Emsal Mahkeme Kararı Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/678 E. 2023/451 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/678 Esas – 2023/451
T.C.
ANKARA
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/678 Esas
KARAR NO : 2023/451

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACI :…..
DAVALI :….

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2022
KARAR TARİHİ : 18/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında 36 ay süreli şoför hizmeti alımı işinin imzalandığını, bu sözleşmeden dolayı davalı hesabına 121.759,74 TL sözleşme karar pulu ve damga vergisi ödemesinin yapıldığını, ihale makamı olan davalının sözleşmeyi iptal ettiğini, fesih işlemine karşı davalı aleyhine İdare Mahkemesinde açılan davanın reddedildiğini, bunun üzerine davacının davalıdan ödenen bedellerinin iadesini talep ettiğini, iade yapılmaması üzerine, davacının Vergi Mahkemesine dava açtığını, 45.669,94 TL’ nin davacıya iade kararı verildiğini, ancak davacıya davalı tarafından herhangi bir iade yapılmadığını, aksine başka bir sözleşme gereğince davacının hak edişinden 23.154,66 TL haksız kesinti yapıldığını belirterek şimdilik 100 TL’ nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 2017 yılında sözleşme imzalandığını, davacı şirket hakkında sözleşmeye aykırılık iddiaları olduğundan sözleşmenin genel müdürlük oluru ile feshedildiğini, bu feshe karşı açılan davanın İdare Mahkemesi tarafından reddedildiğini, Vergi Mahkemesinde davacının açmış olduğu dava nedeniyle, davalı aleyhine Vergi Dairesi tarafından 45.669,94 TL vergi ve 68.504,91 TL vergi ziyaı cezası olmak üzere toplam 114.174,85 TL ödenmesinin talep edildiğini, davalının yapılandırma kanunundan faydalanarak 23.154,66 TL ödeme yaptığını, firmanın teklif fiyatına vergilerin dahil olduğunu, davacının tekrar iade alarak haksız zenginleştiğini, 23.154,66 TL’ nin iade edilmesinin mümkün olmadığını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E – G E R E K Ç E :
Dava, davalı tarfından davacı şirketin istihkakından yapılan 23.154,66-TL kesintinin hukuka aykırı olup olmadığının tespiti ve davalıdan istirdadı istemine ilişkindir.
Taraflarca delil olarak dayanılan yazışma ve sözleşme örnekleri, ödemeye dair belge, idari şartname, diğer belgeler dosyaya sunulmuş ve yazılan müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce emekli vergi müfettişi bilirkişiden 10/04/2023 tarihli rapor aldırılmıştır.
Emekli Sayıştay Denetçisi …’den aldırılan 10/04/2023 tahinde aldırılan bilirkişi raporunda özetle; “Davalı …Genel Müdürlüğü tarafından 30.10.2017 tarihinde Afşin- Elbistan Linyitleri İşletmesinin ihtiyacı için binek aracı ve kamyonlarının kullanımı amacıyla 2017/466202 İKN’lu 36 ay süreli 57 şoför hizmeti alımı ihalesi yapılmış ve 28.12.2017 tarihinde davacı şirket ile sözleşme imzalandığı, sözleşme bedelinin 8.026.350,48 TL’den sözleşmenin 7.nci maddesi uyarınca ihale karar pulu ve sözleşme damga vergisi 121.759,73 TL olarak yüklenici tarafından davalı kurumdan davalı kuruma yatırıldığı anlaşılmaktadır.
2017 yılından Damga Vergisi Tebliğine göre; Belli parayı ihtiva eden muhakemelerde damga vergisi binde 9,48 oranında ödenmektedir. Sözleşme bedeli 8.026.350,48 TL’nin damga vergisi, binde 9,48 oranına göre, 76.089,80 TL’den İhale kanunlarına tabi olsun olmasın resmi daire ve kamu tüzel kişileri için karar pulu ihale bedelinin binde 5,69’udur ki, tutarı 45.669,93 TL hesaplanmıştır. Toplam tutar: 76.089,80 + 45.669,93 TL = 121.759,73 TL olmaktadır.
Sözleşmeye göre işe başlama tarihi sözleşmenin imzalanmasından 15 gün sonrası olarak belirlenmiştir. Davacı şirket, daha önceki yıllarda da davalı kurumda ihale kazanmış ve iş yapmıştır. Davalı idare, 2014-2017 yılları arasında davacı şirketin eksik işçi çalıştırdığına dair tespitler ile işçilerin maaş hesabına yatırılan paralardan 400 TL’lik kısmına yakınını yükleniciye (taşeron firmaya) iade ettiğine dair sözlü şikayetleri nazara alarak sözleşmeyi feshetmiştir.
Davalı kurum, yükleniciyi işe başlatmamış ve hakediş ödemesi yapmamıştır. Davacı şirket sözleşmesi feshedildiği için kuruma ödediği sözleşme karar pulu ve sözleşme damga vergisi tutarını iadesini talep etmiş ve idarenin buna yanaşmaması üzerine Vergi Mahkemesine başvurmuştur. Mahkemenin, davayı kısmen kabul ettiği, ihale karar pulu (damga vergisi) tutarı 45.669,93 TL’nin iadesi gerektiğine karar verildiği anlaşılmaktadır. Vergi dairesince davalı kuruma 45.669,94 TL vergi ve 68.504,91 TL vergi ziyaı cezası tahakkuk ettirmiştir. Davalı idare 7326 sayılı kanundan yararlanmış ve cezayı 23.154,66 TL olarak ödemiştir.
Davalı idare, Damga Vergisi Kanunu’nun 3ncü maddesi II. Kararlar ve Mazbatalar başlıklı bölümünün 2nci fıkrasında 09.08.2016 gün ve 728 sayılı kanunun 28nci maddesi ile ilave ve açıklama getirilmiştir. Sözleşmenin düzenlenmiş olması durumunda sözleşme damga vergisinin iade edilemeyeceği belirtilmiştir. Sözleşme damga vergisi 76.089,80 TL olup Vergi Mahkemesi de kararlarında davanın bu kısma ait talebini reddetmiştir. İade edilmesi gereken tutar, ihale kararı pulu olan 45.669,93 TL’dir. Davacı şirketin davalı idareye ait başka bir ihale konusu hakedişinden kesinti yapmasının dayanağı yoktur. Zira, davalı idare 2017/466202 İKN’lu sözleşmeyi iptal etmiştir. İhaleye iştirak ettirilmemesi gereken davacı şirket ile sözleşme imzalamış ve işe başlatmadan sözleşmeyi feshetmiştir.
TBK’nun 125’nci maddesine göre, davacı, menfi zararını talep edebilecektir. YHGK’nun 12.05.2010 gün E. 2010/14244, K. 2010/260 sayılı içtihadı bu yöndedir. Menfi zararı “uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bu sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güveninin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır” şeklinde tanımlanmaktadır,
Aynı kanunda YHGK’nun 17.01.1990 tarih E. 1989/13-392 K. 1990/1 sayılı içtihadı vardır. Davacı idare davacıya karar pulunu iade etmediği için kendi kusurundan dolayı vergi cezasına maruz kalmış ve sonra indirimli olarak ödediği 32.154,66 TL’yi davacıdan talep etmiş, ancak davacı yüklenici itiraz edince, davacının başka bir işine ait hakedişinden rızası dışında kesinti yapmıştır. Davacı taraf kesilen 23.154,66 TL ‘den şimdilik 100 TL’Nin tahsili için dava açmıştır.
Dava dosyasının incelenmesi sonunda,
Yukarıda inceleme bölümü, tespitler ve değerlendirmeler kısmında açıklandığı üzere,
Davacı şirketin, davalı idareden, sözleşmenin iptalinden (feshinden) dolayı uğradığı menfi zararını talep edebileceği, davalı idarenin, ihale karar pulu bedelini iade etmemesi nedeniyle davacının Vergi Mahkemesine açtığı dava sonucu, Vergi Dairesi tarafından davalı idare adına tahakkuk ettirilen ceza ile ilgili olarak ödediği 23.154,66 TL’yi davacının başka bir ihale konusu hakedişinden kesmesinin dayanağının bulunmadığı, davacının davalı idareden haksız kesilen 23.154,66 TL’yi talep edebileceği, tespit ve mütalaa olunmuştur.” şeklinde rapor sunmuştur.

Rapor gerekçeli ve denetime elverişlidir.
Toplanan delilleri ve tüm dosya kapsamına göre; İddia, savunma, taraflar arasındaki sözleşme ve eklerinin ilgili hükümlerinin damga vergisi mevzuatı kapsamında değerlendiren gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu ve dosya içeriği bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı idarenin davacının başka bir ihale konusu hak edişinden 23.154,66 TL kesinti yapmasının haksız olduğu anlaşılmakla ve mahkememizce de bu yönde vicdani kanaat oluşmakla davanın kabulü cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜNE,
23.154,66 TL ‘ nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.581,69 TL harçtan, dava açılışında alınan 80,70 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 400,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 480,70 TL harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.100,99 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 80,70 TL peşin harç, 400,00 TL tamamlama harcı, 80,70 TL başvurma harcı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 114,50 TL posta gideri, olmak üzere toplam 1.675,90 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.18/07/2023

Katip…
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır

“Bu Evrak 5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre UYAP Sistemi Üzerinden Elektronik Olarak İmzalanmıştır.”