliline dayanıp dayanmayacağı hususunda beyanda bulunması için iki hafta süre verilmiş, davacı vekili verilen sürede cevap vermemiş , katıldığı duruşmada yemin deliline dayanmadıklarını beyanla mevcut dosya kapsamına göre davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamında, davacının davasını ispatla yükümlü olduğu ancak davasını ispat edemediğinden reddine , yine davacı ve davalı vekillerinin tazminat isteminde bulunduğu, bu istemlerinin yasal koşulları oluşmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Tarafların tazminat istemlerinin reddine ,
3-Alınması gerekli 80,70-TL.harcın başlangıçta peşin alınan 6.048,15-TL.harçtan mahsubu ile bakiye ‬‬‬‬‬5.967,45‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 66,60-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
7-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı oy birliği ile verilen karar, tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere , açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/04/2022

Başkan …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Üye …
✍e-imzalıdır
Katip …
✍e-imzalıdır